5. Bölüm

5. Bölüm

Gül Yılmaz
patipiyon

Peşimden kovalayan insanları atlatalı çok oldu. Ama hala ara ara arkamı dönüp çok da dikkat çekmekten sakınarak, beni takıp eden birileri var mı diye bakıyorum. Gizli kuytu köşelere sığınmaktansa insan kalabalığında kaybolmak daha güvenli geliyor. Bulduğum ilk aradan kendimi Taksim meydanına atıyorum.

Gözümün önünde hala şu sarı kızın o sert bakışları var. Otobüstede bana baktığını fark etmedim değil. Öyle bir baktı ki aklımdan geçen herşeyi biliyormuşçasına. Cesurdu. İşimi bozmasaydı ondan hoşlanabilirdim. Çekici kızlara karşı koyamıyorum. Ben böyleyim işte. Tanışalım? Emre. Taciz ettiğim falan yok kimseyi. Güzele bakmak sevaptır. Hıh! Olanları düşünürken histerikçe bir kahkaha attım. Bu arada ben bu hikayenin ana karakteriyken bana katlanmak zorundasın. Beni beğenmeyen başka hikayeye!

Güneş sıcaklığını hissettirmeye başladı.Yarım saattir koşmaktan yavaş, yürümekten hızlı bir tempoyla ilerlediğim için de çokça terledim. Hızlı hızlı ağzımdan aldığım derin soluklar boğazımı kurutmuş, dilimin üstündeki tükürükleri de lastik gibi uzatmıştı. Hassas midem buna tepki gösterip yukarı yukarı tepiyordu. Biraz daha bu plastiğimsi tadı damağımda hissedersem yolun ortasına kusmaktan hiç çekinmeyecektim.

Yürümeye devam ediyorum. Evet kimse beni takip etmiyor. Artık eminim. Panik yapmama gerek yok. En azından bir şeyler içmeyi kendime hak tanıyorum. Etrafımda seyyar satıcılar olduğu için onları aramama gerek kalmıyor. Kaldırım kenarına kurulmuş bir simitçinin tekerlekli arabasını gözüme iliştiriyorum. Hemen yanına gidiyorum. Orta yaşlı bir amca bakıyordu. Gözlerim ışığın altında parıl parıl parlayan yarım litrelik su şişelerine odaklandı.

“Bir su versene.”

Bölüm : 07.08.2024 01:38 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...