-ÖZEL BÖLÜM-

CEYDA'NIN ANLATIMIYLA

PARİS OPERASYONUNUN ARDINDAN

Görev dönüşü Emre'nin hastaneye kaldırılmasıyla içimdeki endişe büyüdü.Uzun bir Paris operasyonunu başarıyla geçmiştik fakat Emre bacağına iki kurşun yemişti.Onun için neden endişe edeceğimi bilmiyordum.Mavi Komutan Turan Yüzbaşı'ya ayar çektikten sonra gizli göreve gidince yine Miray'la kaldık.

Kubilay Emre'nin yanına gitmişti.

Meraktan parkuru 35. Kez tamamlamıştım.

"Ateşli!Ateşin benide yakıyor.Yeter ya!"dedi Miray.

Parkuru bitirince Miray'ın yanına geldim.

"Spor oldu işte"dedim.

"Konuyu değiştirme!Kızım sen bunu senelerdir sevimiyormusun?Onu söyle bana"dedi.

"Ya seviyor gibiyi-"

"Aşıksın kızım sen!"dediğinde ağızını kapattım.

"Sussana be!"dedim.

"Nazlanma canım aşıksın işte"dedi.

"Harbi mi ya?Onu görmeye gitsem mi?Zaten Kubiş'ten laf çıkmaz."dedim.

"S!kt!r lan işte!Ben sana ne diyim sabahtan beri?"dediğimde derin bir nefes verdim.

"Tamam Yüzbaşı'dan izin alıp gideyim o zaman"dedim ve koşarak yönetim binasına doğru ilerledim.

İçeri girip Yüzbaşı'nın odasını buldum.

Kapıyı tıklattığımda içeriden "Gel!"sesiyle kapıyı usulca açtım.

Ve içeriye girip kapıyı kapattım.

"Söyle Ateşli"dedi dosyadan kafasını kaldırmadan.

"Kusura bakmayın Komutan'ım rahatsız ediyorum ama.Ben hastaneye iki dakika Emre Komutan'ı görüp gelsem olur mu?"dedim tek nefeste.

Kafasını kaldırıp bana baktı.

"Kubilay var ya orada sen ne yapacaksın?"dedi.

Adam haklıydı.

Biz Emre'ye zil zurna aşığız onu merak ediyoruz o yüzden.

"Merak.Sadece merak ettim"dedim.

Tek kaşını kaldırıp şüpheci bir ifadeyle bakış attı.

"İyi tamam.Git gel,çok geç kalma"

"Emredersiniz Komutan'ım!"deyip odadan çıktım.

Heyecanla üzerimi değiştirmek için koğuşa girdiğimde İsmail Abi ve Hüseyin Abi kol bastı oynuyorlardı.

Yanlarından geçerken,"Allah'ım ya sabır"demeyi de ihmal etmedim.

"Ne var kız!Oyna işte bizimle"dedi hüseyin.

"Kalsın,işim var gidiyorum ben"dedim giyeceğim kıyafetleri dolaptan çıkarırken.

"Nereye be?"dedi İsmail.

"Hast- öyle çarşıya"dedim elimi savurarak.

"Seni gidii!Emre'nin yanına gidiyon delmin?"dedi Hüseyin abi burnuma bir fiske atarken.

Delmin derken değil mi anlamını kastediyordu.Bu adamın çok garip ortaya karışık bir şivesi vardı.

"Ay,aman sizin dilinize düşmek kadar beter birşey yok ben gidiyorum"dedim crobumu üzerime geçirirken.

Konuşurken çoktan kot şortumu giymiştim giymiştim.Beylik tabancamı şortumdaki kılıfa geçirdim.

"Yanlız o kıyafetle sana bakan olurs-"diyecek oldu İsmail.

"Gözünü oyarım!"dedi Mustafa abi.Koğuşa girerken.

"Ellerine veririm!"dedi Kartal Mustafa'nın peşinden gelirken.

"Ellerinide!"dedi Hüseyin.

"G*tüne sokarım!"dedi İsmail.

Kıkırdadım bu hallerine,hepsi beni kız kardeşi gibi severdi.

Bizde ayıp diye bir şey yoktu,kimse kimsenin mahremi göz uzatmazdı.

Bu rahatlıkla senelerce onlarca erkeğin içinde rahatça giyinebiliyordum.

Hem hepsi benim abim sayılırdı.Koğuş içinde ve askeriyenin dışında hepsine abi diyordum,Kartal hariç.Telefonumu,kartlarımıda alınca iş tamamdı.

Binadan çıkınca bahçede Kuzey yanıma geldi.

"Vay seni Ateşli,yavuklunun yanına gidiyon demek"dedi alayla yanımda benimle beraber yürürken.

"Oha!Ne ara haber geldi?"dedim şaşkınlıkla.

"Hüseyin sağolsun"deyince arkamdaki Hüseyin abiyi fark ettim.

"Abi oha ya!"dedim.

"Komutan'ım diyeceksin!"dedi yapmacık sinirle.

"Demiyorumki!"deyip koşmaya başladım.

"Sen gel hele buraya!"deyince hızımı artırdım.

Nizamiyeye gelince hemen nöbetçiden kapıyı açmasını istedim hızla kendimi dışarı attım.

Ama Hüseyin çıkamamıştı.

Ona kapak yapınca yapmacık şaşkınlıkla elini ağızına götürdü.

"Aaaa!Görüyormusun çavuşcuk,diğer çavuşcuk komutanına kapak yaptı!"dedi nöbetçiye itafen.

Nöbetçi onu s*klemiyordu bile.

"Yaz bunu çavuşcuk!Unutmayacağım haaa"dedi elini tehditkar bir ifadeyle bana sallarken.

Ona nah çekip durağa doğru koşmaya başladım.

Malum şehir içinde değildi askeriyemiz.Buradaki durağa gelen minibüslerle gidiyorduk şehir içine.

Şansıma merkez minibüsünü bulunca hemen bindim.

Parayı ödeyip boş koltuğa geçtim.

Bir kaç durak sonra yanıma bir adam oturdu.

Şort kısa olunca baldırlarımın yarısını açıyordu.Bacak kaslarım oraya çıkmıştı,crop giydiğimden dolayı karın kaslarım bariz bir şekilde ortadaydı.Bacağımde,belimde ve karnımdaki yaralar ise dikkat çekiyordu.

Adamın gözleri bacaklarımdan ayrılmıyordu.

Onu doğru dönüp gözlerinin içine baktım.

Bakışları beni bulunca hemen kaçırıp başka yöne çevirdi fakat yine bacaklarımda son buluyordu.

Kulağına fısıldadım.

"Senin gözlerini oyarım.Eğer ben yapamazsam abilerim ve ablalarım senin gözlerini oymaz,s*ker eline verir.Ayağını denk al,her zaman merhamet gösterilmez."deyince gözleri korkuyla beni buldu.

Sert bakışlarımla psikolojik baskı yaptım.

Hemen yanımdan kalkıp başka koltuğa geçti.

O sırada hastanenin önüne geldiğimizi fark edince bağırdım.

"Kaptan!Müsait bir yerde!"diye bağırdım.

Kapı açılınca inerken bağırdım.

"Eyvallah kolay gelsin!"deyince baş selamı verdi.

Karşıdan karşıya geçince bahçede Kubilay'ı gördüm.

"Kubi abi!"dediğimde ağızında sigarasıyla başını bana çevirdi.

Karşıya ulaştığımda oturduğu bankın yanına gittim.

"Sigaran varmı?"dedim.

"Olmaz olur mu?"dedi ve paketinden bir tane çıkarıp bana verdi.

Ve sessizce çakmakla beraber bana uzattı.

Sigarayı ağızıma geçirip çakmakla ateşe verdim.

Çakmağı geri uzatıncda aldı ve cebine koydu.

"Em-"

"Kat 8,oda 67 ziyeretçisi olduğunu söyle"dedi hemen.

"Eyvallah"dedim.

Baş sallamakla yetindi.

Ağır adımlarla hastane binasına doğru ilerledim.

Sigaram bitince yere atıp üzerine bastım.
Binaya girdiğimde asansöre bindim hızla, 8. kata bastım.

Yukarı çıkarken heyecandan şuraya yığılabilirdim.Asansörün kapısı açılınca hemen indim ve oda numarası 67 olan odayı aramaya başladım.

Koridorun sonundaki odaydı.

Kapıyı çaldım ama ses gelmeyince içeri girdim.

Yatağında uyuyordu.Kolunda serum yoktu.İyi görünüyordu.

Harikaydı,uyurken görmek daha iyidi.

Ta ki uyurken sayıkaldığı şeyleri duyunca.

"Cey..da.Ceyda!O yaşı-"zorlukla devam ettirdi.

"yor!O burada abi!Yaşıyor!Ceyda!"derken hızla gözlerini açınca kapının önünde şok olmuş ifadeyle ona bakıyordum.

Ağır bir şekilde yutkundum.

Geçmişin yarası yeniden kanamaya başladı.

Ellerimi başımın yan taraflarına görürdüm.

"Hayır.Hayır!Unut Ceyda!"dedim kendi kendime.

Unutmalıydım.

Hatırlamamalıydım.

"Ben şey..Özür dilerim Ceyda."dedi mahçup bir ifadeyle Emre.

"Lütfen!Lütfen gerçekten ben.Ben çok özür dilerim Ceyda.Ben bir anda,uyuyordum.Bilemedim senin geleceğini.Kabus gör-"

"Tamam!Tamam yeter!"dedim.

"Özür dileme.Senin hatan değildi.Kabustu,yok birşey"diye ekledim.

Yatağın yanındaki koltuğa oturdum.

"Gerçekte-"

"Tamam!Sorun yok."dedim hızla.

Kendimi toparlayıp sonunda konuştum.

"Geçmiş olsun.Ben seni merak ettim de"dedim.

"S-saol.Yani"dedi.

Bocalamıştı.

"E iyi o zaman.İyiysen,şey ben"dedim.

"Gideyim."dedim afallayarak kapının önüne geldim.

Kapıyı açtığım an arkamda belirdi ve elini elimin üstüne koyup kapıyı kapattı.

Ve beni önüme döndürüp kapıya yasladı.

Sağ elini sol tarafıma koydu ve bana yaklaştı.

İstemsizce yutkundum.

Saçları dağınıkken ayrı bir yakışıklı oluyordu ve bu adamın benim canıma kastı vardı.

"Sen..."dedi.

"Beni..Merak mı ettin?"dedi.İçimi yakıp geçen o sesiyle.

"E-evet"dedim.

Gülümsedi.

"Biliyormusun?Bazen fazla güzel oluyorsun"dedi.

Buna ağrı kesici yerine rakı mı içirdiler acaba Ceyoş?dedi içsesim.

Ardından gözlerimin içine öyle bir baktı ki.Benim senelerdir kaçamak baktığım gözleri ilk defa net bir şekilde görebiliyordum.

Ela gözleri ana öyle bir bakıyordu ki.

Kelimenin tam anlamıyla eriyordum!

1.98 boyuyla benim 1.81 boyumu fazlasıyla geçiyordu.Deve!

"Şey öpüşelim mi?"dedim aniden.

Sonra ne dediğim fark edince elimi ağızımın üzerine kapattım.

Ardından ellerimle yüzümü kapattım.

Erkeksi bir kıkırtı geldi kulağıma.

Elleriyle ellerimi çekip yine gözlerime baktı.

"Olur"dedi 'r'yi uzatarak.

Yeni uyanında sesi insana harika geliyordu.

Ardından dudaklarımın üzerine kapanan yumuşak dudakları nazik bir şekilde öpmeye başladı.

Geri durmadım.

Karşılık verdim.

Onu ilk gördüğümden beri takılı kalmıştım.Aşık olduğumu kabullenememiştim.Ve hislerimi gizlemiştim.

Şimdi ise hayalini kurduğum dudakları benim dudaklarıma temas ediyordu.

DUDAKLARI!

DUDAĞIMA!

TEMAS EDİYORDU!

VE BİZ ŞUANDA ÖPÜŞÜYORDUK.

Nefes nefese ayrıldığımızda öylece şaşkın bir şekilde baktım.

Rujum onun dudaklarına geçmişti ve rujum dudağımın etrafına dağılmıştı.

Ve tekrar dudaklarımız buluştu.Yine nefessiz kalana kadar öpüştük.

Gözlerim onu gözlerini buldu.

"Sana aşığım Gizli"diye itiraf ettim nefes nefese.

"Bende sana aşığım Ateşli"diye itiraf etti nefes nefese.

"Mavi Komutan bizi öldürecek."dedim.

"Nereden haberi olacak?"

"MOBESE gibi kadın.Burada olmasa bile ruhu buradadır."dedim kıkırdayarak.

Elimi kaldırdım bu şişmiş dudaklarına ve etrafına dağılan rujumu sildim.

O da aynı şekilde benimkini sildi.

Geri adım atınca hızla kapıyı açıp kaçtım.Kubilay şaşkınca bana bakarken,son hız koşarak merdivenlerde indim.

Bulduğum ilk minibüsle askeriyeye gittim.

Gerçekle hayal arasında sıkışmıştım.Miray'ın yanına koşuyordum.

Koğuşa pata küte girince herkes bana baktı.

"Nabiyon bre manyak!"dedi Niyazi.

Kırklareli'nde doğmanın hakkını şivesiyle veriyordu.

"Yok birşey.Miray Üsteğmen nerede?"dedim.

"Lavaboya gitti de sen iyi misin?"dedi Hüseyin.

"İyiyim"dedim ve hızla lavaboya girdim.

🇹🇷🐺🌒

EMRE'NİN ANLATIMIYLA

Ceyda bir anda odadan çıktığında öylece kaldım.

Kadın bordo bereli aptal!

Hemen toparlandım ve yatağa uzandım.

İçeri Kubilay girdi.

"Hayırlı olsun"dedi.

"Ne?"

Dudaklarıyla öpücük yollamış gibi yaptı.

"Lan!"dedim.

"Lan gördün mü?Nerden gördüm a*ına koyim"

"Kızın dudakları şişmiş ayrıca ruju kenarlarda hafif dağınıktı.Ve senin dudaklarında şişmiş kardeşim"deyince aydınlanma yaşadım.

"Lan gerçekti değil mi?"dedim.

"Evet kardeşim."dedi.

"Uff beni banyo yaptırsana Kubiş"dedim.

"Lan,yok aman aman.Tövbe!Kalk kendin yap!"dedi.

"Belim ağrıyor"

"Ben banyoda senin belin mi olacağım?"dedi.

Salak bir şekilde sırıttım.

Hemşire gelip yeni serumu taktığında uyku ağır bastı.

Sırıtışla uykuya daldım...

Nasıl olmuşş?

Özel bölümler gelecek arada.

Bu bölümü 31. bölüm olarak sayın.

Yarın 32. Bölümü yazmaya başlayacağım.En geç 15 Haziran'da 32. Bölüm gelecek.

Sizi seviyorum,yorumlarınızı yazmayı ve oy vermeyi unutmayın.