
Sıla odasına gidip üzerini değiştirdikten sonra aşağı indi. Turan, oyun konsolunun başına geçmiş, dikkatini ekrandaki oyuna vermişti. Sıla, Turan’ın odasında olmadığını fark edince şaşkınlıkla arka odaya yöneldi. Kapının eşiğinde durup, bir süre Turan’ı izledi. Sonra yumuşak ama şaşkın bir sesle sordu:
“Ne yapıyorsun sen? Uyusana. Burada ne işin var?”
Turan oyundan gözünü ayırmadan, sakin bir şekilde cevapladı:
“Yarın iş var diye mi söylüyorsun?”
Sıla, sabırsızca içeri girip Turan’a yaklaştı. “Evet, tam da bu yüzden. Hadi artık yat ve uyu,” dedi, sesi bu kez daha ısrarcıydı.
Turan, bir an için oyunu durdurup ona baktı. “Uyumak istemiyorum,” dedi, biraz inatçı bir tonla.
Sıla derin bir nefes alarak karşılık verdi:
“Ben istiyorum ama.”
Turan, alaycı bir gülümsemeyle konsola dönüp omuz silkti. “O zaman git uyu. Zaten ben pek uyumam,” dedi, konuşmayı bitirmek istercesine.
Sıla, bu beklenmedik cevap karşısında bir an duraklasadı. "Peki, sen bilirsin," diyerek odadan çıktı ve kendi odasına gidip yatağına uzandı. Bir süre sonra uykuya daldı. Turan ise, Sıla’nın arkasından sessizce kalkıp kendi odasına geçti ve uzandı.
Sabah olduğunda, Sıla’nın alarmı çaldı. Uyanıp aşağı indi ve kahvaltı hazırlamaya başladı. Bir süre sonra Turan da mutfağa geldi. Kahve makinesine yönelip kahve yapmaya koyuldu.
“Ben yaparım, sen otur,” diye seslendi Sıla, ona bakarak.
Turan omuz silkti. “Sen işini hallet, ben yaparım. Ne olacak?” dedi, dolaptan kahve fincanlarını çıkarırken.
Sıla alaycı bir ifadeyle, “Sabahladın galiba,”
Turan sakin bir şekilde karşılık verdi: “Yok ya, senin arkandan bıraktım sözünü, dinledim ve yatıp uyudum.”
Sıla gülerek, “Aferin sana, ilerleme var sende de,” dedi ve ağzına bir parça peynir attı.
Turan gülümseyerek, “Sağ ol ya! Annelik sana erken yüklenmiş herhalde. İlk denemeni benim üstümde yapıyorsun galiba,”
Sıla hafifçe gülerek, “Olabilir, elimin altında sen varsın,” dedi ve Turan’ın hazırladığı fincana uzanıp aldı.
Turan bir an şaşırarak, “O benim!”
Sıla aldırmadan, “Benimki nerede?”
Turan hafif sinirli bir ifadeyle, “Kendin yaparsın. Ver kahvemi,”
Sıla kahveden bir yudum alıp geriye tezgaha yaslandı. “Artık içtim,” dedi gülümseyerek.
Turan fincana uzanıp almak istedi. “Olsun, ver,"
Sıla birkaç yudum daha içip fincanı yarım dolu şekilde Turan’a uzattı.
Turan fincanın içine bakıp bozulmuş gibi bir ifadeyle Sıla’ya baktı. “Bana kahve borçlusun! Hadi, şimdi kahve yapıyorsun,” dedi, ısrarla.
Sıla gülerek, “Tamam, tamam. Bir kahveyi hak ettin sanırım,” diye mırıldanarak kahve makinesine doğru yöneldi.
Sıla, kahveyi hazırlayıp Turan’a uzattı. Turan, kahvesini içtikten sonra “Ben çıkıyorum,” diyerek kapıya yöneldi.
Sıla, arkasından seslendi:
“Kahvaltı yapmadın, nereye gidiyorsun?”
Turan, arkasına bile bakmadan, “Yemeyeceğim ben,” diye cevap verdi.
Sıla biraz ısrarcı bir ses tonuyla, “Ama hazırladım o kadar, gel bari birkaç lokma ye,” dedi.
Turan, isteksizce, “Geç kalacağım,” diye karşılık verdi.
Sıla ellerini beline koyarak, “Ya, erken saat daha. Ne geç kalması, gel otur,”
Turan bir an durdu, ardından Sıla’ya sakin ve sevgi dolu bir tebessümle bakarak, “Ben kahvaltı yapmıyorum, güzelim. Zaten baştan da söylemiştim,” dedi. “Sen ye hadi, ben işe gideyim.”
Sıla, sitemkar ama biraz da bilinçli bir sesle, “Peki, git sen,”
Turan, onun tonlamasını fark edip kaşlarını hafifçe çatarak, “Duygularımla oynuyorsun,”
Sıla, başını hafifçe yana eğip gülümseyerek, “Başardıysam kahvaltıda beni yalnız bırakma,”
Turan, biraz düşünüp derin bir nefes aldı. “Tamam, ama iki lokma,” diyerek geri döndü.
Sıla, onun arkasından gülerek mutfağa yöneldi. “Öyle olsun,”
Çayları doldurup masaya oturduğunda, Turan da sandalyeye oturup çayından bir yudum aldı. Sıla’ya bakarak, “Her gün böyle mi yapacaksın?” diye sordu, gülümseyerek.
Sıla kendinden emin bir şekilde, “Ben yiyorsam, sen de yiyeceksin,”
Turan bir kahkaha atarak, “Anne baskısı yaşıyorum resmen,”
Sıla da güldü. “Alışsan iyi olur!” diye şakayla karışık bir cevap verdi. İkisi de gülümseyerek kahvaltılarına devam etti.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 32.25k Okunma |
3.13k Oy |
0 Takip |
110 Bölümlü Kitap |