BÖLÜM 26-RİNG

Çok aktif değilim kusura bakmayın.Bu bölümü atmazsam Ecrin ve İlayda'nın okulda beni kesecekler o yüzden atıyorum:))

Bölümün Şarkıları

Cehennemin Dibi-Massaka

Babafingo-Ben Fero

3 2 1-Ben Fero

Umrumda Değil-Uzi

Makina-Uzi

Paparazzi-Uzi

Mekana vardığımda hazırlanmak için giyinme odasına girdim.

İçeri girmemle içerideki tüm adamların bakışları bana döndü.

Umursamadan kapıyı kapatıp girdim içeri.

"Ne bakıyorsun hayırdır?İlk defa mı kadın dövüşçü görüyorsun?"dedim adamın birine tişörtümü çıkartırken.

"Gerçi sizden kaslı olmam garibinize gitmiş olabilir"dedim.

Üzerimdeki yarım atlet tarzı siyah büstiyer ile kaldım.

Vücudumdaki yaraları kapatmakla uğraşmadım.Dövüşcüysem bilirlerdi zaten yaralarımı.

Pantolonumu çıkartıp bol ve kısa bir şort geçirdim.

"Fazla sargınız varmı?"dedim.El bileklerime sarmak için.

"Bende var,al"dedi adamın birisi bana uzattı sargıyı.

Alırken "Eyvallah"dedim ve bileklerini kat kat sıkıca sardım.

Sargıyı adama geri verdim.

Ardından aynanın karşısında saçlarımı sıkı ve havalı gözükecek şekilde ördüm.

Ardından ringe çıkmak için son maçın bitmesini bekledim.

Geçen kısa sürenin ardından karşıma esmer,sakalsız,hafif kaslı,ortalama 30lu yaşlarda,80 kilo bir adam vardı.

Çerezdi benim için.

"Bahisler açıldı!"dedi kenardaki oyun yönetmeni.

Karşımdaki "Kemik" lakaplı adamın üzerine oynanan bahis daha fazlaydı.Sorun değildi.Kaybeden onlar olacaktı.

"Bahisler kapandı!Gece ve Kemik'in ilk roundu başlıyor"dedi ve aramızaki kolunu çekti.

Bir süre bekledim hamle yapmasını.

Ardından sağ yumruk atmaya çalıştı.Sol kolumla onu kestim,hemen sol yumruk denedi onu da sağ elimle engelledim.

Kasıklarını sert bir şekilde tekmemi geçirdim.İki büklüm bir şekilde arkaya doğru sendeledi.Suratına sert bir yumruk yemesiyle yere düştü.

Bayılmıştı.

Bu kadar basit olacağını zannetmemiştim.

Adamı sedyeyle götürürken tribünlerdeki uğultular çoğaldı.

Kimileri yuhluyordu kimileri ise beni destekliyordu.

Tribünde göz gezdirirken Demir'i gördüm.

Bana gururla bakıyordu.İlgisini çekmiştim.

"Sırada zor bir rakip olan Tugay var.Bahisler açıldı!"

Tugay denilen adam baya kaslıydı.Ama benim kadar değildi.Demir bahis için yanına bir adam çağırdı.

Dudaklarını okuyarak kime oynadığını öğrenmek istedim.

"Tugay'a oyna.Onu yenmesi zor.Benim adamım kolay kolay yenilmez"diyordu Demir.

Gözlerimi adama çevirdim.Alayla dudaklarım kıvrıldı.

Demekki onun adamıydı.

"Bahisler kapandı!"

Kolunu aramızdan çekmesiyle maç başladı.

Ringin içinde bir kaç tür attık.

Sol yumruk denediğinde havada dönerek tekmemle savuşturdum.

Kolu geriye savruldu.

Hemen beklemeden sağ ayağımla önce karnına ve indirmeden suratına yerleştirdim tekmemi.

Sağ ayağımı onun omzunun üzerine koydum ve olduğum yerde yükselerek sol ayağımı kaldırarak kafasına sert bir tekme attım.

O yere düşerken ayaklarımı çekip yere attım kendimi.Hızlaca kalktım.

Adamın üzerine yürüdüm ve üzerine doğru eğrildim.

"Pes mi?"dedim suratına sert bir yumruk attım.

Burnu kanıyordu şelale gibi.Sağ kulağıda kanıyordu.

Artık nasıl bir tekme yediyse;)

Başını sağa sola salladım.

Bacağıyla kasıklarıma tekme attı.

Yüzümü buruşturdum ama bozuntuya vermedim.

Onun kasıklarına ayağımı bastırdım.

Dahada sert bastım.

Acıyla inliyordu.

Ardından sert tekmemi kasıklarına yerleştirdim.

Ve geri çekildim.

Adam inlemelerle ve zorlukla ayağa kalktı ancak pes etmedi.

Yumruk denedi ancak karnına attığım tekmeyle ağızından kan akıttı.

Bu maçlarda kural yoktu.Öldürsek bile birşey olmazdı.

Tâ ki buradaki neredeyse çoğu dövüşçü suçluydu.

Adam zorla ayakta durmaya çalıştı.

O sırada arkasındaki kişi yere kelebek attı.

Adam yerden kelebeği alıp üzerime gelmeye başladı.Yüksek sesle kahkaha attım.

Ne cesaretti ama!

Hamle yaptığında kolunu tutup ters çevirdim ve hızla kendi kolunu kendi boynuna dayadım.

Kolundan çıkırtı sesi gelmişti.Kırılmıştı.

Boynundaki kendi koluyla onun şah damarına bastırdım bıçağı.

Ardından kolumu çekip tekme attım.

Yere savrulurken son saniyelerini yaşıyordu.

Kafası bana doğru döndü zorla.

Yalvarır gibi baktı bana.

Suratına tekmeyi geçirdim.

Yüzümdeki gülüşle beni destekleyen insanlara baktım.

Ardından bakışlarım Demir'e çevirdim.

"Bir maç daha sonra yine kazanırsa,bu kadına en iyi adamımı çıkar.Yenerse kadınla görüşme yapacağım"dedi yanındaki adama.

Adamı ringten çıkarırken benim için bırakılmış havlu ve soğuk suyu aldım.Havluyla yerlerini sildim.Sudan bir kaç küçük yudum alıp başımdan aşağı birazcık döktüm.

Kim gelecek diye başımı çevirdiğimde gördüğüm kişiyle gözlerim fal taşı gibi açıldı.

Bu İbo'ydu.

Binbaşı İbrahim Yılmaz....

Devrem olur kendisi.

Bakışları beni bulunca sırıttı.Göz devirmekle yetindim.

Ringe girdi ve yanıma geldi çaktırmadan.

""Ti ucciderò in partita. Bastardo! Non chiamarmi nemmeno per chiedermelo."dedim İtalyan'ca kulağına fısıldayarak.

(Seni geberteceğim maçta.Şerefsiz!Hiç arayıp sorma zaten)

Harp okulundan beri devremdi kendisi.Ama son 2 sene boyunca aramalarıma bakmamıştı ve kendiside aramamıştı.Köpek!

"Perdonami devrecik.Capisci quanto è difficile."dedi yüzsüzce.

(Affet be devrecik.İş güç işte anlarsın ya)

"Kes a*ına koyim"diye nazikçe cevap verdim.Yüzündeki sırıtışla karşıma geçti.

"Bahisler açıldı!"dedi hakem.

Biraz süre sonra bahislerin kapandığını söylemesinin ardından maç başladı.

İlk hamleyi o yaptığında ona tekme salladım.

Tekme attığım ayağımı eliyle tutunca dengemi kaybedecekken belimi arkaya doğru çevirdim ve diğer ayağımla yakışıklı suratının ortasına yapıştırdım.

Hemen önüme geri döndüm ve iki yumruk attım.

"Hadi ama!Biraz aksiyon!"dedim.

Kahkaha attı.

Karnıma yediğim tekmeyle sendelemesemde hafif geriye savruldum.

"İşte bu be!"dedim yaptığı hamleye karşın.

Ters ve düz tekmelerimle onu yere yığdım.

Yumruklarımla onun her yerini kana boyadım.

"İntikam soğuk yenen bir yemektir demeyeceğim,sıcak yemekleri tercih ederim"diye fısıldadım.

Ardından bir yumruk daha atıp geri çekildim.

Pes edecekti.

Sahte bir şekilde yerde yayılmaya devam etti.

"Kalkman için son on saniye 1...2...3...4...5...6...7..8..9...10!PES ETTİ!"dedi hakem.

İbo dümenden zorla ayağa kalkmış rolü yaptı ve ringten ayrıldı.

Karnımda bir sıvı hissedince başımı eğdim bakmak için.

Dikişim patlamıştı.

Operasyonda şiddetli bomba yakınımda patlamıştı ve karnım baya yarılmıştı.

Onun yarası hâlâ geçmemişti çünkü doğru düzgün bakmamıştım.

Şimdi ise karnım boylu boyuna kanıyordu.

O sırada yeni adam geldi.Final turuydu.

Adam iri yarı manyak birşeydi.

Ve bu Demir'i bahsettiğiadam olmalıydı.

Bu yarayla dövüşemezdim.Ama geride çekilemezdim.

Sert çehresi,alevli kehribar gözleri ile fazlasıyla sertti.

İtalyan olduğuna kalıbımı basardım.

Maç başladığında hamle yapamayacak kadar güçsüzdüm.

Adamın yumruğuyla sendeledim.

Birkaç yumruk daha attığında yere düştüm.

Üzerime eğildi.

Yaramın içine ayağının ucunu bastırdı.

İtalyan aksanıyla;

"Pes mi edeceksin?Korkak Türk!"dediğinde başımı kaldırdım ve ona öfkeyle baktım.

Demir zevkle viskisini yudumluyordu.O kadehi g*tüne sokacaktım.

Gözlerimin ateş saçtığına yemin edebilirdim.

Kendimi o kadar sıktım ki damarlarım çıkacaktı.

Damarıma basmıştı.

Güçlü bir ses tonuyla kükredim.

Ve kasıklarına sert bir tekme attım.

İki büklüm olduğunda yumruk atarak ayağa kalktım.Üzerindekikolsun tişörtün yakasından kavrayıp kafa attım.

"Bu bir!Dur gel buraya daha bitmedi!"dedim ve düştüğü yerden onu tutarak kaldırdım.

Yumruklarımla onu sert bir şekilde pert ettim.

Heryeri kan olmuştu.

Yakışıklı yüzüne yazık olmuştu.

En son karşıma geçirdim ve son hamlemi yaptım.

"Bu da!"dedim ve sağ elimle sert bir tokat attım.

"Osmanlı Tokadı!"

O kadar sertti ki mekanda tokatın sesi inledi.

Tezahüratlar kesildi.

Yerde yatan adamın öldüğüne emindim.

Bir iki adam gelip nabzını ölçtü.

Hakeme dönüp başını sağa sola salladı.

Yüzümdeki sırıtış zamanla kahkaha dönüştü.

"Kimmiş korkak?"dedim.

Demir şok olmuş bir şekilde adamlarına emirler yağdırıyordu.

Adamın biri yanıma geldi.

"Demir Patron sizi emretti"dedi.

"Kendisi gelsin!Ben amele miyim a*nıa koyim!"dedim.

"Emretti!"dedi.

"Ben emir almam emrederim bebeğim.Bunu da ilet patroncuğuna!Ha bu arada beni satın alacağını sanıyorsa nah alır!Aylık 9 milyon eurodan başlıyor satış bahislerin"dedim ve şişemi alıp sağlık bölgesine ilerledim.

Ringden uzaklaştıkça uzaklaştım.

Sağlık alanında hızla yarama pansuman yaptım.Kan kaybetmiştim ama uğraşamazdım.

Dikiş atarken içeriye Demir girdi ve kapıyı kapattı.

Sedyedeki bana bakarken yüz ifadesi karışıktı.

Başım eğik hâlde dikişe devam ediyordum ta ki çenemden tutup başımı kaldırana kadar.

"Naz yapma güzellik."dedi.

Elini tutup ters çevirdim.

"Kaşınma uzaklaş!"dedim ve onu ittim.

"Sakin ol"dedi.

"Dökül!"dedim.

"Ne?"

"Burada ne bok aradığını soruyorum a*ına koyim!"

"Seni istiyorum"

"Hangi anlamda?"dediğimde bocaladı ama bozuntuya vermedi.

"Her anlamda.Ringde benim adamım,yatakta benim kadını-"

"S!ktir lan oradan!Yürek mı yedin sen a*ına koyim!Ringde adamın paraya göre olurum.Yatakta ise bok bulursun"dedim.

Sırıttı ruh hastası.

"Hırçın kadın...Severim"dedi.

"Ne kadar istiyorsun?"diye ekledi.

"Aylık 9 milyon Euro"

"Çüş!"

"Ucuz mal değiliz bebiş!"

"Tamam 7'de anlaşalım"

"8!"

"7 buçuk"

"8in altında yokum"dedim ve kapıya uzandığım anda kolumu tutmaya çalışacaktı ki koluna vurdum.

"Tamam sekiz"dedi.

"Anlaştık."dedim.

"Yarın şirkete gel"

"Emir verme bana yamultmayayım çenenin yayını!"dedim ve odadan çıktım.