
Finallerin bitmesi ile notların açıklanmasını bekleme sürecine girmiştim Düşük alacağım bir ders olmasa da iyi bir ortalama ile mezun olmak istiyordum Tabi ki sonrasında da mezuniyet geliyordu
Balım, Ayça ve ben günlerce mezuniyet için bana elbise aramıştık Ben okumaya devam edeceğim için önemsemesem de onları ikna edememiştim Giydiğim hiç bir elbiseyi beğendiremezken artık pantolon tşört ile gitmeyi planlıyordum
Sonunda saks mavisi vücudumu saran mini bir elbiseyi beğendiklerinde derin bir nefes almıştım Elbiseyi açıkcası bende çok beğenmiştim Resmen benim için yapılmış gibiydi
Elbiseyi kapıp kendimizi açlıktan öldürmeden bir yerlerde oturup yemek yedik Sevgililerimizi çekiştirdikten sonra kahvelerimizi içerek yoğun tempomuzda kaybolduk
Bugün ise o büyük gündü Dikey geçiş sınavına girecektim Çalışmamdan ve kendimden emin olsam da gerginlikten ölüyordum Ilgaz beni yalnız bırakmazken benim için kahvaltı hazırlamıştı Ama ben tek lokma yiyememiştim
Ilgaz ısrar etmezken yola çıktık Ilgaz benim için sınava gireceğim okulu kontrol bile etmişti Onun bu halleri beni deli ediyordu Kısa sürede okula vardığımızda tam vaktinde oradaydık
Arabadan gerekli belgeleri alarak indim Ilgaz da hızlıca inerek bana doğru geldi Uzanıp ellerimi tutarken "gerilmeni gerektirecek bir şey yok Bu hayatının sonu da değil Okumak istiyorsan senin için elimden gelen neyse yaparım Şimdi derin bir nefes al ve canlarına oku Ben burada seni bekliyor olacağım"
Ilgaz saçlarımı öptükten sonra sınava gönderdi Bende Ilgaz'ı dinleyerek derin bir nefes alarak gerginliğimi bir kenara bıraktım Beni dışarıda bekliyordu Soruları tek tek cevapladıktan sonra güvenilir kollarında olacaktım
Sınav göz açıp kapayıncaya geçmiş, kolaylıkla bitirdikten sonra soluğu Ilgaz'ın yanında almıştım Beni kollarını açarak beklerken koşarak kollarına atladım İkimizde bu halimize gülerken en yakında ki kahvaltı mekanına geçtik
Sınav sorularını şöyle bir konuştuktan sonra mezuniyetime odaklandık Hafta sonundan sonra törenim vardı Asıl sınavı kazanırsam mezun olduktan sonra aynı okulda okumak biraz komik olacaktı
Hafta sonu işe gitmezken Ilgaz ile evde baş başa geçirmiştik Tüm günü pinekleme günü ilan ederken tüm yılın yorgunluğunu attık Yaz gelmişken tatil planları yaptık
Zaten son zamanlarda bir onda bir bende kalarak devam ediyorduk Ilgaz ilk zamanlara göre daha fazla duygularını belli ediyor, bir bir duvarlarını yıkıyordu Ilgaz'ın mesafeli hallerini bile kabul ederken bu yeni hali başımı döndürüyordu
Sonunda mezuniyet günü geldiğinde kızlar sabahın köründe Ilgaz'ın kapısına dayanmışlardı Beni kaldırıp kuaföre götürdüklerinde tüm huysuzluğum üzerimdeydi Sanki onlar benim için değil ben onlar için koşturuyordum
Sonunda işimiz bitip elbiseyi üstüme giydiğimde kızlara koca bir teşekkür borçluydum Resmen prenseslere benzemiştim
Yine hep beraber okula geçtik Tören başladığında kısa konuşmalardan sonra diplomalar dağıtıldı Hepimiz keplerimi atmak için ortada toplaştığımızda etrafıma baktım
Selim ile Balım, Ayça ile Batu, Fırat abi ve tabi ki Ilgaz karşımda gururla bana bakıyorlardı Onlara bir daha mezun olacağım önemli değil desem de hepsi gelmişti
Ailemin yokluğunu hissettirmemek için ellerinden geleni yapıyorlardı Çok şanslı olduğumu bir kere daha anladım
Kepleri büyük bir coşku ile attıktan sonra koşarak bizimkilerin yanına geçtim Ilgaz benim için aldığı koca bir buketi bana verirken yanağımdan öperek tebrik etti Akşam için hep beraber yemeğe gitmek için sözleştik
Hepimiz evlerimize dağılırken Ilgaz ile sahilde yürüdük Denizin kokusunu derince içime çektikten sonra el ele dolaştık
Hazırlanmak için eve geçtiğimde elbisemi çıkarmak istememiştim Makyajımı tazeledikten sonra hazırdım Çıkmadan kahvemi de içerken Ilgaz'ı beklemeye başladım
Bu arada Batu beni aramayı ihmal etmedi Söylenmeye çoktan başlamıştı Neden bu kadar uzun sürüyormuş, benim yüzümden sevgilisini bekletiyor, göremiyormuş, gelmekten vazgeçmesine ramak kalmışmış vs vs
Aşağıya indiğimde Ilgaz'ı arabaya yaslanmış beklerken buldum Beni gördüğünde beğeni ile süzdükten sonra gözlerinin içi bile gülüyordu Uça uça giderken kocaman sarılmıştım Tüm çiftler bir araya geldiğinde yola çıkmıştık İlk baş yemek yenilecek sonra da müzikli bir mekana gidip biraz dağıtacaktık
Mekana el ele geçerken deniz kenarında güzel bir masaya oturmuştuk Bir şekilde ortak arkadaş olsak da kaynaşmamız için çok güzel bir fırsattı Erkekler kaynaşsın diye ekstra çaba harcarken kısa zamanda ortak bir nokta bulmuşlardı Yemeklerimizi kısa sürede yerken mekana geçip dağıtmak için can atıyorduk
Sonunda mekana geçtiğimizde müziğin vermiş olduğu kan kaynamasıyla kendimizi ortada buluverdik Erkekler etek boyumuza laf etseler de büyümesine izin vermemiştik Şimdi kuzuyu kollayan kurtlar gibi etrafı kesiyorlardı Gece onlar için işkenceye dönecekti Ama tabi ki bu bizim umurumuzda değildi
Gecenin ilerleyen saatlerinde erkekler dayanamayarak bize katılırken kızlarla anlaştığımız gibi ateşli dansımıza başlamıştık Beklemediğim bir performans sergilerken kendimi tebrik etmiştim Erkeklerin gözleri yuvalarından çıkarken kulağımıza yaklaşıp yaptıkları tehditlerle durulmuştuk
Herkes halinden memnundu Mekan çıkışında kimin patlattığını bilmediğimiz rengarenk havai fişekleri izlerken geceyi tamamlamıştık Herkes sevgilisini alıp yoluna devam ederken biz de Ilgaz'ın evine gitmeyi tercih etmiştik Gecenin verdiği yorgunlukla öylece yığılırken zorlukla yatağa geçerek birbirimize sarılıp uyuduk
Sabah hepimizin bir arada olduğu whatsapp grup kaynarken evde kahvaltı yapmayı tercih etmiştik Sabah gazetemizi bile okurken Ilgaz'ın bana özel aldığı dergileri karıştırıyordum Uzun bir zamandan sonra kahvaltı sofrasıyla vedalaşırken salondaki kanepe bizi bekliyordu
Ilgaz ile sıradan günlük olaylardan bahsederken, bende daha entrikalı davalar alması için ikna etmeye çalışıyordum Bir iki kadın davası alıp devleşse de kısa zamanda davalar eski sıradanlığına dönmüştü Hayır yani yazarken sıkılmasam ne kadar güzel olur Ilgaz sadece bana gülmekle yetinirken ben gülüşünde takılı kalmıştım
Sarılarak filmimizi izlerken acı acı çalan telefonum bizi huzursuz etmişti Açıp dinledikten sonra teşekkür ederek kapatmıştım Telefon elimden öylece düşerken kalakalmıştım Ilgaz merakla bana bakarken sorduğu soruların hiç birini duymuyor, duysam da anlam veremiyordum
Sonunda dudaklarımdan dökülen tek şey babam ölmüş oldu
Babam hapishane de kendini asarak öldürmüştü Onu bu duruma ne getirmişti bilmiyorum Benim gözümde o hepimizi asar ama ölmezdi Benimle yüzleşmemişti bile Benden bunu bile almıştı İçimdeki zehrim artık beni yiyerek öldürecekti
Apar topar Manisa ya gittik Babamın cenazesi çabucak düzenlenirken gömülmüştü bile Yengem vasiyetini elime tutuştururken mezarlıkta kimse yoktu Onu seven kimse olmadığı için bu normaldi Boş boş mezarına ve ismine baktıktan sonra yıllar sonra annemin mezarına gittim Birinin rengarenk çiçeklerle donattığı mezarına bakarken annem diyebildim annem
Uzun süre başına oturup dertleştikten sonra Ilgaz ile babamın evine gittik Kilit değiştirilmediği için rahatlıkla girerken harap olmuş eve baktım Annemin güllerinin yerini otlar kaplarken evdeki neredeyse tüm eşyalar satılmış ev bomboş kalmıştı Kısa bir turun ardından çıkıp gitmiştik Oradan hiç bir eşyayı almak istemiyordum zaten Yaksalar bile umurumda olmazdı
Eve döndükten sonra ağzımdan tek bir kelime çıkmazken günlerimi yemeden içmeden konuşmadan geçirdim
Aile bağları o kadar trajikti ki Hiç görüşmediğiniz hatta ölmesini istediğiniz birinin bile ölüm haberini alsanız yıkılabiliyorsunuz Beni yıkan babamın ölümü mü annemin ölümünü kabullenmem mi yoksa bilemiyorum
Sadece içimde bir şeylerin kırıldığını biliyorum Yanımda olmasalar da bir zamanlar kaçsam da artık tek başıma olduğumu biliyorum Günlerce Ilgaz'ın evinde kalsam da ne geçen zamanın ne de Ilgaz'ın çabalarının farkındaydım
Ilgaz günler sonra dayanamayarak yatağımda zorla çıkartırken ayağımı vurmuştum Olduğum yere çökerken Ilgaz kollarımdan tutarak "ağla" dedi "Ağlaman lazım Yoksa kendine gelemeyeceksin" Ben Ilgaz'ın gözlerinin içine bakarken ayağımı vurduğum için saatlerce ağladım
Ilgaz'ın en son beni sarsmasıyla kendime gelirken saatlerce ağlayarak Ilgaz'a ve annemin resmine sarılıp uyumuştum Uyandığımda rahatlamış ve tüm yüklerimden kurtulmuştum Yeni doğan güneş benim için doğarken artık hayata tutunmam ve ayağa kalkmam gerektiğini biliyordum
Artık gerçekten kimsesizdim
Uzun süre kimseyi görmek istememiş ve konuşmamıştım Sadece Ilgaz'ın evinde saklanmayı tercih ettim Ilgaz ise beni yalnız bırakmamak için evden çalışıyordu Batu ve Balım endişeden deliye dönmüştü
Artık kendimi toparlamam gerekiyordu Herkesin hayatını etkiliyordum Babam zaten hiç bir zaman yanımda olmamıştı Onun yokluğu beni bu kadar etkilememeliydi
Ilgaz bir gün sınav sonucum ile geldiğinde benden mutluydu Kazanmıştım Aynı okulda halkla ilişkiler okuyacaktım Bu beni tetikleyen unsur olurken Ilgaz'a kocaman sarıldım Kırıklarımdan toparlanarak tekrar ayağa kalktım
Bu mutlu haberle herkes Ilgaz'ın evinde toparlanırken Balım ve Batu beni azarlamadan geçmediler Keyifli bir akşam geçirirken Balım yakında katılacağı yarışmadan bahsetti Eğer derece alırsa yurt dışında kurslardan birine gidebilecekti
Balım bahar düğünü istese de tüm aksiliklerden ötürü yapamamıştı Günler hızla akıp geçmişti O yüzden havalardan daha fazla ısınmadan yapmaları gerekiyordu Aile arasında yapılacak küçük tören Balım ve Selim in çocukluğunun geçtiği bahçede olacaktı O yüzden önceden tarih almaya gerek bile yoktu Ne zaman hadi evleniyoruz demeleri yeterdi
Selim ise Balım ile yapışık ikiz gibi geziyordu Boş zamanlarında sürekli onu kaçırırken resmen gezilecek yer bırakmamıştı Resmen kaybettikleri zamanı telafi ediyordu
Batu'nun ise çözemediği bir dert olduğu belliydi Artık işinde mutlu değildi Bana anlatmasını beklerken onun için ne yapabileceğimi bilmiyorum
Ayça ise yoğun bir günden sonra Batu ile buluşurken çok yorgun gözüküyordu "Hayatım çok yorgun gözüküyorsun İstersen bir kahve içtikten sonra kalkalım" Batu arkasına yaslanırken "iş bugünde çok yorucuydu Yıllardır çalışmama rağmen de bir ilerleyiş yok Artık sıkılmaya ve yorulmaya başladım" diye umutsuzca konuştu Elini tutarken "ne yapmayı düşünüyorsun peki" diye sordum "Bilmiyorum ama bu işle devam edemiyorum Evin kirası ve yaşayabilmem için çalışmam lazım ama başka bir yol bulmalıyım" diye düşüncelere daldı
Batu ya daha iyi bir iş bakalım diye söylesem de kafası karışık olduğu için kendi yolunu kendi çizmesini bekleyecektim
Bugün ise büyük gündü Bugün Balım'ın yarışmaya katılacağı gündü Hepimiz toplaşıp yanına gittiğimizde oldukça şaşırmıştı
Sonunda zaman gelip yarışmacılar yerine aldığında Balım'ın hala kafasının karışık olduğunu biliyordum Günlerdir pasta yapıyordu ama istediğini bulamamıştı O yüzden gergindi
Gözlerini kapattığında kalbini dilediğini ve pastayı bulacağını biliyordum Sonunda gözlerini açtı Gözlerinin içi patlıyordu Çalışmaya başlayınca derin bir nefes almıştım
Hadi bakalım şimdi kazanmamız gereken bir yarışma vardı
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 12.1k Okunma |
751 Oy |
0 Takip |
39 Bölümlü Kitap |