96. Bölüm

96. Bölüm

Emine Ekin Yavuz
okurveyazarolankiz

(ÖZEL BÖLÜM:EVLİLİK)

Hazırdım. Evet! Hazırdım.

Sakin mıydım? Hayır! Sikeyim.

- Louis -

Bekliyorduk.

Sahnede bir masa ve 4 sandalye vardı.

Ve etrafta resmen 50 masa vardı!

1000 kişi insan!

Gerçekten düşmanlara kadar vardı! Kimsenin komşusu olmayan ama herkese yardımı dokunan bir kaç kişiye düşman dememi saymayın.

Sahnede annem Arthur ben ve Tiago vardı.

" Yakışıklı mıyım lan!" Dedi Tiago.

Eli ayağına dolanmıştı.

" Saat kaç! Hazır mı herkes. Şahitler hazır! Nikah memuru nerde!" Dedi.

" Sakin ol oğlum mal mısın?" Dedim ve kravatını az gevşettim.

" Hah söyle bir nefes al. " Dedim.

Jasmine " Louis! Biz Katarina ile Valenciaya bakmaya gidiyoruz!" Dedi.

" Tamam tamam. " Dedim.

" Ben şurdaki Kraliçeye dalsam ne olur. Tipsizin teki beyaz elbise giymiş. Dar ve saten. " Dedi.

İğrendi.

" Lan Valencia nerde kaldı?" Diyerek sahneye çıktı Alex.

" Harbi ben bakıp geliyorum. " Dedim.

Kırmızı halıya atladım ve yürüyerek çadıra girdim.

Valencia buradaydı.

" Valla gidemiyorum! Çok heyecanlıyım ya düşersem rezil olursam!" Dedi.

Katarina " Kızım yakıyorsun! Ben aşık oldum be!" Dedi.

Bana baktı.

" Abi. Ben gidemiyorum iptal filan ettirelim bir şey yaptıralım. " Dedi.

Onu süzdüm. Çok güzel olmuştu. Yani ciddi anlamda herkesden güzeldi. Dünya güzeli gibiydi. Muhteşemdi.

Kelimeler yetmezdi.

" Kardeşim. Bu ne güzellik! " Dedim.

Aynada kendine baktı.

" Makyajım çok mu sade! Ya ben istedim böyle abartısız olsun diye!" Dedi.

İçeriye Arthur ve annem de girdi.

Arthur şarap içiyordu ki püskürttü.

Annem " Kızım!" Diyip eliyle ağzını kapattı.

Nefes alıp verdi Valencia.

" Tamam iyiyim. Evet. " Dedi Valencia.

" Gidelim mi biz?" Dedim.

Başını sallayınca hemen çıktık.

Gelip şahit yerine geçtim.

Ben ve Arthur şahittik. Sabah Valencia, Arthurun özürünü kabul etmişti.

" Tiago! Karın feci oluk haberin olsun!" Dedi Katarina.

Gülerek şahit yerine geldik.

John mikrafonu eline alıp " Lütfen sessizliği sağlayalım!" Dedi.

Sessizlik oluşunca bir şarkı çalmaya başladı.

Katty Perry E.T

Mikrafon elinde Valencia ortaya çıktı. Çadır biraz uzaktaydı.

Yavaş yavaş yürürken söylemeye başladı şarkıyı.

-Türkçe çeviri-

- Valencia -

" Büyüleyicisin! Şeytan olabilir misin? Bir melek olabilir misin dokunuşun cezbediyor su yüzeyinde batmadan durur gibiyim! Vücudumu kor haline gelmiş şekilde bırak bana korkmamı söylüyorlar Sen diğerleri gibi değilsin gelecekçi aşkım!" Dedim.

Sonra nefes alıp durdum.

Tiago ve herkes hayretler içinde bakıyordu bana.

Tiago mikrafonu aldı.

Merdivenden indi.

Ben devam ettim.

" DNA'n farklı! Onlar seni anlamaz sen tamamen farklı bir dünyadansın farklı bir boyuttan gözlerimi açtın ve ben gitmeye hazırım bana ışığa doğru öncülük et!" Dedim.

Bağırarak " Öp beni,ö-ö-öp beni! " Dedim.

Bir adım daha geldim.

" Bana aşkınla bulaş ve beni zehirinle doldur! Al beni a-a-al beni! Kurbanın olmak istiyorum beni kaçırmana hazırım! Oğlum Sen bir uzaylısın! Dokunuşun yabancı dua üstü Dünya dışı!" Dedim.

Kısa 10 saniyelik bir ara vardı bundan sonra.

Bu yüzden nefeslendim.

Tiago beni süzdü.

" Çok güzel olmuşsun lan!" Diye bagırdı.

Gülümsedim.

Eğilip geri doğruldum.

Tiago söyledi bu sefer bana yaklaşırken. " Sesten hızlı güçlerini hissetmek istiyorum beni lazer ışınlarına çarp öpüşün sonsuz her hareket sihir sen tamamen farklı bir dünyadansın farklı bir boyuttan!" Dedi.

Aynı anda bağırarak " gözlerimi açtın! Ve ben gitmeye hazırım bana ışığa doğru öncülük et öp beni! Ö-ö-öp beni! Bana aşkınla bulaş ve beni zehrin'le doldur al beni! A-a-al beni! Kurban olmak istiyorum kaçırılmaya hazırım!" Dedik.

Tiago sustu ben söyledim.

" Ee oğlum sen bir uzaylısın dokunuşun çok uzaklarda dua üstü Dünya dışı! Doğaüstü bir durum var burada! Başka bir seviyede Oğlum sen benim şans yıldızımsın senin dalga boyunda yürümek istiyorum ve sen titreştiğinde orada olmak istiyorum. " Dedim.

Nefes almak için sustum.

Tiago söyledi.

" Senin için her şeyi göze alırım. " Dedi.

Birbirimize yürürken aynı anda bağırarak söyledik.

" Öp beni! Ö-ö-öp beni! Bana aşkını bulaştır ve beni zehrinle doldur al beni! A-a-al beni! Kurbanın olmak istiyorum. " Dedik.

Tiago sustu.

" Kaçırılmaya hazırım! Oğlum sen bir uzaylısın! Dokunuşun farklı doğaüstü Dünya dışı! " Dedim.

Son gelmişti.

Bu sefer sonu aynı anda söyledik. " SEN BİR YABANCISIN DOKUNUŞUN FARKLI DUA ÜSTÜ DÜNYA DIŞI!" dedik ve şarkı bitince mikrafonları indirdik.

Alkışlar birden başlayınca kulaklarımı kapatmak zorunda kaldım. Tiago yanıma geldi.

" Lan az alkışlayın!" Dedi Arthur.

Sesler biraz gidince açtım kulaklarımı.

Tiago elimi tuttu.

Beni tekrar tekrar süzdü. " Mükemmel olmuşsun. " Dedi.

Gülümsedim.

Sıktığı kıravatı gevşettim. Louisin parmak izini gôrmem zor olmamıştı ama yine sıkmıştı Tiago.

" Yok artık be! " Dedi yine bana bakarken.

" Ne?" Dedim.

" Terledim lan ! Bu ne güzellik. " Dedi.

" Ama sende yakışıklı olmuşsun he" dedim.

Güldük.

Louis bağırıp " Bir daha !" Dediğinde herkes birden bağırıp bir daha demeye başladı.

" Bence evlenelim sonra söyleriz. " Dedim.

" Mantıklı!" Dedi Louis.

Tiago elimi tuttu ve kırmızı halıda yürüyüp sahneye çıktık.

Biri konfeti patlatınca Tiago hemen kulağımı kapattı.

Sonra geri açtı.

Gülümsedim.

Nikah Memuru konuşmaya başladı.

Bilmem ne bilmem ne.

" Siz Valencia İgnatova. Tiago Trusovayla evlenmeyi kabul ediyor musunuz?" Dedi kadın mikrafonu bana uzatırken.

Yutkundum ve Tiagoya baktım.

" Sonsuza dek evet!" Diye bağırdığımda uzun bir alkış ritüeli yaşadık.

Kadın alkışlar kesilince Tiagoya " Siz Tiago Trusova. Valencia İgnatova ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz?" Dedi.

Tiago mikrafonu eline aldı.

" Ağaçlardaki elmalar bitip kar durana kadar evet!" Dediğinde gözlerim doldu ve dudağımı büzdüm.

Unutmamıştı.

" Ağlarım. " Dedim.

" Ne bunun anlamı?" Dedi Arthur.

" Valenciam. İlk Gabrielin Kraliyetine geldiğinde. Yani ilk haftalarda bacağına operasyon yaparken ki bu sırada canı çok yan8yordu. Bende onu oyalamak için biriyle evlensen o adamın konuşmasının ne olmasını isterdin diye saçma bir soru sormuştum. Bana ağaçlardaki elmalar bitip kar durana kadar demesini isterdim demişti. Neden diye sormuştum. Elma ve kar benim için her şeydir demişti. Eğerki ağlardaki elmalar biter ve kar durursa kıyamet kopar ve ölürüz. Demişti. " Dedi.

Kendime hakim olamadan ağlamaya başladım.

" Tamam ağlama ağlama. " Dedi göz yaşlarımı silerken.

Sustum.

" Tamamdır. Sizde şahitliğinizi yap8yor musunuz?" Dedi Memur.

Arthurla Louis bağırıp " Yapıyoruz!" Dediler.

Kahkaha attım.

" O zaman bende bana verilen yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum!" Dedi.

Alkışlar daha da artarken Natho,Abel ve Rosalieyi gördüm. Buraya geliyorlardı.

Tam bu sırada Dragons diye mırıldandım.

Gözlerim kırmızılaşıp eski halini alırken Aile cüzdanını havaya kaldırdım.

Alkışlar sonrası ben bir bok yaptım.

" Doktor havada yağmur mu var?" Dedim.

Tiago yukarıya bakınca hızla ayağına bastım.

Bana baktı.

Ayagını tuttu.

Kahkaha attığımda hepimiz güldük.

Sonra eğlenceler başladı.

Dans ettik tango yaptık hemde!

Sonra etkinlik yaptık!

Ejderhalarım bile kendi aralarında sohbet ediyorlardı.

3 saat sonra delirdik.

" Şimdi bir yarışmamız var. Her sene düğünlerde yapıyoruz. Biliyorsunuz dur. Bize 4 kişi lazım!" Dedi bir sunucu.

Bu aslında bir içki yarışmasıydı.

İki kişilik gruplara ayrılıyorduk. Ve hangi grup daha çok içerse O grup kazanıyordu.

Arthur ile Louis birden." Biz katılıyoruz!" Dedi.

Jasmine ve Katarina dan izin almışlardı.

" Ve iki kişi daha! Yok mu cesaretli!" Dedi sunucu.

Tiagoya baktım.

" Katılak mı?" Dedim.

" Bizde varız!" Diye bağırdı Tiago.

Kahkahalar artarken sandalyelere oturduk.

İçmeye başladık.

30 dakika sonra.

Louis Arthurun üzerine atladı.

Ayaklarını beline doladı ve dans etmeye başladılar.

Kollarını salladılar.

( ŞARKI ADİ SAKİ SAKİ DANCE)

Oynamaya devam ettiler.

Ayaklanıp bende bacaklarımı onları beline sardım.

İkisininde.

Bende dans etmeye başladım.

" Oy oy oy!" Diye bağırdı Arthur.

" Yandan yandan!" Dedi Louis.

Durup " ne diyonuz amına koyim. " Dedim ve indim.

Tiagonun yanına gittim.

Go gyal çalmaya başladığında onlar ayrılıp gittiler.

" Hayır hayır hayır! Valencia benden uzak duruyorsun. Cilve yapmak yok!" Dedi Tiago.

Gülümsedim.

" Var. " Dedim ve kravatını tuttum.

( Şarkı adı GO GYAL. )

TÜRKÇEsi.

Seni istiyorum ben istiyorum o istiyor Bu yüzden gel al ondan önce pişmanlık yok bu gece sana onu tattıracağım. Devam Kızım böyle ya da vücudun salla ve kontrolünü kaybet devam kızım şimdi onlara haber ver boş ver şimdi yavaş hareket ettir. Devam kızım ileri git o vücudu ve kalçayı salla of kızın çok fena görünüyorsun devam kızım devam kızım devam kızım devam kızım vücudunu salla ve kontrolü kaybet. Devam kızım devam kızım boş ver şimdi yavaş hareket. Devam kızım devam kızım devam kızım ileri git devam kızım devam kızım o vücudu ve kalçayı salla. Oh bebeğim açılmaya başladığında sıcaklık artıyor aramızdaki sıcaklığı hisset çok sıcak üstesinden gelemiyorum yukarı doğru kaldırmanı seviyorum beni geriye itiyor nerede istersek bekleyelim. Seni istiyorum ben istiyorum o istiyor Bu yüzden gel al ondan önce pişmanlık yok bu gece sana onu tatdıracağım devam Kızım böyle yala vücudunu salla ve kontrolü kaybet devam kızım şimdi onlara haber ver boş ver şimdi yavaş hareket ettir devam kızım ileri git o vücudu ve kalçayı salla oh kızım çok fena görünüyorsun devam kızım devam kızım.

Şarkı devam ederken Tiagonun kravatını dolayıp onu kendime çektim.

Yavaş yavaş bedenimi ona yaklaştırıp uzaklaştırdım.

Sonra da arkamı döndüm.

Kalçamı onun sertliğine sürtüp kıvırırken saçlarımı dağıttım.

Belime ellerini koydu ve beni döndürüp sertçe kendine çekti.

Dudağımı öpmeye başlayınca gülümsedim. " Arkadaşlar düğün bitti bunlar soyunmak üzere kalanlar gitsin!" Dedi Arthur.

Annem " Ne!" Dedi.

Kesinlikle sevgili yapmayacaksın! İlişki kelimesini duymak istemiyorum duydun mu beni!

O kural.

Güldüm.

Dudagından ayrıldım.

" Bugün sana hiç yaşatmadığını yaşatıcam. Bağırtıcam lan kızım seni! Yalvarcaksın durmam için. Ama ben durmayacağım. Şimdi ya kaçarsın ya da gidip yatağa yatar hazırlanır beni beklersin. Seçim senin" dedi kulağıma.

Gülümsedim.

" Yanlız hiç kulaktan kulağa olmadı biz duyduk. " Dedi Louis.

Tiagoya " Yatakta bekliyor olacağım. " Dedim.

Dudağına geçen ruju sildim ve saraya ilerledim.

Odama gelince kendimi attım.

Üzerimi tamamen çıkarttım.

Yatağa oturdum.

 

 

 

Bölüm : 15.12.2024 23:16 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...