32.Bölüm
UMAY:
Hayatımda ilk defa birini sevmiştim o da hayin cıktı
"ulan var ya karşıma çıksın o şerefsiz parçalara ayırıp ayılara yedirecem onu"
"şimbil senin işin yok mu ya,beni salsan mı artık"
" of ya senin de moralini düzelmeye calısıyorum, burada iy bir arkadaş olarak unutturmaya calısıyorum sen benle ugrasıyosun "
"sabahtan beri söverek mi unutturacağını sanıyosun"
"hak ediyo şerefsiz köpek haysiyetsiz it or-"
"Şeyda yeter!, hadi işinin basına"
"3 2 1 diyorum Şeyda hadi timin yanına "
Şeyda gittikten sonra koltuğumda geriye yaslandım ve gözlerimi kapattım uyuyamıyordum ne gece ne gündüz hep yüzü gözümün önüne geliyor bir türlü uyutmuyor . bir haftadır uykusuzluktan düsüp bayılma raddesine geldim.
artık vücudum uyku ilaclarına karşı bağışıklık kazanmış kaç tane alırsam alayım asla işlemiyor
Telefonum çaldı baktıgımda Çetin arıyordu açtım
"Umay abla geçen gün sana anlattığımız çocuklar 10-15 kişiyi daha toplamış bizi sıkıştırmaya çalışıyorlar abimleri aradık onlar da kavga için yer aradığımızı söyleyip yüzümüze kapattılar şu an kaçıyoruz"
"canlı konum at koçum geliyorum"
"benimkilerle uğraşanlar varmış gideyim de bir hadlerini bildireyim"
beraber acele ile karargahtan dışarıya çıktık hemen benim arabama binip çetin'in attığı konuma doğru gittim konum sabit değildi sürekli hareket ediyordu demek ki hala peşlerinde verdi biraz daha hızlı sürdüğümde önümden koşan 10 15 tane şeyi gördüm kornaya basmamla hepsi birden durdular bana döndüler ben sürücü koltuğundan Şeyda ise yolculuk olsun yani çıkarak onlara doğru yürüdük.
"hayırdır gençler Bir sorun mu var?"
"sizlik bir durum yok siz karışmayın"
"benim kuzenlerime sataşacaktınız ve benlik bir durum yok öyle mi?"
Çetin üstüne Çelik yavaş yavaş Bizim olduğumuz yere doğru geliyorlardı onlara Kaş işaretinin olduğu yerde kalmalarını söyledim onlar da tabii beni dinlediler
"dün söyleyeyim bakalım Çetin veya çelikle alıp veremediğimiz ne?"
"madem onları bulamadık yakalayamadık daha doğrusu bu abi sizle ilgilenelim değil mi?"
"gel ablasının gülü gel ben seninle güzel bir ilgileneceğim"
Şeyda bunu der demez önüne ilk çıkan çocuğa kafa attı ardından üstümüze gelen çocuklara tek tek hırpaladık ciddiye hatalar vermesek de güzel hırpalamıştık yerde yatan az önce boş boş konuşan çocuklar yakasından tuttuğum gibi kaldırdım tam o sırada polis sirenlerini duydu Şeyda ile göz göze geldik yanımızda kimliklerimiz yoktu Şeyda ile aynı anda
harbiden hasiktir biraz uzağımızda duran Çetin ile çeliğe karşı göz hareketi yaptığım gibi hemen oradan tüydüler
"memur bey ben yüzbaşı Umay Karatay ben de onun gibi bir durum yok"
"asker kimliğinizi gösterebilir misiniz?"
"kimlik yoksa sorun var demektir buyurun sizi alalım"
gerçekten bıktım artık dün bir olay her gün diyorlar bela mısın gibi bütün belaları kendime çekiyorum yoruldum ya artık bir gün vurulurum bir gün kaçırılırım bir gün nezarete düşerim bu nedir arkadaş ya bende mi sorun var anlayamadım ki1
Şeyda ile de artık nezarete düşmedim demezdim ben nezaretteki bankın üstünde yayılarak otururken Şeyda ne yapacağını bilmiyoruz bir şekilde volta atıp duruyordu e sonuçta ilk kez giriyordu bizim az da olsa bir tecrübemiz var
"of Umay of bizi düşündüğün hale bakar mısın?"
"gelmeseydin Şsana, ben mi gel dedim sana"
"ne Şeyda ne ya askerliğimiz elimizden alınırsa bunu hiç düşünmüyor musun sen sen zekiydin sana ne oldu? anlamıyorum ki ben"
"Şeyda siktirtme belanı otur şuraya sabahtandır vır vır vır dır dır dır beynimin içine sıçtın kes artık"
"paşamdaki rahatlığa bak"1
"Şeyda gerçekten yeter bak şimdi imdat diye bağıracağım"
az sonra içeriye tam takım bizi çıkarmaya gelirlerdi ondan sonra yine bir de ceza ekmeğin üstüne yağ sürmüş gibi kayar gider
"bundan sonra kimliğim boynuma kolye diye yazıp gezeceğim"
şeyda'yı bulup kenara atma fikrim bir an önce bence aklımdan çıksın yoksa arkadaş katil olacağım insana rahat rahat depresyonda yaşattırmıyorlar ya acaba bizimkiler gelince sadece şeyda'yı mı çıkarttırsam ben burada bir hafta boyunca yatsam bence güzel fikir
beklediğimden uzun sürmüştüm ben de amcam olmak üzere Oğuz abim Deniz abim Alparslan arkalarından da Emir içeriye girdi2
emir'in bakışları sıçtın ben ama ifadesiyle karşı karşıya geldim Emir kapıyı açtırdıktan sonra emir'in odasına gittik tabii orada da bizim küçük veletler çetine ile Çelik vardı.
benimkiler de odaya girdikten sonra tekrardan kamera kayıtlarını izlemeye başladılar
"oğlum bize niye haber vermiyorsun?"
"kaç kere aradık Oğuz abi birin'de de bizi dinlediniz mi"
"Çelik haklı hepinizi tek tek aradık en sonunda Umay ablamı aradık ki o da sizin bize inanmadığınızın aksine bize inanıp yanımıza geldi o gelmeseydi şimdi bizim cesedimizi torbalı'yo olurdunuz"
"Çetin boş boş konuşmuyor abi çocukların her birinin elinde çakı vardı kameradan da görürsünüz 15 kişilerdi hadi durup dayanmaya çalışıyorlar desek birine ikisini tuttular öbürlerini ne yapacaklardı?"
"bir noktaya kadar haklısın eğer size ne demeli yüzbaşı Umay ve üsteğmen Şeyda?"
"ya size bir şey olsaydı 15 kişiye iki kişi nasıl kavgaya gidersiniz benim aklım almıyor"
"abiciğim çocukların telefonlarını açıp bir iki kelime etmelerine izin verseydiniz iki kişi gitmezdik"2
odada büyük bir sessizlik olmuştu herkes birbirine Alparslan şeyda'ya bakıyordu.4
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
