17. Bölüm

17. bölüm

Mümine Kara
poripella

"Bunu benden isteyemezsin." şeklinde cevap verdiğimde Marsel "Neden? Aynı şeyi müdirede istediği için mi?" diye sordu bilmiş bir ifadeyle. Ona "Hayır, hayır..." şeklinde cevap verdim. Marsel "Suçlu biz değiliz. Bundan emin olabilirsin." diye cevap verdi. Açıkçası neyden bahsettiğini anlamamıştım. Tek bildiğim henüz bir olay yaşanmamıştı. Ama yaşanmadıysa o neyden bahsediyordu?

"Neyden bahsettiğini anlamıyorum." şeklinde cevap verdim. Marsel inanmayan bir tavırla bana bakıyordu. "Hadi ama, bunu nasıl bilmezsin? Geçen hafta A'lardan birisi öldürüldü ve siz varoşlardan birisiydi. Fakat okul örtbas etmeyi başardı ve sonra bir casus tuttu. Bende o casusun sen olduğunu düşünüyorum." dediğinde casus konusunda haklı olabileceğini düşündüm. Ya da haksızdı. Çünkü gerçekten böyle bir olay yaşandığını ve bunu çözmem gerektiğini müdire bana söylememişti.

"Ne?" diye sordum. Marsel uzun süre gözlerimin içine baktı ve sonra "Tanrım, gerçekten de bilmiyorsun. Aramıza bu yüzden katılmak istediğini zannediyordum. O zaman lüks hayat ilgini çekmiyor ve casusta değilsen aramıza neden katılmak istedin?" diye sorduğunda gerçekten de casus olmak amacıyla aralarına katılmıştım ve ama onun söyledikleri kafamı karıştırmış. Bu soruyu çözmenin tek yolu müdireyle konuşmaktı. Sorusunun karşılık "S-sınıfındayım. O olaylar arkadaşlarımın beni terk etmesini yol açtı ve gerçekten arkadaşa ihtiyacım var... Yani... bütün lise hayatı boyunca yalnız kalmak istemediğime karar verdim. Hem bana verilen bu kartla aranıza uyum sağlayabilirim." şeklinde cevap verdim.

Bu konuşmanın ardından okuldaki günlerim sıradanlaşmıştı. Fakat değişen karakterler vardı. Eski arkadaşlarımın yerini yeni arkadaşlarım almıştı. Gerçi tam arkadaşlık değildi. Uzay ve Beliz ile olmasa da Marsel de o arkadaş samimiyetini alıyordum. Hatta sınav zamanlarımı onunla okulun kütüphanesinde çalışarak atlattım. Bana arkadaşça yaklaşımı, tavırları zamanla ona karşı bir şeyler hissetmeme neden olmuştu. Aşk gibi değildi ya da tam manasıyla aşktı. Bundan emin değildim. Tek emin olduğum şey son zamanlarda onunla vakit geçirmek hoşuma gitmeye başlamıştı.

***

"Ben Marsel'in kötü bir insan olduğunu düşünmüyorum. O tanıdıkça sevebileceğin bir insan... Sadece dışarıya kendini zorbaymış gibi gösteriyor." dediğinde duvara sırtını veren okulun yöneticisi "Harika, onu da kaybettik." şeklinde konuştu. Koltukta oturan müdire ise bana doğru eğilerek "Ondan hoşlanıyor musun?" diye sordu. Hemen "Hayır, kesinlikle hayır... lütfen.. öyle olsa bile sürdürülebilir olmazdı. Kültürlerimiz çok farklı. Benim ailem fazlasıyla muhafazakar ve onun ailesiyse fazlasıyla seküler... ve alkol içiyor ve ben...imkansız bir aşk olurdu." diye cevap verdim.

Arada uzun bir sessizlik oldu. Bu sessizliği fırsat bilerek "Neden bana bir cinayeti işleyen suçluyu aramam gerektiğini söylemediniz?" diye sorduğunda müdirenin gözlerinde küçük bir endişe pırıltısı gördüm. Kafasını kaldırıp "Bunu nereden biliyorsun? Öğrencilerden özellikle saklamıştık." diye cevapladı. "Marsel söyledi." şeklinde cevap verdim. Okul yöneticisi "Peki o nereden biliyormuş? Belki de katil kendisidir. Önemli bir ipucu ama ses kaydı almalıydın." dedikten sonra bana yaklaştı ve cebinden bir kalem çıkartıp "Artık bununla onun ses kaydını alabilirsin." ekledi. Elindeki kalemi aldım ve cebime koydum. Fakat kalemi kullanıp kullanmayacağım konusunda emin değildim. "Peki diğer casus kim?" diye sordum. İki kadında bana dümdüz bakıyordu. "Ne casusu?" diye soran müdirenin hemen ardından "Diğer casusu senin bulman lazım. Eğer bulursan işin kolaylaşır. Ama evet, senin dışında üç casusumuz daha var ve onlarda seni bilmiyorlar." diye yanıtladı. Okul yöneticisi "Bunu bir oyun olarak düşün. Okulu kurarken tek düşüncem lise öğrencilerin buradan mezun olurken eğlenerek mezun olmasıydı. Ama tabi birbirlerini kesmelerini beklemiyorduk. Sonra işler daha eğlenceli ve tehlikeli bir hale geldi. Sizin dışınızdaki öğrenciler bu basit bilmecenin tadını çıkaracaklar. Örneğin okulda neden dört farklı üniforma var? Bu sorularının cevabını bulmak gibi..." diye cevap verdi. Derin bir iç çektim. Eğer okulun öğrencileri bu kadar kötü olmasaydı gerçekten de eğlenceli olabilirdi.

Neşe kendisi dışında üç casusun daha olduğunu öğrendi. Peki bu casuslar kim? Kimliklerini bulabilecek mi?

Ayrıca okul üniformaları neden farklı bu bilmeceyi de çözmeyi başarabilecek mi?

İki hafta önce neler oldu? Cinayet hakkında detayları öğrenebilecek mi?

Marsel iyi bir insan mı yoksa sadece göz mü boyuyor?

Bu soruların cevaplarını bekliyorsan kitabı takip etmeyi unutma.

Bölüm : 04.04.2025 23:11 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...