hello oooo🐣
yorum bırakmayı unutmayın🦊
yorumlarınız yeni bölüm yazma hevesimi artırıyor çünkü🐤
Rutinler rutinlerimiz o çok sevdiğim sürekli uyuduğum hassas çizgilerim hepsi sanki benden kilometrelerce uzakta gibi geliyor artık.
Sabahları uyandığımda gördüğüm ilk şey artık yatağımın yanındaki saat değil her tarafımı saran okyanus kokusu ve sıcacık kollar.
Benim yerime atılan adımlar benden önce planlanan programlar dışarıdan baktığımda kendi hayatımı sanki başka birine devretmişim gibi hissettiren bu döngü içinde yaşarken garip bir huzura ev sahipliği yapıyordu.
Defilenin yapılacağı yerde heyecanla dolaşırken kendimi her aynada gördüğümde bu döngüyü anımsıyordum.
Podyum sırası belliydi yapılacaklar belliydi. Tanımadığım bir düzine insan vardı ilk defa alıştığım bir yerden bu kadar uzaktaydım.
Kevin yastaydı Burcu iyileşmeye çalışıyordu ve ben önceden planlanmış programıma sadık kalma gayretindeydim.
Güvenli alanım halen etrafımda olduğu için garip garip bakan gözleri umursamamak gerçekten de daha kolaydı.
Zırh giyinmiş gibi hissediyordum üzerindeki elbise ile bu sefer en kıdemli kişi olmadığımdan ortalarda çıkacaktım. Alp'i sahne arkasından zorla ön tarafa yönlendirmiştim. Bir korumadan çok daha fazlası olduğu her hareketinden belliydi ve sevmediğim insanların gözleri ona değsin istemiyordum.
Bu ses son iki yıldır en nefret ettiğim ses tonları sıralamasına girmekle kalmayıp konumunu her geçen gün artıran birine aitti.
Gözlerim sarı saçlarına tezat bir şekilde yapılmış olan koyu makyajında gezerken onu en çok delirten şeyin tepkisizlik olduğunu biliyordum. En çok delirten ikinci şey ise Kevin'dı. Şuan evimin salonunda kraker kemirerek hayatını sorgulayan biricik arkadaşım.
Sessizliğim onu rahatsız ettiğinde aramızdaki mesafeyi daralttı. Mesleğe yeni başlayanların bile bildiği bir durum varsa o da ikimizin de nerede ise kanlı bıçaklı olduğumuz gerçeğiydi.
‘Demek artık bir sevgilin var' kısılan mavi gözleri keyifli bir şekilde kıvrıldığında onu mutlu eden şeyin tam olarak ne olduğunu kestiremedim.
‘Bu konuda seni ilgilendiren kısım nedir?’ Alp'i birilerinden saklamak gibi bir planım yoktu doğrudan soran herkes bu gerçeği ilk ağızdan duyabilirdi. Ama onun bu konuya takılmış olması garipti.
'İnsanlara yalan konuşuyorsun’
‘Tam olarak kime inkar ettim.’
‘Hayatımda ki hiçbir şeyi yalanlamam ayrıca tutumumun seni ilgilendiren kısmını halen çözemedim.’
‘Mutluluklar diliyorum sadece tabiki öyle bir şey mümkünse aklı olan birisi seninle üç günü zor geçirir. ‘
‘Seninle iki saati zor geçirdiği gibi mi.’ İnsanlara hak ettiği gibi davranmak konusunda nasihat aldığım ilk kişi Kevin'dı saçma sapan bir şekilde anlayış küpü olmamdan şikayet edip duruyordu. O yüzden onun iki saat bile dayanamadığı bu kişiye onun dediklerini sunmak sanırım acımasızlık olmazdı.
Genişçe gülümsediğimde kısılan gözlerine bakmadım. Etrafımızda ki herkes onun bu çıkışını duymuş ikimizi süzüyordu.
‘Bunu ben söylemiyorum kimin söylediğini de en iyi sen biliyorsun. Ayrıca bakışlarını görebiliyorum onu bir daha süzersen gerçek hadsizliği göreceksin tahammül edeceğim Rus vatandaşı kotası dolmuş durumda'
Aklımdan asla çıkmayan Andrei yeniden vücudumun gerilmesine sebep olduğunda bana bakan gözlerindeki şaşkın geri çekilmeye göz kırptım. Tabiki de uzun uzun Alp’i süzdüğünü görmüştüm.
Hoşlanmadığım şeyleri hayatımdan uzaklaştırma hızıma eş değer şekilde onun yanından ayrıldığımda konuk sanatçı açılışı yapmıştı bile. Bir görünüp bir kaybolan podyuma bakmaya devam ettiğimde bir kaç kişiye gülümsemek ile yetindim.
Bir kişiye daha neden olmak istemeyen tarafım bir koruma kalkanı inşa etmişti.
Gerçek manada devasa boyutlarda ki aydınlatmaların altında sıra bana geldiğinde bacaklarımın titrediğini hissediyordum ilk gün bile bu kadar gergin olmadığımı hatırlayabiliyordum.
Elbisenin uzun ve yumuşak kumaşı bacaklarımı boğuyormuş gibi bir hisle ilk adımımı attığımda.
Karşımda gözüme büyük gelmeyen kalabalığın içinde bana zarar vermek isteyen birinin varlığını hissettiğim tuhaf bir andı.
Adımlarım alıştığım o ritimle ilerlerken ilk defa konuklar ile göz kontağı kurmak istiyorum karşındaki her kimse onu görmek istiyordum.
Yüksek müzik sesine rağmen duyduğum uğultuların arasında podyumun en ucuna gelmiştim. Yeniden kulise dönmek için hareketlenen adımlarım üzerime doğru koşan Alp ile tökezlerken kendimi onun kollarında olduğum yerden bir metre kadar geriye savrulmuş buldum sete sertçe düşen büyük avize’nin camları etrafa sıçrarken tüm bunları sadece bir kaç saniye görebildim. Başım tamamen onun gövdesine yaslı bir şekilde beni sardığında gerçektende peşimizde birinin olduğuna artık emindim.
Etraftaki karmaşa bir çığlık gibi patlayıp sakinleşmeye çalıştığında yanıma gelen insanlara iyi olduğumu söylüyordum.
Alp beni yakın arkadaşlarından birine emanet etmiş her detayı incelemeye devam ediyordu. Oğuz hemen yanımda durmadan bana içmem için su uzatmaya devam ederken ne zaman geldiğini fark etmemiş olmama kızıyordum. Tıpkı gelen tehlikeyi göremediğim gibi.
‘Yenge biraz şu içsen sakinleşirsin'
Dışardan sakin gözüktüğüme de emindim. Etrafımda dolaşan ekipten insanlar onun ters bakışları ile fazla konuşamadan uzaklaşıp duruyordu.
‘ Alparslan çağırdığı için geldim. Bu arada merak ettiğim bir şey var.’
Gözleri o meraklı ifade ile kısıldığında hafif çekik olan yeşilleri neredeyse yok olmuştu.
‘Podyumda yürürken nasıl o kadar düz bakabiliyorsunuz? ‘
‘Çünkü ilginç geliyor. Kadınlar olarak duygularınızı çok yüksek yaşıyorsunuz ama oradayken hepiniz aynı dönük ifadede oluyorsunuz.’
‘Alışkanlık diyebilirim sanırım o gün berbat şeyler yaşamış olsak da podyuma çıktığımız ilk an bir perde iniyor. Çünkü tasarımın önüne geçmememiz için ifadelerimiz yok.’
Gözlerim tasarımcının tedirgin adımlarını bulduğumda kadının mahcup ifadesi altında eziliyor gibiydim.
‘Aylin çok üzgünüm herşeyi tek tek kontrol ettim ama aksilik bizi buldu.’
‘İyiyim Lui gerçekten bir sorun yok'
Gözleri bir kaç yerde dolaşırken baktığı yerlerin camların kestiği noktalar olduğunu biliyordum. Bir kaç küçük sıyrığım vardı.
Ellerime uzanan eli sağ elimi iki avucunun arasına alıp karşımda benimle aynı açıya eğildiğinde ona gülümsedim. Gerçekten sevdiğim bir kadındı ve böyle mahcup hissetmesi kendimi kötü hissettiriyordu.
‘Lui böyle üzgün bakma senin hatan değildi. Ne kadar titiz olduğunu biliyorum o yüzden öngörelemeyen bir kaza sadece'
Alp'in sesi ikimizin kontağını sonlandırırken ayağa kalktım. Lui'ye sarılıp onun yanına ilerlediğimde üzerimdeki poların önüne kapattım. Oğuz’un özellikle bana verdiği poların onların takım poları olduğunu biliyordum ama sanırım o bunun farkında değildi. İkisinin gözleri birbirine değdiğinde Oğuz’un gülümseyen ifadesi eserine tekrar tekrar değdi.
‘Ait olduğu yere uygun olsun dedim'
‘Oğuz aklın yine kurnazlık peşinde'
‘Şimdi bu polar hırkamı beni sizden yapıyor? ‘
Sorum ile o kurnaz gülüm büyürken arka planda farklı bir şey döndüğü ortadaydı.
Kesin ve net bir tonlama gelecek olan cümlenin önünü keserken Alp’in omzuma sarılan kolunun altına girdim.
‘Minik minik noktalar sadece ‘
‘Olsun biz yine de önlem alalım'
‘Alp şüphelendiğiniz konu ile mi alakalı yoksa sadece talihsiz bir kaza mı?’
iyi geceler tatlı hafta sonları 🐞
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
5.52k Okunma |
423 Oy |
0 Takip |
47 Bölümlü Kitap |