...
Kural 13: Düşman dibimizde olabilir
...
Okuduğum bir kitapta bir kız yeni bir okula gidiyor ve gittiği gün okul karantinaya alınıyor.
Kız kendine bela mıknatısı diyor tüm belalar onu buluyor ve birde bir cinayeti saklıyorlar. Bir cesedi...
Bense yeni bir okula başlayan ama ruhum hep o okulda olan bir kızdım. Belayı çeken değil çektirten cinayetleri ortaya çıkaran bir kız olucaktım.
O hikayeyi okduğumda çok küçüktüm eski ama güzel bir kitaptı. Kız zorluklara rağmen mutluydu. Benim mutlu olacağımı...Hiç sanmıyorum orası upuzun bir meçhul tek istediğim Adalet. Güç onların olsun umrumda bile değil nede olsa kontorol bende...
Uyandım saat 07:09 geçiyordu içimde bir şeyler vardı sabah sabah hemen yataktan kalktım.
Hava sabahın erken saatleri olduğu için soğuktu dolabımdan siyah kapşonlu bir sivitsihirt ve uzun geniş siyah griye kaçan bir pantolon giydim güneş daha yeni doğuyordu ve hava kapalıydı.
Boy aynasından kendime baktım kapşonumu kafama geçirdim.
_Laros bir gezintiye nedersin_ Bilekliğime bastım laros bileklikten çıktı. "Gezinti mi sabah sabah sen şakamı sın arkadaşım"
_Biraz sesini kıs çok sesin çıkıyor herkes daha uyuyor_
"İyi kide diyon herkes uyuyor biz de uyalım."
_Ama bizim yerine getirmemiz gereken sorumluluklarımız var_
"Tamam ya uf biraz daha uyku modunda kalsaydım bak şarzım 98 onu bir yüz yapsaydık"
_Hadi Laros sonra şarj olursun_
"Of ya tamam" Odama geldiklerinde beni görmezlerse korkmasınlar diye dolabımdan
Bilekliğime bastım ve tekrar bir Hava muhafızı oldum. Balkondan gizlice dışarı çıktım.
Yağmur çilliyordu Avrupa yakasında yıldırımlar çakıyordu sonra bir anda yağmur bastırdı. İstanbulda en çok sevdiğim yere uçtum Galata kulesine çatisına indim
Bilekliğimde Claxe sinyal gönderdim. Bi yarım saat sonra Clax sarmaşıklarla yanıma geldi.
"Hayırlı sabahlar prenses erkencisin" Şaşkın gözlerle baktım "Bir dakika geleceğinden bu kadar emin değildim bu saatte uyanık mıydın." Elini cebine götürdü
"Evet bende sana haber verecektim notlardan biri bende kalmış al" Not kağıdını bana uzattı "Sağol" Küçük eski sarı kağıdı aldım
Clax merakla "Peki bir şey bulabildin mi notta ne yazıyordu"
Elimi yüzüme vurdum "Diğer notu almayı unuttum"
"Ben fotoğraf çektim" Bilekliğimde bir ses geldi "Laros" Bilekliğime bastım ve Laros dışarı çıktı
Laros gerçektende benim gözük meyeceğim şeklide masmın üstüne koyduğum notun fotoğrafını çekmişti.
Fotoğrafta yazanları Clax okuduğunda kafası karışmıştı.
Sizden tek istediğim bana bilekliklerinizi vermeniz.
Bana bilekliklerinizi verin bende sizi rahat bırakayım Yoksa sonunuz diğer muhafızlar gibi olur süreniz başladı kum saati dolmadan bilekliklerinizi verin çünkü zaman daralıyor
Clax bir anda ayağı kalktı. Ve bağırarak
"Ne diyor bu piskopat manyak ne diyor böyle bulalım şunu nerede" Tükürerek bağırıyordu bu kadar fazla bir tepki vermesini beklemiyordum. Şu anda tam galata kulesinin çatısında oturuyorduk o bir anda ayağı kalkınca sarsıldı az daha dengesini kaybedip düşecekti manyak.
"Olamam sakin makin adamsa çıksın karşımıza bu kimki bizi tehdit ediyor oros** herif"
"Allahım yarabbim ya" Şimşek çaktı. Yağmur yavaş yavaş artışa geçmişti
"Clax şu diğer nota da bakalım mı"
"Evet evet bakalım ona hiç açıp bakmadım" Notu açtığımızda hemen hemen aynı cümleler vardı. Clax bilkliğin den Sila yı çıkardı Sila,Laros,ben ve Clax not kağıdına baktık notta
Muhafızlar beni görmezden mi geliyorsunuz yoksa notlarımı bile bulamıyormusunuz ah üzüldüm yapmayın canım. Vaktiniz daralıyor Bilklikleri verdiniz verdiniz veremediniz sizinle beraber sadece İstanbul değil tüm dünya'nın sonu gelir madem kahramancılık yapmak istiyorsunuz bileklikleri verin gitsin eğer vermezsiniz canınız çok pis yanacak özelikle yakınlarınızdan çevrenize bakın size ihanet edicek çok insan var. Zaman daralıyor tik tak tik tak
"Bu arkadaşın derdi ne tam olarak bileklikleri alsa bile kırsttaller olmadan hiç bir şey yapamayacağnı bilmiyor mu"
Sila Clax'in bilekliğinden çıkıp "Laros sesiz ol her an biz duyabilirler"
Nefes verdim "Sila haklı bizi duyabilirler hatta bizi görüyor olabilirler dikkat etmek lazım. Ben şu notu alıyorum Clax" İkimizde çatının üzerinden kalktık yağmur azalmıştı
"Hııı sanada" Sarmaşıklaıyla atlaya zıplaya gitti "Köpek" diye mırıldandım. Gökyüzüne bulutların en üstüne uçtum kimse beni görmesin diye. Zaten yağmurda hiç bir yer belli olmuyordu ama işimi tedbire aldım.
Sonra balkona girdim balkon kapısını kapatıp tekrar eski halime döndüm Laros benim yüzüme baktı ilk başta afalladım sonra _Sence ne yapmalıyız Laros_ "Hiç bir fikrim yok. Sadece etrafındaki insanlara dikkat et" _Peki_ Notu komidimin alt çekemceme diğer notla kum saatin yanına koydum. Saat hala erkendi o yüzden pijamalarımı giyip tekrar yatağıma geçip uyudum.
...
...
"Hadi Melisaa Çabuk" Ayşe abla ve Feride tarafından zorla AVM ye götürüldüm bir sürü kıyafet seçtiler tabikide sonra istediğim şeyi alabildim siyah uzun kollu dizimin altına kadar gelen fırfırlı bir elbise aldım. Hafif dalgalı kahverengi saçlarımı serbest bıraktım. Ayşe abla zorla makyaj yapayım filan dedi. Tabikide reddettim sadece gözlerime rimel sürdü ve dudak parlatıcı makyaj yapmayı seven bir insan değilim küçük siyah bir çanta ve kısa topukları olan siyah spor ayakkabı onuda ben seçtim bıraksaydım kolum kadar uzun topuklu alıcaklardı bide seçtikleri renkde turuncu pembe cırtlak yeşil böyle fosforlu renkler hiç sevmem siyah iyidir asil bir renk.
"Hadi kızım Melisa hızlı yürü!!! Kalburda durma" Ay bi bittmedi sabahtan beridir beynimi yedi. "Ahh kızım ya böyle sanki cenazeye gider gibi siyah giydin" Ya çıldırtacak bu kadın beni kendiside sanki defileye gidiyor beyaz beyaz yırtmaçlı elbise giydi.
"Hayatım şunu düzeltir misin" babam kıravatını tutmuş Ferideden kıravatı için yardım istiyordu. "Gel yapayım" Ben kapıya çıktım bir tanede deri ceket aldım üstüme tamam garip olabilir deri ceket spor ayakkabı çanta ve kısa elbise garip ama garip şeyleri severim "Hazırsanız çıkalım" babam kapıya çıktı hepimiz arabaya bindik. Ayşe abla bana el salladı ve benim duyabileceğim bir sesle "Hadi göreyim seni"
El salladım ve Ahmet abi arabayı çalıştırdı. Ayşe abla bana sabahtan beri yemekte nasıl davranmalıyım ne yapmalıyım nasıl yemek yerim bana yemek yeme dersi dik durma gibi dersler verdi. Feride yanimda oturuyordu. "Melisa gerçekten deri ceketmi giyidin kızım neyse" Umursamadım bile.
Yol boyunca pencere den dışarı baktım trafik vardı sonra biraz yağmur çilledi restoranta geldiğimizde Salih amca ve ailesi vardı ve evet Berk te ordaydı oda benim gibi siyah pantolon ve deri ceket giyinmişti benimle neden aynı giydiki nefret ederim biriyle aynı şeyleri giyimekten.
Altı kişilik bir masa bir tarafında Salih amca eşi, ve oğlu vardı ortada Salih amca sol tarafında Berk sağ tarafında eşi oturyordu. El tokalaşma filan Berkin babası Ferideyle el tokalaşmak yerinde elini göğsüne koydu başını hafif eydi ilginçtii. Berk daha önce koşu yarışında da yapmıştı. Babam kulağıma fısıldadı.
"Kızım arkadaşınla tokalşsana." İstemeye istemeye Elimi uzattım. Oda babası gibi ellerini göğüsüne koyarak başını hafif eydi. Analdım onlar böyle selamlaşıyordu. Bende aynısını yaptım. Salih amca bize gülimsiyerek baktı. Babam ise anlamamıştı. Salih amca nın eşi "Oturun ayakta kaldınız" Hep beraber sandalyelere oturduk ben tam Berkin karşısında oturdum babam sağımda babamın diğer tarafında Feride cadısı Feridenin karşısında ismini yeni öğrendiğim Salih amca nın eşi Sevda hanım Sevda hanımın yanında eşi Salih amca Salih amcanın yaninda Berk vardı. Restorant şık güzel temiz bir mekandı.
Yemeklerimizi söyledik ben makarna salatası istedim zorla Feride evdeyken söylediği şey şuydu "Düzgün şeyler istiyorsun tamammı salata filan yada makrna filan tamam"
Sevda abla okulumu sordu. Sanırım bilmiyordu oğluyla aynı okula gittiğimi. Feride Sevda ablaya doğru fısıldayarak "O konuşamıyor dilsiz" Sevda abla bana bakrak sesizce "Ay kıyamam ay geçmiş olsun"
"Sağol sağol Sevdacım öyle işte" "Nasıl oldu doğuştan filan mı" Feride fısıldayarak"Yok kardeşi geçen sene vefat ettikten sonra oldu" Babam benim üzüldüğümü gördükten sonra Feridenin kolunu dürttü "Feride sus Melisa duyuyor" "Ay canım ne"
"Melisa Benim gittiğim Başarı kolejine gidiyor" Berkin kurduğu cümle ile beraber yediğim makarna ağzımda kaldı öksürmeye başladım.
"Melisa iyi misin kızım" Kafamı yukarı aşağı salladım su içtikten sonra kendime geldim. _Öküz öyle söylenir mi salak ya kötü kötü konuşturuyor._
"İyi misin Melisa" Bana bakarak kafasını biraz eydi Sadece kafamı salliyabildim konuşsaydım yüzüne yumruğu geçircektim. 'Zıggımmm iyim' Filan diyesim vardı.
"İyi nerde kalmıştım heh aynı sınıftayız" Ağzına küçük bir köfte attı. Sevda abla
"Ah ne güzel o zaman siz birbirinizi tanıyorsunuz." "Evet annecim"
"Melisa daha önceden fen lisesine gidiyordu sonra koleje nakilini aldık" Bi sen yorum yapmassan harika olucak Feride
Salih amca bana bakarak "Neden nakilini aldırdınız akademik bir durummu" kafamı salladım "Anladım" Sevda hanım beni bir süzdü "Maşallah çok güzel bir kız Melisa rabbim nazarlardan saklasın" Tebessüm ettim elimle kendisini gösterdim o sizin güzelliğiniz der gibi
Berk annesine çok benziyordu Sevda hanımın Berk gibi kumral saçları ve ela gözleri Annesiyle birbirlerine çok benziyorlardı.
"Teşekkür ederim canım maşallah sana aynı annesi" Tebessümüm son iki kelimeden sonra soldu
Herkes benim annemi Feride olduğunu sanıyordu ama bırak geni fiziksel olarak bile benzemiyorduk onun gözleri renkli benim ki ise kahverengi o sarışın bense esmerdim alaka eksi sonsuz filandı
"Sağol sevdacım" Berk ve Salih amca bir bana birde Ferideye baktılar sonra yemeklerine devam ettiler. Herkes yemekleri yedi herkes birbiriyle konuştu Berk ve bende oturduk büyüklerin konuşmaları sohbetlerini dinliyorduk arada Berk de sohbete giriyordu bende yemeğimi yemişim oturuyordum. Telefonumu elime aldığımda babam kızıyordu. Babama mesaj attım
Baba ben lavaboya gidiyorum lavabo ne tarafta sorsana
"Salih lavabo ne tarafta" "ileride sağıda" kafamı teşekkür amaçlı Hafif egidim masadan kalkıp lavaboya girdim. Telefonumuda yanıma almıştım. Telfonuma özel numaradan mesaj gelmişti
Ne benim burda olduğumu biliyormu bu X mi
...
"İzninizle bende bahçeye çıkayım hemen geliyorum"
Bahçeye çıktım özel numaradan bir mesaj vardı bu kimdi ki
Bu kim kim bana mesaj atarki Melisa mı yok o ne alaka canım o öyle bir şey yapacak biri değil. Bununla sonra ilgilenicem.
...
Berk bahçeden restoranta masaya dönmüştü. Melisada lavabodan dönmüştü. İkiside karşı karşıya geldiklerinde ikiside afallamiştı. İkiside korkuyordu ya gerçekten onların bir muhafız oldukları öğrenilirse
Melisa içinde acaba X Berk mi diye düşünürken Berk bu mesajı yollayan Melisa mı diye düşünüyordu. Bu mesajı kim yollamıştı gerçekten mesajları X mi yolladı. İkiside masaya geçti oturdu ikiside birbirine tiksinti ile merak arasında birbirlerine bakıyorlardı.
"Bu da kim biri bana özel numaradan bir mesaj atmış" Sevda hanımım telfonda birisinin ona mesaj attığını söylüyordu sonra tüm restoranttaki insanalrın telefonları sıraya çalmaya başladı.
Herkese bu mesajdan gelmişti herkes endişeliydi Biri restoranttaki herkese özel numaradan aynı mesajı atmıştı.
"Bu kim 'çok yakınındayım' demiş" Melisa ve Berk birbirlerine karşı şüphe ediyorlardı.
Feride"Banada demiş" Ferideye de böyle bir mesaj gelmişti. Berk babasına melisada kendi babasına telefonlarını aynı anda açıp mesajı babalarına göstermislerdi Salih bey biranda biraz yüksek sesle " Bu kim ki herkese mesaj atıyor" Sonra herkese tekrardan bir mesaj geldi
Aranızdan iki kişi bir süper kahraman yeni kahramanlar adları Air ve Clax onları bana bulursanız ve getirirseniz dileyin benden ne dilersiniz
Mesajda aynen böyle yazıyordu Melisa şoklar altındaydı Clax de mi buradaydı Bu X miydi isimlerinin Air ve Clax olduğunu nerden biliyordu Melisa telefonunu değiştirmeye karar verdi.
Çetin bey "Yeni kahramanlar burdalarmıymış" Salih bey "Eve gidelim bu olayı polislere bildirelim onlar halletsin"
İki aliede aynı anda kalktı. Polisler geldi herkesin ifadesini alıp evlerine gönderdi. Melisa, Feride arabaya bindi "Dikkat edin Sevdacım"
"Sizde dikkat edin valla böyle bir şey olacağını bilmiyorduk normalde burası çok güzel bir yerdi böyle bir şeyle bizde ilk defa karşılaştık."
"Olsun yapıcak bir şey yok başka zamana artık" Salih bey, Çetin bey ve Berk te arabanın yanında konuşuyorlardı Sevda hanımda Salih beyin yanına gitmişti
"Çetin dikkat edin valla biz böyle olacağını bilmiyorduk" "Olsun sizinle bir ilgisi yokki sanki siz yaptınız bir şey olmaz baska zamana bizede bekleriz buyrun gelin"
"İnşallah dikkat edin" tokalaştıktan sonra Salih bey eşini Arabaya bindirdi.
Çetin bey de Berkle özel bir şey konuşuyorlardı Melisa onlara arabanın camından bakıyordu Feride ise arabada mesajla ilgili konuşup konuşup şoför Ahmetin başını şişiriyordu. Herkes arabasına binip gitti. Çetin bey "Ahmet sanada özel numaradan mesaj geldi mi"
"Herkes telefonlarını kapatsın ve bana versin"
"Özel numara dan mesaj atan kişi bizi takip ediyor olabilir telefonlarımızdan herşeyimize ulaşabilirler hesaplarımıza adresimize aklımıza gelebilecek herşeye verin telefonları" Herkes telefonlarını kapatıp Çetin beye verdi Çetin bey telefonlari aldı "Ahmet sağa çek oğlum" Ahmet anlamasada Arabayı sağa çekti ön koltukta oturan Çetin bey camını açıp yolun dışına yeşilliklere telefonları attı.
"Bu telefonları kullanamayız yeni telefonlar alıncak"
"Evet dördümüzede Ahmet telefonunda önemli bir şey varmıydı"
"Hayır Çetin bey" "İyi Önemli bir şey olsaydı insanlar gelip bulursa diye buraya ekip göndericem telefonları imha edicekler konu kapanmıştır yeni telefonları sipariş ederiz getiriler Ahmet oğlum sür eve" "Tabi Çetin bey" Ahmet arabayı eve sürdü eve gittiler Feride çok yorgun olduğu için odasına gitti Melisa koltukta babasının karşısına oturdu babası Ahmet'in kardeşi Ayşeye ve annesinine konuyu özetle geçti. Çetin bey
"Ayşe kızım çalışma odamın masanın çekmecesinden Yedek telefonu getirir misin" "Tabi Çetin bey" Ayşe çalışma odasına gidip Çetin beyin yedek telefonunu getirdi
"Buyrun Çetin bey" "Sağol kızım birde soğuk su varsa getirir misin"
"Tabikide hemen getiriyorum" Melisa işaret dilini kullanarak
Çetin bey kızına baktı söylediği şeyleri anlamaya çalıştıktan sonra
"Bilmiyorum kızım şuan size yeni telefonları istetiyorum yarın gelir sen git uyu geç oldu sen kafana takma"
Melisa kafasını salladı babasına sarıldı sonra odasına gitti
...
Odama gittim yatağıma yattım Hala kafamda oturmayan şeyler vardı. Ne yapmalıyım Clax gerçekten orda mıydı
Yeni gelicek olan telefonumu koruma altına almalıydım daha dikkatli olmak zorundaydım.
Larosu bilekliğimdn çıkardım. _Laros Clax orda mıydı Silayı gördün mü Mesajı X mi attı
X se eğer neden herkese attı_ X
"Sizin bilekliklerinizin sinyalini alıyor gibi birinin bileklik sinyalini aldıysa hepinizinkini alır. Claxi görmedim fakat Sila nın enerjisini hissettim onlar da ordaydı X sizin gizli kimliklerinizi bilmediği için herkese mesaj attı artık dikkatli olmalısınız bilekliğin enerjisini kapatmalısın ki senin bilekliğinin sinyalini bulamasın anladın"
_O zaman bilekliğimi kapatıyorum_
"Aynen bu arada içinden şu anda o çocuğu geçiriyorsun ismi Berk olan çocuğu" _Ne alaka hiç de bile_ "He he kesin tamam neyse bu arda şunuda söyliyeyim bilkeligini kapattığında bende senin ne yaptığını göremem çünkü bilekliğin uyku modunda olur" _Yaa uf bak bu olmadı_ "Melisa içinden bana cevap verken bir yanından başka şeyler d
üşünüyorsun"_Ama içimden sana cevap vermek yada konuşmak çok zor_
_Ne yapayım müziği çok iyiydi_
"Afff neyse hadi uyu ve bilkeliğini uyku moduna alda bizde tam uyyalım"
_Tamam iyi geceler_ Bilekliğimi kapatıp uyudum
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
1.49k Okunma |
143 Oy |
0 Takip |
25 Bölümlü Kitap |