Biz tufana tiksinerek baksak ta o bizi umursamadan o berbat şarkısına devam edecekti ki rana buna daha fazla dayanamamış olmalı ki eline biraz kar alıp tufanın tam yüzüne attı. Tufan yüzüne gelen kar topuyla öylece kalırken pusat sinirle
"oğlum sen salakmısın? bu nasıl şarkı " dedi tufan kendine gelip pusata ayıplarcasına bakarak
"neresi kötü lan " dedi ardından hepimize tek tek bakınca ona suratımızı buruşturarak baktığımızı gördüğünde göz devirdi.
"sizin gibi zevksizlerle takılmayı bırakmam gerekiyormuş onu anladım "dedi ben ona göz devirip ranaya baksamda demir abim cevapsız kalamamış olacak ki
"senin zevkine tüküreyim tufan bize diyeceğine git kendi müzik zevkini değiştir lan" dedi tufan sanki bunları kendisine değilde bir başkasına diyormuşuz gibi bizi takmıyordu. Bakışlarım ranadayken rana ona baktığımı anlamış gibi hemen bana baktı. ona merakla bakıp tam ellerimi kaldırıp ona soru soracaktım ki demek istediğimi anlayıp konuşmaya başladı.
"sen hiç o güzel ellerini yorma lal ım abimden kaçıyorum deli yakalasa öldürecek beni " dedi onun dedikleriyle diğerleri de meraklanmış olacak ki
"Hangisinden kaçıyorsun?" diyen demir abimle rana derin bir soluk verdi.
"kara abimden tabiki adam bakışlarıyla zaten ben seri katilim diyor" dedi demir abim rananın sözleriyle daha merakla bakmaya başladı.
"kara kolay kolay sinirlenmez kesin onun sinirleneceği bir şey yapmış olmalısın" dedi rana demir abimin dedikleriyle etrafa bakmaya başlamıştı bu demek oluyordu ki kesin bir şey yapmıştı.
"Ne yaptın rana?" diye soran demir abimle rana tam
"bir şey yapma" diyordu ki bu sefer ben hariç diğerleri bir ağızdan
"ne yaptın?" dediler rana baktı kurtulamayacak yüzü kırmızılaşırken
"tamam ya anlatıyorum " diyerek anlatmaya başladı...
Eve gelir gelmez annemin yanağından öperek odama çıkacaktım ki
"kurtuldu mu lal kızım" diyen annemle ona baktım allah için kurtaramasak buraya geri gelirmiydik.
"yok annem kurtaramadık bizde ne yapalım evlendi artık diyerek onu bırakıp geri geldik" dedim annem şokla bana bakınca söylediklerime inanmıştı.
"kız nasıl bıraktınız lal ı hem siz manyakmısınız az kişi gidiyorsunuz baban abingil ne güne duruyor hadi dayıngil salak önemli iş adamlarından birileri bunlar sanki birşey olmayacakmış gibi eve koruma koymazlar olaylar olur hala evi koruyan yok lalisanın başına birşeyler gelir kızı almaya az kişi gider sanki pazardan meyve alacaklar sizde öyle çağırsanıza bir polis falan aklınız mı yok sizin " dedi kadın resmen nefes dahi almadan dedi ya ama bir taraftanda haklıydı hadi onların aklına gelmedi bizim niye gelmedi
"ee şimdi ne olacak lal orda mı kalacak kız" dedi ah annem sen bu akılla bu zamana kadar nasıl kandırılmadın yüzümü üzgün tutarak devam ettim.
"galiba kalacak gibi anne dayımda yetişemedik kalacak artık dedi bizde çıktık geldik " dedim annem her sözümle daha çok şaşırıyordu.
"nasıl yetişemedik kalsın ya bu adam deli mi zaten kızına on altı yıl sonra kavuşmuş yaptığı hataları daha affettirememiş ne bırakması "dedi annem baya sinirlenmişti herşeyden haberi vardı annemin babamında tabi olanları ben gelip ayrıntısına kadar onlara anlatmıştım annem ve babam dayım ekremle ne kadar konuşsalarda o ozamanlar gayeye inanmıştı ki bizim dediklerimiz bir kulağından girip geri çıkmıştı şimdi pişmandı ama yapacak birşey yoktu lal onu ve diğerlerini ne zaman affederse o zaman kadar vicdan azabı çekeceklerdi. Baktım annem iyice sinir oluyor uzatmadım yoksa bu kadın gider çatardı bu sefer siz şimdi diyorsunuzdur o kadar şey oldu da niye gidip ağzını açmadı da şimdi mi açacak diye annem hep gidip çatacaktı ama babam tutmuştu
"biz ekreme diyeceğimizi dedik gerisine karışma şimdi yapsın yapacağını sonra pişman olursa gelip benden yardım isterse ben ona söyleyeceğimi biliyorum" dedi annem de ben gibi ilk lal ı sevmemişti ama olanlardan sonra onun kalbinin güzelliğini keşfetince sevmişti ama olaylardan bir araya gelememişlerdi hiç
"Anne şaka yapıyorum kurtarmasak ne işimiz var burda "dedim annem kaşlarını çatıp eline ayağındaki terliği alırken ben çığlık atarak koşmaya başladım.
"kız sen anneyle dalga geçmeye utanmıyormusun? " diyerek oda arkamdan koşuyordu
"anne valla dalğa geçmek için demedim ben " desemde annem inanmadığı gibi arkamdan elinde terlikle kovalamaya devam ediyordu.
"gel kız buraya yüreğime iniyordu bir an gel buraya" dese de ben kendimi odama atıp kapıyı kilitlemiştim annem kapıyı bir iki kere açmaya çalışsa da daha sonra pes edip gitmişti tabi bende rahat bir nefes verip yatağıma yatmıştım. Aradan ne kadar geçti bilmiyordum ama odamın kapısı çalınca uyandım.
"kimsin " dedim uyku sersemi sesimle kapının arkasından bir kıkırtı sesi gelince gülümsedim
"benim güzelim kara abin hadi yemek saati gel " dedi
"tamam abi sen git ben birazdan gelirim" dedim abim onaylama mırıltısı cıkarıp gidince üzerimi değiştirip çıktım. Masaya oturduğumda annem hala ters ters baksa da bir şey demeden yemeğe devam etti yemekler yenildikten sonra herkes bir yere dağılırken bende odama çıkıp yatağa kendimi fırlatır gibi attım aklıma karan gelince gülümsedim aramızda yaş farkı çoktu ama bu onu sevmeyeceğim anlamına gelmezdi gelmezdi değilmi? onu seviyormuydum yoksa bu öylesine bir hoşlantı mıydı? bilmiyordum ama öylesine birşey olmadığına emindim
"niye öyle salak gibi sırıtıyorsun?" diye soran sesle korkup çığlık attım yanıma baktığımda kara abim salakmısın cemile der gibi bana bakıyordu.
"abi niye bir anda sesleniyorsun hem insan bir kapıyı çalar burası bir genç kız odası" dedim kara abim o herkese korkunç gelen tabi bu kişiler arasında bende varım o bakışlarıyla bana baktı.
"sence çalmamış bir halim mi var tam üç kere çaldım ama sen yarım saattir o suratındaki salak sırıtmayla tavana bakıyordun." dedi onun böyle demesiyle yine yüzümde bir sırıtma meydana çıkınca kara abim şüpheyle yüzüme bakmaya devam etti.
"anlatacak mısın bu salak sırıtma niye ? "dedi sonra aklına birşey gelmiş gibi
"lalisanın kurtulmasına mı böyle sırıtıyorsun?" dedi ona başımla hayır işareti yapınca daha meraklanmıştı o bana merakla bakarken ben ona içimi döksem mi? diye düşünüyordum kara abim bana hep benden bir şey saklama benimle herşeyi paylaşabilirsin derdi ben söylemeye karar verip ona baktığımda o bana
"artık söyleyecek misin?" bakışı atıyordu. o bana öyle bakarken ben çalışma masama gidip üstünde ki leptoptan benim durumuma en uygun müziği seçip açtım abim ilk bana ardından leptoptan çıkan müziğe bakarak birşeyler anlamaya çalışırken müziğin sözleriyle gözleri şaşkınlıkla açıldı. Ben ise müziğin sözlerini söyleyerek başımı aşağı yukarı sallayarak bir nevi onaylıyordum.
"kardeşin aşık olmuş abi olmuş abi kalbim aşkla dolmuş abi dolmuş abi
aklım onda kalmış abi kalmiş abi kalmış abi" tam devam edecektim ki abim bir anda
"Ranaaaaaa" diye kükreyince kalakaldım
aha sıctın rana diyen içsesime hak verip abim bana doğru gelirken bende çaktırmadan kapıya doğru gidiyordum.
"kim lan o p.....ç " derken öyle bir bağırmıştı ki kulaklarımın pası silinmişti. Ben şirince
"abicim canım abim" demiştim ki abim bu halimle daha çok sinir ollup
"başlatma lan abinden kim o" dedi ben kapıyı açtığım an o tam üstüme doğru koşmuştu ki çığlık atarak kaçmıştım o ise hala arkamdan
"rana buraya gel ve o p.....ç kimse bana söyle " dedi ben arayı biraz açınca ağzından o isim cıkıverdi.
"lalisanın manevi abisi karan" dedim ve kendimi dışarı atıp lalisagile doğru koşmaya başladım karan beni seviyormu sevmiyor mu bilmiyordum ama lalisayı şuan çok iyi anlamıştım...
Rana konuşmasını bitirince hepimiz şokla ona bakarken tufan pusat demir abim ve karan abim bir ağızdan
"NEEEEEEEEE" derken rana karan abime yüzü kıpkırmızı olsa da şirince sırıtıp omuz silkti. Bakışlarım bizimginleri bulurken sokağın başında kara abi gözükmüş sinirle buraya gelirken karan abim şokla
"beni seviyormuş "diyip bayılmasıyla demir abim onu tuttu.
Ben bi bu tarafa sinirle gelen kara abiye bir demir abimin yere yatırdığı baygın karan abime bakarken
"birde erkeğim değip ortalıkta gezer bu haline üç gün gülmezsem adım demir değil " diyen demir abim karan abime bakıp sırıtıyordu bunlar bu kadar samimiydi ya...
Okur Yorumları | Yorum Ekle |