35. Bölüm
Satürn`ün Halkası / Zamanın İzleri / Düşmek

Düşmek

Satürn`ün Halkası
saturnsring

 

 

HELLOOOO 🐦🐦

 

 

keyifli okullar diliyorum🦋

 

 

Üzerindeki bakışların ağırlığını gözlerim kapalıyken bile hissedebiliyordum. Ecren’in kıvırcık saçlarını durmadan karıştırarak Alp'i izlemesini bir süre izledikten sonra onu göz hapsimden çıkarmıştım. Üzerindeki bol sweatshirt ve şort ile korkmadan daha çok öyle bir uğradım efekti olan adamı ise ara ara gözlemeye devam ediyordum.

‘Gerçekten de seni ikna etmiş'

Burcu'nun keyifli kıkırtısı kulağıma dolarken yüzüme yayılan gülümsemeyi hissedebiliyordum.

‘Biraz sakin olamaz mısın?’

‘Aman aman gören inanmayacak bizim kız utanıyor ‘

‘Burcu'

‘Seninle beraber iş yapmak artık daha eğlenceli olacak'

Ona bakmak için hızla döndüğümde gözlerim önce Alp’i bulmuştu. Etrafla ilgisi yokmuş gibi giyeceğimiz kıyafetleri süzüyordu. Aklından geçenleri asla anlayamadığım o donuk bakışları tül kumaşın üzerinde gezinirken benimle kesiştiğinde ifadesindeki yumuşama fark edilir boyuttaydı.

‘Bunu uzun süre saklayamazsın biliyorsun değil mi?’

‘Açıkçası saklamak için bir çabam yok ama çıkıp bu adam benim sevgilim diye de ilan etmeyeceğim.’

Bize doğru gelen set çalışanları ile oturduğumuz yerden hareketlendiğimizde giyinmek için ayrılan bölmeye ilerledik.

Üzerimdeki ince kumaşın üzerindeki soluk dantel detaylarına bakarken siyah bir gelinlik giymişim gibi hissediyordum.

‘Ölü gelinler çekimi'

Burcu’nun da benimle aynı şekilde düşünüyor olması ile kahkahamı engelleyemediğim de yeniden çekim alanına ilerledik.

Yıllardır kamera önünde olan benim heyecan yaptığım sadece bir kaç an vardı ve şuan tamda öyle bir andaydım. Fotoğraf ekibinin arkasında duvara yaslanmış beni izleyen adam içimdeki heyecanı aynı oranda tırmanmasına sebep oluyordu.

İçimdeki alevin her an yükseldiğini hissediyordum. Poz vermenin yönlendirmelerin çoğunun ezberimde olan hareketler olması sayesinde soğukkanlı gözükmeye devam ettiğini bilmek bile beni sakinleştirmeye yetmiyordu.

Tam şuanda ara ara denk geldiğim bakışları bir kaç gün önce gördüğüm öfkesinden çok uzakta bir yerde olduğumu gösteriyordu. Sanki kendi kendime gördüğüm bir yanılsamaydı o anlar ama içimdeki o kız şüphe dehlizlerinde karıştırıyordu bile.

Çekimlerin uzayıp bitmek bilmediği bir döngüde altıncı elbise ile turlamaya devam ediyordum.

‘Ne zaman yemek yiyeceksin'

Kulağımın hemen yanımda enseme değen nefesi ile kısık bir tonda sorduğu soru ile irkildiğimde gözleri üzerimdeki elbisenin eteklerinin bitimindeki büyük günlerde geziyordu.

‘Şuan değil. Sen yoruldun mu tahmin ettiğimden uzun sürdü çünkü'

‘Yorulmak için bir şey yapmadım ama bir noktada gerçekten de tüm gün böyle durup poz vermek senin gibi birisi için oldukça sıkıcı değil mi diye düşünüyorum? ‘

Benim gibi biri onun hatıralarındaki kız muhtemelen ilk bir saatin sonunda üzerindeki tülleri yırtarak sokağa kaçardı ama zaman bazı şeyleri değiştirmişti hem seviyordum bu işi.

‘Yanılıyorsun gayet mutluyum şuan'

Özelliklede güvenli alanımda onuda görüyor olmanın verdiği dinginliğin tadını çıkarırken mutsuz olma ihtimalim çok azdı.

‘Bir iki adamı yumruklamak istesem çok mu kıskanç olurum'

‘Bir karın ağrın olduğu durmadan değişen pozisyonundan belli oluyordu. Kim seni rahatsız eden'

Sorum bitmeden gözleri firma yetkililerin olduğu kısma değdiğinde az çok kimden rahatsız olduğunu tahmin etmiştim. Yüzündeki gergin ifade sadece bir kaç saniye yüzünde kalırken ona sataşmak isteyen tarafıma yenildim.

‘ İlk günden bu duruma geldiysen ikinci çekimi göremez gibisin.’

‘Ne olursa olsun tüm çekimleri göreceğim. Ayrıca sana yansıtmadığım sürece ne düşündüğüm beni ilgilendiriyor diye düşünüyorum.’

‘ Alp ifadeni saklayamıyorsun ve adamların yaptığı bir şey yok’

‘Hayran hayran bakmaları yetiyor'

Ciddi ifademi kaybedip kısa bir kahkaha attığımda gözleri nihayet adamlardan bana dönmüştü. Yüzümdeki ifadeden ona bulaştığımı anladığında bir elinin parmakları ile saçlarını dağıttı. Yüzüne dağılan saçlarına baktığımda bir süredir bu kadar uzamaya saçlarına dokunmak istedim.

‘Ooooo enişte'

Burcu yüksek ortada başlayıp kısık biten cümlesi ile benden koca bir göz devirme kazanırken yüzündeki ifadede ki keyifli hal hepimizin üzerinde hakimdi.

‘ kesinlikle Aylin’in arkadaşları arasındaki favorim sensin'

‘Ama çok kolay kandırılırsın sen enişte ‘

‘Kesinlikle en çok burcu ile görüşmelisin'

‘Kevin'a hava atmalıyım'

Yüzüme dağılan saçlarımın bir kaç tutamı gözlerimin önünde salınırken arkadaşımın keyifle yaptığı çıkarımını dinliyordum. Saçlarıma doğru uzanan elini fark ettiğimde kısa bir an etrafımıza bakmak istedim ama günün sonunda o dokunuşu istediğimi biliyordum. Gözlerimin önündeki tutamları yanlara doğru sakince bırakırken yeniden önüme geleceklerini biliyordum. Ama onun beni görüyor olduğu gerçeğini böyle anlarda hissediyordum.

‘ istersen kuaföre seslenebilirim'

‘birazdan çekim başlar o zaman düzeltmeye gelir şimdilik iyiyim'

Parmakları yüzümden çekilirken kısa bir an yüzümü okşamıştı.

Burcu'ya seslenilmesi ile yeniden olduğumuz yere döndüğümde bu bulutların üzerinde gezinme durumundan kurtulmam gerektiğini biliyordum. Yoksa çekimi mahvedebilirdim.

~~~~

Arabanın arka koltuğuna çöktüğümde gerçekten çöktüğünü biliyordum. Beynim aç olduğumun sinyallerini verirken ön koltuğa oturan Alp'in gözleri dikiz aynasından benim üzerimde dolaşıyordu.

‘artık yemek vakti sanırım’

‘önce eve gitmeliyiz sanırım'

Üzerindeki bana elbise gibi olan polar sweatshirt ile bacaklarımı sardığımda yan koltuktan aldığı karton çantayı bana uzattı.

‘Sağlıklı öğün ‘

‘Ne zaman hazırladın'

‘Kevin çekimlerin uzayabileceği ve senin huysuzlanabileceğini söyledi. Ayrıca yemek listeni Evren’den adım yani rahatlıkla yiyebilirsin'

‘Böyle yapınca düşüyor mu Alp adam?’

Söylediğim şey ile kısılan gözleri üzerimde gezinirken dediği gibi yeme listemde olan kaseye baktım.

‘Bilmem düşüyor mu Ayşin hanım'

Yanaklarıma ulaşmak isteyen aleve rağmen ona bir kaç saniye bakabildim.

‘Denemeye devam diyorum'

‘Öyle olsun' hafif bir kahkaha dudaklarında cam bulurken elimdeki henüz ambalajını açmadığım kaseyi sıkı sıkı tutarak iki koltuğun arasından ön tarafa geçtim. Benim anı hareketimi algılayamadan yerime yerleştiğimde şaşkın ifadesine güldüm. Bir kaç dakika önce arka koltukta uyumak istiyorum diye isyan ettiğini varsayarsak hızlı kararlar alıyordum.

Elindeki kaseyi açıp ilk kaşığı ona doğru uzattığımda gözleri hemen önünde duran kaşık ile benim aramda gezindi.

‘sende tüm gün benimle beraberdin'

‘yemeğini benimle paylaşıyorsun'

‘Hızlı olmazsan hiç bir şeyi seninle paylaşmıyorum' cümlenin bitmesini beklemeden uzattığım kaşığa uzandığında keyfimin yerine geldiğini hissetmek için düşünmeme gerek bile yoktu tüm yolu ait olduğumuz yeşillikler doldurana kadar hem kendimin hem onun yemek yemesini sağlayarak geçirmiştim. Evin yoluna girmiş olmak uykuma yenik düşmem için bir sebepti.

‘Sanırım film izleme planını ertelemeliyiz'

‘Prenses için uyku vakti diyoruz o zaman'

‘bir kaç saat uyusam kendime gelirim aslında ‘

Arabanın arka koltuğunda yarım saat uyusam kendime geleceğimi biliyordum ama önceliğim artık bambaşka bir şeydi. Arabanın sakinliği ne eşlik eden hafif müzik etrafımızı saran o gizlilik hissi ve burnuma dolan koku ile başımı yasladığım cam gittikçe yastığımmış gibi hissettiriyordu.

Yatağıma ne zaman taşındığımı hatırlamıyordum. Hafif hafif kulağıma dolan mırıltılar eşliğinde derin uykunun kıyılarında gezmeye devam ederken sarıldığım gövdede tahmin ettiğimden uzun bir süre uyuyacağım kesindi.

İnsanın ait olduğu yeri bulmasının hep çok heyecanlı bir şey olduğunu düşünen benim ait olduğum yeri bulduğum köşesine kıvrılıp uyuduğum yatağımdaymış gibi sakinleşmiş olmam garipti.

Burnumu kokunun esas kaynağına yaslarken yeniden ayrıldığım o karanlığa düşüyordum.

 

~~

 

 

İyi geceler🐸

 

 

kısa bir bölüm oldu biliyorum ama şimdilik böyle kısa kısa güncellemeler yapmaya devam edeceğim🦄

 

 

Bu bölümler ilişkilerinin başındaki geçiş bölümleri zaman içinde yavaş yavaş açılacak konu🐣

 

 

Yorum ve görüşlerinizi bırakmayı unutmayın 🐥

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 21.12.2024 22:44 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...