8. Bölüm

7.Bölüm (İlk iftar)

Orenda✨
sararmis_sayfalar

Selaaaam💖
Nasılsınıızzz?

 

Keyifli okumalaar🫂

*
Doktora Demir'i yanıma çağırmasını söylemiştim. Birkaç dakika sonra kapı açıldı. Demir bir yandan korkuyor gibiydi. İlk defa onu böyle görüyordum. Acaba pişman mı oldu? Affetmeyeceğimi falan mı sanıyor ki? Of saçmalama Duru Demir kim pişman olmak kim..

"Beni çağırmışsın?" Dediğinde kafamı salladım. "Evet, pişman olmanı istemiyorum senin suçun değild-" konuşurken sözümü kesmişti. "Biliyorum 'bilmiyordun kendini suçlama' falan diyeceksin. Ama ben zaten kendimi suçlamıyorum." Salak Duru bir an olsun cidden pişman olduğunu sandın, salaksın..

"Benim korkum sana birşey olucak korkusu, bir daha beni affetmeyeceğini düşünme korkusu. Biliyorum çok yanlış kelimeler söyledim. Çok kırdım kalbini, hemen affetmeni zaten beklemiyorum ama en azından bir şansı haketmiyor muyuz güzelim?"
Güzelin miyim gerçekteen??

Şaşırmıştım. Bunu cidden beklemiyormuşum. "Bilmiyorum neyse bunları evde konuşalım olur mu?" Dediğimde gülümsedi. "Tamam ben bizimkilere iyi olduğunu söyleyeceğim sen dinlen bir yarım saate kadar çıkarız." Dediğinde şok oldum.

"Yarım saat mi oha, şimdi çıkalım ya hiç sevmiyorum şu hastaneyi aşırı geriliyorum." Dediğimde gülerek "kimse sevmiyor ama katlanıyor. Az kaldı zaten, son kez doktor gelip kontrol edecekmiş. Sonra çıkarız galiba." Dediğinde oflayarak tamam anlamında başımı salladım. Sonra Demir odadan çıkmıştı.

Birkaç dakika sonra telefonuma bildirim gelmişti.

0546**: Selam Duru, Ben Aras, Ozan'ı aradığımda hastanede olduğunuzu öğrendim. Ondan numaranı aldım. İyi misin?

: Selam Aras, iyiyim teşekkür ederim

'0546** numarayı Aras diye kaydettiniz'

Aras: Ne demek, her zaman burdayım. Numaramda artık var sende zaten. Birşeye ihtiyacın olduğunda, sıkıldığında her zaman yazabilirsin.

: Teşekkür ederim sende öyle görüşürüz.

Aras: Görüşürüz Nova.


Nova mı? Anlamını merak edip tam bakacakken doktor gelmişti. "Durucum nasıl hissediyorsun?" dediğinde "turp gibiyim valla hem daha önce kaç kere oldu, bu kadar tutmamışlardı? Nolur artık salın gideyim ya." dediğimde "diğerlerine göre daha fazla olduğu için burda tutmuştuk ama bakıyorum cidden turp gibisin saldım gitti" aşırı kafa kadın yalnız yazdım kenara arada gelirim.
Duru?
​​​​​​şaka!

Sonunda hastaneden çıkıyorduk. Özlem Hanım gelip bana yardımcı oluyordu. "Demir geldiğinde ne konuştunuz?" Diye sorduğunda "pişman olduğunu bize bir şans verip vermeyeceğimi sordu." Dediğimde "peki sen ne dedin?" Demişti. "Bilmiyorum dedim. Belki bir gün ama şuan değil." Dediğimde kafasını sallamıştı.

 

1 Hafta sonra;
*
"Duru, Kızım hadi uyan." Özlem Hanım'ın sesiyle kendime gelmiştim. "noldu?" Diye mırıldandım. "Sahur vakti." Dediğinde başımı salladım. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa geçtim. Bu arada her Ramazan ayı ilk iftar mahallede toplu bir şekilde açılıyormuş.

Mutfağa geçince herkes konuşmadan yemek yiyordu. "Duru uyuma kızım az daha ye yatarsın sonra." Yavuz Bey'in konuşmasıyla ona döndüm. "Hıhm, tamam" dedikten sonra birkaç şeyler atıştırdım. Suyumu içtikten sonra niyetimi ettim. Diğerlerine haber verip odama geçtim.

Saat 12.30
*
"ben acıktım."
Saat 17.40
*
"Ben acıktımm." Diye isyan ettiğimde Demir "tamam anladık zaten bugün toplam bi 10 kere falan söylemişsindir en az. Bak üstünü çiziyorum EN AZ" Dediğinde gözümü devirdim. "Of ne var ya acıktım dedim tek ne büyüttün." Dedim. Özlem Hanım "Kızım yavaştan hazırlanmaya başla sen istersen." dediğinde kafa salladım.

Acaba Aras olur muydu? Of ne diyorum ya. Odama geçip hemen üstümü giyindim.

Hafif makyaj yapmak için masama oturdum ruj sürmeden hafif bir makyaj yaptım. Kapı çalınca direk oraya döndüm. "Girebilir miyim?" Ozan gelmişti. Kafamı sallamamla girmesi bir oldu. Yatağıma oturduktan sonra konuşmasını bekledim. "Demir ve Defne ile daha yakınsın. Gerçi Demir ile anlaşmaktan daha çok kavga ediyorsunuz ama konuşuyorsunuz en azından. Benim sana önyargılı olduğumu düşünmemen için geldim. Yarın biraz vakit geçirelim mi?" Ozan hastaneden eve geldiğimde 2 hafta boyunca bana yardım etmişti.

Çok konuşmasak bile çoğu işimi Defne ablam Ozan abim
Evet artık ne kadar dışımdan hâlâ söylemesemde içimden abi abla diyordum Ozan ve Defne'ye, ama bazen içimden bile söylemiyordum. Zamanla olucaktı herşey. "Olur Ozancığım" dediğimde gülümsedi. Yanağımdan makas aldı ve odadan çıktı.

birilerine ismiyle değilde demen gereken kelimeyle seslenme zamanı sence de gelmedi mi?
Geldi..

"DURU HADİ GEL!" Demir'in seslenmesiyle odamdan çıktım. Oha ne ara saat 18.30 oldu. "1 saattir ne yapıyorsun kızım odanda!" Diye söylenen Demir'e döndüm. Abi bu çocuk salak mı hani pişmandı lan?

Cidden 1 haftadır bi garip davranıyor..

Mahallenin çıkmaz sokağına gelmiştik. Ohaa 10'dan fazla masa ve 50'den fazla sandalye vardı. "Mahallede ki herkes mi gelicek? Ben sadece yakın olduğunuz kişiler gelir sanıyordum." Diye ortaya konuştuğumda ablam "zaten hepsi yakın olduğumuz kişiler. Sadece belli kişiler ile konuşmuyoruz. Mesela şu arkamdaki pembeli evdekilerin hepsiyle kavgalıyız. Mahalledeki kimse onları sevmiyor." Dediğinde şaşırıp sanki etrafı inceliyor gibi o eve dönmüştüm.

Hemen önüme dönüp "Oha! işi gücü bırakmış buraya bakıyorlar. Aşırı rahatsız edici!" diye konuştuğumda Ozan "birazdan girerler içeri." Demişti.

"Defne, kızım sen şu masalara suları koy." ablam "tamam anne" diyerek hemen suları koymaya başladı. "Duru, kuzum hadi gel seni tanıştırayım." Dediğinde "Tamam anne."

Salak öyle aniden söylenir mi?
Of sen sus bi

Annemin dolu gözler ile bana bakarken babam gelmişti. "Noldu hayatım?" Endişeli bir şekilde konuşunca ona döndüm. "Anne dediğim için böyle oldu baba."

Sen harbi salaksın.başka da bişey demiyorum.
Duyamadım canım ne dedin? Ne dedin?!

Aniden bana sarılmasıyla dondum. Saçımı hafifçe okşuyor, canım acır diye sarılırken bile dikkat ediyordu... Baba sevgisi dedikleri şeyin ne olduğunu 17 yaşında öğreniyordum. Bize seslenen Ozan ile sarılmayı bırakmıştık. Anneme'de sarıldım daha sonra herhangi bir yere oturdum. Önümdeki yer hariç her yer doluydu.

Ezan okunmasıyla Aras'ın gelip karşıma oturması bir olmuştu. Bir süre bakıştıktan sonra yemeğe döndüm.

Yemekten sonra;
*
Şimdi çocuklar olarak bizim eve geçicektik.

Bizim ev dedin duru..
Bizim ev mi dedim. Ben..
Evet sen.
Sadece 3 hafta oldu ama sanırım ben çok bağlandım...

 

tam olarak 3 hafta önce " 3 hafta sonra 18'e giriyorum, o zamana kadar kalırım ondan sonra ne ölüme ne dirime" diyen kız şimdi o eve, çiceklere, evin önünden geçen kedilere ve özellikle ailesine bağlanmıştı.

 

 

-Bittii-

Nasıldı???

 

Sizce Demir neden tam düzeldi derken eskisi gibi davranmaya başladı?

 

Yeni bölümde görüşürüüzzz. Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayınnn!🫶🏻

​​​

 


​​​​





​​​


​​​​​​

 





 

 

​​​​​​​​

​​​
​​​​

 

  
   

 

Bölüm : 04.03.2025 20:11 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...