BÖLÜM 32-ACI

Kısa bir bölüm oldu müsait değilim özür dilerim💝🌷

Bölümün şarkısı:

Ölümle Yaşam Arasında-Mavi Gri

TURAN'IN ANLATIMIYLA

"Mavi!"diye haykırdım.Bir anda bomba patlayınca şiddetle geriye savruldum.

Mikrofondan Mavi'nin sesi geldi.

"Anne!"

Hemen bağırdım.

"Aycalı!Eczane!"dedim.

Hüseyin ve Mehmet'e bağırdım.Sıhhiye uzmanı olan kişi onlardı.

Zorlukla ayağa kalktım ve evin arka bahçesinin oraya doğru koştum.

"Mavi!"

Yanına koştuğumda yüzüstü yerde kanlar içinde yatıyordu.

"Acil helikopter!Çok acil!"dedim.

"Şey Komutan'ım.Helikopter gelemez.Hava sisli"dedi Mustafa.

"Hay s*keyim!"dedim.

Mavi'nin üstünde olan cam parçalarını çıkartmaya çalıştım.

O sırada Mehmet ve Hüseyin koşarak buraya geldi.

Çantasındaki acil müdahale malzemelerini çıkarttı.

"Nabız yok!"

Tüm sesler sustu.

Hüseyin kalp masajına başlamışken öylece sevdiğim kadının acı çekişini izliyordum.

Hüseyin bir süre sonra suni teneffüse başladı.

Terlemiştim.

Stresten,korkudan,acıdan...

Kaskımı çıkarıp yere fırlattım.Üzeridmeki hücum yeleğini de çıkarttım.

"Başka yaralı varmı?!"dedim.

Herkes iyi olduğunu söyleyince birşey demedim.

"Nabız geri geldi!"dedi Mehmet.

Tüm sesler geri geldi.

Yarasına müdahale ederlerken öylece izliyordum.

"Çok kan kaybetmiş!"

İsmail koşarak geldi.

"Benim kanım uyuyor!"dedi.

"Mehmet sen hemen şırıngaya al şunun kanını en azından biraz da olsa işe yarar"dedi Hüseyin.

Derin nefes aldım.

Ve 2 gün boyunca destek gelmediği için Mavi'yi yaşatmak için savaş verdik...

🇹🇷🐺🌒

MAVİ'NİN ANLATIMIYLA

Gözlerimi ağır ağır açtığımda acı bütün vücudumu sardı.

Nefes alamıyordum,zorlukla elimi kaldırım burnuma doğru götürecektim ki elimi birisi geri yerine koydu.

"Uyandın"dedi yorgun bir sesle.

Bu Turan'dı.

Son anları hatırlayınca göz yaşlarım bir anda döküldü.

Kesik kesik anlar beynimdeydi.

Patlama,camdan atlamam,Turan'ın yanıma koşması,Hüseyin'in bana müdahaleleri...

O sırada kapı açıldı.

"Beyza!"

Abim gelmişti.Bir o birde annem bana Beyza derdi.

"Abi"dedim zorlukla belimde ve sırtımdaki ağrı keskinleşince inledim.

Yine kapı açılınca giren iki kişi ile göz yaşlarım hızlandı.

Turan'a baktım.

Gözleri kan çanağıydı.

Başımı sol tarafa çevirince yere çökmüş uyuklayan Hüseyin'i gördüm.

"Allah'ıma geberdim devrecik"dedi İbo.

"S*ktir git İbo"dedim.

"Yavrum!Kuzum!Ankara'dan nasıl geldim bilmiyorum.Bir telefon,'Mavi Binbaşı patlamadan 2. Kattan düştü yaşam mücadelesi veriyor'dediler.Öldüm öldüm"dedi Esra yatağımın yanına çökerken.

"Heryerim ağrıyor"dedim.

O sırada içeri doktor girdim.

"Sonunda uyanmışsınız Mavi Hanım."dedi.

"Bana ne oldu?Neremde ne var?En kısa ne zaman göreve dönebilirim?"dedim.

"Sakin olun.Sırtınız iki kırık var,sol bacağınızda ve sol kolunu kırılmış.2. derece yanıklar var,morluklar ve deri soyulmalarıda var.Maalesef 2 aydan önce göreve dönemezsiniz."deyince beynime kan fışkırdı.

"Ne?"diye bağırdığımda Hüseyin sıçrayarak uyandı.

"2 ay ne ya?İyiyim ben birkaç güne iyileşirim."dedim.

"Mavi Hanım,bu basit bir kaza değil maalesef.Oatlama çok yakınınızda olduğu için fazlasıyla yaranız var.Ayrıca kırıklarının tam iyileşmeden hiçbirşey yapamazsınız"dedi doktor.

Oflamakla yetindim.

"Ablam.İyi misin Ablam?"dedi Hüseyin endişeli sesiyle.

"İyiyim,iyiyim.Sakin ol"dedim.

"Çok korktum ablam.Sana birşey olacak diye.Söz bir daha bir bok yemeyeceğim ama sen bir daha bizi böyle korkutma"dedi.

Korktuğu fazlasıyla belliydi.

"Abla!"diye içeri giren Kartal ile herkes ona döndü.

"Uyanmış bana niye söylemediniz?İyimisin abla?"diyerek yanıma geldi.

"Herkes de de aynı soru.Benim kötü olduğum zaman mı var?Sapasağlam ablan.Sadece ufak bir kaç yara var.Ayrıca o diğerlerine söyle odaya geleceklerse sonra gelsinler,zaten oda iyice Tabur'a döndü"dedim.

"Beyza?Sen mi sapasağlam sın?Doktor az önce ne dedi Allah için."dedi abim.

Uyku ağır geliyordu.

"Uyandığımda Esra beni banyo yaptırs-"diyemeden uykuya daldım.

🐺🇹🇷🌒

Gözlerimi açıp geri kapattım.

Ve bir daha ve bir daha.

Acı tüm bedenimdeydi.

"Neredeyim?"dedim.

"Evdesin"dedi Turan.

Soluma bakınca yanımda uzandığını gördüm.

"Ne oldu?"dedim.

"3 haftadır uyuyorsun.2 saat önce eve geldik.Eskisinden daha iyisin"dedi.

"İğrenç kokuyorum beni banyo yaptırmısın?"dedim.

3 haftadır uyuyordum ve şaka gibiydi.

"Kendini iyi hissediyor musun güzelim?"dedi bana doğru dönerek merakla.

"O kadar şeyin ardında-"

"Sadece banyo yapmak istiyorum.Yaptırmayacaksan ben kendim yaparı-"diyerek doğrulmaya çalışınca inledim.

Karnımdaki yara acımıştı.

"Tamam yaptıracağım.Bekle"deyince geri uzandım.

Belimdeki ağrı yavaşça gitti.

Kıyafet ve havlu getirmişti.

Büyük bir özenle beni doğrultup yavaşca kucağına aldı ve banyoya götürdü.

Üzerimde kalpli pijamalar vardı ve baya kısaydı.

Esra'nın olduğuna kalıbımı basardım

Üzerimdeki kıyafetleri özenle dikkatle çıkardı ve duşakabine girdirdi.

Suyu sıcak ayarlayacakken elini tutup soğukta son seviyeye getirdim.

"Kızım manyak mısın?Buz gibi su!"dedi kafasından aşağı akmaya başlayan su ile geriye çekilirken.

"Evet manyağım"diye fısıldadım.

Hiç hâlim yoktu.

Şaçımı şampuanlamaya başlayınca ona öpücük yolladım.

Garip bir ilişkimiz vardı.

Uzaylı gibiydik.

"Soğuk suya dayanıklıdır"dedi Turan.

"Evet boşuna bordo bereli olmadık"dedim.

Hayır,küçükken babam beni zorla soğuk suya soktuğu için alışkınım.

Diyemedim...