
Yazar Anlatımı:
Her şey bir oyun du. Sinem Öztürk tabi ki de hain di . Ve bunu üsler karargaha gelmeden önce bildirmişti. Tuğra bilerek söylemişti Umay'a ardından da bilerek kaçmasıns yardım etmişti o çıktıktan sonra timini arayıp yangın merdivenlerinin oradan çekilmelerini söylediler . Hepsi planın parçası tabi bir yere kadar . Umay'ın söyledikleri Albay da dahil hepsini etkisi altına almıştı. Umay'ın hiçbir şeyden haberi yoktu eğer olsaydı öfkesi bu kadar fazla olmazdı Albay Umay'ı bildiği için de timi öne sürmüstü. Umay delirmişti ama plan da işe yaramıstı Sinem de sinirlenmişti böylelikle daha kolay hata yapacaktı ve onu yakalayıp daha üstleri öğreneceklerdi. Umay sinirle alaydan çıktıktan sonra Albay set ve disiplin kokan sesiyle emretti
"Bu olanlardan bir kişinin dahi haberi olur ise hepinizi yakarım"
Bütün alaydan gür bir ses yükseldi
"Emredersiniz komutanım"
Tam içeri girerken Sinem Albayla seslendi Albay onu dinledi şimdi de Umay'a iftira atmıştı onu hainlikle suçlamıştı Albay ise şüpelenmemesi ićin Umay'ı aramış ağzına geleni saymıştı umarım kızım bana darılmaz kalbini kırmadım inşallah diye düşündü aynı düsünce abilerde de vardı fakat kim bilebilirdi göz bebekleri kendileri yüzünden kriz geçirip kendine zarar veriyor
Albay ve üç yeğeni binaya girip Albayın odasına girdiler
"Çok çok ileri gittin amca "
"Biliyorum Alp ama ne yapayım şüpelenecek bu sefer zarar verecekti öylece ölüme mı bırakayım kızımı"
"Bize de lanet olsun şu kadar adamız bir kardeşimizi koruyamıyoruz"
Alp söylenmesini bitirince Oğuz konuştu fakat hepsi Alp'e katılıyordu
"Amca şimdi ne olacak?"
"Umay ve timini bir süre buradan uzak tutmamız gerekiyor Oğuz. Bu itler her kimlerse benim yeğenim ve timinin peşinde"
"Ve Umay durmak bilmiyor. Söylesek mi amca?"
Albay kafasını iki yana salladı
"Olmaz Deniz, eğer söylersek daha da dellenir"
Alparslan devam etti
"Ve 'ben o orusbu evlatlarından mı korkacağım?' diyip tek basına ise kalkışır "
Hepsinin ortak yeri Umay ve timiydi söyleseler bir dert söylemeseler bir dert yani iki ucu boklu deynekti . Sinem'e biyan önce hata yaptırmalılardı bu seferki dert daha büyüktü daha önce binbası ve yüzbaşı Aybars hain çıkmıstı bunu sonradan öğrenmişlerdi fakat bu seferki tehlikeyi bile bile içlerine almışlardı tek yanlış haraketlerinin bedelini canla ödeyeceklerdi Oğuz ellerini saçlarından geçirip ofladı ardından amcasına döndü
"Amca bu Sinem,Tuğra'ya karşı ilgi duyuyordu onu kullansak"
Evet bir de bu vardı sürekli olarak Tuğra'ya yakın davranıyor Tuğra'ya ve timine kendini sevdirmeye çalışıyordu. Ama bu tek taraflıydı ne Tuğra ne de tim ondan hoşlanmıyordu . Tim durumu bilmiyordu ve şu kısacık zamanda sevdikleri Umay komutanlarını istiyorlardı hemde bunu belirtmekte çekinmiyerek.
Umay KARATAY:
Lojmana gelmiştik tek kelime etmeden eve çıktım yanıma buranın anahtarını almamıştım kapının önünde ayağımla yerde ritim tutarak Şeyda'yı beklemeye başladım . Şeyda gelip kapıyı açtı sessizliğimi koruyarak içeriye girdim kriz geçirmeme az kalmıştı. Hiçbir yere uğramadan odama gittim kapımı kilitledim ellerimi saçlarıma attım.
Bir şeyler vardı hissediyordum ama bunu bilmiyordum lanet olsun ki bilmiyorum fakat bu işin tam ortasında ben ve timim vardı bunun farkındaydım
"SİKEYİM"
Masanın üzerinde duran parfüm şişelerini devirdim sinirle. Yere düşüp kırılmıştı bazıları. Kapım tıklatıldı
"Umay ne oluyor ne o gürültü?"
Şeydaya cevap vermedim aynanın karsısında kendimi izledim. Albay'ın dedikleri aklıma geldi arabadayken aramış bana ağzına geleni saymıştı Sinem de yanındaydı .delirmiştim evet her şey üst üste geliyordu bu ise beni patlatmıstı işte henüz yediğim kazığı atlatamamıstım ben bir de ailemden yemiştim . Sevdiklerimin mutluluğu için birşey yokmuş gibi davransam da Allah şahit ya aklımdan hiç cıkmıyordu .
"Aptalsın sen Umay aptal "
Ellerim yumruk oldu
"Niye kimse beni anlamıyor ? ULAN BU AMINAGODUMUN YERİNDE BOĞULUYORUM HİÇ Mİ KİMSE BENİ ANLAMIYOR "
Kendime yumruk atarcasına karsımdaki aynaya yumruk attım ikinciyide kırık parçaların üstüne geçirdim üçüncüyü de geçirecektim ki kolum tutuldu kafamı çevirdim Şeyda'ydı
"Ne yaptığını sanıyorsun sen? Şu haline bak kendine gel Umay"
"Şeyda bırak beni çık odadan"
Yine aynısı oluyordu o günden sonra kriz geçirmeye baslamıştım ve buna sadece Şeyda şahit olmuş son anda tutmuşsu beni uçurumun kenarından..
"Bu sen değilsin. Bu Umay değil . Hele aslan hiç değil ulan bir uzaklaştırma yüzünden geldiğin hale bak toparlan yüzbaşı toparlan kendine gel yapma bunu kendine "
"SENCE SORUN SADECE UZAKLAŞTIRMA MI? ULAN BEN BOĞULUYORUM BOĞULUYORUM . NEFES ALAMIYORUM BEN ŞEYDA . BEN YANLIZ KALMIYORUM Kİ DÜSÜNÜP DELİRMEYEYİM DİYE . HADİ BUNU DA GEÇTİM AMINAKOYAYIM HİÇ Mİ BİRİNİZ FARK ETMEDİ BE"
"ROBOT GİBİ DAVRANDIGIN İÇİN OLABİLİR Mİ? UMAY DERDİN VAR MI DİYORUM? DERT BENİM DİYOSUN SİKTİR OLUP GİDİYORSUN DOK İÇİNİ DİYORUM O DA YOK BÜRÜNMÜŞSÜN BİR SÜPERKAHRAMAN MODUNA GİDİYORSUN ÖYLE BURASI GERÇEK HAYAT UMAY UYAN ARTIK UYAN BİR ERKEK İÇİN DÜŞTÜĞÜN HALE BAK -"
Sinirle soludum titremeye başlamıştım kendimi zor tutuyorum zorlukla elimi kaldırıp işaret parmağımla dışarıyı gösterdim
"Çık... Çık dışarı... Şeyda..ÇIK"
"ÇIKMIYORUM"
kendimi daha fazla tutamadım bir yumruğumu Şeyda'ya geçirdim
"Sana çık dedim "
Şeyda devrildiği yerden kalktı bir yumrukta o vurdu bana
"Ben de çıkmıyorum dedim , kendine gel artık"
Sinirle masanın üzerindeki cam kırıkları avuçladım Şeyda korkuyla yanıma geldi
"Umay bırak onları , bırak"
"Şeyda dışarı çık sana zarar vermek istemiyorum"
"Tamam bırak o elindekileri çıkacağım "
Konuşmadım hala avcumdaki camları sıkıyordum neden acı gelmiyordu arkamı döndüm gerçekten ne yaptığımı bilmiyordum sanki bedenim progkanmış ve onu yapıyordu. Yatağın ucundaki çekmeceyi açtım Alp'in hediye ettiği bıçağı imaldım iki elimle tuttum bıçağı tutmamla elindeki camlar yere düştü kimisi ise hala elindeydi bıçağı sol bileğime dayadım eş zamanla elinden alındı ve birisi kollarımdan tuttu . Kokusu burnuma gelince Tuğra olduğunu fark ettim titriyordum hemde zangır zangır binbası bir kolunu belimden tutmuş diyer eliyle de iki elimi tutmuştu
"Tamam sakin , sakin ol geçti"
"G-ge-geçmedi , geçmeyecek"
Titremekten konuşamıyordum bile
"Şşş sakin , her neyse geçecek"
Ayakta duramayacağımı fark edince yavaşça benle beraber yere oturdu kafamı tasıyamadım göğsüne koydum
"Abimler beni anlamıyor"
"Belki de anlıyorlardır"
"Ailem yanımda değil"
"Yanındalar"
"Arkadaşlarım beni anlamıyor"
"Anlayacaklar"
"Kimse beni anlamıyor, kimse yanımda yok "
Her an bayılacak gibiydim
"Anlat bana ben anlarım "
"Anlatırsam herkes anlar"
Cevabı gecikmedi
"Seni anlamamı ister misin?"
İstemez mıydım biri beni anlasın? Konuşma gücüm de benden gitti kafamı salladım
" Her zaman Yanında olacağım "
Zorlukla konuştum
"Her zaman nasıl yanımda olacaksın binbası?"
Güldü
"Doğru, olamam. Gölgemi bırakırım olmaz mı?"
Bende gülümsedim zorlukla . Orada ne kadar kaldığımızı bilmiyordum ama binbaşı bana iyi gelmişti beni kucaklayıp yatağa yatırmıştı uyumadan önce konuştum
"
Binbaşı?"
"Efendim?"
"Şeyda... Şeyda'ya bir bakar mısın? "
"Emriniz olur yüzbaşım"
Ardından gözlerimi kapattım .keşke bir daha uyanmasaydım.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 42.76k Okunma |
4.84k Oy |
0 Takip |
44 Bölümlü Kitap |