Sonsuz Diyar Akademisi

Azna Han, güzellik yönünden çok güzeldi. Ee bir de çekicilik desen tamdı. Yaşına göre zaten daha da ufak gösteren biriydi. Alas Batur, onu beğeniyordu. Dile getirmesi tam olamıyordu. Çünkü Azna Han baskın karakterde bir tanrıçaydı.

Sonsuzluk akademisi için öğrenci almak o kadar da kolay değildi. Akademiye girmek için bazı seviyeleri geçmeleri gerekiyordu. Bütün canavar aleminin tanrı ve tanrıçaları akademinin önüne toplanmıştı. Çok şenlikli bir ortam ikisinin gözünün önünde duruyordu. Azna, Alas'ın kolunu çimdikledi.

_Şşş! Rahat dur Alas!

...

Kırk kapıyı geçmeleri gerekti. Ama eş ilacakları insanı da bu kapı ardından birinde bulup beraber çıkmaları gerekiyordu. Erkek ve kadınlar olarak ayrılmışlardı. Azna, ne etti ne yaptı Alas'ı eşi olarak seçti. ( Orada bir hile yapılmıştır.)

Her kapının ardı bilinmeyen diyarlara açılıyordu. Bilinmeyen korkular bu kapı artlarında yatıyordu. Şimdiden bile ilk kapı arkasından bazı insanların çığlıkları duyuluyordu.

_Yardım edin! Yardım edin!

Kapı altından kan akıyordu. Akan kan durmadan sızıyordu. Sızdı, sızdı...

Kan gölü oluştu. Bunlar ölen öğrencilerin kanıydı. Burada bazı riskleri almak demek ölümü kabul etmek demek oluyordu.