
Azna Han, saçlarını topladı, güzelce giyindi. Alas çok beklemediğine şaşırmıştı. Ona rağmen apar topar sınıfa koştular. Buldukları ilk yere oturmuşlardı. Ön taraflar şansına boştu. Ah! Vah! Demek için geçti.
Sonsuzluk akademisi, diğer akademilerle yarışlara hazırlanacaktı. Yoğun ve tempolu günler bu öğrencileri bekliyordu. Sorun şu ki belirli başarının üstüne çıkamazlarsa akademiden atılma durumları vardı. Alas için dünya zaten veryansındı. Azna ise onun aksine öğrenmeye heyecanlı biriydi.
...
Yemek meselesi, Azna'nın zayıf noktasıydı. Öbür biri olmasına rağmen çıtkırıldım duruyordu. Alas Batur, her defasında şaşkın her defasında onunla uğraş içerisinde oluyordu. Bu zamanlar güzel güzel geçmeye devam ediyordu. Azna da artık iyice Alas'a alışmıştı. Siyam ikizlerinden farkları yoktu.
Alas'ın yakışıklılığı akademide konuşuluyordu. Dışarıdan kızlar onu görmek için akademiye girmeye çalışıyorlardı. Hatta bu diyarın prensesi bile daha onu görmemişken mektuplar göndermeye başlamıştı.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |