14. Bölüm
Meryem İspir / ~★Ölümle Yaşam Arası★~(Tekrar düzeltiliyor!!) / BÖLÜM 14-ŞEHİTLERİN ADINA!

BÖLÜM 14-ŞEHİTLERİN ADINA!

Meryem İspir
ricardomeryem

Bu bölümün şarkıları

Hikaye bitti çoktan

 

 

Sessizce susturucu taktım ve ilerlemeye devam ettim.

Yanımdaki Eyşan en az benim kadar hırslıydı.

Çelik yelek,kask hiçbiri yoktu.

Resmen ölüme koşuyordum.

Zaten hep

Ölümle Yaşam Arası'nda gidip geliyorduk.

Ne vardı gerçekten şehit olsak.

Eyşan hırıltılı ve sinirli nefesleri yankılanıyordu kulağımda.

Depoya yaklaştığımızda durdum.

Etraftaki korumaları yavaşca indirdim.

O kadar çok korumalık yapan yavşaklar vardı ki...

İndir indir ancaydı.

Deponun etrafı temizlendiğinde aynı titizlik ve sessizlikle ilerlemeye devam ettik.

Deponun kapısına gelince ne yapıcağımı ilk defa bilemedim.

Fakat yinede umursamadım.

Kapının kilidinin olduğu yere bir kurşun sıktım.

Kapıya attığım sert tekmeyle kocaman demir kapı geriye geresin geri açıldı.

Tüm gözler bana dönerken adamlara aynı hızla kurşun attım.

İçerideki adam sayısı 16'yı geçmiyordu.

Gözlerle anlaştığım Eyşan'a 8'i bende 8'i sende dedim.

Yaklaşık 20-25 saniyede temizledik ve depodaki dev araçların arkasındaki adamı bulduk....

Yüzü gözü dağılmıştı.

Yaşadığı umuduyla koştum yanına...

"Abim!"dedim.

Kesik nefesler alıyordu.

Gülümsemeye çalıştı zorlukla.

"Abim!Kurtaracağız seni!"dedim.

Dahada yaklaştım.

Birşeyler diyordu.

"Kardeşim...

Seni seviyorum.Hakkını helal et.Abimede söyle;Kardeşin gerçekten şehit oldu..."

"Hayır!Kurtaracağız seni!"

"Çok geç.."dedi.

Kelime-i Şehadet'i getirdi sessizce Eyşan'ın çığlıkları duyuluyordu.

Ben ise elimde abimin son nefesini vermesini izliyordum.

Bizimkiler geldi.

Turan arkamda dikiliyordu.

"Abi!Abi cevap ver!Abi nolursun aç gözlerini!"dedim.

Nafileydi...

Ellerimin arasında başı geriye düştü.

Nabzını kontrol ettim.

Nabız...

Atmıyordu...

NABZI ATMIYORDU!!

yere yatırdım ve kalp masajı yapsamda boşaydı.

Abim şehadet süsü verilen ve senelerce işkenceye maruz kalan bir askerdi.

Ve bugün ise benim ellerimin arasında şehadet şerbetini içmişti...

Bu acı bitmiuordu.

Her geçen gün şehitlerimi veriyordum.

Doktor rolü oynarken bile şehit vermiştim.

Askerken de onlarca vermiştim.

Kardeşim,abim dediğim insanları toprağa gömdüm.

Şimdide öz abimi toprağa gömmüştüm.

Hızla nefes alıp verdim.

Ayağa kalktım refleksle.

Ne yaptığımı bilmiyordum.

Turan'a döndüm.

Bana sıkı sıkı sarıldı.

Ben ise hâlâ şoktaydım.

Kıpırdayamıyordum.

Eyşan ise acı dolu çığlıklar atıyordu,yanında ise Mert vardı ve ona sarılıyordu.

Boynuma astığım tüfeği çıkardım ve yere fırlattım.

Çoktan dolan gözlerimle bağırdım.

Bağırmamla barajın kapıları açmıştım.

"Söylesene Turan!Ben hep şehit mi vereceğim!"

Ağlamam şiddetlendi.

Yere yığıldım acıyla.

Karnımdaki yaralar...

Yaralara bir tane daha eklenmişti.

Deponun öteki ucundaki bir çocuk bana bir kurşun sıkmıştı.

Turan'ın kucağına yığıldım ve dahasını karanlık olarak hatırladım..

🐺🇹🇷🌘

Gözlerimi hastane yatağında açtığımda camdan dışarıda bulunan insanların sevinç çığlıkları atıp birbirlerine sarıldıklarını gördüm.

Kıpırdayamadım.

Sadece sol gözümden bir yaş aktı.

Ağır ağır boynuma ulaştı.

Yaşananlar acıydı ve zordu.

Anlatamayacağım onlarca tranvam var dı ki.

Değil psikolog,kimse gelse beni bu bataklıktan;bu acıdan,bu kabuslardan kurtaramayacaktı.

Hafıza kaybı yaşasam bile.

Doktor geldi birseyler söyledi.

Anlamadım.

Gulumsedi.

Gözlerim karardı.

Kolumdaki bir seruma yenisini taktı.

Korkunç ve alıştığım karanlık beni yine içine çekti.

🐺🇹🇷🌘

Hergun aynı şeylere uyanıyordum.

Gözünü aç birilerini gör,doktor gelsin,birşeyler desin,serumu değiştirsin....

7 gündür aynı şeyleri yaşayarak boş günlerimi doldurdum.

Ancak bu sabah uyandığımda daha farklıydı.

Gözlerimi açtığım gibi olduğum yerde doğruldum.

Yaralarım acımadı.

Ayağa kalktïm zorlukla.

2 buçuk haftadır boğazımdan bir lokma yemek geçmemişti.

Doktor geldi,

"Günaydın,zorlamayın kendinizi,yormayın"dedi.

Boş boş baktım.

"Ben zaten yorulmuşum doktor.Zorlasam ne olacak?"dedim kısık ama onun duyabileceği seste.

"Nereye hanımefendi?"dedi arkamdan.

Kapıya ulaşmıştım.

"Yemek yiyeceğim!Haftalardır açım ve açım!Ne yapabilirim sizce?"dedim öfkeyle ve kolumdaki serumu çekip yere attım.

Kapının orada duran terliği giydim.

Üstümde hastane tipi soluk pembe çiçekli bir pijama altı ve onun üstü vardı.

Kapıyı açıp ezbere bildiğim koridolarlardan tekrar geçtim.

Bu koridordan farklı farklı hallerde onlarca kez gecmiştim.

1-Çocukken.

2-Öğrenciyken.

3-Doktorken

4-Askerken

Şimdi ise hasta olarak.

Arkamdan Turan geldi ve kolumu tuttu.

"Nereye?"diye sordu.

Boş boş baktım.

Allah'a şükür saçlarım düzgündü.

Kolumu sertçe çektim.

"Sanane?"dedim ve arkamı dönerek yoluma devam ettim.

"Bak biliyorum zor bir d9nem ama bi-"

"Siktir git Turan!N'olursun siktir git!Senide üzmek istemiyorum!"dedim.

Peşimden gelmedi.

İstediğim buydu.

Aşağı indim.

Yiyecek bir şeyler alıp kafetaryaya oturdum.

Sessizce ve açlıkla yemeklerimi yedim.

O sırada karşım Albay oturdu.

"Siviliz!"dedi hemen.

"Sana gelip burada tavsiye vermeyeceğim,yaşlı moruklar gibi akılda vermeyeceğim.Kafanı ütülemeyeceğim.Nasihat falanda yok.Sadece bir kaç şey söyleyeceğim."dedi.

Derin nefes alıp yavaşça verdi.

"Seni teselli etmeme gerek olmadığını düşünüyorum.Çünkü sen benim hayatımda tanıdığım en güçlü kadınsın.

Gerçekten diyorum bunu.

Senelerce işkence,acı,kurşun,yaralar,kesikler, akan kanların ve daha nice çektiğin şeyler...

Onlarca asker şehit verirken ki gururun ve hüznün..

Sen benim için değerli askerlerimden birisin ve hepde öyle kalacaksın Beyza.Unutma.

Bir Türk askeri daima acıyla yüzyüzedir.

Sürekli Ölümle Yaşam Arası'nda gidip gelir.

Ve en sonundada bir şekilde Şehadet'ine kavuşur.

Sen bu amaçla çıktığın yoldan beri güçlü oldun.

Fakat şuan.

5 aylık bir izin vermek zorundasın bu mesleğine.

Ben vermedim bu kararı.

Orgeneral tarafından gelen bir belge tarafından alındı bu karar.

5 ay zordur tabii.

Bende yaşadım.

Hatta sen ise daha acısını 2 senelik operasyon olarak yasadın.

Ama bu sefer değil.

Bu sefer güçlü durmak zorunda değilsin.Ben psikolog değilim.Teselli etmeyide bilmem.Git 5 ay dinlen yaralarını toparla,evlen nişanlınla.

Hayatına birazda böyle devam et.

Senin için en doğrusu bu."dedi ve masadan çekip gitti.

🐺🇹🇷🌘

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 15.04.2025 17:09 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...