23. Bölüm

22. Bölüm

Sümsime🤍
oylesine_yazan.__

 

"Hayat, bazen istemediğin yerlere sürüklendikçe, kalbinin en çok istediği şeylere daha da uzaklaştığını fark edersin."

 

Ilgaz Çakmak

Oğuzlardan dönmüş, odama çıkmıştım. Burak durmadan nereye gittiğimi soruyor, beni darlamaya başlamıştı.

"Yeter artık nereye gittiysem gittim karışma bana!"

"Taşdemirlerin gelinisin ulan sen! Sağda solda gezemezsin lan!"

Yüzüne indirdiğim tokatla başı yana düştü. Sarı saçları yüzünü gizliyor, elini yumruk yapmıştı. Yavaş yavaş kafasını kaldırıp bana çevirdi bakışlarını.

Gözleri öfkeyle bakıyor, kendisini zor tutuyordu. Sinirle yumruğunu duvara geçirdiğinde ellerimle kulaklarımı kapattım.

"Yeter lan!"

Ellerimle kulaklarımı kapatmaya devam ediyor, olduğum durumdan korkuyordum. Şiddet olan bir evde büyümemiştim. Ailem varken bu tarz şeylere şahit olmamıştım.

Oldun diye bağırdı diğer yanım.

Aileni kaybettikten sonra en kötülerini yaşadın diyip devam etti.

Karanlık tarafım bağırdı.

Yarama biraz daha tuz bastı.

"Ilgaz."

Yanıma yaklaşmış, ellerimi kulaklarımdan çekmeye çalışıyordu.

"Ilgaz." diye seslendi tekrar.

"Yaklaşma bana!"

Gözlerim dolmuş, sinirle ona bakıyordum.

Ben Ilgaz Çakmak.

Burak Taşdemirden nefret ediyordum.

 

"Senden nefret ediyorum!"

 

Odadan çıkıp kapıyı çarptıktan sonra bahçeye çıktım.

Yine sinirden gözlerim dolmuştu. Bu durumdan nefret ediyordum. Sinirlendiğimde ağlamamdan nefret ediyordum. Kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Derin derin nefesler alıyor, kendime gelmeye çalışıyordum.

Bu evde kalmak istemiyordum. Aileme dönmek istiyordum. Bu evliliği sonlandırmak için elimden geleni yapacaktım.

Üstüm ince olduğu için üşümüş, içeri geçmiştim. Odama çıkmak istemiyordum. Salondaki koltuğa geçip terliklerimi çıkardım. Bacaklarımı kendime çekip uyumaya çalıştımm...

***

(Yazarın anlatımıyla)

Elindeki içki şişesiyle aşağı inmişti. Kafasını dağıtmasına ihtiyacı vardı. Koltukta uyuyan kız dikkatini çekti. Bacaklarını kendisine çekmiş, uyuyordu. Kaşlarını çatmıştı. Uykusunda bile huzursuzdu. Çok mu üstüne gitmişti diye düşündü.

 

Kendisine hakim olamamıştı. Babasıyla olan kavgası yüzünden olan Ilgaz'a olmuş, ona patlamıştı.

Karşısındaki koltuğa oturup şişeyi ve bardağını sehpaya bıraktı. Bir bardak doldurduktan sonra yavaşça içmeye başladı. Alkol vücudunda gezinirken kafası karışıktı. Ayağa kalkıp içeriden örtü getirdi. Ilgaz'ın üstünü örttükten sonra yerine oturdu. Bardağından yudumlar almaya devam etti. Karşısındaki kıza uzun uzun bakıyordu.

Birden hayatı değişmişti. Babasının zoruyla küçük bir kadınla evlenmiş, hayatını değiştirmek zorunda kalmıştı.

Ilgaz'ın ondan nefret ettiğini biliyordu. Ve bunu sonuna kadar hak ediyordu. Yudumlar almaya devam ederken içi yanıyordu. Bardağı sehpaya bıraktıktan sonra yenisini doldurdu.

Küçük bir kadının sorumluluğu ona geçmişti. Ne yapacağını bilemiyor, babasına karşı gelemiyordu. Babasının iğrenç biri olduğunu biliyordu. Karanlık geçmişi gözünün önüne geldiğinde gözleri dolmuştu. Bunları düşünmeyecekti.

Tekrar kötü olduğu zamanlara dönmeyecekti. Kendisini toparlayacaktı.

 

Uzun uzun baktı karşısındaki kadına.

Küçük burnu ve dolgun dudakları.

Masum bir güzelliği vardı Ilgaz'ın.

Benziyordu.

Ona benziyordu.

Eylül'e.

Evlendiği kadın ona benziyordu.

Kalbinin derinliklerine gömdüğü kadına benziyordu.

Bu gerçekle nasıl yaşayacaktı bilmiyordu.

İçkisini içtikten sonra ayağa kalktı. Sersem adımlar atıyordu. Son kez baktı Ilgaz'a. Ve odasına çıktı. Uyuması gerekiyordu. Başı çatlamak üzereydi...

***

Sabah erkenden uyanmıştı Ilgaz. Üstünün örtülü olduğunu görünce kaşlarını çatmıştı. Ne olduğunu anlamamış, hemen yerinden doğrulmuştu. Üstündeki örtüyü kenara bırakıp ayağa kalktı. Ev sessizdi. 'Kimse yok mu?' diye düşündü.

 

Odasına çıkıp ılık bir duşa girdi. Üstünü değiştirdikten sonra kahvaltı için mutfağa indi. Çalışanlar yoktu. Kimse yoktu. Bu ona garip gelse de kendisine bir şeyler hazırlamaya başladı.

Sonunda oturup bir şeyler yemeye başladığında sessizlik onu tedirgin ediyordu.

Sessizce önündekileri yiyor, bir yandan ortamı çözmeye çalışıyordu.

Burağın sersem adımlarıyla içeri girdiğini görünce önüne döndü.

Dolaba ilerleyip ağrı kesici aldığını fark etti. Bir yandan kafasını tutuyor, bir yandan ilacını içiyordu.

Ilgaz umursamadan kahvaltısını yapmaya devam etti.

 

"Günaydın."

 

Burağın sesiyle ona döndü. Dağılmış suratına baktı. Karışık saçlarına.

"Günaydın." dedi tekdüze sesiyle.

Ilgaz'ın karşısına geçip oturdu. Ilgaz kendisini izlediğini görünce ona döndü.

"Ne var?"

"Özür dilerim."

Şaşırmıştı. Yeni tanıdığı bir insan ondan özür diliyordu.

"Ne için?"

Kahvaltısını yapmaya devam ederken bir yandan sorusunu sormuştu.

"Dünkü davranışım için."

Cevap vermemiş, önüne dönmüştü. Konuşmak istemiyordu. Konuşacak bir şeyi yoktu.

Burak Taşdemir onun hiç bir şeyi değildi.

 

"Ilgaz."

Ters ters baktı karşısındaki adama.

 

Burak bu hâlini izlemeye devam etti. Aklı almıyordu. Fiziksel görünüşü. Hareketleri.

Her şey Eylül'e benziyordu.

Sert bakışları.

Hepsi Eylüldü.

Eylül'ün bir kopyası karşısında duruyordu.

Gözleri dalmış, Ilgaz'ı duymuyordu.

Geçmişi geldi gözünün önüne. Çok mutluydu. Ama mutluluğu sönmüştü.

 

Kötü olaylar zihnini doldururken ellerini saçlarından geçirdi. Tekrar sinirlenmeye başlamıştı. Kendisine hâkim olmalıydı. Ilgaz'ı korkutmak istemiyordu.

"Ilgaz."

Ilgaz'ın ona baktığını görünce devam etti.

 

"Dün sana patladım kusura bakma."

Başını salladı sadece Ilgaz. Diyecek sözü yoktu. Alışmıştı. Herkes sinirlenir ve sinirini Ilgazdan çıkarırdı.

Bu duruma çok alıştığı için ağzını açmadı.

"Önemli değil. Alışığım."

Burak uzun uzun baktı ona. Masmavi gözleriyle içine çekti Ilgaz'ı.

"Ilgaz?"

Ilgaz durmadan ona seslenmesinden çok sıkılmıştı.

"Yine ne var Burak?"

"Bu tatsızlıkları unutsak diyorum. Arkadaş kalsak."

"Arkadaş?"

"İkimizde bu evliliği istemiyoruz. Ama aynı evde böyle düşmanlık olmaz. İki yakın arkadaş olalım."

 

Ilgaz güvenmek istercesine baktı. İnanmak istiyordu. Bu evliliğin bitmesini istiyordu. Sorun çıkarmadan Burakla boşanacaktı.

"Peki."

"Ne peki."

"Arkadaşlık işte." dedi zeytinini yerken.

Aynı evde düşmanlık gerçekten ilerlemezdi. Burağa güvenmiyor, ama bu yolun sonunda boşanma konusunda sıkıntı yaratmaması için susuyordu.

"Dün neredeydin?"

Yine aynı soru sorulmuştu. Ama bu sefer daha sakin.

"Ailemin yanına gittim."

Başını ağır ağır salladı Burak.

"Şu düğüne gelen."

Ilgaz kafasını kaldırıp Burağa baktı. Ne diyeceğini merak ediyordu. Sessizce diyeceği şeyi bekledi.

"Sevdiğin adam mı?"

Oydu.

Canından çok sevdiği adamdı..

Oğuz Arslan.

Onun için çok değerliydi.

Kahve gözler tekrar gözünün önüne geldi. Tekrar hayali önündeydi. Hayali bile güzeldi.

Oğuzun hayali yok olunca karşısında yine Burak belirdi. Denizi andıran gözleriyle ona bakıyordu. Gözleri içine çekiyordu kendisini.

 

"Evet."

Kısa kesmek istemişti. Burağa hâlâ tam anlamıyla güvenmiyordu. Burağın başını salladığını görünce kahvaltısı da bitmişti. Tabağını kaldırıp makineye yerleştirdi.

"Aç mısın?"

"Yok biraz dinlenmem lazım başım ağrıyor."

"Geçmiş olsun."

"Sağol."

Burak odasına çıktığında Ilgaz da tekrardan odasına çıktı. Üzerini değiştirip şortla atlet giydikten sonra üzerine hırka attı. Spor ayakkabısını giydikten sonra araba anahtarını aldı.

Çıkmadan burağa haber vermek istedi. Çünkü onlar artık arkadaş olmuştu. Burağın odasını bulmaya çalışırken eninde sonunda bulmuştu.

Kapıyı çalsa da içeriden ses gelmedi. Kapının kolunu yavaşça aşağı indirip kafasını uzattı.

"Burak."

Ses yoktu.

Uyuyordur diye düşündü.

Kapıyı açıp baktığında gerçekten uyuduğunu gördü. Ses çıkarmadan tekrar odadan çıkıp kapıyı kapattı. Ararsa söyleyebilirdi.

Arabasına yerleşip yola çıktı. Önce ailesine gidecek olanları tek tek onlara anlatacaktı.

Daha sonra onlara gidecekti.

İkinci ailesine.

Sevdiği adama.

Abisine.

Kız kardeşine.

...

Bölüm sonuuuu...

 

Biraz hasta olduğum için kısa yazmak zorunda kaldım. Bayadır da bölüm atmayınca en azından atayım dedim. Umarım beğenirsinizz. Bide yorumlar çok az geliyor satır aralarına yorum yapmayı unutmayın..

 

Ve tabiki oy vermeyiiii...

 

Yeni bölümlerde görüşürüzzzz

 

Bayyyysssssss

 

🎀🤍

 

 

 

Bölüm : 21.03.2025 23:24 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...