73. Bölüm

67. Bölüm

Gelip geçen biri
okurdayazarda

Aslı, çantasındaki eşyaları yatağa boşaltıp giyeceklerini ayırmaya çalıştı. Ancak nefesi titremeye başlamıştı. Gözyaşlarını zorla tutuyordu, Murat’a bakmadan hızlıca banyoya geri girdi. Kapıyı kapatıp sırtını kapıya dayadı.

 

Derin bir nefes aldı ama kendini kontrol edemiyordu. Ona bağıracak ya da kızacak bir şey yapmamıştı. Yine de Murat, sert bir şekilde konuşmuştu. Gözyaşları yanaklarına süzülmek üzereyken bir süre hareketsiz kaldı. Ardından duşa yürüyüp suyu açtı. Akan suyun sesini dinleyerek sakinleşmeye çalıştı ama işe yaramadı. Kendiyle kısa bir mücadeleden sonra suyu kapattı ve ani bir hareketle banyodan çıktı. Kapıyı hızla çarptı.

 

Murat, Aslı’nın kapıyı çarpmasına şaşkınlıkla dönerek ona baktı. “Bir şey mi oldu?” diye heyecanla sordu.

 

Aslı, ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Kesik kesik bir sesle, “Benimle konuşurken bağırma bana!” dedi ve gözyaşlarına engel olamayarak ağlamaya başladı.

 

Murat, şaşkınlıkla yerinden kalktı. Aslı’ya doğru birkaç adım attı.

 

Aslı, gözlerini silerken hıçkırıklarını kontrol etmeye çalışıyordu. “Arabada bağırdın, buraya kadar çekiştirip getirdin. Sonra az önce… korktun, yine kızdın,” dedi, gözyaşlarını elinin tersiyle silerek. Burnu kızarmıştı.

 

Murat, hafif bir tebessümle ona yaklaştı. “Özür dilerim,” diyerek kollarını Aslı’nın etrafına doladı. “Üzdüm seni, affeder misin beni?” diye ekledi, sevgi dolu bir ses tonuyla.

 

Aslı, Murat’ın sarılmasıyla gözlerini kapadı. Başını hafifçe onun göğsüne yasladı ve kısık bir sesle, “Bir daha bağırma,” dedi, sakinleşmeye çalışarak.

 

Murat, onu sıkıca sarıp saçlarını okşadı. “Bir daha olmayacak, söz veriyorum,” dedi usulca.

 

Oda, bir süre yalnızca sessizliğin şefkatine tanık oldu; gerilim yerini kısa süreli bir huzura bırakmıştı.

 

Murat, Aslı'nın sakinleştiğini fark edince onu kucağına aldı ve nazikçe yatağa yatırıp yanına uzandı, hafif bir tonla, "Uzan biraz, sonra gidersin," diyerek onu kolundan tuttu ve yanına çekti. Ardından Aslı'ya sarılarak başını boynuna yasladı.

 

Aslı, derin bir nefes alarak Murat'ın yanağına dokundu. Gözlerini kapatarak hafif kırgın bir sesle, "Cemal Süreya demiş ya… En zor savaş, kafanda bildiklerinle kalbinde hissettiklerin arasında olan. Sen tam buna uyuyorsun," dedi.

 

Murat bir an duraksadı, derin bir nefes aldı ve yutkundu. Sessizliği bozarken sesi sakin ama hisliydi:

"Kasımın son günlerindeyiz… Günlerden ne bilmiyorum ama… Bugün de seni seviyorum, da demiş Cemal Süreya."

Aslı, Murat’ın sözlerine şaşkınlıkla hafifçe doğrulup baktı. "Sen mi söyledin bunu?" dedi gözlerini kırpıştırarak.

 

Murat, hafifçe gülümsedi. "Aklımda kalmış işte," dedi. "Öylece…"

 

Aslı hafifçe gülümsedi ve yatağa uzandı. Murat yanına sokulup ona sıkıca sarılınca yüzündeki gülümseme daha da derinleşti. "Affettim," dedi yumuşak bir sesle.

 

Murat keyifle gülerek, "Bana dayanamazsın zaten," diye cevap verdi.

 

Aslı başını hafifçe çevirip, alaycı bir ifadeyle, "Şansını zorlama," dedi.

 

Murat, Aslı'nın boynuna eğildi ve yavaşça bir öpücük kondurdu. "Zorlarım," dedi kısık bir sesle ve tekrar öptü. Aslı, hafif bir ürpertiyle gözlerini kapattı. Murat derin bir nefes aldı, sanki içinde sakladığı bir fırtına, onunla bu yakınlıkta dindi.

 

Bölüm : 12.03.2025 12:52 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...