
Perdenin arasından vuran güneş beni uyandırmaya yetmişti.Elimi telefonuma uzatıp saate baktığımda erken olduğunun farkına vardım.Uykum bölündüğü için tekrar uyumanın zor olacağını düşünüp banyoya gittim.Sıcak bir duş alıp hazırlandım.Annem daha kalkmamıştı.Yürüyüş yapmak için hava çok güzeldi.O yüzden sessizce evden çıktım.Sahilde yürümenin daha güzel olacağını düşünüp oraya gittim.Bir kaç koşu ve yürüyüş yapanların dışında kimse yoktu.Bu sessizliği dinlemek hoşuma gidiyordu.Kendimle baş başa kalabiliyordum.Babamı bi çatışmada kaybettik o günü hiç unutmuyorum.Eve babamın arkadaşları gelmişti.Zaten insan hissetmez mi? Hemen anlamıştım onları görünce.Salondan geldiğim için uzaktan sadece izledim onları.Annem açtı kapıyı, bağırarak yere düşmesi beni kendime getirmişti.Koşarak annemin yanına gittim.Kulağımda tek bir ses vardı.Tek bir cümle. 'Ahmet Yücel şehit oldu.Başımız sağolsun' Anneme sımsıkı sarılıp ağladım.Bir gün sonra babamı defnettik.O zaman daha çok anladım her şeyin bittiğini.Kendimi o zaman kaybetmiştim.En son ağlamaktan yorgun düşüp bayılmıştım.Gözlerimi açtığımda hastanedeydim.Artık babam yoktu annemle bir başımıza kalmıştık.O günden sonra bir daha ağlamadım.Hep annemin yanında oldum ona destek oldum.Hiç yalnız bırakmadık birbirimizi.Ağlasamda anneme hiç belli etmedim.Onun üzülmesine dayanamadım.Bu süreçte çok yıprandık.Unutmadık, unutamayız...Sadece alışıyoruz.
Yüzüme esen rüzgarla gökyüzüne baktım.Güneşli olmasına rağmen fazla rüzgarlıydı.Serin hava üşümeme sebep olmuştu.Neredeyse 40 dakikadır yürüyordum.Evden uzaklaştığım için olduğum yerden geriye döndüm.Bugünlük bu kadar yeterdi.Arkamı dönmemle karşımdan gelen Mirza'yı fark etmem bir oldu.Onun burda ne işi vardı acaba? Bendeki de soru elinde su şişesi üzerinde spor kıyafetleri olduğuna göre tabikide koşuya çıkmış olmalıydı.Bana yaklaştıkça dikkatini çekmiş olmalıyım ki dönüp tekrar baktı.Gülümsemesi yüzünde minik bir gamzeyi gözler önüne serdi.Bunun neden hoşuma gittiğini anlamadan yanıma geldi.
-Günaydın.Nasılsınız?
-İyiyim teşekkürler siz nasılsınız?
-Bende iyiyim spor yapmak için çıkmıştım.Yolunuz diğer tarafa mı?
-Evet.Eve gideceğim biraz yoruldum.Bugünlük yeter diye düşünüyorum.
Aramızda geçen diyologta nedense ikimizde sırıta sırıta konuşuyorduk.Tam olarak ne olduğunu anlamasam da hoşuma gitmişti.İlgimi çekmişti.Bende onun ilgisini çekmiş olmalıyım ki yüzünde onun da gülümsemesi eksik olmuyordu.
-Eşlik etmemi ister misiniz?
Bu inceliği hoşuma da gitse işinin olabileceğini düşünüp red etmek istedim.
-Vaktinizi almak istemem.
-Olur mu öyle şey daha erken benim için.
-Peki o zaman zahmet olucak size de mahçup oldum şimdi.Teşekkür ederim.
-Borcunuz olsun kahve içelim beraber olur mu?
Çok rahat konuşması,kendinden emin tavırları,güneşin yüzüne yansımasıyla parlayan ela gözleri,yüzünden köprücük kemiğine doğru akan teri.Her şey ona odaklanmama yetiyordu.Önce biraz düşündüm.Neden olmasın diye düşündüm.Kafam da dağırdı belki de.
-Olur öyle yapalım.
-Numaranız var ama özel numara değil galiba?
-Evet salonun numarası.
-Numaranızı alsam yeri mesaj atarım. Akşam 9 gibi ben müsait olurum.
-Tabi benim için de iyi olur.
Ne kadar erken yatıyor olsam da bir gün kendime izin verebilirdim.Zaten Cansu da ne zamandır dışarı çıkmak istiyor ben çıkamıyorum.Bir gün de onun için zaman ayırmam gerekecek.Cansu benim mahallemizdeki en yakın arkadaşım.Uzun süredir çocukluktan gelen arkadaşlığımız var.Hâlâ da sürdürmeyi başarıyoruz.Cansu bana göre daha delidolu ve dışa dönük bir kız.Oldum olası enerjisine hayranım.Eve yaklaştığımızı fark edince Mirza'ya numaramı verdim.
-Teşekkür ederim eşlik ettiğiniz için.
-Bana da iyi oldu sohbetiniz güzeldi.
Elini uzatınca karşılık verip görüşürüz diyerek içeri girdim.Kapıyı kapatırken bile hâlâ bekliyordu.İçeri girip yukarıya çıktım.Annem erkenden uyanıp kahvaltı masasını hazırlamıştı.Mutfaktan çıkınca bana baktı.
-Günaydın kızım.Koşuya giderken neden haber vermedin?
-Mışıl mışıl uyuyordun ne yapayım? Güzel uykumdan uyanmaya değer mi? Hem zaten erken saatte başka nerde olacağım biliyorsun sende ara sıra koşuya gittiğimi.
-Tamam tamam hadi sofra hazır acele et biraz.
-Duş alıp geliyorum 10 dakikaya.
-Acele et.
Annemin arkamdan seslenişiyle odamın kapısını kapattım.Pencereden dışarı bakıp denize yansıyan güneşin güzel görüntüsüne odaklandım.Evimiz sahile çok yakındı.Denizi bir kaç odadan görebiliyorduk.Birisi de benim odamdı.Yağmur yağdığı zaman oturup kahve içmesine çok seviyorum penceremin önünde.Penceremin önündeki kırmızı koltuğum en sevdiğim köşemdi.Ara sıra kitaplarımı orda okuyup,düşünmek istediğimde buraya geçmeyi seviyordum.Yakın zamanda olacak bale yarışmasını düşündüm.Katılmak için form göndermiştim ama hâlâ geri dönüş sağlamadılar.Çalışmalarımı hâlâ sürdürüyorum.Arada bir salonu geç kapatıp çalışıyordum.Kazanacağıma inanıyordum.Geçen sene de katılmıştım.O zaman 5.olmuştum.Son anda yaptığım hata benim 5.olmama sebep olmuştu.Hata yapmasaydım ilk üçe gireceğimden emindim.Nedense dikkatim dağılmıştı küçük bir hata yapmıştım.Kafamdaki düşünceleri bir kenara bırakıp duş almak için banyoya girdim.Üzerimi giyinip odamdan hızlıca annemin hazırladığı o güzel sofraya oturdum.Yine mis gibi omlet yapmıştı.Ben yeşillik yediğim için bana özellikle hazırladığı tabağıma baktım.Ne olursa olsun kendime dikkat etmeliydim.Hayallerim için,geleceğim için böyle olmalıydı.Babam da çok istiyordu iyi yerlere gelip tanınmış olmamı.Bunu yazdığı günlüğünde belirtmişti.Biliyorum doğru olmasa da babamın günlüğünü okuyordum.Orada bizimle ilgili yazdığı şeyler beni mutlu ediyordu.Anneme olan aşkını anlatıyordu.Bize olan sevgisini kağıda dökmüştü uzun bir zaman.Arkasında bıraktığı en güzel anılardan birisi buydu.Kahvaltımı yapıp hazırlanmak için odama geçtim yüzümün renklenmesi için hafif makyaj yapıp saçlarımı da düzleştirdim.Açık bıraktığım saçlarım neredeyse belime kadar geliyordu Üzerime giydiğim renkli eteğe ve ince askılı büstiyerime baktım.Elime çantamı alıp aynada kendimi inceledim.Beyaz bir tenim vardı.Gözlerimin rengi kahverengi olmasına rağmen dikkat çekiyordu.Büyük ihtimalle gözlerimin iri olmasından kaynaklıydı.Saç rengim kahvenin bir ton açığıydı.Saate baktığımda Ece'nin salonu açtığını umarak acele etmeden evden çıktım.Havalar yavaş yavaş serinlemeye başlamıştı kendime bir an önce araba almanın vakti gelmişti.Bir kaç aydır arabasızdım.Havalar güzel olduğu için arabaya gerek duymuyordum.Ama soğukta eminim arabasız yapamayacaktım.Yürürken dikkatimi çeken afişi inceledim.Yemek kursu olacağını görünce afişin fotoğrafını çektim.Belki annemin de ilgisini çeker biraz iyi gelir diye düşündüm.Akşam ona gösterip fikrini almalıydım.Salona gelince kapının açık olduğunun farkına vardım.Ece erken gelmişti.Umarım böyle devam eder diyerek iç geçirdim.İçeri girince Ece'nin masada oturup işlerine odaklanmış olmasından gurur duydum.
-Deniz Hanım?
Tanıdık gelen sese arkamı döndüm.Bu oydu.
-Mirza Bey?
-Cimcimeyi size getirdim.
-İyi yapmışsınız.Hadi Beril geç hazırlan geliyorum bende birazdan.
Beril tamam diyerek kafasını salladı yanımızdan uzaklaştı.
-Bende derse girsem iyi olur saate yaklaşıyor hazırlanmam gerek.
-Tabi.Kolay gelsin size.Herkes ilgilenemez sonuçta o kadar çocukla.
-Benim işim bu alıştım,zorlanmıyorum.Hoşuma da gidiyor.
-Ne güzel.Akşam görüşürüz.
Ben cevap veremeden gülümseyerek arkasını dönüp uzaklaştı.Acelesi var heralde diye düşündüm.Ne iş yaptığını bile bilmiyordum.Ama kahve içmeye gidecektik.Gerçekten hakkında ufak bir şey bilmiyordum.Hesabının olabileceğini düşünüp sosyal medyaya ismini ve soyismini yazdım.'Mirza Eroğlu' Çıkan sonuçlara tek tek baktım.Tanındık biri gibiydi çok da takipçisi vardı.Biraz daha inceleyince ayakkabı firmaları olduğunu anladım.Annesi ve kız kardeşi diye tahmin ettiğim fotoğraf vardı.Bir kaç arkadaşlarıyla ve tek çekindiği fotoğrafları ve bir sürü de ayakkabı fotoğrafları bulunuyordu.Telefonu kapatıp masaya bıraktığım an mesaj geldi.Mirza'dan gelmişti.Gideceğimiz yeri mesaj atmış.Anneme mesaj atıp geç geleceğimi söyledim.Bugün biraz çalışsam iyi olur.Hazırlanıp çocukların olduğu salona geçtim.Gün boyu çalışmalar yaptık.Yeni figürler öğrendik.Yorucu bir günün ardından çocuklar tek tek evlerine dağıldılar.Mirza gelmiş miydi bu sefer göremedim.Çalışmaktan baya yorulmuştum.Ece'ye sipariş verdirdiğim salatamı yiyip eve gittim.Annem televizyon izliyordu.Anneme selam verip odama hazırlanmak için geçtim.Bir kahve olduğu için fazla süslenmek güzel durmaz diye düşündüm.Siyah kısa eteğimi giyip üzerine koyu kırmızı uzun kollu body giymiştim.Saçlarımı hızlı bir şekilde maşa yaparak hafif üstünden topladım.Elime aldığım çantamla ve deri ceketimle kombinimi tamamlamıştım.
-Anneciğim ben çıkıyorum.Beni bekleme uyu sen.
-Tamam annem.Çok güzel olmuşsun dikkat et kendine çok da geç kalma merak ederim.
-Tamam sultanım benim.Sabah seninle bir şey konuşacağım.Çok güzel bir kurs buldum senin için.
Annem cevap vermeden uzaklaştım.Biliyorum yine gerek yok demeye başlayacaktı.En iyisi uzaklaşmaktı.Ayağıma giydiğim hafif topukluyla evden çıktım.Çağırdığım taksinin gelmesini beklerken havanın güzelliğine baktım.Bulanık bi hava olmasına rağmen sıcaktı.İnşallah yağmur yağmaz diye iç geçirdim.Taksi gelince hemen binerek adresi verdim.20 dakika sonra gelmiştik.Çok uzak olmasa da uzak bir yer seçmişti.İçeri girdiğimde gözüm tek tek masalara baktı.
-Merhaba yardımcı olayım.
-Merhaba arkadaşıma baktım da.Mirza...
Daha ben lafımı tamamlamadan Mirza Bey diyerek yol gösterdi.Tanınmış olmalı diye düşündüm.Yukarı kata çıktığımızda kimse yoktu aşağı katın aksine çok çok sessizdi.Mirza'yı gördüğümde yanına doğru ilerledim.Tam denize karşı güzel bir masaydı.
-Bekletmedim umarım.
-Hayır gel lütfen hoşgeldin.
Yanıma yaklaşarak ceketimi çıkarmama yardım etti.Ne kadar kibar bir hareket.
-Teşekkür ederim.
Gülümseyip ceketi boş olan sandalyenin üzerine bıraktı.
-Eğer karnın açsa yemek yiyebiliriz.
Sorduğu soruyla kafamı hayır diyerek salladım.Uzun uzun baktım ona tanımak ister gibi.Uzun uzun inceledi beni tanışmak ister gibi.Bu yakınlaşma hoşuma gitse de onun bir an önce tanımak istiyordum.Her şeyini öğrenmek istiyordum.Bu kadar çabuk bunlari hissetmem normal miydi? Neden bu kadar çabuk tutulmuştum? Neden bu kadar çabuk bağlanmıştım?
Evet arkadaşlar bu bölümde burda sona eriyor.Diğer bölümü Mirza'nın ağzından yazmayı düşünüyorum.Ara sıra onunda duygularını, yakınlığını ve ne hissettiğini öğrenelim 🩷🤭
Beğendiyseniz bölümüme oy vermeyi unutmayınız.:)
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |