19. Bölüm

18.BÖLÜM YARIŞMA

Rynialight
rynialight

18.BÖLÜM YARIŞMA

 

Kural 18:Harakete geçmek lazım ama doğru zamanda...

 

...

 

Nöbetçi kıza teşekkür edip kaşar kızlar grubuna mesaj attım

 

_Bu ne biçim isim ya hangi yıldayız ya_

 

Kızlar acill benimle bahçede buluşun.

 

Mesaj herkes tarafından okundu. Merdivenden aşağı inerken Merve'yle karşılaştım "Melisa neler oluyor"

Bahçeye doğru indik hızlı adımlarla. Eylül bankta oturmuş bekliyordu. Serada bir elini beline diğer elini çenesine koymuş bankın önünde bir ordan oraya yürüyordu bizi gördüğünde "Heh ay sonunda ay çatlatma ne oldu söyle bir şey mi oldu yoksa Adalarlamı bir şey mi oldu" Sera korkarak kolumu tutu,beni banka otutturdu Eylül sağımda Merve sol yanımda Sera tam önüme doğru eğildi "Bak bir şey mi yaptılar bak bu sefer dalarım ben" Merve "Sera sus da kız anlatsın"

Telefondan guruba yazdım

 

Müzik yarışmasına katılalım

 

Telefonlara bildirim gelince hepsi telefonlarına baktı ve aynı anda

 

"Neee"

"Neee"

"Neee"

 

Sera "Kızım sen kafayı yemişsin"

 

Merve "Sen çıldırdın mı biz nasıl şarkı söyliyelim ve bunun için mi çağırdın"

 

Sera "Sen kesinlikle kafayı sıyırmışsın hayatta olamaz"

 

Merve "Bide Buse Aktoprak jüriyken hemde Adalara karşı Kesinlikle rezil oluruz"

 

"Mahvolruz biteriz ahada şuraya yazıyorum biz bu okuldan mezun olana kadar bizim dedikodumuz yaparlar ayriyeten ayrımcılık yaparlar"

 

Niye bunlar cani mi, salak mı

 

Merve mesaja baktı

 

"Evet bunlar cani, vicdansız ayriyeten salak ve dahası"

Sesini kısarak "Bunlardan herşey bekelenir dimi Eylül...Eylül bir şey desene Eylül" Eylül bir elini çenesine koymu bahçenin zeminine baka kalmıştı. Gözlerini yerden ayırmadan

 

"Olur aslında katılabiliriz yani benim için hava hoş"

 

Sera yapamcık gülerek

"Ee tabi hanım efendi için hava hoş. Yüz yılda bir ilk. Anlaşılan bu arkadaşımızda sahnede rezil olmak istiyor eeee tamam Eylül o zaman kanka sen rezil ol Adalara karşı Hemde Buse nin önünde"

 

"Ya abartmayın sanki ne iki çıkıp şarkı söyleyip dans ediceksinz sanki ne tamam ben elektro gitar çalarım"

 

"Abartmayalım mı kanka. Tekerleme söylemeyicez herkesin önünde şarkı söylicez düzgün ve güzel bir şekilde anladın mı"

 

"Hanım efendi gitar çalıyor ya ondan bu kadar rahat abi bizde müzik kulağı bile yok"

 

Eylül bana döndü "Melisa müzik kulağın nasıl"

 

Sesim varken şarkı söylüyordum ve yani herkes beğeniyordu şimdi olmayan sesimi övmeyim yani annem sağolun ama piyano çalabiliyorum size öyle yardımcı olurum

 

"Abi elektro gitar ve piano arasında dağlar kadar fark var"

 

O zaman MLZEM dersine hazır olun

 

Merve bana döndü "MLZEM dersi ne kanka"

 

MeLisa nın Zor Eğitimli Müzik dersi. Hadi müzik salonuna size yardım edicem

 

Öğle arası olduğu için teneffüs 40 dakika Müzik salonuna gittik. Kızlara müzik dersi verdim Eylül hiç fena değildi Kalın bir sesi vardı ayrıyetten mükemmel rep yapabiliyor.

 

Merve olucak inanıyorum

Ama Sera yeteniğin farkında bile değildi sesi çok güzel ve narindi istese onu kalında yapabiliyordu Eylül esnek bir kız olduğu için rahat dans edebiliyordu. Merve zaten taekwondodan dolayı esnekti korgrafileri öğrense oldu bu iş

Sera zamanla olucaktı zaten hepsi zayıf kızlardı ama Sera biraz kilo alsa iyi olurdu çok aşırı zayıftı. Genel olarak iyilerdi bana bakarsak krografi öğrenirsem tamam. Şarkı söyleme konusunu zaten atla kendimi zorladım olmadı ses yok sadece "Ahhh" bu kadar

Müzik hocasına isimlerimizi yazdırdık. Adalar ise kendilerine hoca arıyorlarmış pek bulucakalarını sanmıyorum.

 

Okul çıkışında hocalardan ve ailelerimzden izin alıp müzik odasında çalıştık okul 4 te bitti biz 5 buçukta bitirdik. Okuldan çıkarken tek başıma eve gittim. Ahmet abinin gelmemesini söylemiştim. Okulumuzun yanıdaki ara sokaktan otobüs durağına gitmem gerekiyordu. Ara sokaktan geçerken tanıdık yüzler gördüm. Beni bekliyorlarmış. Ada ve çetesi

Ada bir ayağını ve sırtını duvara yaslamış, kollarını göğsünde bağlamıştı. Selin ve Denizde beni gördüklerinde Adanın kolunu dürttüler. Ada beni gördüğünde yüzünde korkunç bir gülümseme vardı.

_Ne vardı sanki neden eve arabayla gitmedik_

 

Ada doğruldu bana doğru gelmeye başladı. Öne gelen saçlarnı kulaklarının arkasına koydu ve "Ooo güzellik gelmiş. Sessiz kuzumuz"

Deniz "Yanlış oldu Adacım bu sefer kuzu değil kurban" Üçüde gülmeye başladı. Ellerimi yumruk yaptım. Üçü üzerime saldırdı.Önce gelen Denizdi çantamla vurdum. Baya vurdum kız dengesini kaybedip yere düştü. Deniz yerde inliyordu. Bir çantayla böyle olduysa bu kızı ellemeyin ölür. Çıt kırıldım.

Sonra üzerime Selin geldi. Kolunu çevirdim ama o benim taktiklerimi anlamıştı. Ben onun kolunu çevirirken kurtuldu ve iki kolumu birden çevirip arkamda tuttu yüz üstü duvara yapıştırdı. Saçlarım uzun ve açıktı bu yüzden benim kollarımı arkadan tutarken saçlarımı acıtmıştı. Ağzımdsn küçük inleme sesi çıktı. Selin halinden mutluydu.

"Oyun sonu Melisacım Ada buyur tatlım" Selin arkamdan kollarımı tutarken ve ben duvara yüz üstü yapışıken kafamı sağ omzuma yatırımya çalıştım. Ada sol tarafımdan gelmiş yüzüme bakmaya çalışordu. "Aaa hadi ama prenses görelim o güzel yüzünü" Ada ellerini saçlarımda gezdirdi. Yüzüm hala sağa dönüktü. Yüzümü sola ona döndürdüm. Ve yüzüne tükürdüm. Büyük bir tükürüktü. Ama sağa kayarak tükürükten kurtuldu. Tükürüğüm boşluğa yere zemine düştü.

 

"Ahh Melisa" Çenemi sıkıca tuttu ve konuşmaya başladı.

"Bir daha yoluma çıkarsan gebertmek yerine öldürürüm seni"

_Tabi biz önce davranamssak. Sema kendine gell_

 

Ada çenemi bıraktı ve yüzüme sert bir tokat attı. Tokatı umrumda bile değildi. Ada arkasını döndü. Okul çantasının yanına gitti. Su içti.

_Güzel bir fırsat_

Düşüncelerimden kurtulmaya çalıştım ve bir anda harekete geçtim. Selin kollarımı arkadan tuttuğu için önce ondan kurtulmalıydım. Bende öyle yaptım. Kollarımı önüme çektim ve hızlı bir şekilde onun kollarını tutarak yanından sıyrıldım ve onu duvara yüz üstü yapıştırdım. Şimdi artık o inliyordu. Ada su içerken bize baktı. Su içmesi bittikten sonra

"Bir kerede başarın ya" Deniz hala inliyordu. Denize dikkatli baktığımda çantamın ucuna bir iğne koymuştum o iğne Denize çantayla vurarken iğne onun sağ kolunu çizmiş ve kanatmıştı. Beyaz okul forması biraz bir kaç damla kan olmuştu. Ada üzerime yürüdü Selini onun üzerine attım ve çantamı yerden alıp koşabildiğim kadar otobüs durağına koştum. Bu kaçamak değildi ertelemekti. Eşit değildi benim işim sadece Adaylaydı diğerlerini karıştırmasada olurudu. Durağa geçtiğimde yağmur yağmaya başladı. Otobüs 5 dakika sonra geldi. Duraktaki insanlar bana biraz garip ve endişeli bakıyorlardı. Yüzüm kıpkırmızı olduğu içindi. Pek umursamadım. Şansıma otobüste boş koltuk vardı. İstanbul'da genelde böyle şeyler olmazdı. Nadir anlardandı otobüste boş koltuk. Hemen cam kenarına oturdum kulaklığımı takıp cama yaslandım. Yağmur... Gökyüzü ağlıyordu

 

Saat altıda evdeydim. Üstümü başımı değiştirdim,duş aldım, yemeğimi yedim ,ödevleri hallettim saat dokuzudu. Sesimi zorladım sonra Air olarak dışarda 15 dakika kadar uçtum sonra bir karar aldım...

 

...

 

(3 gün sonra Okul

6 Ekim Pazartesi)

Yazarın anlatımıyla:

 

Müdür ofisinin

Kapı çalındı. Müdür gel dedikten sonra Ada ve arkadaşları müdürün odasına girdiler.

 

"Hocam kusura bakmayın rahatsız ettik ama Müzik hocası için"

 

"Merak etmeyin kızlar size bu sefer düzgün bir hoca bulcam çoktan aramaya başladım size en düzgün hocayı getircem"

 

"Teşekkür ederiz hocam sağolun müsadenizle"

 

Adalar müdürün odasından ayrıldı

 

(Bahçe)

 

Sera endişeli bir sesle "Melisa neden gelmedi"

Merve gözlerini yere dikmiş "Acaba bir işi mi çıktı"

"Bence bu kıza güvenmemeliydik"

"Eylülll"

"Eylülll"

Eylül gözlerini açarak "Nee" dedi

Merve uflayarak bahçedeki bankın etrafında volta atıyordu.

 

Kızlarrr gurubundan mesajınız var

 

Melisa: Kızlar bana dua edin sağlıksal bir durum oldu ama merak etmeyin en yakın zamanda okula gelicem bugün rapor alıcam siz çalışın tamam mı

 

Merve: Sen iyi misin

 

Melisa: iyim siz beni merak etmeyin

 

Sera: Tamam dikkat et Meloşum

 

Melisa: tamam hadi dikkat edin kendinize

 

Eylül: Sende

 

Kızlar Melisa için endişe ediyorlardı

"Allahım nolur Melisa hemen iyileşip gelsin"

 

Ama aslında bilmiyorlardı

Melisanın ameliyata girip ölüp ölmiyeceğini

 

...

 

(7 Ekim Salı)

 

Müdürün kapısı çalındı. "Gel"

Sesini duyan Adalar müdürün odasına girdi

 

"Hocam bizi çağırmışsınız"

"Evet gelin kızlar Size profesyonel bir hoca buldum ayrıca başarılı biri. Melis Karaçam sizin yeni geçici öğretmeniniz. Hemen hemen sizin yaşlarda 19 yaşında New Yorkta okuyor değişim öğrencisi konservatuar bölümünde. Ayrıca Avrupa'da solo kadın şarkıcı katagorisinde 2. Kadın solo türkiye 1. liği var ayrıyetten balerin ve özel dans dersleri ve diksiyon,ses dersleride veriyo. Şuanda üniversite okuyor ayriyeten New York'ta bir çizgi filmde bir karakteri seslendiriyor. Dublaj sanatçısı New York'tan sizin için Türkiye ye gelicek nedersiniz olurmu. Bakın daha önce bir çok öğrenciye eğitim vermiş ve öğrencileri yarışmalarda 1. Veya 2. Olmuş 3. den aşağısı yok. Güvenilir biri. İnternete sorduğunuzda bile çıkıyor. Eee Kararınız nedir"

 

Kızlar duydukları üzerine şok üstüne şok yaşıyorlardı Deniz

"Üçüncülükten aşağısı yokmuymuş"

Denizin sesi küçük çocuklar gibi çıkmıştı bu yüzden odadaki herkesin gülmesine yol açmıştı Selin Denizin bonus kafasınıa hafifçe vurarak "Ya Deniz ya" Ada ciddileşip

"Hocam güvenilir biriyse o zaman olur kabul ediyoruz dimi kızlar" Ada kızlara döndü

"Evet"

"Evet hocam"

"Tamam kızlar. Zaten güvenilir biri merak etmeyin siz tamam. Zaten şuanda İstanbuldaymış 1 hafta önce Türkiye ye gelmiş yarın dersleriniz başlar. Çıkabilirsiniz ben size haber veririm"

 

"Tamam hocam sağolun"

"Teşekkür ederiz hocam"

"Kolay gelsin"

"Selin kapıyı kapat kızım"

"Tamam Hocam"

 

Kızlar koridora çıktılar

Deniz "Ay keşke hocanın fotoğrafıni gösterseydi"

Ada "Aaa doğru kız niye istemedik"

"Acaba sorsak mı... İnternetten bakalım"

Kızlar internete baktılar. Kız var ama görüntüsü, fotoğrafı yoktu. Deniz kafasını biraz yana yatırarak "Belki fotoğraf çekilmeyi sevmiyordur" Ada biraz şüphe etsede pek takamdılar ve sınıflarına döndüler.

 

...

 

Müzik odası

 

"Merve Melisa bu şarkıya çalışalım dedi dimi"

Sera şarkıyı telefonundan bulmuş Merve'ye uzatıyordu Eylül ise dans için ısınıyordu

Merve telefona baktı

"Evet bu"

"Bu şarkı çok eski değilmi"

Eylül ısınma hareketlerini yaparken bir yandanda Seraya cevap verdi "Eski ama güzel bir şarkı ben onu dinledim ve koreografileride Melisa'nın gösterdiği şekilde ezberledim zaten kolay"

"Emin misin kolay olduğuna"

Eylül doğruldu karşıdaki boy aynasına bakarak kızlara cevap verdi

"Yani biraz"

"Hehe aynen kanka biraz"

Merve elini az işareti yaptı

Sera "Neyse hadi çalışalım bu arada bu şarkının arkasında rahh diye sesler geliyor ya onu Melisa yapıcakmış dedi bari onu ben yapayım"

Merve "Tamam fark etmez zaten bir sürü part var o yerleri Melisa söyler. Hadi biz çalışmaya başlayalım bir saat var sonra başka öğrenciler çalışacakmış burda hadi hızlı"

 

30 dakika sonra

Kızlar yorgun halde yerlere yığılmışlardı

Sera nefes nefese yerde uzanmış "Ben bitttiimm"

Merve duvara yaslandı suyunu eline aldı "Bende"

Eylül piyanonun üstüne oturdu ayaklarını uzatmış su içiyordu

Nefes nefese "Kızlar son 27 dakika mız var sonra diğer öğrenciler gelicek hadi az kaldı oluyor"

 

Kızlar müziği açıp aynaya bakarak danslarına devam ettiler. Bir yandanda Melisaya göstermek için kameraya kayıt ediyorlardı

 

29 dakika sonra başka bir öğrenci gurubu geldi

"Merve süre doldu sıra bizde"

"Tamam bir dakika Ömer siz eşyalarınızı enstrümanları kurun bizde toplanalım hadi Eylül"

"Kızlar hadi fotoğraf çekilelim"

Sera boy aynasından kamerasını açmış fotoğraf çekiyordu "Ay Sera tamam"

Kızlar bir fotoğraf çektikten sonra kameraları ve eşyaları alıp müzik odasından çıktılar.

 

...

8 Ekim Çarşamba

 

Kızlar sabah 9 buçukta gelip müzik odasına ders yapmaya geldiler. Hem dans hemde seslerini düzeltiyorlardı. Melisayada ses atıp Melisada onları nerde ne yapılması gerektiğini mesaj olarak iletiyordu. Sera Melisanın yazdığı mesajlara tekrar baktı Sera bir şeylerden şüphe ediyordu "Kızlar"

Kızlar Sera ya döndü "Ne oldu Sera"

"Sera betin benzin atmış ne oldu" Sera konuşamadı sonra "Sizcede Melisa nın mesajları garip değil mi"

Eylül "Nasıl yani"

"Sanki o değilde başka biri yazıyormuş baksanıza mesajlara. Melisa her kelimeyi ayrı ayrı yazmaz tüm mesajı bir kere atar"

Eylül kaşı tek havada "Nasıl yani"

 

"Bakın bu Melisa'nın geçen attığı mesajlar

 

Melisa: Kızlar biz bu kimya ödevini nasıl yapıcaktık bide 7 sayfa yazı yazın demiş performans ödevi tam olarak neydi biri anlatabilir mi

"Bakın bu mesajı geçen haftalarda filan yazmış ve bir mesaja bir çok soru sığdırmış bakın diğer mesajlarda ne yazmış geçen hafta"

 

Melisa: Ya kamp ben hiç beğenmedim Deniz zaten mahvetti beni bide gece garip garip sesler çıkartıyordu bide gözü açık uyuyordu nefes alma sesi olmasa kız öldü sancaktım gerçekten avv

 

"Bakın kapmtan sonra yazmış bu mesajı bakın diğer mesajlara"

 

Kızlar Melisa nın yazdığı mesajları okudu

 

"Bide bugün attığı mesajlara bakın"

 

Melisa: kızlar

 

Bakın

 

Dikkatli

 

Yapın

 

Olurmu

 

Bide 

 

Bak

 

Eylül

 

Güzel

 

Yapıyor

 

Şu Kol

 

Kısmını

 

Seslerinizde

 

Dikkatli

 

Kullanın

 

Ve Nefes

 

Alış

 

Verişlerinize

 

Dikkat

 

Edin 

 

Eylül saçlarını düzeltti "Abi bune ya taksit taksit vermiş"

Merve diğer mesajlara bakarak "Harbiden neden daha önce fark etmedik"

 

"Yaa ne dedim ben size. Bu işte bir iş var hem biz bu kızı neden aramadık görüntülü ayrıca kız bir gün raporli değilmi 3. gündeyiz arkadaşlar"

 

"Evet arıyalım. Sera ara"

 

Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen daha sonra tekrar deneyiniz

 

"Dur bide ben arayım"

Merve telefonu alıp aradı

 

Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor sinyal sesinden sonra sesli mesajınızı bırakabilirsiniz

 

"Yok açmıyor...Eylül"

"Bende de aynı. Mesaj attın"

"Kızlar Meloş mesaj attı şuanda müsait değilmiş o yüzden cevap veremiyormuş ve yine taksit taksit yazıyor bak abi tamam bende öyle yazıyorum yalan yok ama Melisa böyle yazmaz ki"

"Uf neyse tamam Sera sonra bakarız hadi biz çalışmaya devam edelim"

 

...

 

(Konferans salonu)

 

Ada, Selin ve Deniz sahnede yeni gelicek olan hocalarını bekliyorlardı "Nerde kaldı bu Melis hoca."

"Gelir birazdan Deniz saat kaç"

"11:40"

"Tamam gelir"

 

"Günaydın kızlar"

"O ses nerden geldi"

Kızlar sesin nerden geldiğini anlamaya çalışıyorlardı

 

"Abi ses kontrol odadıdan geldi"

"Tüm salon inliyor"

Ada bağırarak "Melis hocam siz misiniz"

"Evet kızlar benim sizi burdan takip edicem ve bir şartım var"

"Nedir hocam hocam buraya gelsenize sizi göremiyoruz"

Melis konferansın girişinde olan ses kontrol odasından geliyordu. Oda küçük kulübe gibiydi ve odanın pencereleri siyah filimle kaplı olduğu için odanın içi gözükmüyordu.

 

"İşte şartım tamda bu kızlar Müzik yarışma bitene kadar beni görmiyceksiniz anlaşıldı mı"

 

"Ne saçma bir şey" diye mırıldandı Selin

Deniz kollarını göğsünde bağladı "Heyecan arıyor herhalde"

Selin "Ay bize ne ya neyse ne bize düzgün eğtim versinde"

Ada bağırarak "Kabul hocamm"

"Güzel başlaıyalım"

Deniz bağırarak "Hocam tanışma"

"Gerek varmı sizi tanıyorum öğrendim hocanızdan. Turuncu uzun bonus saçlı Deniz. Kırmızı tutamlı küt saçlları olan Selin

Ve esmer kısa saçlı Ada

Bende Melis. Okey devam edelim"

"Hocam sesiniz iyimi biraz garip çıkıyor gibi"

"Biraz rahatsızım ondan hadi başlıyalım Ada mikrofon hazır geç şarkı seçtiniz mi"

"Evet"

"Güzel ben seçtim zaten söyliyceğniz şarkı

Kesha Canibal"

"Hocam biz seçtik ama"

"Ama sizin için en iyi şarkı bu ayriyeten Şarkıda söyliceksiniz biliyorsunuz dimi sadece dans yok"

"Hocam bizde öyl-"

"İtiraz istemiyorum bunu seçtim"

"Hocam bi gösterelim"

"İyi gösterin ama zaman kaybı olcak söyleyim şarkı ismi ne açalım burdan"

 

"Leyna Stars"

"Tamam başlattım"

 

Hocaları bu şarkıyı beğenemedi ve kendi seçtiği şarkıyı açtı. Kızlar dans ettiler hocalarıda ses kontrol odasından onları kontrol etti. Ses odası konferans salonunun girişindeydi sahne ise aşağıda kalıyordu ses odasının camları siyah olduğu için dışardan kimse içeriyi göremiyordu. Ada hoca nın kim olduğunu merak ediyordu. Melis odada mikrofonla konuşuyordu. Sesi tüm salonda yankı yapıyordu.

Melis hoca kızların yanlışlarını söylüyor düzeltiyordu. Ses dersinde hepsi zorlanıyordu ama madem bir yola atıldılar yapmak zorundalardı.

 

Deniz en sonda kendini yere attı "Hocam 3 buçuk saattir aralıksız çalışıyoruz lütfen artık dinlenelim nolurrr"

"Peki 10 dakika mola"

Selin de sahneye yere oturdu su içti Ada hala ayaktaydı

"Hocam nasıldık"

"Berbattınız dans fena değil ama Deniz güzel yapıyor Deniz eğtim mi alıyon esneklik baya var hareketlerini çok rahat yapıyosun"

"Hocam ben buz pistinde gösteriler yapıyorum balerin filan öyle"

"Ondan güzel dans edebiliyon"

"Sağolun hocam"

 

"Imm Ada güzel dans ediyon ama aynı anda ilerlemiyorsunuz beraber hareket etmeniz lazım. Sen önde diğerleri arkada olmaz.

Emm Selin dans konusunda zayıfsın ama esneksin onu fark ettim ve ayrıca farklı bir sesin var bence ilerde güzel yerlerde kullanabilrsin. Ada sesin kalın ve ritme dikkat edersen hani belki olabilir Deniz Yavrum ablacım çok tiz bir sesin var malesef onu düzeltmek lazım korografilere dikkat edin zaten videodada kadın dans hareketlerini gösteriyor"

 

"Hocam siz gelin gösterin"

"Yüzümü görmek yok ama"

"Peki"

 

Melis Siyah pantolon siyah kapşonlu sweatshirt giymiş yüzüne siyah maske takmıştı sadece ağız kısmına kapşonu önüne çektiği için yüzü gözükmüyordu Melis koltukların yanındaki merdivenlerde durdu.

 

"Burdan size göstericem"

"Ama hocam"

"Aması maması yok devam bakın gösteriyorum iyi izleyin. Kolunuzu öne sonra arka kısma sonra yüzünüzü yarım kapatıcak şekilde koyun aynı haraketleri diğer elinizde de yapın sonra salanma ve dizleriniz tutup bir el yukarı diyer el dizde sonra tam tersi anlaşıldımı" "Anlaşıldı hocam"

"Anlaşıldı"

"Anlaşıldı"

"Güzel devam edin"

"Hocam ne güzel bir vücut yapınız var. Bende keşke o kadar zayıf olsam"

"Hahh sağol Adacım benim kilolarım bu danslarla gitti tavsiye edilir. Evet devam ke 10 dakika bitti"

 

Herkes saatlerini günlerini bu müzik yarışması için harcıyordu. Melisa ise sağlık konusunda sıkıntılar yaşıyordu

O yüzden okula gelemiyordu

 

...

______________________________

 

(Müzik yarışması günü 26 Ekim 2047 Pazar)

______________________________

 

Sahne arkasında Sera, Eylül ve Merve Melisanın gelmesini bekliyorlardı "Nerde bu kız arıyorum açmıyor"

"Sera yerinde dur makyajın bozulcak bak yüzü kızardı iki dakika"

"Ama yarışma başlayacak bu kız yok"

"Kız hasta hasta"

"Ee bu kız nasıl sahneye çıkacak dans edip o rah rah diye partları onları nasıl söyliyecek"

"Demekki bir bildiği var gelir birazdan"

Eylül bulanımlı bir ses vererek

"Allahtan son sıradayız"

"Önümüzde kaç kişi varki"

"Emm hatırlamaya çalışıyorum

3 solo, 2 enstürmanlı müzik gurubu, bir sadece enstrümanman, Bir dans gösterisi, Biz de dahil beraber 2 tene hem dans hem şarkı söyliyecek gurup başkada yok sanırım.

Önce açılış olucak ondan sonra müdür konuşma yapıcak ondan sonra başlıyacak. Her çıkıcak olan kişi en fazla 5 dakika dersek ki o kadar olmaz

8 gösteri 5x8 40 Emm hadi dans gösterisinede 10 dakika de 50 dakika müdürün konuşması 20 dakika açılış zaten 5 dakika hani belki arza filan çıkar yada jüriler zor geçer birde 15 dakika ara emm 2 saat emm çıkar en geç 1 saat. 10 dakika kala biz gösteriye çıkmadan 10 dakika önce gelmesi lazım 1 saat 50 dakika sonra burda olması lazım"

 

"Eylül"

"Efendim"

"Kanka tebrik ederim bu senin matamatik zekan öldürüyor gördünmü Sera kız 20 saniyede şak şak şak halletti"

 

"Hayretler içerisindeyim gerçekten tebrik ederim Kanka"

Kızlar Eylülun elini sıktı sarıldı

"Ay durun makyajım gitcek"

"Yanlız kombin efso. İyi oldu serbest giyinmek diğer guruplara baksanıza herkes grubuyla aynı giyinmiş şey gibi neyse"

"Ama Adalar galiba kafalarına göre giyinmiş bizim gibi"

"Heee"

 

 

Eylül (Temsili)👆🏻

 

 

Merve (Temsili) 👆🏻

 

 

Sera (Temsili) 👆🏻

 

 

Ada (Temsili)👆🏻

 

 

Selin (Temsili)👆🏻

 

 

Deniz (Temsili)👆🏻

 

10 dakika sonra

 

"Sevgili misafirler Başarı kolejinin düzenlemiş olduğu 17. Tek ışık müzik yarışmasına hepiniz hoşgeldiniz"

Alkış sesleri yükseldi Yarışma artık başlamıştı. Kızlar ise panik atak geçiriyorlardı. Mecazi anlamda canımm. Ama gerçekten iyi değillerdi.

 

Merve "Abi kafayı yiycem nerde bu kız" Melisayla sadece iki defa görüntülü konuşma yapmışlardı.

"Abi ayy şuraya bayılcam bak saatim nabzımı 179 gösteriyor Merveeee!!"

"Sera nabzına bakmayı kes yoksa o nabzını ben tekmeyle durdurcam"

"Uff aşırı stres oldum"

"Ayy gelir sizde oturun şu sandalyelere al su iç."

Eylül makyaj masaların yanındaki sandalyelere Merve'yle Serayı otutturdu sonra onlara koliden temiz sular verdi"

"Dikin şu suları kafaya sakin olun"

 

"Kanka ne kadar sakinsin. Kız Melisa yok biz nasıl çıkcaz provolarda bile ona göre ayarladık"

 

"Ne oldu pisicikler dilsiz arkadaşınız yanınızda yok diye siytresmi oldunuz siz"

"Hah kız daha kendini ifade edemiyor birde sizinle sahnede şarkımı söyliycek"

 

Ada ve Selinin gıcık konuşmaları Merveyi çok öfkelendirmişti


Aaa ne oldu Mervecim Hee biz arkadaşına laf ettik diye ay ne var kız bak canım dost acı söyler o kız size nasıl yardım edicek heh hayır yani siz üçünüz de kazanırsınız. Yani gerekesiz biri bence"

Selin "Hee tabi biz olmasaydık kesinlikle birinci olurdunuz"

Deniz araya girdi "Biz olsak bile birinci olurlar ama sondan birinci olurlar. Çok takmayın sondan birincilikte iyi" Selin Denize beşlik çaktı. Ada kıraker paketinden bir kırakeri sesli bir şekilde yemeğe başladı. Ağzında kıraker varken konuşmaya devam etti. "Melisa gereksiz bir insan boşverin"

 

Merve öfkeli bir sesle "Ben şimdi sana gereksizi dilsizi gösteriyim mi hehh" Merve sandalyeden hışımla kalktı. Adaya doğru hızlı adımlarla öfkeyle gidiyorduki Eylül ve Sera kollarından tutup zar zor sandalyeye otturdular

"Merve saçmalama hocalar var" Eylül mırıldandı

Sera Merve'nin omzuna hafif vurarak "Merve sakin ol bilerek yapıyorlar kızım dıskılafiye olalım diye lütfen otur"

"Öldürürüm lan seni bak dua et insanlar var yoksa seni öldürmüştüm haddini bil bir daha arkadaşlarımın hakkında tek kelime dahi kötü söz veya onları inciticek bir kelime söylersen bu sefer Allah yarattı demem kimseyide dinlemem burdan katil olur çıkarım duydun mu beni!!!" Merve tükürerek konuşuyor bağırıyordu

"Merve sakin ol!!"

"Al su iç Merve uf"

"Tamam sakin ol şampiyon aaa kızın içinden canavar çıktı yani kimse olmasa boğazını yırtarak bağırcak. Neyse biz gidelim yoksa birileri dövücek"

Ada gülerek,dalga geçerek arkadaşlarıyla Mervelerin yanlarından uzaklaştılar.

"Sakin Mervo sakin kanka getir kolunu masaj yapayım hem senin boğazını yormaman lazım. Şarkı partların bir çoğu sende unutma. Şimdi ben ablalara söyliyeyim sana ıhlamur yapsınlar boğazına. Allahtan çok bağırmadın. Eylül sen Merve nin yanında dur ben ablalardan isteyim tamam mı"

"Tamam git sen"

 

 

 

Yarım saat sonra

 

"Son yudum Merve hadi Eylül sende bitir o ıhlamurlar biticek"

"Tamam çek bak midem bulandı gidip kuscam lavaboya şimdi hee... Ya Eylül bir şey sorcam Buse jüri mi"

 

"Evet baktımda gizlice tam ortada oturuyor dört Jüri var o soldan 2. sırada"

"Ay evet bende gördüm fercesine bayıldım şalının modelini gördün mü"

"Hee bence bundan sonra bu model şal takmalı ben bile beğendim yani"

Merve nefes vererek "İnşallah oda performansımızı beğenir"

"Amin"

"Amin"

Sera "Şey sorcam Berkler nerde oturuyorlardı" Eylül saçlarını düzeltti "Busenin arkasındaki sıra değil sonraki sıra. İşte B bölümü ortadan ikinci sıra yani tam ortaya oturmuş bizim 11 ler"

 

"Şimdi 15 dakikalık ara"

Sahnede sunucunun sesi duyuldu

 

"Eyvah kaç kişi kaldı Eylül"

Üç gurup sonra biz. Ay nerdesin Melisa"

"Aradın mı Sera"

"Kanka kız 56 kere aradım daha ne yapayım 39 tane mesaj çektim görmemiş bile"

"Şey yapalım Sera Eylül Berklerin yanına gidelim onlar belki haber almışlardır bide jürileri soralım. Hem ben açım kantinede gideriz hadi"

Kızlar sahne arkasından çıkıp önce sahne sonra sahneden aşağı inip koltuktan kalkan Berkin yanına gittiler

 

"Berk Berk Melisayı gördünüz mü" Berk kızlar bir anda arkalarından gelince şok olmuştu "Hayır görmedik daha gelmedi mi"

"Yok geldi kanka ama yinede keyfimizden soruyoruz ya saçmalama Berk kız gelcem dedi gelemdi 56 defa aradım 39 mesaj çektim ama kızdan çıt yok acaba başına bir şey mi geldi. Annesi veya babasının numarasıda yokki arıyalım"

 

Merve başını tutarak "Tamam Sera sakin önce yemek yiyelim yoksa benim tansiyonum düşecek şimdiden başım dönüyor"

"Tamam Merve oturun şu koltuğa" Merve fısıldayarak

"Berk şu önüme geç"

"Ne"

Eliyle gösterdi "Önüme geç heh"

Berk Merve'nin önüne geçti. Merve koltukta Berke fısıldadı

"Şey Şeyma jürilikte çok katımıydı sence bize ne verir ya ben korkuyorum ya ödülü alamassak ya beğenmesse"

"Aynı yeni gelinlere benzedin 'Ya annen beğenmese' gibi oldu o ne ya"

"Ya ne bileyim ben çok stres oldum vazmı geçsek ya Melisa'ya 2 haftadır neden doğru düzgün ulaşamıyoruz ay kafayı yiycem"

"Ben sana kentinden tost filan alayım... Aaa Açelya kantine gidelim mi"

Açelya biraz şaşırmıştı

"O- olur tamam bende oraya gidiyordum"

"Hadi gidelim" Sera Açelyanın koluna girip kantine gitti. Eylül Merve'nin yanındaydı Ayaz Bora Emre ise arka sırada onlara bakıyorlardı. Şeyma Mervelere doğru yaklaştı

 

"Selam arkadaşlar Merve ne oldu betin benzin atmış"

 

"Şey emm galiba biraz açıktım ondan olabilir Sera kantine gitti zaten"

 

"Tamam dikkat et kendine. En son siz mi çıkıyorsunuz Eylül"

"Evet"

"Tamam o zamana kadar güç kazanın ama çok yemeğin karınınız şişmesin nefes almakta zorlanmayın tamam mı"

 

"Tamam"

 

"İyi güzel şey Berk sen bi gelsene 2 dakika"

 

"Geldim bir dakika arkadaşlar"

Berk Mervelerden uzaklaşıp jüri masasına doğru gitti Şeymadan başka kimse yoktu

"Ne oldu tedirgin gibisin"

"Şey emm şu sahnenin sağ arka tarafına bakarmısın bak şurda bir tane kadın mı kız mı ne var böyle sarı saçlı"

"Nerde"

"Bir çaktırmadan bak al işte yok gitti"

"Kimdi ki ne oldu"

"O kızın biraz yüzünü gördüm acaba hastanede gördüğümüz o kız böyle ağlıyan böyle çığlık atan o kız bu kız mı"

"Ne saçmalama lütfen Buse ya gerçekten bende önemli bir şey sandım tabiki de değil alakası yok"

"Kız gitti görmedin ayrıca nasıl bu kadar eminsin. Yoksa benden bir şey mi saklıyorsun"

"Ne Hayır tabikide ben niye Buse insanlar bakıyor birde beni dövmiycen her halde dimi"

"Birincisi Buse değil Şeyma ikincisi hiç belli olmaz biliyon dimi. Benden bir şey saklarsan sonun ne olacağını bak saçınla oynamaya başladın sen bir şey sakladığında böyle yaprsın. Ne saklıyorsun"

Berk biraz korkuyordu

 

"Ya hayır bir şey saklamıyorum ayrıca o günleri hatırlamak istemiyorum çocuklar beni çağrıyor benim gitmem lazım iyi jüriler" Berk Şeymanın yanından ayrıldı.

 

Şeyma ellerini beline koydu "Nasıl bu kadar emin. O kadın nerde hem ayrıca iyi jüriler ne be"

 

"Ay tost çok sıcakmış"

"Sera siz nasıl hızlı geldiniz kanka"

"Ayy aslında kantin çok kalabalıktı resmen kantine çökmüşlerdi Açelya sayesinde hemen alabildik"

"Nasıl"

"Kantinci abla ve Açelya samimilermiş vip sırada 2. Sıradaydık o yüzden hızlı geldik bu arada Ayaz annen gelmiş aşağıdaydı Bora sizinde anneniz gelmiş. Eylül Yunus abinde aşağıdaydı"

 

"Abim mi Ben aşağı gidiyorum" Eylül konferans salonunun çıkışına gitti.

Ayaz korkuyla "Yunus abi mi beni görmesin yoksa beni öldürür" Ayaz koltuğa iyice gömüldü. Merve arkasını dönüp "Niye acaba Bide koltuğa gömülüyor" Merve önüne dönerken Borayla göz göze geldi ikiside duygularını öfkelerini bastırıyordu. Merve önüne dönüp tostuna yemeğe devam etti "Sera yiycen mi"

"Bir parça bölsene kanka mis gibi koktu"

"Ayy koktumu isteyen varsa bölebilirim sonra göz hakkı olmasın Açelya yermisin Merve Seraya tostundan uzattı sonra Açelya ya uzattı kızlar birer parça aldı Merve arkaya döndü "Beyler isteyen varmı bak göz hakkı olmasın canınız çektiyse bölebilirim"

 

Emre "Doktor bana yasakladı"

Berk "Sosisleri nerden bilmiyoz ki Kalsın sağol"

Ayaz "Tereyağı tüketmiyorum"

Bora "Ben diyetteyim"

 

Sera,Merve, Açelya ters bir bakış attı

Sera "Bu ne lan okulun popüler çocukları mı 65 yaş üstü gurup mu belli değil hani Emreyi anladım rahatsız hadi Berk te helal mi değil mi diye onuda geçtim hadi belki Ayaza tereyağı dokunuyor olabilir

Abi Bora kanka sen zayıfsın zaten neyin diyeti oğlum 59 kilosun lan bide boyunda var senin şuan en az 73 kilo olman lazım sen sen şaka mısın"

 

Açelya "Bence yani bence araya girmek gibi olamsın ama şimdi diğerlerinin nedenleri var ee Boranın bir şeyi yok oda diyetteyim diye yalan uydurdu çünkü bu sabah kanka yanlış anlama ama seni çikolata yerken gördüm diyette olan bir insan çikolata yemez dimi"

"Sen beni mi izliyon"

"Yooo abi tam karşımda oturyordun sabah yani gördüm seni"

Ayaz "Kız haklı"

Berk "Bir daha yalan söyleme Bora"

"Buda imanlı boy tamam beee"

"Dur biraz Bora"

"Ne oldu Emre"

"Sen Denizin çikolatasını mı yedin kız kafayı yemişti nerde diye ya o yurtdışından gelen çikolataydı. Ay valla ikinizden de bıktım he"

"Hayır ne alaka oğlum ben kendi çikolatam vardı onu yedim"

"Açelya"

"Emre"

"Boranın sabah yediği çikolata paketinin üstünde ne vardı"

"Emm kırmızıydı"

Bora elini dudağına götürerek sus yapıyordu

"Şey mavi logosu vardı"

"Evet"

"Ya o kadar yazıyı hatırlamıyorum"

"Şey olabilir miydi n ile başlıyordu sanki"

"Hee evet ne ne"

"Neldark"

"Neldark evet evet o"

Emre ve Açelya gözleri birbirini bulduğu gibi kenetlenmişti 5 Saniye sonra Açelya kendine geldi. Önündeki saç tutamını kulağının arkasına koydu.

"Şey neyse öyle. Bora daha fazla beni öldürme planı yapmadan ben gideyim. Merve sen iyisin" Açelya nazikçe elini Merve'nin omzuna koydu

"Evet evet sağol teşekkür ederim"

"Rica ederim sonra görüşürüz"

Açelya çocukların yanından ayrıldı. Eylül abisi ile geldi

"Arkadaşlar bilmeyenler için abim"

"Merhaba çocuklar nasılsınızz"

Yunusun sesi sertleşti

"Bu şerefsizin burda ne işi var"

Yunus Ayaza bağırmasıyla insanlar ne oluyor diye baktılar.

Ayaz içine kapanmış sessizce ve korkak hafice elini salladı. "Sanada merhaba Yunus abi"

18 yaşındaki sert big boy bir çocuğun düştüğü hal bumu cidden diye sorarsanız

Evet cidden bu.

 

"Bide meraba diyo" Eylül eliyle kafasını vurdu "Ayy ben nasıl unuttum. Bak abi yapma insanlar bakıyor rezil oluruz sonra döversin" Eylül abisini tutmaya çalışıyordu "Bırak Eylül öldüreyim"

"Ya abi olmaz insanlara rezil oluyoruz sonra döversin hadi Ayaz kaçç yoksa abim seni dövücek"

"Dövmiycem öldürcem gel lan buraya"

"Bana müsade çekil Bora"

Ayaz koltuktan kalkıp diğer taraftan salondan dışarı çıktı

 

Eylül "Abi tamam sakin ol derin nefes al bak kardeşin sahneye çıkacak nasıl olmuşum" Eylül abisinin önünde bir tür döndü . Yunus bir anda kardeşine bakarak sakinleşti

"Çok güzel olmuşsun...ama fazla güzel olmuşsun sanki"

"Ya abi kıskançlık yapma"

"Napim Eylül paylaşamıyorum seni bacım" Yunus kardeşine sarıldı "Abi yanlız boğazım"

"Ay pardon" Yunus biraz olsa sakinleşmişti.

 

Yunus kumral saçlı biraz sakallı siyah göz

lü birisiydi Eylülden 5 yaş büyüktü. 23 yaşındaydı.

 

...

 

Bölüm : 10.11.2024 11:27 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş