
Zaman geçtikte biz de ilişkilerimizde olgunlaşıyordu Etrafımdaki herkesin sevgilisi olması beni biraz üzse de sonuçta çöpçatanlık yapamıyordum Büyük bir aile olmuştuk Ben bu şehre gelirken ailemden kaçmış tek başına hayatta kalmaya çalışan biriydim Ama şimdi koca bir ailem, işim, kariyerim ve sevdiğim adam vardı Diyeceğim o ki her gecenin sonunda aydınlık her yağmurun ardından güneş gelir
Sen yeter ki görmeyi bil
Acaba ben de mi yazarlığa başlasaydım Çok fiyakalı sözler etmedim mi şimdi Neyse şuan bir çok dibe çöküşümde yaptığım gibi ıtazura na kiss animesinin bilmem kaçıncı bölümünü izliyordum Ilgaz izlediğimi ilk gördüğünde istersen tom ve jery den yeniden başlayalım deyip akşamında pamuk şekeri getirmişti Ama bilmediği bir şey vardı Ben zaten onları da izliyordum İnsan içinde çocuk kalan tarafı beslemediği sürece hayatın ne anlamı kalırdı ki
Sadece evdeki hayatımda değil Cafede de ortalığı karıştırmadan rahat edemiyordum E neredeyse buranın ortağı sayılırdım Uçan tepsi de servislerle herkesin korkulu rüyası olurken, günün menüsü konusunda bilgilendirmeyle herkesin kalbini kazanıyordum E çok konuşmam bir işe yaramalı değil mi Artık çalışanlarla kemik kadro olmuş vardiya işini performanslarına göre çözmüştüm
Tek sorun Batu ile kaçamak yapmak için köşeye kaçmamıza gerek kalmamasıydı Artık bizim işimiz olduğu için kaçmamıza ya da saklamamıza gerek yoktu Ama bazen personeli denemek için yoğun zamanlarda köşeye çekilip izliyorduk İşler gün geçtikçe artarken Batu'nun da daha fazla desteğe ihtiyacı oluyordu Tek başına yetmesi mümkün değildi Ben ise geçici ortaktım Yükselecek kişiler lazımdı
Günümüz Batu'ya gelen telefonla alt üst olmuştu Ayça annesini kayıp etmişti Uzun zamandır kalbi için ilaç kullanırken kalbi daha fazla dayanamayarak durmuştu
Artık o da kimsesizdi
Hepimiz koşarak Ayça'nın yanına gitmiştik Hastanede perişan bir halde onu bulmuştuk Her şey bir anda gerçekleşmişti Annesi bir anda evde fenalaşmış hastaneye gelemeden vefat etmişti
Ayça'ya kocaman sarılırken sadece "çok üzgünüm Ayça" diyebildim Ben bunu yaşamış olsam bile kimsenin yaşamasını istemezdim Boşuna babanı kaybedersen öksüz anneni kaybedersen yetim olursun dememişlerdi Anne her zaman başkaydı
Ayça'yı zorlukla hastaneden çıkartırken Ilgaz işlemlerle ilgilenmişti Yarın öğle namazında defin işlemleri gerçekleşecekti Ayça'yı hiç birimiz yalnız bırakmak istemezken onun evine gitmiştik
Ayça ise bu süreçte resmen kitlenip kalmış gibiydi Konuşmuyor, ağlamıyor hatta neredeyse nefes bile almıyordu Saatlerce öyle evde oturmuştuk Saat geç olup uyuklamaya başladığımızda hıçkırıklar duyuldu
Hıçkırıklar haykırışlara dönerken sese doğru gittik Ayça annesinin odasında Batu'nun kollarında feryat ediyordu Annesini artık olmayacağını anlamıştı Gözlerimden yaşlar düşerken Ilgaz beni kollarına almıştı
Sonrası göz açıp kapayana kadar gerçekleşmişti Burada kimseleri olmadığı için sessiz küçük bir tören oldu Ayça saatlerce mezarlıktan ayrılmazken bizde onunla bekledik
Batu onu zorlukla götürürken Ayça bir daha eskisi gibi olmadı
Batu cafenin camından denizi izleyen sevdiği kadına bakıyordu Son zamanlarda çok zor acılardan geçmişti
Cafeden de ayrılamayacağım için çoğu zaman yalnız kalmasın diye buraya çağırıyordum Zaten bende kalıyordu Yalnız bıraktığımda eve gittiğimde depresyona girmiş halde buluyordum İleriye gidip kendine bir şey yapmasın diye gözümün önünden ayırmıyordum Kalbimi tek kıpırdatan yalnızlığımı giderip hayatıma tek ortak olan kadındı o Onsuz yaşamayı hayal bile edemezdim
Batu'nun tüm çırpınışlarını görüyor ama elimden bir şey gelmiyordu Hiç bir yere sığamıyor ya depresyona giriyor ya da saatlerce denizi izliyordum
Karşımda Ada'yı gördüğümde duruşumu dikleştirdim Ada "seni bu dünya da anlayabilecek kişiler annelerini kayıp edenlerdir Ayça Onlardan biri de benim Benim ki vahşi bir şekilde katledildi Oluş şeklini kabullenmek yokluğunu kabullenmek hayatta tek başına oluşunu kabullenmek çok zordu
Ama hayattan kopmuş bir şekilde yaşamamda mümkün değildi Kısa zaman içerisinde beni oyalayacak şeyler çıktı önüme Sonra Balım ve Batu girdi hayatıma Acım hiç geçmedi ama zamanla hafifledi Kalbimde bir sızı olarak kaldı Onu hep benimle hayal edip benimle gurur duymasını istedim Etrafımda beni seven insanları görüp mutlu olmasını
Batu başta olmak üzere biz de senin yanındayız Ayça" uzanıp elimi tutarken "herkesin acıyı yaşayıp atlatma şekli farklıdır Biz sen ne istersen yapmaya hazırız İster bizimle ister destek alarak bu durumu atlatabilirsin"
Ayça ile bence güzel kalpten gelen bir konuşma yapmıştım Ondan cevap beklerken elini çekti ve acımasız sözleri duyuldu "Sen annen vahşide katledilirken arkanı dönüp gitmişsin Ada Beni nasıl anlayabilirsin ki Benim annem tek başına beni büyütmek için ne fedakarlıklar yaptı Ben o yanımda kalsın yaşasın diye neler yaptım Sen bunları anlayamazsın"
Ayça'nın sözleri benim için sert bir darbe gibiydi Sanki onun itmesi ile uçurumdan düşmüştüm Gözlerim dolarken nefes alamamıştım
Tek kelime etmeden zorlukla ayağa kalktım Sarsak adımlarla Batu'nun yanına gittiğimde "bu kızı ne yap et toparla Ben bir daha elimi uzatamam" dedim Batu şok olsa da bir şey demesine izin vermeden arkaya geçtim Tüm görüntüler tüm o vahşet gözümün önünden geçerken sırtımı duvara yaslayarak yere çöktüm Ben dedim engel olmak istedim ama yapamadım Yardım için çığlıklar attım ama yapamadım Ben terk etmedim Zaten öldürmüştü Yapabileceğim bir şey yoktu Ben engel olamadım
Ayça sonra ki günler sadece zehrini akıtarak geçirirken etrafındakiler zor zamanlar geçirmişti Batu sevdiği kadını artık tanıyamazken onu da tek bırakmak istemiyordu
Ama Batu sonunda destek alması için ikna etmişti Bu derin bir nefes almasını sağladı Hem geçmişteki hem de gelecekteki oluşabilecek yaraları konuşmak Ayça'yı yıpratmıştı İlk seans çok zor ve yorucu geçse de asıl yapması gereken hem kendiyle hem ailesiyle yüzleşmesiydi
Balımların düğünü ise hepimiz için bir umut ışığı oldu Aynı düğünlerde oynadığımız halay gibi yine el ele kalkacaktık ayağa
Balım gelinliği giyip bir peri kızı olmuştu Merdivenin başında bekleyen Selim e gitmek için oldukça sabırsızdı Bu sefer kötü hatıraları hatırlatacak ev yerine bahçeli bir mekan tercih edilmişti
Sonunda başlama zamanı geldiğinde Balım süzülerek aşağıya indi Selim kalpler fışkırarak bakarken coşkulu alkışlar eşliğinde ellerini tuttular Selim alnından öptü Gel gelinim gönlüme gel şarkısı eşliğinde ilk danslarını gerçekleştirdiler
Aşkları bir ışık gibi parlarken bizler de yanlarında dansa kalkışmıştık Bahçe aşk yuvasına dönmüştü İlerleyen dakikalar hareketli müziklere bırakırken son damlamıza kadar eğlenmiştik Pasta son zamanların trend olan şarkı ile gelirken pasta Ayça'nın hediyesiydi ve mükemmeldi Düğün partiye dönerken sadece gençler kalmıştık Gece pop şarkılarla devam ederken discoya döndürmüştük ortamı E hak etmiştik ama Gece geç saatlerde düğün biterken Selim in planıyla balayına göndermiştik çiftimizi Sanki arada olanlar hiç olmamış gibi planladıkları zamanmış gibi gerçekleşmişti her şey
Sevdiğinizin elini bırakmamak üzere tutuyorsanız eğer her zaman aşk kazanır
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 12.1k Okunma |
751 Oy |
0 Takip |
39 Bölümlü Kitap |