16.Bölüm

İşte benim için yeni bir gün başlıyordu. Anneme "Merak etme, bir arkadaşımla anlaştık. Onunla gideceğim." dedim. Annem kızarak " Ah, Ece'nin babasına yazık kızım." dediğinde anneme dönüp "Ece değil anne. Hem artık onunla arkadaş olduğumdan bile emin değilim. Bu arkadaş sınıftan. Yolunun üzerindeymiş evim. Kendisi teklif etti. Bende olur dedim." diye cevap verdiğimde annem "Nezaketen öyle demiştir." dediğinde bu sefer "Hayır, beni okula götürme konusunda ısrar etti." şeklinde yanıtladım. Annem kafasını onaylamayan bir ifadeyle salladı fakat "Bu böyle olmaz. Senin de arkadaşına karşılık vermen lazım." dediğinde "Annneee, benim ona karşılık ödemediğimi nereden biliyorsun ki?" şeklinde karşı çıktım. Annem elinde tuttuğu havluyu bırakırken "Karşılık veriyorsan sıkıntı yok.... Hadi arkadaşını bekletmede aşağı in." dediğinde ağzımı açtım fakat cevap veremeden telefonum çaldı. Arayan tabi ki Marsel'den bir başkası değildi. Telefonu açtım "Tamam, geliyorum." dediğimde telefonun diğer ucunda olan Marsel "Bir günaydın demek yok mu?" diyerek bana sitem etti. Tabi ayakkabılarımı giymekle meşgul olduğum için sitemine karşılık veremedim. Kulağımda telefon merdivenlerden uçarak aşağı indim. Arabası apartman kapısının önündeydi. "Sakın kafamı çıkartayım deme." dedim. Sonuçta ailem bir erkeğin arabasına bindiğimi bilmemeliydi. Arabanın kapısını açtım ve Marsel'in yanına oturdum.

"Selam köle." dediğinde bir şey demedim. Sadece arabanın kapısını kapattım. Ona döndüğümde kolumu dürtüklüyordu. "Ne var?" dedim. Marsel kaşlarından birini yukarıya kaldırmış "Efendine böyle mi davranıyorsun?... Ah, okuldan sonra seni evime götürmem lazım." dediğinde söylediklerini görmezden geldim. Ben camdan dışarı seyrederken o da tabletini çıkartmış bir şeyler yapıyordu. Birden "İlk sınavlara bir hafta kalmış." dediğinde kafamı döndürüp "Nasıl yani?" dedim haykırarak. Marsel kafasını tabletten kaldırdı. "Sınav takvimini takip etmiyor musun?" diye sorduğunda cevap veremedim. Çünkü cevap takip etmiyordum. Üstelik okul daha yeni başlamamış mıydı? Ne sınavıydı bu?

"Haftaya deneme sınavı olacağız. dediğinde içime bir rahatlık geldi. "A öyle desene. Bende şey zannettim." dediğimde Marsel azarlayan bir ses tonuyla "Deneme sınavlarını küçümseme. İlk dörde giremezsen seni S-sınıfından atarlar. Dolayısıyla bizde grubumuzdan atarız." dediğinde ona döndüm ve "O zaman salak salak partiler yapmayın." dediğimde bana döndü ve "Herkes aynı şekilde çalışamaz. Okulun sistemi bu şekilde. Sence neden okulda 4 üniforma var? Mesela sen neden kırmızı üniforma giyiyorsun? Hiç bunu merak etmedin mi? Mesela müdüre hanım için neden bu kadar değerlisin?" diye sorduğunda konu ilgimi çekmişti. "Neden?" diye sorduğumda bana döndü ve "Ondan önce benim senden istediğim bir şeyi yerine getirmelisin." dediğinde okulun önüne gelmiştik. İstediği şeyin ne olduğunu sorduğumda aldığım cevap hiçte hoşuma giden bir cevap değildi.

Marsel, Neşe'den ne istemiş olabilir?

Okulun üniformalardaki sırrı nedir?

Merak ediyorsan kitabı takibe al.