7. Bölüm

7. Bölüm

Gelip geçen biri
okurdayazarda

Turan, mutfak kapısına çıkıp öfkeyle, “Dolapta her şeyin yerini değiştiriyorsun, neyin nerede olduğunu bilmiyorum! Bir baksan olmaz mı?” diye bağırdı.

Sıla, bu ani çıkışla irkilse de derin bir nefes alarak yavaş adımlarla mutfağa yürüdü. Kapının eşiğinde durup, kısık bir sesle, “Yerlerini değiştirmedim, sadece düzenledim,” dedi.

 

Turan, duyduğu cevaptan memnun olmayarak dolabın kapağını sertçe kapattı. “Nerede o zaman?!” diye bağırdı.

Sıla, bu sert tepki karşısında korkuyla geri çekildi. Titreyen bir sesle, “Ne aradığını bilmiyorum,” dedi.

 

Turan, Sıla’nın sesindeki korkuyu fark edince, bir an durakladı. Derin bir nefes alarak tezgaha yaslandı ve bir süre sessiz kaldı. Kendini sakinleştirmeye çalışarak, “Gidebilirsin,” dedi.

 

Sıla, biraz daha duraksadı, gözleriyle Turan’ın yüzünü incelemeye çalıştı, ama bir şey söylemeden geri çekildi. Salona döndüğünde hâlâ içinde bir huzursuzluk vardı, ama üzerine gitmek istemedi.

 

Turan, birkaç dakika sonra mutfaktan ayrılıp arka odaya geçti. Işığı bile açmadan odada kayboldu. Sessizlik yeniden eve hâkim oldu.

 

Bir süre sonra Sıla, ortalığı toparladıktan sonra yukarı çıktı ve odasına geçti. Yatağına uzandı, ama uyku bir türlü gelmiyordu.

 

Gece sessizce akıp gitmiş, Sıla sonunda yorgunluğun etkisiyle uyuya kalmıştı. Sabah alarm sesiyle uyandı. Gözlerini açar açmaz derin bir nefes aldı, gece boyunca yaşananları düşünmemeye çalışarak toparlandı ve yataktan kalktı.

 

Aşağı inip mutfağa girdiğinde, tezgâhın üzerindeki bardak ve tabakları görünce bir an duraksadı. Ama üzerinde fazla durmadı. Kendini toparlayarak Turan’ın kahvesini yapmak için harekete geçti. Kahve makinesine yönelip, hazırlığa başladı. Bu sırada sessizlik içinde geçen sabah, düşüncelerini susturmasına izin vermiyordu.

 

Sıla kahveyi hazırlamakla meşgulken Turan sessizce mutfağa girdi ve ada tezgâhının köşesinde beklemeye başladı. Sessizliği o kadar fark edilmez bir şekilde bozmuştu ki Sıla, bardak almak için arkasını döndüğünde Turan’ı görünce irkildi. Bu beklenmedik karşılaşma onu korkutmuş ve bir adım geri çekilmesine neden olmuştu.

 

Bu sırada kolu tezgâhtaki bardağa çarptı. Bardak, tezgâha çarpıp çıkan ani bir sesle savruldu. Sıla panikle bardağı yakalamaya çalıştı, ancak bardak elinden kayarak parçalandı ve bir parçası avucuna derin bir kesik açtı. Canının yanmasıyla nefesini tutup olduğu yerde donakaldı.

 

Turan, tepkisiz bir şekilde hafifçe başını uzatıp baktı ve sakince, “Yara bandı portmantoda,” dedi. Ardından tezgâhın diğer tarafından dolanarak bir bardak alıp kahvesini doldurdu. Olan biteni bir şey olmamış gibi izlercesine rahat görünüyordu.

 

Sıla ise peçeteyle elindeki derin yaraya bastırırken, Turan’ın bu tepkisizliğini hayretle izliyordu. Turan, kahvesini alıp masaya yürüdü ve oturarak hiç istifini bozmadan bardağına baktı. Sanki her şey tamamen olağanmış gibi davranıyordu.

 

Sıla, bir süre peçeteyle yaraya baskı yaptıktan sonra elini çekti. Yaraya bakmak için parmağını yaklaştırdığı anda, derin kesikten kan hızla akmaya başladı ve yere damladı. Bu görüntü karşısında başı dönmeye başladı.

 

Sıla, tezgâha tutunarak dengede kalmaya çalıştı. Elindeki kesikten birkaç damla daha yere düştüğünü fark etti. Panikle elini peçeteyle bastırarak antreye doğru yürüdü. Portmantoyu açıp ilk yardım malzemelerini aldı ve merdiven basamaklarına oturdu. Tentürdiyotu yara üzerine döktüğünde keskin bir yanma hissetti. Dudaklarını sıkarak acıya katlandı ve kanamayı durdurmak için yaranın üzerini dikkatlice sardı.

 

Ellerindeki titreme hâlâ geçmemişti; bu hem yaşadığı fiziksel acının hem de anın gerginliğinin bir yansımasıydı. Sıla, basamaklarda bir süre sessizce oturdu, derin nefesler alarak kendini sakinleştirmeye çalıştı. Ancak zihni yaşanan olayı ve Turan’ın davranışını sorgulamaktan vazgeçemiyordu.

 

Turan mutfaktan çıkıp merdivenlere doğru ilerledi. Sıla’nın yanından geçerken, kayıtsız bir şekilde, “Mutfakta ve arada kan damlaları var, onları da hallet,” diyerek yukarı çıktı. Sıla, hem acının hem de bu tavrın yarattığı gerilimin etkisiyle kısa bir an gülmekten kendini alamadı. Turan, bu tepkiyi duymasına rağmen duraksamadan odasına çıktı.

 

Sıla, derin bir nefes alarak toparlandı ve eşyalarını çantasına yerleştirdi. Ardından banyoya giderek temizlik malzemelerini aldı ve yerdeki kan damlalarını temizledi. İşini bitirdiğinde Turan hâlâ aşağı inmemişti. Mutfaktaki işleri de toparladıktan sonra üst kata çıktı. Turan’ın kapısı kapalıydı. İşlerini halledip tekrar aşağı indi.

 

Arka odayı toparlamak için oraya geçti ancak odanın dağınık olmadığını fark edince mutfağa geri döndü. Tezgâhın başına geçip televizyonu açtı ve bir şeylerle oyalanmaya başladı.




 

Bölüm : 28.12.2024 12:27 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...