93. Bölüm

87. Bölüm

Gelip geçen biri
okurdayazarda

Bir süre Alparslan’ı izledikten sonra Sıla, “Turan geldi mi?” diye sordu. “Hayır,” cevabını alınca, telefonunu almak için uzandığı sırada kapı açıldı. Antreye doğru yürüdüğünde, yüzü gergin ama gülümsemeye çalışan Turan’ı gördü. Hafifçe gülümseyerek, “Hoş geldin,” dedi.

 

Turan, “Hoş buldum,” diyerek yaklaşıp yanağını öptü.

 

“Nerede kaldın? Geç oldu,”

 

Turan, “Anlatırım,” diyerek merdivenlerden yukarı çıktı.

 

Sıla mutfağa döndüğünde, Alparslan’ın tepkilerine gülündüğünü görünce merakla, “Ne yapıyor şımarık?"

 

Haldun Bey, “Mamasını beğenmedi sanırım,”

 

Sıla, ne yediğine bakmak için yaklaştığında, Eflin Hanım’ın ona eski usul bir mama yedirmeye çalıştığını gördü. Hafifçe gülümseyerek, “Bunları hiç yemedi, o yüzden iğrenmiş olabilir,” diyerek anlayışla mamayı yedirmemesini ima etti.

 

Eflin Hanım serzenişle, “Bizim zamanımızda hazır mama yoktu, kendimiz yapar yedirirdik. Şimdikiler beğenmiyor. Yediklerinin tadı bir şeye benzese içim yanmaz!” diyerek yerinden kalktı.

 

Sıla, gülümseyerek sadece, “Haklısınız,”

 

Bu sırada Haldun Bey, Alparslan’la oynarken Turan aşağı indi ve masaya oturdu. “Yemekte ne var?” diye sordu. Sonra da Haldun Bey’den izin istemeden Alparslan’ı kucağına çekip, “Oğlum nasılmış benim?”

 

Haldun Bey, Turan’ın bu hareketine bozulsada gülümsemeye çalışarak, “Babasını özledi,” diyerek arkasına yaslandı.

 

Sıla, Turan’ın yaptığı hareketin Haldun Bey’i kırdığını fark ettiğinde, Haldun Bey ona gülümseyerek karşılık verdi. Bunun üzerine Sıla, masaya yaklaşıp imalı bir sesle, “Nerede kaldın?” diye sordu.

 

Turan, “İş görüşmesi biraz uzadı,” dedi ve alaycı bir ses tonuyla devam etti: “Özel hastane saçmalıkları falan… Hâlâ izinliyim, istifam kabul edilmemiş. Yıllık izinlerimi pek kullanmazdım, onları kullanıyor gösteriyormuş. Bakalım sonunda ne olacak?” dedi gülerek.

 

Yemek bittikten sonra Turan, Alparslan’ı kucağına alarak, “Oyun oynayalım” dedi. Ayağa kalkarken, Sıla ona, “Alparslan’la oynayabilecek misin?”

 

Turan, hafifçe gülümseyerek, “Sen de gel, hayatım,”

 

Sıla, “Birazdan gelirim, toparlayayım,” diyerek masayı toplamaya devam etti.

 

Turan, Alparslan’ı kucağında tutarak yan odaya geçti. O gittikten sonra Haldun Bey, Sıla’ya bakarak, “Sen git kızım,”

 

Sıla, bu şekilde yaklaşımının kendisini rahatsız ettiğini belirterek, “Bu tavır beni iyi hissettirmiyor,”

 

Haldun Bey derin bir iç çekerek, “Hak ettik biz. Sonuna kadar haklı, aslında daha fazlasını da yapsa diyecek bir şeyimiz yok,”

 

Sıla, biraz duraksadıktan sonra, “Turan sizi çok seviyor aslında ama kırgın. Bu yaptıklarının sebebi o. Bence kendi de üzülüyor,” diye içtenlikle yanıtladı.

 

Haldun Bey başını sallayarak, “Sen git hadi, onu yalnız bırakma,” dedi ve Sıla’nın elini sıkıp cesaret vermeye çalıştı.

 

Sıla, “Birazdan giderim,” diyerek Eflin Hanım’a yardım etmeye devam etti.

 

Bir süre sonra arka odaya, Turan’ın yanına gitti. Turan’ın Alparslan’la oynadığını görünce gülümseyerek yanlarına oturdu. Alparslan’ın neşeyle kıkırdamalarını izlerken, Sıla sevgiyle Turan’ın yanağına dokundu.

 

Turan, Sıla’nın elini tutup hafifçe kendine doğru çekerek, “Sizi çok seviyorum,” dedi ve yanağına küçük bir öpücük kondurdu.

 

Sıla gülümseyerek, “Biz de seni çok seviyoruz,”

 

Sıla, sessizce, “Akşama kadar neredeydin?”

 

Turan, hafifçe iç çekerek, “İş görüşmesi dedim ya,”

 

Sıla gülümseyerek, “Bana gerçekten nerede olduğunu söyleyecek misin?” diye tekrar sordu.

 

Turan derin bir nefes aldı, sonra gözlerini kaçırmadan, “Osman’la konuştum,”

 

Sıla şaşkınlıkla, “Osman Hoca’yla mı?” diye teyit etmek istedi.

 

Turan başını sallayarak, “Evet,”

 

Sıla, merakla, “Peki, ne konuştunuz?"

 

Turan hafifçe gülümseyerek, “Torununu uzun zamandır görmeyince özlediğini söyledi, görmek için izin istedi” dedi, sesine hafif bir sıkılganlık katarak.

 

Sıla, Turan’a bakıp hafifçe gülümsedi. “Öyle mi? Ne dedin peki?” diye mırıldandı.

 

"Kabul etmedim."

 

Bölüm : 15.04.2025 12:38 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...