25. Bölüm

25. Bölüm: Yitik bahçe

Nurdagül Çimen
sadece__nurdagul

Atlas Sırdağ’dan indiğinde içi hâlâ ağırdı ama bu ağırlık artık acıdan değil, fark edişten geliyordu.

Haritanın gösterdiği son yer, Yitik Bahçe idi.

 

“Kendini bulan, bir şey daha kaybedecek. Ama bu kez isteyerek.”

 

 

Bu cümle, Atlas’ın aklında yankılandı.

Şimdiye kadar hep kayıplar yaşamıştı; ama hiçbiri “isteyerek” olmamıştı.

İlk kez seçmesi isteniyordu.

Ve bu seçim, onun geçmişiyle vedasını getirebilirdi.

 

 

 

Bahçeye Giden Yol

 

Yitik Bahçe, haritada bile görünmeyecek kadar silik bir alandı.

Yol yoktu.

Ama ayakları onu götürüyordu.

Sanki yeri değil, duygularını takip ediyordu.

 

Her adımda rüzgâr daha ılık, kuş sesleri daha canlı oldu.

Kurumuş yaprakların yerini çiçek kokuları aldı.

Ve bir sabah vakti, sislerin içinden eski bir taş kemer belirdi.

 

Kemerin üstünde tek bir yazı:

 

“Burası sadece vazgeçebilenlerindir.”

 

 

Atlas kemeri geçti.

 

Bahçenin İçindeki Hatıralar

 

Bahçe, zaman dışıydı.

Ne geçmişti ne gelecek.

Sanki düşlerle örülmüş gibiydi.

 

Her köşede bir anı büyüyordu.

Atlas yürürken gördü:

 

Bir ağacın altında, çocukken oynadığı kırmızı top.

Çiçekli bir patikada, ilk defa ‘baba’ diye seslendiği o anın yankısı.

Solmuş bir bankta, gözyaşlarına boğulmuş genç bir Atlas...

 

Ve birden, ortadaki büyük ağacın altına geldiğinde, orada o vardı.

 

 

 

Mara’nın Gölgesi

 

Mara.

Gerçek mi, hayal mi belli değildi.

Ama oturuyordu.

Eliyle toprağı çiziyor, sessizce bir şeyler mırıldanıyordu.

 

Atlas, yanına oturdu.

Hiçbir şey söylemedi.

Çünkü bazı karşılaşmalar sessiz yaşanmalıydı.

 

Mara başını kaldırdı.

Gülümsedi.

Ama gözleri hüzün doluydu.

 

“Buraya kadar gelebildin,” dedi.

“Ama gitmen için bir şey bırakman gerek.”

 

 

 

Atlas başını salladı.

Cebinden eski bir mektup çıkardı.

Yıllar önce Mara’ya yazıp göndermediği… içini döktüğü…

O mektubu.

 

“Bu, son kalan sitemimdi,” dedi.

“Bunu buraya bırakıyorum.”

 

 

 

Mara, mektubu aldı, toprağa gömdü.

Ve topraktan bir çiçek büyüdü.

Bembeyaz.

 

 

 

Bahçede Son Adım

 

Atlas gözlerini kapattı.

Bahçeyi, Mara’yı, o çiçeği zihnine kazıdı.

Artık kaybettiği hiçbir şey eskisi gibi acıtmıyordu.

Çünkü o acılarla bağ kurmamıştı, artık onları anlamıştı.

 

Bahçeden çıkarken arkasına baktı.

Ama bahçe silinmişti.

Yalnızca taş kemerin üstünde yeni bir yazı vardı:

 

“Şimdi artık unutabilirsin.”

 

 

Harita Kapanıyor

 

Atlas haritayı son kez açtı.

İçindeki çizgiler solmaya başladı.

Yerler birer birer kayboldu.

Ve ortada tek bir kelime kaldı:

 

“Ev.”

 

Atlas yürüdü.

Bu kez ev dediği yer, bir taş duvar değil, bir adres değil…

Kendi içiydi.

 

 

 

 

Yitik Bahçe, bir yer değildi.

Bir haldi.

Kaybetmeye cesaret edenlerin bulduğu tek yerdi.

 

Atlas artık yalnız bir yolcu değil, kendini taşıyan bir anlamdı.

 

Ve yol…

Artık dışarıda değildi.

 

 

Bölüm : 05.08.2025 15:43 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...