5. Bölüm
sebboll / DENEK 1112 / SAKLI GEÇMİŞLER

SAKLI GEÇMİŞLER

sebboll
sebbollok

 

𓆩𓆪

Tanrısal bakış açısı ile

Gece yarısıydı belkide gece hiç sessiz olamıyacağı kadar sessizdi bugün

Ay bile etrafta görünmüyordu o bile bu evrenden kaçmış bulutların arkasına saklanmıştı. Endişeli bir şekilde dakikaları sayıyor bacakları olduğu yerde titriyordu.

Kalbi hızının artışıyla birlikte endişeside git gide vücudunu ele geçirdi...

O an kapı sertçe açıldı. Neera olduğu yerden sıçradı ve aklından tek bir düşünce geçti.

Gleen gelmiş miydi?..

Evet, oydu Neera derin bir nefes aldı. Korkuyla çıkan cılız sesi onun ağladığını gösteriyordu.

"Nerdesin sen?" Gleen dudaklarında ki alkollü sertçe sildi."Hayatım, seninle önemli bir konu hakkında konuşmak istiyorum." Neera ellerini birbirine bağladı ve ne diyeceğini meraklı bir şekilde bekledi.

"Bugün bir deney yapan laboratuvar ile konuştum." Gleen kendiside cerrah olduğu için genellikle laboratuvar ile yakından bir ilişki içindeydi.

"Ve onun gibi birçok çocuğun olduğunu söylediler." Neera o an neler olucağını kestirmişti bile zeki bir kadındı.

"O yaratıktan kurtul-" Neera'nın o an elleri titredi sinirden gözlerinde ki ateş daha da belirginleşti.

"Yaratık mı?" diye bağırdı evin içinde daha sonra Daria'nın uyuduğu hatırladı ve adımlarıyla Gleen'e yaklaştı kısık bir sesle

"Yaratık dediğin senin oğlun!" diye bağırdı. "Hayır o benim oğlum değil! Yaratık o insan bile değil!" Alkolün kokusu mide bulandırıcıydı. "Asla olmaz !" Darianın odasının önüne gitti ve elleriyle siper etti.

"Daha konuşmamı bitirmedim beni dinle!" Gleen de sinirlenmeye başlamış evin içinde ki ateşe barut atıyordu

"Bak o tehlikeli, tehtit bizim için Gleen Arounun yaratık bir çocuğu var diye anılmak istemiyorum!" Gleen büyük başarılara imza atmış tıp dünyasına adını yazdırmış bir cerrahtı.

Neera gözleri dönmüştü.

"TEK NEDEN BU MU? SEN NE SAÇMALIYORSUN NE DEMEK DİĞERLERİNİN DEDİKODUSU YÜZÜNDEN OĞLUNU SATMAK!"

"Neera! Mantıklı düşün!

Sence o bir insan mı ?" Kapıyı işaret etti Darianı kassederek. "Değil ama o benim oğlum!" Neera gözleri dolmuştu

"HASTALIKLI O ! "

"SENSİN HASTA! SENSİN DELİ!"

"Çekil Neera bana zoru kullandırma!" İtireceği anda Neera daha sıkı tuttundu . "Geri çekil!"

"Alkol sende ters etki yaratmış bu tanıdığım sen değilsin ! O gün hastanede gördüğüm sen değilsin!" Neera doktordu ve Gleeni ilk gördüğü yer de hastaneydi tabii ki .

Gleen son zamanlarda alkol alıyordu ama nedeni kimse bilmiyordu herhangi bir borcu ailevi bir sıkıntısı yoktu.

Darian o an sadece kapının arkasında bir köşeye oturmuştu.

Boş gözlerle bakınıyordu etrafa. Kapıda ki sesler daha da arttı. Ev daha da boğucu bir hâl aldı. Her ne kadar duygusuz görünsede gözlerinde ki yaşlar yanaklarına doğru yol aldı.

"BIRAK O ZAMAN! AYRILALIM! YETER Kİ DOKUNMA ONA !" O an vazonun kırılma sesiyle Darian yerinde sıçradı . "DAHA FAZLA PARAMIZ OLUCAK !"

"GLEEN KÖTÜ BİR DURUMUMUZ YOK ANLAMIYOR MUSUN?" tekrar kırılma sesleri ve bir tokat sesi...

"ÇEKİL! ZORLAMA BENİ!" Tekrar bir bardak kırılma sesi.

"HAYIR BAK BU SEN DEĞİLSİN ÇOK FAZLA İÇMİŞSİN UZAK DUR! GELME!" Neera'ın haykırışları duvarlara çarparak etrafa yayılıyordu darian ilk defa babasını bu kadar öfkeli görüyordu sesi hiçte tanıdığı o adam değildi...

"OROSPU ÇOCUĞU! UZAK DUR !" Darian o an kaskatı kesildi vücudu hareket dahi edemedi.

Nefes alışları o kadar düzensizdi ki bu artık hayati risk oluşturuyordu.

Annesinin haykırış sesleri git gide uzaklaştı. "Bak lütfen sana yalvarıyorum bırak yapma indir o bıçağı düzgün düşünemiyorsun sen bu değilsin." annesi bıçak mı demişti? Darian hareket bile edemiyordu etse ne yapabilirdi ki?yeteneği o kadar düzensizdi ki kontrol edemiyordu.

Ağlamaklı ses aniden kesildi.

Etraf ölüm sessizliğine büründü. Darian o an Bir hiçlik hissetti bedeninden bir parça ayrıldı âdeta.

Bitmiş miydi ?..

Bir süre daha bekledi hâlâ ne bir ses ne de bir soluk vardı . Aniden kapısı açıldı. Dağınık saçı ve kravatı, elinde kana bulanmış bir bıçak üzerine yürüdü.

O an babasının arkasından gördüğü yerde yatan annesi gözlerinin dehşetle açılmasını sağladı

"ANNE!" diye bağırdı ve annesini yanına koştucaktı ki tam o anda babası koşarken bileğinden yakaladı.

Sert bir sesle "Gidiyoruz Darian!" Darian o anda bileğini kurtarmaya çalıştı çünkü gözleri annesine kitlenmişti .

Yerler kan...

Çaresizce bakan boş gözler...

Gleen Darianın bileğini sertçe sıktı ilaçlar işe yaramıştı şuanlık hem güçsüz hemde zayıftı.

O an darian acıyla bağırdı.

psikolojik, fiziksel bir acı tranva yaşattıyordu babasına ona...

"BABA ANNEMİN DUDAKLARI KIPIRDIYOR YAŞAMA ŞANSI VAR !" Gleen umursamadı sıkmaya devam etti .

"BABA YAPMA!" incinmiş bileğimi daha da zorladı.

"Konuşma benle sadece dediğimi yap ve bana baba deme sen benim oğlum değilsin Darian..." Sözlerin altında ezilmişti

kalbi birleşemeyecek kadar fazla parçaya ayrılmıştı belkide...

"Bırak beni! Dokunma bana ! " Tekrar kurtulmaya çalıştığında yine sonuç bir hiçti. Darian gücünü kullanmayı denediği anda Gleen aniden arkasına döndü ve dişlerinin arasında "SAKIN! HASTALIKLI PİÇ!" Diye hırladı. Arabanın kapısını sertçe açtı ve torba fırlatırmış gibi öz oğlunu fırlattı.

Hızlıca ön koltuğa geçti ve arabayı çalıştırdı aklından geçen şey Darianı bir an önce vermekti.

Uzun süre sürdü sürdü ve sürdü.

Darianın gücü aniden aktifleşti ve portal eller Gleene boğmaya başladı.Gleen aniden frene bastı ve elindeki bıçakla sertçe kesmeye çalıştı elleri.

Bu acınıyı Darianda hissedebiliyordu acıyla haykırdı. Gleen arka koltuğa doğru döndü elinde ki iğneyi Darian'a geçireceği anda portal elleri tekrardan aktifleşti ve etrafa hunharca savurdu kontrolü kaybetmişti çoktan araba anı güçle yığıldı ve tekrar.

"DUR! İKİMİZİDE ÖLDÜRECEKSİN APTAL!" diye bağırdı Gleen ama çok geçti araba dengesini bir daha kaybetti ve uçurumdan yuvarlanmaya başladı.

𓆩𓆪

"Bay Gleen Aroun bu mu ?" Maskeli adam yerde ki ölü bedeni işaret etti. "Son zamanlarda onun hakkında çok fazla söylenti duymuştum." Yanında ki arkadaşı dirseğini koluna geçirerek.

"Salak sence görevimiz bu mu ? Darian Arounu bulacağız." Kazadan dolayı bedeninin arabanın altında olabileceklerini düşünüyordular.

"Yaşama şansı çok düşük." dedi adam dudaklarını bükerek.

"Umarım ölüdür çünkü yaşarsa daha kötüsü olucak."

Hızlıca arabanın parçalarını etrafa atmaya başladılar. Gleen bedeni sıkışmıştı ve dar alandan dolayı boğularak ölmüştü ama herkesin dikkatini çeken boynunda ki kızarıklıktı kesinlikle biri öldürürcesine onu boğmuştu.

En sonuda küçük bir el görünce herkesin yüzünde istemsizce bir tebessüm oluştu. O an Darian gözüktü adam elindeki eşyaları hızlıca yere fırlattı. Her yeri kan içindeydi yüzü tanınmaz halde idi. Yanlarını getirdikleri doktor kulağını darianın göğsüne dayadı hediye yatıracak vakit bile yoktu Bir an önce durumu bilinmeliydi.

"YAŞIYOR!" diye bağırdı o an herkes birbirine baktı.

" kalbi çok seyrek atıyor ama yaşıyor."

"Çabuk ayrılalım burdan." dedi simsiyah giyinmiş , bedenini arabaya yaslamış adam elindeki tuttuğu kağıt ile yüzündeki mutluluk bir o kadar sinsi gibi gösteriyordu.

𓆩𓆪

"Yani Ben de yaşama şansı olduğunu düşünmüyordum ama büyük bir şoka uğrattı." dedi yatağın başındaki adam doktor küçük bir tebessüm etti.

"Gleen'e ne oldu ?"

"Kısa bir süre sonra herkes orada oldu karısını da öldürmüş dün daha sonra ise herkes içtiğinden dolayı kaza yaptığını sanıyorlar. Ve sanırım Gleen bir oğlu olduğunu basına duyurmamış?" Yatağa kesişti gözleri ve bir kez daha gülümseme Tam da istediği şey ayağının altına gelmişti hiçbir Ücret ödemeden.

bir süre geçtikten sonra sadece doktor odada kalmıştı.

Darian gözleri açıktı ama ne hareket ediyor nede konuşamıyordu ani şoktan dolayı . Doktor sanki normal bir şeymiş gibi "Annen ve baban öldü." dedi birden. O an darian sadece bakmakla yetindi ne bişey söyledi nede hareket etti.

Duygusuzdu sanki doktorun dudakları kıvrıldı.

Bu olaydan en kârlı o çıkmıştı çünkü çocuğu almak için tonlarca para ödeyecekti ama şimdi kolayca alabilmişti .

"Burası senin gibi birçok çocuğun olduğu bir yer kendini burada güvende hissedebilirsin biliyorum şu an çok büyük bir olayı atlattın ama daha da güçlü olmalısın değil mi ?.." darian o an yutkundu ve dudaklarına araladı ama hiç bir ses çıkmadı. Bişey bile diyemedi.

Doktor onu rahatlatmak için tebessüm etti "Diğer doktorların söylediğine göre ani travmadan dolayı şok etkisinde kalmışsın. O yüzden normal en kısa sürede geçeceğini düşünüyorum." O an gözünde bir daha yaş düştü babası umurunda bile değildi tek düşündü annesiydi annesine o an yardım edememesi donuk kalması ona en büyük ızdıraptı gözyaşını bile silemedi.

"Ah, hadi ama ağlama." Doktor yerinden kalktı ve göz yaşını sildi . "Bir dahaki gelmiş olduğumda konuşabileceğini ve hareket edebileceğine eminim." Doktor elindeki belgeleri aldı ve sessizce kapıyı kapatarak çıktı.

Dakikalar saatler geçti hatta belki de günler geçmişti Ama hiçbir değişiklik olmamıştı her geçen dakika korku vücuduna işlerken tek yaptığı şey beyaz bir odanın loş ışığı altında beklemekti onlar sanki onu orada ölüme terk etmişlerdi.

Bir gün kapı hiç beklenmedik bir saatte açılmıştı gelen ne bir doktordu ne de bir hemşireydi.

Küçük bir kız çocuğu meraklı bir şekilde kapıyı açtı. Sadece baktı kızıl saçlı değildi biraz daha bakır rengine dönmüş gibiydi uzun düre dsrianı inveledi ve

"Burada tek başına ne yapıyorsun hiç korkmuyor musun ?" dedi Darian hiç bişey demedi. "Konuşmayı sevmiyor musun?" ellerini birbirine çıktı ve neşeyle "Ben çok severim aslında!" dedi.

"Neden konuşmuyorsun konuşamıyor musun?" Kız telaşlandı . "Olsun ben senin sesin olurum." dedi o an. Saatlerce konuşmuştur belkide ya da ona saatlerce gelmişti

O an içeri giren bir görevli kızla bakıştı. "Küçük hanım bu odaya girmeniz yasak derhal çıkın!" dedi emir vererek.

"Neden ama? Arkadaşımla konuşamaz mıyım ?" Görevli derin bir nefes aldı.

"Arkadaşın hasta bir süre dinlenmesi gerek." Darian o an titredi hasta mı demişti. Annesini özlemişti şimdiden. Ursula başını sertçe hayır anlamında salladı.

Agnes ursulayı hafifçe kolundan baskı uygulayarak dışarı çıkardı.

O arada doktor tam odaya girince Agnes ile karşılaştılar .

"Ne oluyor burda ?" dedi meraklı bir şekilde. Agnes emin bir ses ile "Küçük bayan biraz daha arkadaş edinmek istemiş." Agnes oldukça disiplinli kurallı bir kadındı ve bunu görünüşü ile de belli ediyordu. "Hayır Ursula bir daha olmasın." O an bakır rengine sahip saçlı kız gözden kayboluverdi.

"Durumu nasıl agnes ?"

"Diğer profesörler iyileşemiyeceğini söylüyor."

"Hassiktir bu şekilde onunla hiçbir şey yapamayız." Doktor derin bir nefes aldı ne yapacağını düşünmeye başladı.

Ursula ve Darianım arkadaşlığı böyle başlamıştı ursula darianın sesi olmuş ona hep yardım etmişti darian daha sonra iyileşmişti ama bedeninde ki kalıcı hasarlar hâlâ olduğu gibi duruyordu ve belkide asla silinmeyecekti...

Bölüm : 05.04.2025 21:48 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...