22. Bölüm

21. Bölüm

<3
saryarayisardunya

 

 

 

 

 

 

"Efkan bana karışmaz. " Dediğimde alayla gülen ayşeni anımsadım.

"Her erkek kıskanır. " Demesini ve

"Kıskanması için fırsar vermiyorsun. " Derkenki yüz ifadesini

Haklı olduğu bir nokta vardı ki

Ben giyimime dikkat ediyordum. Dikkat etmekten çok açık bir kıyafetim yok sürekli diz kapağımın altına kadar uzanan eteklerle dolaşırdım.

 

"Efkan abi belli edemiyor olabilir. Sonuçta yıllardır evden çıkmadı, "

 

Dura dura bozulacak hali yoktu.

Evden çıkmamış olması yoğun bir bunalımda olması bir yere kadar beni ilgilendirirdi sonuç olarak.

 

"Bende aysimanın üzerindeki croptan giymek istiyorum. " Dedim kararlılıkla

 

Avm yeni gelmiştik üstelik ayşen efkanın maddi konuda bir sıkıntısı olmağını söylemişti. Biraz yüzsüz olmamda bir sakınca yoktu.

 

"Girebilirsin." Dedi naif bir şekilde

Etrafına kısaca göz gezdirdi. "Görevliye soralım mı? " Dediğinde

Başımı iki yana salladım. Gözüme kestirdiğim crobun yanına giderken efkanda arkamdan geliyordu.

 

Allahım ne olur crop olsun bu sütyen değildir inşallah rezil olmak istemiyorum.

 

Amin

 

Mankenin üzerindeki crop hemen yanında duran raftaydı. Elime aldığımda saten kumaşı ile gülümsedim.

 

Kendi bedenime göre olanı ararken efkanda duvara yaslanmış beni izliyordu.

 

En küçük bedenini alarak üzerime tuttum. Göğüs kısmımı sıkıp göğsümü taşıracak gibi duruyordu

Ama bunu denemeden bilemezdim.

 

"Deneyebilir miyim? " Diyerek efkana baktım. Vaktimizin olup olmadığından emin değildim.

 

"Dene, " Dediğinde kabine doğru gittim. Arkamdan, "giydiğinde seslen. " Dedi.

 

Öyle dediği için kabinin önüne gelmeyeceğini kıyafet bakacağını düşünsemde kabinin önüne kadar gelmişti.

 

İçeri girerek hızla kazağımı ve sütyenimi çıkararak kapının arkasındaki askıya astım.

 

Üzerimi giyinerek kabinden çıktım. Efkan elindeki telefona bakarken ona doğru ilerledim. "Efkan olmuş mu? " Tamda düşündüğüm gibi göğüsümü taşırmıştı. Ama üzerimde duruşu güzeldi.

 

Tabi üzerime bir kazak giyersem...

 

Başını kaldırdığınds göz göze geldik bakışları göğüsüme takıldığında "Lalin! " Dedi sert bir şekilde

 

"Bu hâlde mi çıkıyorsun kabinden?" Diyerek etrafına bakındı "gir içeri, " Diyerek önümde durunca ondan bir adım uzaklaşarak yüzüne baktım.

 

"Efkan ben bunu düğünde giyeceğim. " Dediğinde alaylı bir gülüş döküldü dudaklarından

 

"Onu bir geç sen. " Dedi

 

"Evde bile dolaşamazsın sen bununla sadece odada," Dedi sinir bozucu bir şekilde üstelik bunun o da farkındaydı.

 

"Efkan bu dışarda giymek için yapıldı. " Dedim yan taraftaki aynadan kendime bakarken.

 

"Ama ben bunu giydirmek için yaratılmadım. Çıkar şunu. " Dedi

 

"Burda mı? " Dedim gözlerimi kırpıştırarak

 

"Lalin delirtme beni! " Dedi

"Geç içeri çıkar şunu alacaksan da evde giymek için al giydirmem sokakta, "

 

"Adam değil misin sen? " Dedim burnumu kaldırarak "laf atan olursa dövemez misin? "

 

"Seni de silebilirim. Biliyorsun değil mi? " Dediğinde yutkundum.

 

"Korkak." Dedim onun yavuza dediği gibi

 

"Laf atan olursa anasını sikerim o ayrı... Ama sende bunu giyemezsin."

 

Adam olda baktırma o zaman millete

 

Omuz silktim. "Heves ettim efkan..."

 

"Alma demiyorum bende sana heves ettiysen al. "

 

"Düğünde de giyeyim mi? "

 

"Lalin içeri gir çıkar şunu! " Dediğinde bu sefer daha baskın ve sertti.

 

"Tavır da alma bana, " Dedi ben arkamı döndüğümde

 

"Düğüne gitmeyiz çözülür sorunumuz. "

 

Her sorun çyle kolay çözülüyordu değil mi...

 

Tekrar kabine girerek kıyafetlerimi giydim. Crop u alarak kabinden çıktığımda

 

"usturuplu bir şey bak. " Dediğinde omzu silktim.

 

"Sende git imam elbisesi giy o zaman. " Gözlerini kapatarak derin bir nefes alıp verdi.

 

"Lalin... " Baskın bir şekilde konuştuğunda bir gerilmiyor değildim. "Hadi gülüm. "

 

"Kısa elbise istiyorum ben. " Diye çemkirdiğimde "ayşen öğretiyor değil mi sana! " Dedi

 

"Neden ya ben insan değil miyim düşünemiyor muyum ne istediğimi,"

 

"Ağlasan da zırlasan da bir tarafını da yırtsan kavga çıkaramayacaksıj lalin. " Dedi hemen ardından,

"Git al elbiseni

Dediğinde gülümsedim.

 

Önden giderek elbiselerin olduğu tarafa gittim. Crop etek giymek istiyordum aslında ama elbisede olurdu.

 

Elbiselere bakarken kırmızı bir elbiseyi elime almıştım ki efkan,

" O kadar da kısa değil. " Dedi ters bir şekilde

 

Elbiseyi üzerime tuttuğumda diz kapağımın bir karış kadar üzerinde bitiyordu. "Nereme kadar gelsin ki? " Dedim merakla

 

Normalde giymesemde dünkü kızlarda bu uzunlukta giyiyorlardı.

 

"Diz kapağının altında bitsin en azından. "

 

"Ama efkan yuh ya, " Dedim isyan ederek "düğün bu farklı giyinmek istiyorum."

 

"Turuncu giy o zaman lalin. "

Omuz silktim.

 

"Biraz kısa istiyorum. "

 

"Arkadaş falan yok sana lalin. " Dedi kararlı bir şekilde söylemesi beni endişelendirmişti. "Ayşeni falan unut benim senin arkadaşın. Benimle arkadaş ol. "

 

"Allah korusun tövbe haşa ama dikkat et sen bana nefes alırım falan Allâh esirgesin. " Dediğimde efkan başını iki yana salladı.

 

"Kısa istiyorum. " Ayşen haklıydı kısa elbise ile daha rahat oynardım. Hemde ailemden biri yokru farklı köydü. Kimse görmezdi kısa giyindiğimi

 

"Tamam." Dedi pes eder gibi

"Madem kısa istiyorsun diz kapağına kadar al. "

 

Ayak tırnağım gözükebilir mi kutsal efkan?

 

"Bekliyorum ben seç sen. "

 

"Biraz daha kısa, " Dedim mırıldanarak belkide huyuna gitmem gerekiyordur.

 

"Lalin." Dediğinde omuz silktim.

Askıdaki kıyafetlere bakarken

 

Mavi bir saten elbise görünce ona uzandım askıdan alarak elbiseyi incelerken fiyatına bakmayıds ihmal etmedim.

 

Elbiseyi denemeye karar verdiğimde arkamı dönmüştüm ki kaşları çatık bir şekilde efkan'ın bana baktığını gördüm. "Onu giydirmem. "

 

"Ben giyebilirim. "

 

"Lalin onunla kabinden bile çıkamazsın düzgün bir şey bul, "

 

"Beğendim bunu, " Dedim elbiseyi tekrar süzerek

 

"Bunu alalım. "

 

"Onu giymeni izin verirsem orospu çocuğuyum. "

 

"Lütfen efkan. "

 

Elbise çok güzeldi birazcık dekolteli olması elbiseyi kötü kılmazdı.

 

"Lalin biraz uzununu alırsan karışmam. "

 

O zaman karışılacak bir şey kalmıyordu zaten.

 

"Bu rengin uzunu yokki, "

Başını iki yana salladı.

 

"Başka renk bak. "

 

Dudaklarımı büzdüm. Tüm hevesim kaçmıştı. "Evde var benim uzun elbiselerim. Onlardan giyerim. " Diyerek elbiseyi yetine astım.

 

"Olmaz öyle şey elbise almaya geldik. " Başımı tekrar iki yana salladım.

 

"Gerek yok evde var elbiselerim. "

Diyerek daha fazla orada kalmamak için çıkışa doğru ilerledim.

 

"Lalin." Adımı ikaz ederek arkamdan gelirken onu umursamadan mağzadan çıktım.

 

"Evde birde duşa girsem geç kalır mıyız. "

 

"Kalmayız." Dedi sadece başka bir şey konuşmadan arabaya doğru giderken süt mısır satan yerin yanından geçerken, "yemek ister misin? " Diye sormuştu.

 

"Hayır, teşekkürler."

 

"Bilerek mi soğuksun farkında mı değilsin. " Omuz silktim. "Aynıyım efkan. "

 

"Sende benim giyimime karış, birbirimize karışarak alalım mı kıyafetleri? " Dedi bir çözüm yolu arar gibi

 

"Senin karışılacak neyin var ki... "

Erkekti şort mu giyecekti aysima gibi sütyenle mi çıkacaktı.

 

"Zaten benim annemlerde izin vermezdi. " Diyerek tekrar yürümeye devam ettim. Arabanın yanına geldiğimizde efkanın kapıları açması ile yolcu koltuğa oturarak kapıyı kapattım.

 

"Seyit ne iş yapıyor? " Arabası gerçekten afilliydi.

 

"Savcı, " Dediğinde şaşkınlıkla ona döndüm. "Yuh, " Diye mırıldandım.

 

"Seyit aydınlı mı? "

 

"Hayır, eşi buralı diye burada yaşıyor. Bizim köyü sevdiğinden bizim ordan çıkmıyor. Aslen çorumlu, "

 

"Üniversite arkadaşın mı? "

 

"Evet. Oda arkadaşımdı. "

 

Bana döndü, "tatlı yemeye gidelim mi? "

 

"Sevmem ki, " Diyerek başımı arabanın camına koydum.

 

"Daha ne kadar bozuk atacaksın bana? "

 

"Bir şey atmıyorum efkan neden anlamıyorsun? "

 

"Anlamayan sensin lalin. "

 

"Tamam efkan sen haklısın. " Uğraşacak halim yoktu. Halimden çok isteğim yoktu.

 

Boşuna uğraşmış olacaktım. Bir anda içimi kaplayan bu hisse bir ad veremiyordum.

 

Birine bir şey anlatasım, uzun uzun açıklama yaparak ikna etmek... Gerçekten tahammül seviyem azalıyordu.

Belkide 19. Yaşıma girmeme az kaldığı içindi.

Yeni yaşımda umursamazlık kilidi açılacağı için buda bedenimin ön gösterimidir.

 

Efkan, "duşu bizim evde al. Güneş enerjisi var. " Fark etmez anlamında omuz silktim.

 

Yol boyu bir dahada konuşmadık köye vardığımızda "beni bırakır mısın eve? " Diye sordum. Sesim istemsizce biraz şey çıkıyordu.

 

Mesafeli...

 

"Gidelim." Dediğinde üst kısımdan indik tarlanın içinden geçerek evimin olduğu patikaya geldiğimizde, "kıyafetlerimi alıp gelirim hemen. " Dedim.

Onun gelmesi biraz tekhlikeli olurdu.

 

"Bekliyorum." Dediğinde

Hızla patikadan indim. Evin anahtarını minderin altından alarak kapıyı açtım.

 

Elbise giyesim kaçmıştı uzun olanlardan etek ve bluz aldım.

Ksırt çantamdan parfümümüde alarak eteğin üzerine koydum. Çorap ve iç çamaşırda seçerken bu gecede efkanda kalacağım için günlük kıyafetlerimden de alarak hepsini bez çantaya doldurdum. Havlu efkanda vardı nasılsa

 

Eşyalarımı alarak evden çıktım. Kapıyı tekrar kilitleyerek minderin altına koydum anahtarı ayakkabılarımı giyerken gezinen tavuklara göz ucuyla baktım.

 

Hakanı da bir görmem gerekirdi. Ben yokken tüm her şeyi halletmişti. Sadece ilk gün efkan gelmişti sabah ineklere bakmaya

 

Efkanı daha fazla bekletmemek adına hızla avludan çıkarak patikaya gittim.

 

Efkan ın yanına gittiğimde, "tamam mı? " Diye sordu. Başımı olumlu anlamda salladım. Birlikte tekrar efkanın evine doğru gittik.

Yol boyu konuşmamıştık

 

Hadi benim hevesim kırılmıştı ona ne olmuştuda konuşmuyordu.

 

eve vardığımızda efkan, "sen duşa gir, sobayı yakayım bende sen çıkana kadar ısınır ev. "

 

Başımı olumlu anlamda salladım.

Adı diğer oda olarak kalan odanın kapısını açacakken efkan, "kıyafetlerini bırak sobanın yanında ısınsın. " Bir şey demeden poşeti kapının önünde bırakarak duşa girdim.

 

Efkanın dolabından havlu aldım.

Banyoya girerek kıyafetlerimi çıkarıp kirli sepetine attım.

 

Duşa kabine girdiğimde suyu açtım. Enerji olduğu için şofbeni kullanmıyordu. Daha doğrusu

Bağlı değildi. İhtiyaç duymadığı için olsa gerekti.

 

Suyu ayarlamaya çalışsamda ya çok sıcak oluyordu ya çok soğuk evdeyken şofbeni ikiye alınca oluyordu.

 

"Efkan! " İşin kötü yanı üşüyordum. Keşke önce suya baksaydım.

 

"Efkan! " tekrar adını seslendiğimde kapı açıldı.

 

"Suyu ayarlayamadım da, " Dediğimde duşa kabine girdi. Tam arkamda durarak bir elini çıplak belime koydu. Arkamdan suya uzandı,

 

Defalarca birbirimizle bu kadar yakınlaşmış olsak ta bu teması nefes alış verişlerimde ufak bir aksantıya neden oluyordu.

 

Efkan suyu ayarladıktan sonra omzuma bir öpücük kondurdu.

Elimdeki duş başlığına sıkı sıkı tutarken efkan, "çıplakken bir ayrı güzelsin sanki? " Dedi

 

"Küstün sen bana? "

 

"Üşüyorum."

 

"Suyu üşüyen yerlerine tutabilirsin." Üzgünüm efkan git demek zorundayım, aklıma başka bahane gelmemişti.

 

"Küsmüş müydük? " Diyerek elini tüy kadar hafif bir şekilde karnımda gezdirdi.

 

"Hayır." Dedim omuz silkerek

 

"Sadece üzüldüm. "

Eğilerek yanağımu öptü. "Halledicem ben elbiseni tamam mı? "

 

"Çarşaf mı giydireceksin. " Dedim alayla "getirdim ben kıyafet gerek kalmadı. "

 

"Halledeceğim ben lalin. " Diyerek duşa kabinden çıkacakken aklına bir şey gelmiş gibi geri dönerek bana baktı.

 

"Sevgili olmak için ne deniyordu? "

 

Dudağımı bilmem anlamında aşağı sarkıttım. "Bilmiyorum."

 

"Sanırım benimle sevgili olur musun de-"

 

"Olurum..." Diyerek yanıma yaklaştı. "Demeyeceğim. Benimle sevgili olur musun diyeceğim. "

 

"Nereden çıktı bu şimdi, Banyo yapıyorum. " Dediğimde güldü. Ahlaksızca çıplak bedenimi süzerek göğüs ucumu saliselik bir şekilde makas alır gibi iki parmağının arasına alıp sıktı.

 

"Aklıma şimdi geldi. "

 

"Çok üşüyorum efkan git hadi, "

 

"Evlenme teklifinide edeceğim merak etme, "dedikten sonra gülerek çıktı kabinden.

 

Arkasından kabini kapatarak duş başlığını yukarı astım. Su başımdan aşağı akarken saçıma efkanın şampuanından döktüm.

Duşumu aldıktan sonra suyu kapatarak duşa kabinden çıktım.

 

Havluyu bedenime sararak titreye titreye içeriye gidecektim ki efkanın, "sena whatsappdan link attım bak ona, " Demesi ile kapının arkasında durup onu dinledim.

 

"Bir iki saate çıkarız evden, sende işini ona göre ayarla, interneti anlamam pek, olmazsa ara mağazayı ayırttır ben geçerken alayım. "

 

"İyi tamam sağ ol. " Sesler kesildiğinde ve de daha çok üşümemek için içeri geçtim

Soba ciddi anlamda gürleyerek yanıyordu.

 

Hızla sıcaklığın kaynağına doğru giderken koltuğun kol kısmında gördüğüm iç çamaşırlarım ile kala kaldım.

 

Resmen odaya sermişti çamaşırlarımı. Sobanın yanında ısınırken efkan oturduğu koltuktan kalkarak yanıma geldi.

 

Arkamda durarak elini bir omzumdan atarak diğer omzuma uzattı elini, ve sol kolunu uzatarak ikimizin fotoğrafını çekti. İlk anda afalladığım için şaşkın ve gözlerim açık çıksamda hızla kendimi toplayarak gülümseyerek başımı efkanın göğsüne doğru yasladım.

 

"Neden çektin? " Dediğimde o da çekildiğimiz fotoğraflara bakıyordu.

 

"Hem hiç fotoğrafımız yok anı kalsın diye, " Telefondan başını kaldırarak bana baktı, "hemde ilerde sevgili olduğumuz tarifi sorarsan fotoğrafın sağ alt köşesine bakacağım. "

 

Gülümsedim, "uyanık sıpa, " Diye mırıldarak iç çamaşırlarımı işaret ettim, "niye serdin daha doğrusu neden çantamdan çıkardın. "

 

"Sıcak sıcak giy diye, "

 

"Anladım." Diye mırıldanarak bileğimdeki toka ile saçlarımı ensemde bağladım. "Çıkar mısın? " Dediğimde "neden? " Dedi anlamayan bir ifade ile

 

"Kocam değilsin, "

 

"Bak sen, " Dediğinde onu alaya devam ettim. "Benim en büyük hayalim ilk kez kocamın önünde giyinmekti. "

 

"Giyin bakayım nasıl giyinecekmişsin, " Dediğinde omuz silktim. "Kocam değilsin. "

 

"Benimde en büyük hayalim sevgilimin gözümün önünde giyinmesi, " Diyerek havlumun ucundan tutarak hızla çekti.

 

Havluyu havada sallarken, "efkan ya! " Dedim sinirle

 

"Sende beni utandır. " Dedi bana doğru bir adım atarak, "sende beni soy hadi, " Tüm çıplaklığım ile onun gözleri önümde dururken elini özel bölgeme attı, ondan kaçmak için hızla geri gidecekken kolumdan tutarak hızla kendisine çekti. Göğsüne çarpınca inlemiştim.

 

"Yanacaktın." Diyerek ellerini belime koydu. Ve sağ elini biraz daha indirerek kalçamı avuçladı.

 

"Güzel kalçanın zarar görmesini istemem. " Diyerek sıkıp bıraktı. Eli hâlâ varlığını korurken, "minik deli-"

 

"Efkan hayır. Giyineyim. " Dedim

Efkan benden uzaklaşarak, "giyin sen bende bir duşa gireyim. Yardım etmemi ister misin? "

 

Dediğinde "ne yardımı efkan! " Dedim sinirle

 

"Saçını kurutmandan bahsediyorum. " Dediğinde

 

"Hıı, " Diye mırıldandım. "Yok ben kuruturum. "

 

Dediğimde bir şey demeden gidecek sansamda önce kalçama güzel bir tokat atmış ardından gitmişti. Kalçamın kızardığına emindim.

 

Sanırım efkana biraz fazla yüz veriyordum ondan oluyordu bunlar hep

 

Hızla iç çamaşırıma çantamdan aldığım pedi takarak giydim eteğimi de altıma giyerek sobanın tam önüne oturarak saçlarımın ıslaklığı nın geçmesini bekledim.

 

Tabi o sırada şeytanın işine bak ki yanlışıkla kendi evdeki telefonum sanıp efkan ın telefonunu alıvermişim. Whatsapp a girdiğimde karşılaştığım kilit ile kaşlarım çatıldı.

 

Ne alaka abi...

 

Fotoğraflara giderek çekildiğimiz fotoğrafa baktım 4 tane çekmişti. Üç tanesini kendimi beğenmediğim için sildim. Keşke whatsappta kilit olmasaydı da duruma koysaydım

 

"Memelerin emem için açık sanırım." Gelen ses ile başımı telefondan kaldırarak efkana baktım.

 

"Ya ne alaka efkan. " Diye sızlanırken, . Efkan belindeki havlu ile yanıma geldi.

 

Şuan havlusunu hızla çekip çıkarsam sonrada efkanın pipisini gördüm efkanın pipisini gördüm. desem utanır mıydı

 

Sanmam.

 

"Bende senin havlunu açayım mı? "

Dedim sinsi bir ifadeyle efkanda en çok bunu seviyordum. Oyun oynamayı, bu da büyüklerin oyunuydu şakalaşmak...

 

"Sen zahmet etme ben açarım. " Dediğinde hızla başımı diğer tarafa çevirdim.

 

"Aman sakın bakma, görmediğin şeyler var. " Dediğinde hızla ona döndüm. "Ne var görmediğim? "

 

"Cümlemin bitmesini bekleseydin, görmediğin şey var sanki diyecektim. " Dedi ardından

 

"Ama belli olmaz belki vardır. " Diyerek göz kırptığında omuz silktim. Uzanarak koltuktaki sütyeni aldım efkana doğru uzatarak "takar mısın? " Dedim.

 

Efkana arkama döndüğümde efkan olarak sütyeni göğüslerime tutmuş sonradan kollarını geçirmeye çalışmış ardından geri alarak arkasını takmış ve "kaldır kollarını," Demişti kollarımı kaldırdığımda önce kollarımdan ardından başımdan geçirmişti. Sütyenin alt kısmından telinin oradan tutarak hızlıcs asılmış ve göğüslerimin altına geçirmişti.

 

İşlem başarılı...

 

Kazağımıda kendim üzerime geçirdim. Efkanda havluyu salonun bir kenarına atmış boxerini giyiyordu. Banyodada kıyafetlerini orta yerde bıraktığından emindim.

 

Efkan siyah kumaş pantolon ve siyah gömleğini giydi.

Bende sırtımı koltuğa yaslamış ayaklarımı öne doğru uzatmıştım.

 

"Kot pantolon giysen olmaz mıydı?" Dediğimde göz kırptı, "o neden? "

 

"Bilmem." Dedim omuz silkerek

Ama şuan o kadar günlüktüm ki bir an utanmıştım. "Düğün aynı yerde mi olarak? "

 

"Hayır, kır bahçesinde." Pencereden dışarı baktı. "Eğer çok soğuk olursa salona geçerler kır bahçesi de salona ait, "

Şuan daha fazla utanıyordum. Bir anlık sinirle günlük kıyafetlerimden almıştım. Birbirlerine uyup uymadıklarına bile bakmamıştım.

 

"Kuşadasında olacak düğünleri, Sahilde yapacaklardı da aileler çok karıştı. " Olsun sahildede biz yapardık

 

"Efkan şimdi diyelim ki biz evlendik-"

 

"Diyelim yok evleneceğiz zaten." Diye düzelttikten sonra, "eee, " Dedi devam etmem için bir yandan da kemerini takıyordu.

 

"Annenin karışmasına izin verir misin? " Dediğimde yüzünde bir gülümseme oluştu.

 

"Kayınvalideni ne çabuk kötü belledin. Annem karışmaz ki, " Dediğinde kaşlarımı çattım.

 

"Hemende anneni savun bir şey dedim sanki, " Diyerek surat astığımda bir şey diyecekken araya girdim. "Hem ben nerden tanıyayım ananı sanki birlikte yaşadık bunca yıl, "

 

"Evlendikten sonra yaşarsın hayatım sıkma canını,"

 

"Ya efkan ama, " Diye bağırdım. Birazda sesim tiz çıkmıştı.

 

"Sinirlendiriyorsun beni, " Diyerek dudağımı büzdüm. "Bulaşıp duruyorsun. "

 

"Şaka yapıyorum. " Dedi uzatmamak adına

 

"Annem ile konuşmuyoruz ki o merkezde yaşıyor istesek te onunla yaşayamayız, "

 

"Neden ki, "

 

"Aranıyorum her yerde lalin. Merkeze inemem gittiğim tek yer forum. Ve yol üstü restoranlar. "

 

"Evlenirsek eğer, "

 

"Eğer değil evleneceğiz. Devam et dinliyorum. " Sakin bir Şekilde uyarısını yapıp bu sefer saatini taktı. Kulağı bende iken, "biz hep bu köyde mi yaşayacağız. "

 

"Evet. " Yüzümü astım.

"Ben burayı sevmiyorum ki, " Diye mırıldandım. "Ben merkezde yaşarız sanıyordum."

 

"Eğer berat kararım verilirse neden olmasın. " Dedi ama verilmezdi onu hayalkırıklığına uğratmamak için bunu dile getirmedim ama çok zor hatta imkansızdı.

Belliydi katilin o olduğu birde kaçıp yıllarca saklanması vardı.

 

"İki yol var lalin. Çok düşündüm bunları, " Dediğinde yanıma gelerek beni yerden kaldırdı. Koltuğa oturttu.

 

"Soğuk alacaksın oturma yerde, "

 

"İki yol ne? " Dediğimde

 

"Seninle evleneceğimiz için aklanmam gerek hem nikah için hemde ilerde hastalık olur doğum olur çocuk hastanelere girmem gerekecek aklanmaya mecburum. "

 

"Aklanana kadar nişan söz kına düğün hepsini yaparım sana, " Dedi

 

"Dini nikahımızı kıyarız ve öyle yaşarız. " Derken ellerimi tutuyordu. "Aklanmam için avukatlarımla görüştüm tekrar bir mahkeme görülecek iki avukatım var. Davada savcı değişimi yapacağız çok zor ama olursa seyit savcısı olacak bu davanın. "

 

"Ya da kardeşime zarar verenlerin canını yakacağım. Duyduğum kadarı ile adamın bir çocuğu olmuş eğer onu kaçırır ve benim suçumu onların üstlenmesini sağlarım. "

 

"Ama bu-"

 

"Bu benim hakkım lalin. " Dedi

 

"Babamı ben öldürdüm evet. Ama onların yüzünden ben bu haldeysem onların yüzünden. Onlara yazıksa benim kardeşime de yazık benim kardeşimin özgüveninş onlar kırdı hem babasız hem abisiz bıraktılar. Benim bu olaydan önce bir ailem vardı lalin. Benim tek hatam, orada babamın duyduklarınu hazmedemem. O an nasıl düşündüm bilmiyorum ama olayı düşündükçe babam serbest kalır onlar tutuklanır diyerek babamı öldürmüş olamlıyım. " Dedikten sonra bakışlarını yere indirdi. O anı düşündü sanırım.

Ardından tekrar bana baktı.

 

"Adalete güvendiğim için bunlar oldu. Bende testlim olacaktım. Onlar serbest kaldıkları için değil ifadeye bile çağırılmadıkları için testlim olmadım. "

 

" O günü hatırlamıyor musun? "

 

"Hayır. Neşet anlattıkça anımsar gibi oluyorum. Ama hatırlamıyorum tam olarak, "

 

"Tüm bunlar ne kadar sürer? "

 

"Şanslıyım ki benim dosmaya bakan savcı emekliği gelmiş avukatımı yanına gönderdim. Tesadüfen tanışıp sohbet ettiler, " Diyerek göz kırptı.

 

"Adam yurt dışına çıkma ihtimali var," dedikten sonra "boşver."dedi

 

"Bu konuşarı düşünmeni istemiyorum. "

 

"Son olarak, " Diye mırıldandım.

 

"Avukatınla sık görüşür müsün. "

 

"Bu sıralar evet. Sık görüşmek zorundayız, "

 

"Cinsiyeti, "

 

"Kad-" Kaşlarım istemsizce çatıldı.

 

"Başbaşa sadece dava üzerine mi konuşuyorsunuz. " Belkide birbirlerini elliyorlardı.

 

"Kadının kocası da avukatım karı koca birlikte geliyorlar ikiside avukatım. "

 

"Tamam anladkm. Sağa anlatır gibi, " Diye mırıldandığımda gülerek yanağımı öptü.

 

"Sen benimle evlenmek istiyor musun? " Dediğinde kaşlarım çatıldı. "Hayret sen benim fikrimi alır mıydın. " Dediğimde

 

"İstemiyor musun? " Diye sordu.

 

"İstemezsem ne olacak? " Diyerek ben ona bir soru yöneltiğimde

 

"Sevgili kalacağız," dedi

 

"Seni sevmiyorsam? " Dediğimde

Bu sefer, "flört ederiz. " Dedi

 

"Ya flö-"

 

"Yeniden tanışırız lalin. Bu sefer seni kandıracağımdan emin olabilirsin. "

 

Sıpa...

 

"Hadi gel çıkalım artık. " Diyerek kalktı. Ceketini üzerine geçirdi.

Ben yanıma hırka ya da ceket almamıştım. Hava biraz essede sabahki kıyafetlerim kalındı.

 

"Hızlıca arabaya geç, " Diyerek anahtarı bana verdi. Hızlıca arabaya geçerek ön koltuğa oturdun.

 

 

 

Efkan da geldiğinde arabayı çalıştırarak ısıtıcıyı açtı.

 

"Nasılsın? " Dediğinde ona döndüm.

 

"İyiyim sen? "

 

"Bende iyiyim." Diyerek arabayı park yerinden çıkardı. "Sabah erken kalktık uyu biraz istersen, " Diyerek saate baktı. "Yirmi dakikaya varırız. Konvoy ile geçeriz adaya, " Başımı tamam anlamında salladım.

 

"Vereyim mi ceketimi? " Dediğinde "yok, " Diye mırıldandım.

 

"İyiyim ben üşümüyorum. " Arabanın içi ısınmaya başlamıştı bile

 

"Kucağıma yatacak mısın? "

 

"Hayır." Diye mırıldanarak gözlerimi kapattım. Akşam oynamayı düşünmüyordum. Fazla özensizdim. Üstelik makyaj çantamda efkan da kalmıştı.

 

"Efkan, dini nikahı resmi nikahsız kıyabilir miyiz? "

 

"Kıyarız tabi, halledeceğim her şeyi düşünme sen. "

 

Tekrar gözlerimi kapattım. Duş zaten mayıştırmıştı beni

 

‧͙⁺˚*・༓☾ ☽༓・*˚⁺‧͙

 

A

 

rabanın içine vuran ayaz ile irkilir gibi oldum.

"Avukatın mıyım yoksa özel asistanın mıyım belli değil, "

 

"Neyseki sana ödediğim ücret iki mesleğede yeter. "

 

Gözlerimi araladığımda bir yol kenarında durmuştuk arabalar yan şeritten hızla akıp giderken sürücü koltuğunun camından bakan bir kadın varken efkan onunla konuşuyordu.

 

"Efkan, " Diye mırıldandım uyku sersemi "çok üşüyorum. " Diye belli belirsiz mırıldandığımda efkan bana dönmüştü. Bir eli alnıma giderken ateşimin olup olmadığını kontrol etti. "Lalin, hasta mı oldun." Dedi boğazım biraz ağrıyordu bu sebeple sesimde ufak bir titreme söz konusuydu ama hasta değildim.

 

"Üşüyorum." Dediğimde üzerinde örtülü olan ceketini biraz daha sıkı örttü. "Petrolda durmamı ister misin biraz sıcak şeyler içsen iyi gelebilir." Dediğinde başımı iki yana salladım.

 

Kadın, "ben de arabays geçiyorum efkan adada görüşürüz. " Demesi ile efkan, "tamam hoşçakal. " Dedi ardından pencereyi kapattı. Arkaya doğru uzatarak karton poşetten çıkardığı kürk ile hayrete düştüm.

 

"Bu kimin. " Az önceki cadı karısının mıydı.

 

"Senin." Diyerek onunla bedenimi sardı. "Büyük değil mi? " Dediğimde

 

"Tam bedenin sadece biraz uzun o kadar. " Dedi kürk ile üzerimi iyice örttü.

Arkama doğru bakarak, "o poşette ne var? " Dedim.

 

"Elbisen, merkezdeki bir mağzadan aldırdım. "

 

"Niye çirkin mi olmuşum. " Dedim alıngan bir şekilde

 

"Herkesin ne giyeceğine kadar anlattı ayşen, heveslendirdi seni o kadar, etek bluz ile gitmeni istemedim. "

 

"Sen bizi mi dinledin? " Dediğimde güldü, "ayşenin sana kötü örnek olup olmadığınu anlamak içindi, " Dediğinde bende güldüm.

 

Arkadaki poşete uzandım. Ne aldığını merak etmiştim. "Sen mi seçtin. " Dediğimde

 

"Evet." Yanıtını aldım.

 

Poşetin içine baktığımda beyaz elbiseyi görünce kaşlarım çatıldı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Efkan beyaz bu, " Dediğimde büyük bir hayalkırıklığı yaşıyordum.

 

"Sana çok yakışacağından eminim. " Dediğinde başımı iki yana salladım.

 

"Sadece gelinler beyaz giyer ben beyaz giyersem ayıp olur. " Dedim.

 

"Yazsalarmış davetiyeye, " Diye çemkirdiğinde başımı olumsuz anlamda salladım.

 

"Giyemem ki, "

 

"Giyersin bir şey olmaz. Hem ayşende beyaz giymiyor mu? "

 

"O nedime ama, " Diye mırıldandım. Ve ayşen dün beyaz giymişti. Bugün kırmızı giyecekti.

 

"Tamam gidince konuşurum ben senide nedime yapar, " Dediğinde kıkırdadım. "Efkan öyle olmaz, "

 

"Niye olmasın, konuşurum ben. " Diyerek telefona uzandığında eline asıldım.

"Efkan ben söylettim sanarlar olmaz öyle şey "

"Niye olmasın gülüm. Yavuz fotoğraf attı bana yeşil kola takılan aparttan almışlar vardır fazladan onlarda yoksa geçerken alırız. " Dediğinde kahkaha attım.

"Efkan ya nedime sadece gelinin arkadaşına olur."

"Sende kuması değilsin herhalde lalin. " Dedi biraz yükselere

"Sende arkadaşısın hallerim ben. " Diyerek yanağımdan makas aldı.

 

Bölüm 9 ya da 10 aralıkta gelecek sınavım. 7 /8 aralık o tariha kadar sadece ders çalışmak istiyorum yeterince geç kaldım. Saygı duyacağınızı düşünüyorum.

 

Okumak istediğiniz sahneleri buraya bırakırsanız yeni bölümde yazarım. Ufak bir spoi vermek gerekirse efkan düğünde ortalığı yıkacak

 

Lalin in yeni elbisesi fotoğraf ile aynı renk sadece kuruntu yapıyor biri bir şey der diye

Elbise bu

 

Bölüm : 26.11.2024 17:17 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...