
-Tiago-
" Gidiyoruz o zaman. " Dedi Gabriel.
John " Son kez bir şey daha diyeyim. İçerisi dop dolu. Masalar yuvarlak bir arazi boş kalacak şekilde yerleştirildi. Düşman ve tanınmayan Krallar var. Herkes orada. " Dedi.
İçeriye Eva girdi.
Gülümsedim ona.
Bana geldi.
" Abi güzel oldum mu? Veronika benim için özel hazırlatmış elbiseyi! Sonunda göğsüme tam olan bir elbise bulabildim!" Dedi.

Çok güzeldi.
Onu döndürdüm
" Of of of! Ayaklı ateş makinesi!" Dediğimde güldü.
" Şşt. Bana bak. Okulda yada burada filan erkek yok demi. " Dedim.
Kaşlarını çattı. " Olmasın. " Dediğinde " Aferin. " Dedim.
Güldü.
" Veronika ona aldığın şeyleri giydi. Ver! Mükemmel oldu!" Dedi.
Elbisesini çok beğenmiş olmalı ki tekrar döndü.
" Bence ben daha güzelim. " Dedi.
Ağzımı kapalı tuttum.
Biraz sohbet ettik içeridekilerle.
Sonra Evaya bir soru sordum.
" Benim bilmediğim bir şey mi var? Valenciayla senin bildiğin ama benim bilmediğim?" Dedim.
" Bir çok şey var. Mesela Nicolası ben geberttim. Veronikanın işkencelerine gebermek üzereydi zaten. Bende dayanamadım çaktım iki silah götüne. Sonra öldü. " Dedi.
Kıkırdadım.
Daha çok bahsetmek istemezcesine sustu.
Zaten herkes bizi dinliyordu.
O başka taraflara bakarken kollarımı göğsümün altında birleştiril ona baktım.
" Yani başka bir şey yok mu?" Dedim.
" Yok. " Dedi.
Masaya gidip üzerindeki bir keskin nişancı silahına baktı.
" Yani Nicolas seni tecavüz etmedi ve bıraktığı zamanda Valencia seni kurtarmadı. Hatta ve hatta her gün uyuyup titremenin de sebebi bu çünkü sende Valencia gibi erkeklerden korkuyorsun. Ben aptal değilim Eva. Nicolasın en iyi askeri olduğunu da biliyorum. Dışarıdan ne kadar masum görünsende içinde fırtınalar kopuyor. Sen belki Valencia dan bile daha iyi bir keskin nişancısın. Her şeyin farkındasın. Ama bana söylemeye de korktun. Mesele bildiğim bir şey daha var. Geçen regl olduğun. Hatta ilk regl olduğun ve Valencianın da her şeyi sana gösterdiğini biliyorum. Yoksa neden aynı anda tuvalete gidesiniz ki. Sevişmek için mi? İkinizden de beklerim ćünkü ikiniz de lezbiyensiniz. " Dedim.
Dedim ve başını bana çevirdi.
Baktı biraz.
" Valencia mı söyledi tecavüz edildiğimi. " Dedi.
" Valencia iyi sır tutar. Hele de konu tecavüzse. Mesela sana söyledi mi tecavüzcü olduğumu. Eskiden çiplenip şu gördüğün Victor isimli adamın bana emir verip kadın tecavüz etmemi istediğini. Söylemedi çünkü ben istemedim. Şimdi bunu öğrendiğine göre asla bana bakmayacaksın bile belki de inanmayacaksın ama ben bunu yaptım. " Dedim.
" Ne!" Diye bağırınca omuz silktim.
-Valencia


Tanrım!
Tiago bana muhteşem hediyeler almıştı!
Bir de kolye.
Ama bu parçası eksik bir kolyeydi.
" Oha!" Diye bağırdı Tiago elleriyle beni gösterirken.
Güldüm.
" Ne?" Dedim.
Eva sandalyede oturup bir gazateye bakıyordu.
Tiago yanıma gelip ellerini omzuma koydu. Sonra indirdi ve göğsümden belime kadar gezdirdi.
" Kum saatim. " Dediğinde gülümsedim.
Gömleğinden 1 düğme daha açtım.
" Bu kolye. Ne anlama geliyor. " Dedim.
Boynunda onun bir bıçak kolyesi vardı.
Kendi kolyesini alıp benim kolyemin içinden geçirdi.

" Oha!" Dedim heyecanla.
Çok güzeldi.
Yavasça çıkarttı.
Güldü.
" Diğer hediyeyi de aldın mı?" Dedi.
" Aldım. Belki de şu şeyler bittiğinde giyerim. " Dedim.
" Off! " Dedi gülerken. Dudağını dişledi.
" Bittim ben desene. " Dediğinde güldüm ve Evaya baktım.
" Eva! " Dedim.
Bana baktı.
" Ne var?" Dedi.
" Ne oldu?" Dedim.
Önüne döndü.
" Tecavüzcü olduğumu söyledim . " Dediğinde Tiagoya baktım.
Bende sustum.
" Biz gidiyoruz o zaman!" Dedi Gabriel Karısının elini tutarken.
John " Sizin masa 12 kişilik olan 7 numaralı masa. " Dedi.
O da giderken hepimiz koridora ilerledik.
İlk olarak Gabriel ve Karısı el ele girdiler. Ardından Wallace tek girdi. Sonra Jasmine ve Louis girdi ve Louisin bir eli her zamanki gibi Jasmine in karnındaydı. Arthur ile Katarina da girdi.
En son Eva durdu.
Bize baktı.
" Biraz içebilir miyim?" Dedi bana.
" Sen içiyor musun!" Diye bagırdı Tiago.
" İç. Ama fazla kaçırma. " Dediğimde başını salladı ve o da girdi.
" Hayır Eva gel buraya!" Dedi Tiago.
Arkasından gidince ben ondan önce gittim ve içeriye girdim.
" Eva!" Diye bağırdı Tiago.
Önüne geçtim.
Durmak zorunda kaldı.
" Çekil önümden. " Dedi.
" Hayır. " Dedim.
" Valencia gözüm önümü görmüyor bak kalbini kırarım çekil önümden" dedi.
Evaya baktım.
" Eva git sen bir. " Dedim.
Ayağa kalktı ve ofladı.
" Zaten hep Eva sen bir yere git! Yok Eva gel buraya! Bunu yapamazsın Eva! Daha 2 gün önce sigaramı elimden aldığın yetmezmiş gibi şimdi içkime de karışıyorsun! Eğerki böyle abim olacaksan keşke abim olmasaymışsın! Ya da keşke Valencia beni kurtarmaya gelmeyip ne kendini tehlikeye atsaydı ne de beni kurtarsaydı! Nicolas kurban gitseydim keşke! Ve sen gerçekten bir tecavüzcüsün! Kadınlara zarar verecek kadar kötü birisin! Hayvanın tekisin sen abi!" Diye bağırdı ve kapıyı çarpıp gitti.
Tiago sessiz kaldı.
Bende sadece ona baktım. Bir kaç saniye önce ne güzeldi dünya.
Ya da tecavüz olayını söylemeden önce.
Johna baktım." Git şu Evayı bul terasa çıkıp intahar etmeye filan kalkışmasın. " Dedim.
Tiago elini şakağına koydu.
Ovaladı.
" Tamam. Bak. Anlarım bende anlarım Tiago. " Dedim bağırmadan.
" Kardeşinin böyle olmasını istemiyorsun. Onun da hayatını mahfetmek istemediğinden sigarayı içkiyi yasakladığını da biliyorum. Ama böyle de olmaz ki. Kız zaten özel günler dışında içmiyordu ki? İçebilir miyim diye gelip sordu. Daha 10 kere bile içmemiştir belki. Bunu bilmeden ona kızıyorsun. " Dedim.
Gözlerime baktı.
" Eva zaten ben ona izin vermesem içmez. İçkinin ne kadar boktan bir şey olduğunu bilecek kadar acık gözleri. Zaten sarhoş olmaz ki. Kafası gider biraz. 2 bardak bir şey içiyor cünkü. Sigara desen haftada 2 kez. Yaşı küçük evet ama ... Onu da bu zehirli hayatına çoktan bulaştırdın. Hiç birimiz normal değiliz. Normal de olamayız. Hayatta hep birilerini incitir yanlış yapar dururuz Tiago. Sonra özür dileriz belki pişman oluruz ama o hep bir yerimizde kalır. Bunu bile bile yapana artık hödük denir. Ama bunu bilip de kendine hakim olamadan yapana insan denir işte. Bak geçen kitapta okuduğum söz geliyor aklıma benim hep. " Dedim ve tekrar kurdum o cümleyi.
" Birisinin hüngür hüngür ağlayarak kurduğu bir cümlenin hiç kimsenin gönlüne değmemesi kadar canım yandı o gece, sonra gırtlağımda hiçbir yüklemi olmayan bir cümle ile eve döndüm. İnsan aptal olduğunu bildiğinde eve döner hep. " Dedim.
Bunu söylerken neden gözlerim dolmuştu bilmiyorum ama gerçekten canım yanmıştı.
" Sen bir evin kapısısın Tiago. Ve Eva da o evin içinde biri. Çıkması gerek dışarıya. Kapı kilitli olursa çıkabilir mi? " Dedim.
İçeriye John geldi.
" Eva gelmek istemiyor? Bitti parti dedi. " Diyip cevabımı bekledi.
" Şimdi git onun yanına gözüne baka baka özür dile. İstemese bile. " Dedim ve geriye bir adım attım.
O ise ellerini belime koyup beni kendine çektiği gibi öptü dudağımı.
O eğilmişti ve ben topuklu ayakkabılarıma rağmen parmak uçlarımdaydım.
Teşekkür ediyordu.
Gözünden bir damla yaş aktı.
Ellerimi yanaklarına koyup akan yası sildim. Bu sefer ona ben destek oluyordum.
Havada uçuyorduk ve onun yaralı kanadı benim üzerimdeydi.
Ben taşıyordum onu.
Yavasça geri çekildiğinde gözlerimi açtım.
Son kez boynumu öptü ve arkasını dönüp ışınlandı.
Bende arkamı dönüp bizim masaya oturdum.
Düşmanlarıma ve tanımadıklarıma baktım.
" Sizi burada zorla tutan yok istediğiniz zaman kapı açık. " Dedim.
...
2 dakika sonra yeni yıl vardı. Çocuklarımın yanına gitmiştim biraz onlarla konuşmuştum.
Şimdi ise herkesin elinde bir çakmak vardı.
Dilek dileyecektik ve tam 00 olduğunda bağıracaktık.
Yanımdaki Eva " Ne dinleyeceğim?" Dedi.
" Para dile. " Dediğimde güldü.
" Sen biraz fazla sarhoş gibisin. " Dedi.
" Abine bak. " Dedim.
Tiago avizeye sıkısmış saçını açamadığından avize artık yoktu.
Kafasındaydı avizeee!
Ve şimdi çıkartıp çakmak yakabilmişti.
" İlk ben diliyorum. Her sene ki aynı dileğim. " Dedi ve bir şey mırıldandı. ( Küçük kız çocuğu )
Duyamadım ama.
" Para!" Dedi Eva bağırarak.
" Mal içinden dile!" Dedim.
" O zaman ne diliyim. Buldum!" Dedi ve başka bir şey dedi içinden.
Ben ise tecavüz edilmemek dedim.
Klasik.
Herkes diledi ve saat 00 olunca herkes bir şey bağırdı.
Tiago " Küćük Hastam !" Diye bağırırken ben " Doktorum!" Demiştim.
Arthur ile Louis ailem derken Eva " İyi bir hayat!" Demişti.
Sarhoşluktan sağa sola gidip duruyorduk.
Bu yüzden yavaş yavaş dağıldık.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 1.83k Okunma |
350 Oy |
0 Takip |
112 Bölümlü Kitap |