
[Ece Ağzından]
Neşe'nin ameliyatının üzerinden iki hafta geçmesine rağmen uyanmamıştı. Kendisi yoğun bakımdaydı. Sadece bir kişi onu ziyaret edebilirdi.
Neşe'yi ziyaret etmek istediğimde sağlık görevlisi beni reddetti. Bir oğlan şu an onun yanında dediklerinde içeride Deniz'in olacağını düşünerek oradan ayrıldım.
[Marsel'in Ağzından]
Neşe'nin yüzünde oksijen maskesi vardı. Şu an onu öldürüp Ceren'e yardım edebilirdin. Ya da Ece'ye, Ceren'in yediği haltları konusunda uyarabilirdim. Fakat nedense ikisini de yapasım gelmiyordu.
Parmaklarım Neşe'nin saçlarında gezindi. Onu öpmek hoşuma gitmişti. Şimdi onu öylece orada yatarken görmek ne acıydı.
Neşe'ye doğru eğildim.
"Harika bir ikili olabilirdik eğer beni dinleseydin." Dedikten sonra alnına öpücük kondurup geri çekildim. Rahatsız edici bip seslerinden kurtulma vakti gelmişti.
Tam oradan çıkacaktım ki bir ses duydum.
[Neşe Ağzından]
Sınıfa girdiğimizde bizi kaynayan kazanlar karşıladı. Ben etrafı incelerken Marsel birden "Harika bir ikili olabilirdik eğer beni dinleseydin." Dediğinde ortam birden bile sallanmaya başladı. Alnımda hissettiğim o ıslak sey ile sallanan kazanlar patlamaya başladı. Beliz ve Uzay iğrenç bir sekilde erimeye başlamıştı. Gözleri yere akmış, tenleri eriyen dondurma gibi paramparça olmuş tahta zemine damlıyordu. Arkamı döndüğümde her yer beyaza bürünmüştü. Gözlerimi birkaç kere kırpıştırdım. Tavan beyazdı. Etrafta sadece bip sesleri vardı. Gözlerimle nerede olduğumu anlamaya çalışırken onu gördüm.
"Gitme!" dedim.
Marsel bana döndü. Yüzünde şaşkın bir ifade vardı. "Uyuyan güzellerin gerçek olduğunu bilmiyordum." Seklinde mırıldandığını duydum.
"Ne? Hey!... Gitme!" Dedigimde sesim kısık kısıktı.
Kafamı çevirmeye kalktığımda yüzümü buruşturmama neden olan bir acı çektim.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |