92. Bölüm

92. Bölüm

Emine Ekin Yavuz
okurveyazarolankiz

- Valencia -

Elimdeki sigaradan son bir nefes daha çektim.

Dövme kaplı koluma sigarayı bastırdım. Canımı yakmayı sevmeye başlıyordum.

" Delimiz de gelmiş. " Diye mırıldandı Chrisle birlikte gelen bir dövüşçü.

Gözlerimde maskem vardı.

Sigaramı kenara bıraktım.

Hemen sonra da bir kadeh aldım.

O kadehini bana kaldırırken ben direkt tepeme diktim.

İçtikten hemen sonra tadında bir farklılık olduğunu anlamam zor olmadı.

" Chris. Seni tekrardan görebilmek iyi oldu. " Dedim.

Johna baktım gizlice.

Hemen bir işaret yaptım.

" Chris Bey. Eşiniz gelmiş. Kapıda. " Dedi.

Chris adamlarını topladı. " Kısa bir sorunumuz var. Hemen geleceğim madam. " Derken elimi tutup öpmüştü.

Onlar giderken kapıyı kapattım. " İçkileri içmeyin. " Derken Katarinanın içeceğini elinden aldım.

" Uyuşturucu var. " Dedim.

Garsonlar toplayıp hızla yenilerini getirirken " Test edelim. " Dedim ve bir tane aldım.

İçtim.

Tamamdır bu normal içki.

Chris tekrar içeriye girerken John doğru bir yalan uydurmuştu. Üzgünüm benzetme demişti. Eminim.

Sahneye çıktım.

Elimdeki içkiyi bırakıp " Sevgili dostlarım. Savaş kutlamalarımızın sonu geldi. Ama elbette bu kutlamalar her zaman devam edecek. Yarın olacak kutlamaya da hepinizi bekliyorum. " Dedim.

Alkışlar sonrası Louis " Tiago nerede?" Dedi.

Chris göğsüme bakıyordu. Bedenimi süzüyordu. Herkes bunun farkındaydı. Bu yüzden Louis,Tiagodan bahsediyordu.

" Tiago da kim?" Dedi Chris.

" Yoksa şey olan mı? Şu en güçlü kaslı doktor olan. AA o Gabrielin Kraliyetinde TDI en son. " Dedi devam edip.

" Yarın evleniyorum bahsettiğin kişiyle. " Diye kısa bir açıklama yaptım.

" Peki şuan nerde? Yanında değil? Yanında olmayan bir herifleneden evleniyorsun ki? Birde kötüyse! Vay senin haline!" Dedi Chris.

Tanrım sabır.

Sabır.

Derin bir nefes alıp verdim.

Louise cevabını verdim. " Hasta o. En son bayıldı ateşen. Şimdi iyi uyuyor. " Dedim.

Sahneden inerken Chris " Tiago sizin tipiniz mı? Yani. Zamanında tecavüz ettiği kadınlar olmuş? Ya sizi de ederse? Ya sizi de döverse? Size bağırırsa. " Dedi.

Sabır Tarnım.

" Bence bu güzel günümüzde Tiagoyu anmayalım. Bence sizi anmalıyız. Bu güzellik. " Derken bedenimi süzdü. Gôğsümde takılı kalıyordu.

" Herhangi bir Prensle evlenebilirsiniz madam. " Derken elimi yine tutup öpmüştü.

Tanrım kusmama izin verme.

" Emin ol Tiago bir prensten daha karizma biri. " Dedim. Sikeyim sesli demiştim.

" Doktor olma söylentileriniz doğru mu? Beyin cerrahıymışsınız. Uzmanlık sınavına girmek istememişsiniz. " Dedi.

Ne yapacaksın?

Ya da ben mi yapsam. Neşteri götüne sokabilirim.

" Evet. Doktorum. Ama bu sizi neden ilgilendirsin ki?" Dedim.

" Çocuklarınız. Belki de yapay bir kalple hayata getirilebilir. Tiago Beyle birlik... " Diyip devam ediyordu ki biraz yüksek bir sesle " Çocuklarım kimseyi ilglinedirmez. Hele de sizi Bay Chris. Onları herhangi bir kalple veya herhangi bir büyüyle hayata getirmem çünkü evren benim için bir yasak koydu. " Dedim.

Kendine hakim ol Valencia.

" İnsanlar veya Tiago dün Kraliyette kaçıp dövüşmeye geldiğinizi biliyorlar mı? Kraliyetime çok yakışıyordunuz. Sadece boksla bile adam bayıltabiliyorsunuz. Bu mükemmel. Belki de benimle birlikte Kraliyetime gelirseniz askerlerim sizlere daha iyi şeyler öğretebilir. " Dedi.

40 yaşında evlisin amına koyayım. Siktir git karına.

Ve çok dövüş istiyorsan. Dün ki acıma duygusu kaybedip yüzüne bir kafa atabilirim.

" Elbette. Gelmek isterim ama işlerim var. Ben yoğun bir kadınım Bay Chris. Dövüş konusuna gelecek olursak bilgilerimi Tiagoya söylerim. Yada Abilerime. Sizi onlarla tanıştırayım. " Dedim.

Abilerime döndüm.

Arthuru gösterip " Arthur İgnatova. Katarina ile evli. " Dedim.

Louise döndüm. " Louis İgnatova. Jasmine ile evli ve bir çocukları var. " Dedim.

Arthur " Merhaba Bay Chris. " Dedi.

Louis kusmamak için zor duruyordu.

Arthur'da zaten şu bana bakıyor diye birazdan Chrise dağılacak gibiydi.

" Memnun oldum. Jasmine hanım umarım bebeğinize dikkat ediyorsunuzdur. Anne olmak zordur. " Dedi.

Durdu.

" Cinsiyeti nedir?" Dedi.

" Valencia biliyor. Yarın düğünlerinde açıklayacak. Bence kız. " Dedi Jasmine.

Louis ' Erkek. " Dedi.

Her vakit değiştiriyorlardı.

" Ah ne iyi. " Dedi ve bana döndü.

" Sizinle tekrar konuşmak çok güzeldi sevgili Valencia. " Dedi.

Ona oturması gerektiğini söyledim. Bir yere otururken abimin yanına oturdum.

" Ben keserim bunu. " Dedik 3 ümüzde aynı anda.

" Göğsüme bakışını gördün mü? Tecavüz diye Tiagoyu aşağılıyor birde. " Dedim.

Louis " Cinsiyeti ne? Sanane ki! Ne yapacan !" Dedi.

Arthur " ben dalarım buna. " Dedi.

Ayaklanacakken oturttum.

Ben ayaklanıyordum ki Louis oturttu.

" Döverim! Ben " dedi ve ayaklandı. Jasmine oturttu.

" Bebeğimizin yanında oluyor mu?' dedi.

Louis onun karnını öptü. " Delirtiyo bunlar beni bebiş. " Dedi.

Gülümsedim.

Acaba Tiago nasıl olmuştu.

" Ben bir Tiagoyu kontrol edip geliyorum. " Dedim.

Ayaklandım.

Hemen odama yürüdüm.

Gelince içeriye baktım.

Tiago yatakta yatıyordu.

Bu sefer yan yatıyordu.

Yanına geldim.

Terlemişti.

Yanına yavaşça yattım.

Elimi alnına koyup terleri biraz sildim.

Bu iyiydi aslında. Ateşinin düşürmesine yardım ederdi terlemesi.

Ilık bir duş alsa bağışıklığı yükselirdi de.

" Küçük hastam. " Diye mırıldandı.

" Uyu. " Dedim.

Sesini çıkartmadı.

Nefes alıp verdi.

Meyveyi yememişti ama çayı içmişti.

Ağzına bir mandalina tıktım.

Göğsünden akan terleri de hafif hafif sildim.

Mandalinayı çiğneyip yuttu.

Sonra da başını dizime koydu.

Hafif titredi.

" Burda mısın?" Dedi.

" Burdayım. " Dedim.

Onaylarcasına bir mırıltı çıkarttı.

" Düğünü 2 gün sonraya erteliyorum tamam mı?" Dedim.

Ses çıkartmadı.

" Banyo yapmak ister misin?" Dedim.

Başını olumsuzca salladı.

" Ben yıkarım o zaman kalk hadi. " Derken onu yavaşça kaldırdım.

Başı öne giderken banyoya girdik.

Kendini kenardaki minik koltuğa attı.

Ben sohbeni açerken üzerini çıkarttı.

Yavaşća ayaklanıp yanıma geldi.

Banyoya girdi.

Ama hemen geri çıktı. " Buz gibi su. " Dedi.

" Değil. Hadi. " Dedim ve elini tutup geri suya geldim.

Ben ıslanmayacağım bir köşeye gećtim.

Tiago bir yandan benden destek alırken önce saçlarını yıkadım.

Sonra da bedenini.

Lifi bırakıp saçlarına kullandığı yağı sürdüm.

Suyu kapattım.

Titrerken onu havluya sardım.

" B-bu arada. Çok tatlı bir anne olurmuşsun. Kendimi çocuk gibi hisettim. " Dedi.

Gülümsedim.

Karın kısmım biraz ıslansada saçlarını kuruladıktan sonra bedenini havluyla ısıttım.

Kendini yatağa atınca " Üzerini giydirelim gel. " Dedim.

Gardolaptan bir baksır ile şort alıp giydi.

Havluyu bıraktı.

Yatağa yattı.

Yanına geri geldim. " Tiago iyisin değil mi? Korkutma beni gitmem gerekiyor. " Dedim.

" Git. Ama sonra gel. " Dedi.

Başımı sallayıp yanağını öptüm.

Geri geldim toplantı salonuna.

Louis " Ne oldu? 15 dakikadır yoksun. " Dedi.

" Banyo yaptırdım da ondan. " Diyip yerime geri oturdum.

Karnımın ıslak olduğu yere hafif peçete koydum.

Peçeteyi de attım.

Korkuyordum. Bir şey olacaktı emindim ama gidemiyordum.

1 saat boyunca sohbet ettik.

Zaman tam Chrisi göndermeye gelmişken John bağırıp " Valencia! Tiago havele geçiriyor! Krize girdi. " Dedi.

Koşa koşa odama gittim.

" Böyle olacağını biliyordum sikeyim. " Derken girdim.

Titriyordu ve 2 kişi bedenini tutmayı deniyordu.

Gelip yüzünü avuçladım.

Yavaş yavaş titremesi durdu.

Hemen ateşine baktım.

Çok fazlaydı. 40 derece.

Sikeyim Chris oradaydı.

" Tamam. Sedye getir revire gidiyoruz. " Dediğimde hemen bir sedye getirdiler.

Tiago belki bunu yapacağımdan kızacaktı ama onu kucaklayıp sedyeye yatırdım.

Hızla revire ilerlerken bok var gibi toplantı odasındaki herkes gelmişti.

Kenarda izliyorlardı.

Tam bu sırada lanet olası Chris " Ciddi misin! Buna mı tutuldum. İnanamıyorum. Bebek mıdır nedir bu da. İki gribe geberiyor. " Diyince kendime hakim olamadan bağırıp elimle bir siper yaptım. Buzdan bir sperdi.

Gerçekten sivri buzlardı.

Önüme döndüm.

" Rektal Diezapam ver. " Dedim.

Elime hemen verdiler.

Cam şişenin kapağını kırıp şırıngayla içindeki suyu çektim.

Hemen Tiagonun karnına sapladım.

Enjekte ederken " Ateş düşürücü serum getir. " Dedim.

Şırıngayı çektim.

Bir turnike alıp koluna sardım ve sıktım.

İğne alıp bildiğim damar yoluna sapladım.

Serumu demire taktıklarında Tiagonun koluna bağladım. Spançları yapıştırıp iğneyi çektim.

Serumu ayarladım.

" Şu herif için değer miydi?" Dedi Chris.

Sinirle ona baktım.

Gözlerim kızarırken tüm damarlarım kasıldı. Yüzümdeki yıldırım şeklindeki damar kan kırmızısını aldı.

Saçlarım simsiyah oldu. Gözlerimin içi kırmızı bebekleri ise siyah olmuşken buzdan siperleri ışınladım.

Koşarak üzerine gittim ve yakasını kavradığım gibi onu kaldırıp duvara yasladım.

" Bana bak lanet olası herif!" Diye en kalın sesimle ona bağırdım.

8 dövüşçü koşacakken onları büyüyle durdurdum.

Chrisin yüzüne en sert yumruğumu attığımda kafası duvara sıkıştı. Çektim.

" Seni gebertmemem için tek bir neden söyle bana! Söyle !" Diye bağırdım.

Diğer elimle boğazını sıkmaya başladım.

Sonra da onu sertçe yana fırlattım. Merdivenin oraya uçarken umursamadan saçlarımı yoldum.

" Siktir ol git! Bana yapmak istemediğim şeyler yaptırma!" Diye bağırdım.

Merdivenden çıkıp gittiler.

Nefes nefeseyken " Tanrım sen beni kendimden koru. Yapacaklarımdan koru. " Dedim.

Kendime hakim olamadım. O nefret ettiğim kişiliğe geri döndüm.

- Louis -

Valencia aslana dönüşmüş şimdi karşımızda parçalıyordu Chrisi.

Birden Tiago ayaklandı.

Aslanı yani Valenciayı kaldırdı.

Valencia onun kolunu ısırıp sırtına bir pençe atarken Tiago umursamadan yatağa yattı.

Onu da yanına yatırdı.

Aslan yavaş yavaş uslanırve dişlerini Tiagonun kolundan çeker.

Ben " Dağılın gidin. " Dedim.

" John herkese eşlik et. " Dedi Arthur.

- Tiago -

Herkes gitmişti.

Sadece burdan Doktor İgor, Lena ve Albert kalmıştı.

Albert yeni gelen bir hemşireydi.

Onlar kendi hastalarıyla ilgileniyorlardı.

Ve her hasta bize bakıyordu.

Şimdi kucağımdaki bu aslan yavaş yavaş hırlayıp kafasını bana sürterken tüylerini okşadım.

" Şimdi yakıştı mı sana böyle olmak. " Dedim kalınlaşan sesimle.

Hırladı.

Başını olumsuzca salladı.

Boynumu yaladı.

" Hadi Valencia ol. " Dediğim an direkt yanıma geldi.

Valenciam.

Müstakbel Karım.

Küçük Hastam.

Yanımda kıvranmış bir şekilde yatıyor, üzerinde ona aldığım elbiseyle eski haline çoktan gelmişti.

" Nefret ettiğim kişiye gene dönüştüm. " Dedi.

Bana sarıldı.

Bedenini sarmaladığımda ağlamaya başladı.

Sırtını sıvazladım.

İçerde 4 hasta vardı. Hepsi de kadındı.

Biri çok yaşlı bir teyzeydi. Diğer 3 ü ise orta yaşlardaki kadınlardı.

Hepsi köylüydü.

Ve şeker, bayılma ve yorgunluktan burdalardı.

Valencia konuşunca ona verdim dikkatimi.

" Lanet olası şu halimden nefret ediyorum! İnsanları kırıp korkutmaktan kendime hakim olamamaktan nefret ediyorum!" Diye bağırdı.

Koluma baktı.

Az önce ısırdığından kan vardı.

" Nefret ediyorum. " Derken daha çok ağladı.

" Özür dilerim. " Dedi.

Elleriyle yüzünü kapatıp " Çok özür dilerim. " Dedi.

Başımı olumsuzca salladım.

" Valenciam. Açsana yüzünü. " Dedim. Elini tutup çekmeyi denedim ama izin vermedi.

Biraz başımı kaldırdım.

" Tamam dinle o zaman. " Derken yan yattım.

" Bazen bende istemediğim şeyler yapabiliyorum. Hele bazen kendime hiç hakim olamadan sinirimi birilerinden çıkartıyorum. Korkutuyorum insanları. Yaptığım şeylerden dolayı kötü diye anılıyorum. İnsanların nefretini kazanıyorum. Küçük Hastam. Bak bende nefret ediyorum yaptıklarımdan. Bende nefret ediyorum kendimden. Ama sonunda ne oluyor? Seviyorum kendimi. Diyorum o yanlış bir şeydi. Hata idı diyorum. Geçmiyor. Vicdan azabı çekiyorum bitmiyor. Pişman oluyorum değişmiyor. Bak seni anlarım. Seni en ćok ben anlarım. Şuan nasıl hisettiğini anlarım. Belki daha da fazlasını. Ama ağlama sen. Sen aglayınca bana bir şeyler oluyor. Benimde ağlayasım geliyor. Bende mi ağlayayım şimdi? Ağlamamı mı istersin göğsüne yaslanıp. " Dediğimde ellerini çekmişti yüzünden.

Bana baktı.

Burnunu çekti ve koluma baktı.

Tam bu sırada kısa bir hapşuruk krizine girdim.

5 kez.

Ardından burnumu sildim.

" Lanet hapşuruk. " Derken bir kez daha hapşurdum.

Valencia koluma pansuman yaptı. Hemen sonra sargı sardı. Sırtıma da pansuman yaptı.

 

 

Bölüm : 14.12.2024 20:56 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...