10. Bölüm

10.bölüm

Şerifee
serifeuzun

"Saçmalama senin orda ne işin var " Dedim sibel omuz silkip

 

"Dediğim gibi size yardımım dokunur bende geleyim " Dedi bu kız gerçekten salaktı.

 

"Ufak tefek birşeysin yardımdan çok zararın olmasın senin " Diyen gürkan'la başımı salladım o bizim işimizi kolaylaştırmayı geç zorlaştırır gibiydi ofladı

 

"Bakın iki sene karateye gittim hadi onu geçeyim bir dua okurum iki seksen yapışırlar " Dedi üçümüz de ciddi mi diye baktık gülmediğine göre gerçekten ciddiydi.

 

"Sen ciddisin? " Dedim onun yüzüne bakarken o olumlu anlamda başını sallayınca damla ve gürkan'ın gülmesiyle istemsiz bir şekilde bende güldüm allah için bu ufacık kız ne yapabilirdi ki

 

"Gelmeni istesem de güclan ülkesine normal insanlar giremez " Diyen damla ile başımı olumlu anlamda salladım

 

"Valla benim de pek normal olduğum söylenemez kafadan bir iki tahta eksik benim " Diyen sibelle üçümüz de kahkaha attık

 

"Seni sevdim kafa kızsın " Diyen damla ile

 

"Eyvallah" Diyerek beklentiyle bana baktı.

 

"İnsanlar giremiyor diyoruz ya anlasana sen oraya gelemezsin bizi daha fazla oyalama hadi gidiyoruz " Diyerek bizimkilere bakarken

 

"Bende size bende geleyim dedim" Diyerek portala atlayan sibelle üçümüz de şokla ona baktık bu kız gerçekten gerizekalıydı.

 

"Abi kız gitti " Diyen gürkanla

 

"Görüyorum onu orda bulduğum yerde boğmazsam adım Lucifer değil " Diyerek bende portaldan girdim arkamdan gürkan ve damla da girince kendimi güçlan ülkesinde değil ruhlar ülkesinde savaşın ortasın da buldum

 

"Şimdi naneyi yedin sibel nereye geldiğin hakkında bir bilgin yok " Diyerek etrafa bakıyor hem sibel'i arıyor hemde karşıma gelen ruh emicilerle savaşıyordum inşallah iyisindir sibel inşallah...

 

Sibelden...

 

"Saçmalama senin orda ne işin var " Diyen Lucifer la göz devirsem de o görmedi yoksa gözlerimi bile oyabilirdi onda herşeyi yapacak bir göz vardı neyse ona omuz silkip

 

"Dediğim gibi size yardımım dokunur bende geleyim " Dedim iki yıl annemden habersiz karateye gitmişliğim vardı bir işe yarardı herhalde

 

Onu geçte sibel bu Lucifer baya yakışıklıymış diyen iç sesime hak verdim yüzünde çizikler yaralar olsa da baya yakışıklı biri hızla kendime "

 

"gelip konumuz bu mu acaba iç ses hem adam dediklerini duyuyor sus istersen" Dedim

 

İyi be sustuk merak etme onun aklı başka yerde bizi duyduğu bile yok desede iç sesimi pek umursamadım.

 

"Ufak tefek birşeysin yardımdan çok zararın olmasın senin " Diyen geçen gün bizim eve giren ruhla bakışlarım ona kaydı bunun adı neydi be Lucifer onu başıyla onaylarken yanlarında ki kız boydan boya beni süzüyordu.

 

"Bakın iki sene karateye gittim hadi onu geçeyim bir dua okurum iki seksen yapışırlar " Dedim yani haksızmıydım her şekilde yardımım dokunurdu onlara üçü de ciddi miyim diye baktıklarında ciddiyim der gibi baktım o nasıl oluyorsa artık

 

"Sen ciddisin? " Diyen Lucifer'la başımı olumlu anlamda aşağı yukarı salladım o esnada o kızın ve oğlanın gülmesiyle Lucifer da gülmeye başladı ne vardı bunda bu kadar gülünecek anlamıştım ki bunlara yardım edeyim demek hatalıydı zaten gitsinler gebersinler zaten

 

"Gelmeni istesem de güclan ülkesine normal insanlar giremez " Diyen o kızla omuz silktim

 

"Valla benim de pek normal olduğum söylenemez kafadan bir iki tahta eksik benim " Dedim yani normal bir insan olsam karşımda ki ruhlarla ya bayılmış yada çıglık atarak kaçardım ben ise oturmuş bildiğin onlarla konuşuyordum yani çokta normal olduğum söylenemezdi benim bu lafımla üçü de kahkaha attı bunlarda herşeye neden gülüyorlar anlamış değildim.

 

"Seni sevdim kafa kızsın " Diyen kızla

 

"Eyvallah" Diyerek bir cevap için Lucifer'a baktım.

 

"İnsanlar giremiyor diyoruz ya anlasana sen oraya gelemezsin bizi daha fazla oyalama hadi gidiyoruz " Diyerek yanında ki arkadaşlarına bakmıştı kaşlarım çatıldı gözlerim arkalarındaki portala kayınca gülümsedim daha sonra onlara daha doğrusu portal'a biraz yaklaşıp şirin tutmaya özen gösterdiğim sesimle konuştum.

 

"Bende size bende geleyim dedim" Diyerek bir anda arkalaeında ki portala atladım kesin üçü de şok olmuştur.

 

Portaldan geçtiğimde geldiğim yer savaş alanıydı bazıları kaçarken bazıları karşılarında ki korkunç suratlı yaratıklarla savaşıyordu.

 

"Siktir " Dedim Ben böyle bir yer beklemiyordum ki etrafıma baktığım da sağ tarafımda bir sebze kasasının arkasına saklanmış hüngür hüngür ağlayan bir erkek çocuk görünce ona doğru gidecektim ki cocuğun sesine doğru gelen o yaratıklardan birini görünce hızlıca etrafımı tarayıp yerde kimin düşürdüğünü bilmediğim bir kılıç'ı elime alarak o yaratığa doğru koştum çocuk bir hareketlilik olduğunu fark edip bana baktığında elimle sus işareti yaptım burda olduğuna göre ve eğer burası Lucifer gilin savaş var dediği yerse ruhlar ülkesi olmalıydı bu çocukta büyük bir ihtimal küçük bir ruhtu sus işaretimi anlamış olacak ki başını sallayıp ağlamayı kesti tam o anda yaratık cocuğu almak için elini uzatıyordu ki bağırarak ona doğru atılıp elimdeki kılıçla kolunu kestim o kolunun verdiği acıyla korkunç bir çığlık atarken ben hiç vakit kaybetmeden elimdeki kılıcı yaratığın tam kalbine sapladım. Yaratık aldığı kılıç darbesiyle patlarken ben hemen cocuğun yanına ilerledim.

 

Sibel kılıç kullanmayı nerden öğrendin lan hemde böylesini diyen iç sesimle valla bende şaşkındım hayatımda sadece karete öğrenmiştim dövüş tekniklerinde bende beklemiyordum kendimden böyle bir şeyi iç sesimle konuşmayı kesip yanımda korkuyla titreyen cocuğa baktım.

 

"Abla sen kahraman mısın? " Dedi güldüm

 

"Adım sibel canım ve kahraman değilim " Dedim

 

"Benim adım da orkun ama sen beni kurtardın benim kahramanımsın" Dedi güldüm

 

"Sen beni bırak neden burda teksin annen baban nerede " Dedim bakışları hüzünlüydü bu sefer

 

"Ben annem ve babamdan önce buraya geldim burda yaşlı bir nine var onun yanında kalıyorum o ailemin hala yaşadığını dünyada olduklarını söyledi" Dedi anladım anlamında başımı sallayıp

 

"O yaşlı dediğin kadın nerde seni oraya götüreyim dünya ya gidince aileni bulup iyi olduğunu söyleyeceğim " Dedim cocuk bana anlamadım der gibi bakınca birşey demedim

 

Saçmalama sibel gidip ne diyeceksin adamlara ben ruhlar ülkesine gittim orda savaş vardı cocuğunuzu kurtardım iyiydi mi diyeceksin sence adamlar sana inanır mı? Diyen iç sesimle hak vermedim değil yani adamların inanmasını geçtim beni deli sanırlardı. Cocuğun gösterdiği yere kucağımda hayalet bir çocukla saklanarak gitmek gerçekten zordu her yer paramparça her yerde ölü ruhlar ölü canavarlar olsa da hala devam eden bir savaş vardı. Cocuğun gösterdiği dükkan gibi bir yere girerken bakışlarım kocaman bir canavarla savaşan bir adam'a kaydı başında ki taçla kral olduğunu anladım bu adam bana bir yerden tanıdık geliyordu. O anda adam karşısında ki canavarı yere sererken kısa da olsa bakışları bana döndü şaşkınlıkla bana baksa da ben kucağımda ki çocukla içeri girdim.

İçerisi de aynı dışarısı gibi darmadağındı çocuk kucağımdan inip bir yere doğru koşarken arkasından endişeyle

 

"Dur dikkat et " Diye bağırdım beni duymadan koşarak bir yere giderken bende arkasından gitmeye başladım.

 

Sibel bir bok çıkacak gibi kal burda diyen iç sesimi umursamadım bile cocuğun arkasından giderken önüme çıkan kadınla olduğum yerde kalakaldım kadın çok güzel sarı saçlı mavi gözlü bir atmış veya bir yetmiş boylarında olabilirdi ama çok güzeldi.

 

"Sonunda ait olduğun yerdesin Nora " Diyen kadınla etrafıma baktım

 

"Merhabalar ben sibel Nora dediğiniz kişi değilim " Dedim gülümsedi yavaş adımlarla bana yaklaşırken

 

Kaç sibel bu kadı bize birşey yapmasın diyen iç sesimle nedense içimden kaçmak bile gelmiyordu. Sanki iç sesimi duymuş gibi daha çok gülümsedi

 

"Kaçma güzelim sana asla zarar vermem " Dedi yanıma yaklaştığında elinin biri yanağıma gitti okşadı.

 

"Hoşgeldin evine Nora " Dedi

 

Bu Nora kayıp prenses değilmiydi benle ne alakası vardı?

 

"Bakın benim adım sibel Nora dediğiniz kişi değilim " Dedim tekrar kadın bu sözümle gülümsemesini korudu yanağımda ki elini çekip bana doğru uzattığında elinde bir kolye belirince ben şaşkınlıkla kolyeye bakarken o hala gülümsüyordu.

 

"Bunu tak Nora bu senin zamanı gelince herşeyi öğreneceksin " Dedi elindeki kolyeyi alıp boynuma taksam da birşey anlamamıştım

 

"Neyi öğreneceğim neyin zamanı " Dedim hiçbirşey anlamamıştım ki

 

"Çok yakında Nora çok yakında gerçekler açığa çıkacak herşey olması gerektiği gibi ilerleyecek " Dedi bu kadın kafamı daha çok karıştırıyordu aklıma dışardaki yaratıklar geldi

 

"Dışarda bir sürü ruh emici mi neymiş canavar var onlardan nasıl kurtulacaklar birşeyler yapmalısın" Dedim sanki bu kadın bişey yaparsa herşey düzelirmiş gibi geliyordu bana

 

"Ben değil sen yapacaksın " Dedi şaşırdım ben mi?

 

"Ben nasıl yapabilirim bir karete biliyorum oda işe yarar mı ki? " Dedim kahkaha attı

 

"Sen düşündüğünden daha güçlüsün Nora sen herşeyi başaracak mutluluğu getirecek olansın" Dedi ben onun dedikleriyle öylece kalırken elimdeki kılıçı alıp başka daha büyük işlemeli bir kılıç verdi elime

 

"Bu sonunda sahibine ulaştı çık ve ruhlara kurtuluşu getir Nora " Dedi ben elimde ki kılıça bakarken bunu nasıl yapacağımı düşünürken kadının yokluğu ile kalakaldım.

 

"Nereye gitti lan kadın" Dedim etrafıma bakarken

 

"Bizi kurtar prenses " Diyen sesle bakışlarım biraz ilerideki yaşlı kadını ve az önce kurtardığım cocuğu buldu.

 

"Prenses değilim ama elimden gelen neyse onu yapacağım artık" Dedim ve koşarak oradan çıktım.

 

Biz neye bulaştık sibel diyen iç sesime

 

"Ah bir bilsem" Diye yanıt verip savaş alanına çıktım her yer karman çorman olsa da savaş son hız devam ediyordu. Etrafıma baktığımda Lucifer karşısında dev gibi bir ruh emiciyle savaşırken Lucifer'ın yanında gördüğüm erkek ve kızda başka bir ruh emiciyle savaşıyordu onlara yardıma gidecektim ki kral olduğunu anladığım kişinin üç tane ruh emiciyle baş etmeye çalıştığını görünce ona doğru koştum.

O anda içimden bir ses duydum

 

"Kuyruğundan tırman ve tam boğaz kısmına atla Nora " Diyen sesle onun dediği gibi birinin kuyruğundan tırmanmaya başlarken ruh emici beni fark edip üstünden atmaya çalışsa da zorlu yolu atlatıp boynuna atladığım gibi elimdeki kılıcı boynuna sapladım üstünde olduğum yaratık acı bir cığlık atarak yere devrilirken ben üstünden atlayarak kralla sırt sırta geldim nasıl oldu bende anlamadım ama bir şekilde kralla sırt sırta olmak tuhaf hissettirmişti. Oda beni görünce şaşkınca bana baktı.

 

"Kimsin sen " Dedi sesinde bir merak vardı

 

"Adım sibel size yardıma geldim " Dedim o anda karşımda ki yaratık atağa geçip bana saldıracakrı ki elimdeki kılıcı kaldırıp ona doğru hamle yapınca acı bir cığlıkla geri çekildi. Kral da karşısındaki yaratıkla savaşırken bir taraftan da bana yanıt veriyordu.

 

"Lanetli bir ruhmusun? " Dedi ardından bana baktı ama birine benzetmiş olacak ki şaşkınca kalakaldı.

 

"Hayır lanetli bir ruh değilim ruh da değilim ben insanım" Dedim o anda ona saldırmak üzere olan ruh emiciyi gördüğüm an içimde yine aynı sesi duydum

 

"Atla " Dedi ses canavara doğru koşup ona doğru atladım benden bir atak beklemeyen ruh emici canavar kendisine gelen bana bakarken ben elimdeki kılıcı başının arkasından çıkarmıştım bile yaratık patlarken ben ayaklarımın üstüne düşüp bana şaşkınlıkla bakan krala baktım valla bende kendime şaşırıyordum kral nasıl şaşırmasın ki

 

"İnsan mı? Buraya insan giremez? " Dedi omuz silktim

 

"Valla ben girdim demek ki giriyormuş" Dedim başını olumsuzca sağa sola salladı.

 

"Bir insan buraya giremez girmeye kalkarsa portaldan ancak ölürse geçebilir" Dedi şimdi şaşırma sırası bendeydi

 

"Siktir ben öldüm mü şimdi? " Dedim kral niye bu kadar şaşkındı ama benim bir an önce Lucifer'ı bulup bunu sormam lazımdı Kral da ki bakışlarımı çekip etrafıma bakmaya başladım Lucifer ı yada diğerlerini bulmam gerekiyordu o anda görmek istemediğim bir manzarayla karşılaştım Lucifer kız hayalet ve diğer erkek hayalet birer canavarın elindeydi ve durumları gittikçe kötüleşiyordu o anda Luciferla göz göze geldik kalbimde keskin bir acının olması normalmiydi?

 

"Çığlık at Nora ölüm cığlığı at " Diyen o sesle iç güdüsel olarak Lucifer'a bakıp agzımla

 

"Kulaklarınızı kapatın " Dedim beni anlamış gibi var güçüyle diğerlerine bağırdı

 

"Kulaklarınızı kapatıııın" Onun bağırmasıyla bütün ruhlar bir anda durup kulaklarını kapattılar bakışlarım Kral'a kayınca yanında geçen kafede gördüğüm genç grup ve rüyamda gördüğüm Kral'a benzettiğim adam vardı o anda kafamda şimşek çaktı konuştuğum kral rüyamda bebeğini kaybeden kraldı onlara da başımla işaret verince kulaklarını kapattılar yaratıklar onlara saldıracaktı ki benim cığlığımla öylece kalakaldılar

 

"Aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa"

 

 

Bölüm : 31.12.2024 00:49 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...