11. Bölüm

11.bölüm

Şerifee
serifeuzun

Çığlığımla canavarlar bir irkilse de yapacakları hiçbirşey yoktu ağzımdan çıkan dalgalar ruh emicilere güçlü bir ışık olarak giderken onlar hem sesimden hem ışıktan kaçarken bir anda patlıyorlardı. Bütün ruh emiciler patlarken ben vücudumdan enerji çekilmiş gibi yorgundum

 

Bir nevi öyle oldu sibel o nasıl çığlık kızım diyen iç sesime hak versem de yanıt veremeyecek kadar yorgundum.

Ruh emicilerin hepsinin yok olduğuna emin olunca cığlığımı kestim karşımda ki kralı bulanık görsem de istemsizce gülümsedim

 

Kızım salakmısın gülmene ne gerek var diyen iç sesimi bu yorgunlukla çekemeyecektim kral gülümsememe bakıp bakışlarını gözlerime cevirdiğin de bana doğru bir adım atıp ağzını açmıştı ki yanıma koşarak gelen Lucifer ve diğerleriyle bakışlarım onlara kaydı Lucifer yanıma geldiği anda herşeyi demesini kızmasını bekliyordum ama beni kendine çekip sımsıkı sarılmasını beklemiyordum.

 

"İyisin değil mi bir yerinde birşey yok" Diyerek beni kendinden ayırıp vücudumu boydan boya izlerken zorda olsa başımı sağa sola salladım.

 

"Hiçbirşeyim yok ama sadece yorgunum" Dedim birşey diyecekti ki kızın konuşmasıyla ona baktım.

 

"O nasıl çığlıktı kız " Dedi bende şaşkındım valla

 

"Gerçekten o cığlıkta neydi? " Diyen Luciferla yanıt bile veremiyordum ama beni bu zahmete sokmayan krala benzettiğim oğlandı.

 

"Bu bir ölüm cığlığı " Dedi o da neydi

 

Attığın çığlığa diyorlar sibel diyen iç sesle başımı salladım.

 

"Oda ne? " Diyen diğer oğlanla bende meraklı bir şekilde kafede gördüğüm oğlana baksam da gözlerim git gide kararıyordu.

 

"Ölüm çığlığı atıldığı zaman kim kulaklarını kapatmazsa patlar veya yanarak ölür daha yeni ruh emicilere olduğu gibi " Dedi baya açıklayıcı olmuştu.

 

"Vowww" Diyen kızla ona dönemedim bile

 

"Ama bu cığlığı tek bir kişi atabiliyor diye biliyorum ben " Diyen Luciferla ben kim der gibi zorla bakarken

 

"Annem yani kraliçe elenor" Diyen o kafede gördüğüm adamla şaşırmadım desem yalan olurdu.

 

"Ama sibel nasıl atabilir o cığlığı o bir insan " Diye Luciferla artık görüş alanım kaybolmuş dengemi kaybedeceğim de

 

"Tut onu elenor ne zaman bu cığlığı atsa güçsüz düşer bayılırdı " Diyen kralla ben bilincimi kaybederken Lucifer'ın

 

"O bir insan bunu nasıl kaldırsın sibel kendine gel güzelim " Demesiydi.

 

Lucifer'dan

 

Ruhlar ülkesi tamamen bir savaş alanıydı portaldan girdiğimiz anda aklım sibelde olsa da karşıma çıkan her ruh emiciyi yok ediyordum gürkan hemen sağımda bir ruh emiciyle savaşırken damla da sol tarafımda başka bir ruh emiciyle dövüşüyordu.

 

"Bunlar buraya nasıl geldi? " Diye bağırarak bana soran gürkanla önümdeki dev ruh emicine bir hamle daha yaparken yanıtladım onu

 

"Bir fikrim yok ama eğer tahmin ettiğim şeyse bu o pis cadı jasmin'in işidir." Dedim neden böyle dediğimi merak ediyorsunuz değil mi? Ruh emiciler kolay kolay ruhlar ülkesine giremezdi cünkü onlar için zararlı bir büyüyle korunuyordu ne büyüsü olduğunu bilmiyordum ama yapan kişiyi biliyordum kim biliyormusunuz bir tahmininiz vardır neyse sizi çok merakta bırakmadan söyleyeyim kimin yaptığını kraliçe elenora yapmış bu büyüyü prensesin kaybolduğu yıl kraliçe de derin uykuya dalınca koruma büyüsü bozulsa da diğer büyücüler de koruma büyüsü yapmış ama hiçbiri kraliçenin kadar güçlü değilmiş bunu bilge kaandan öğrenmiştim

 

"Peki niye o zaman saldırıya geçmiyorlar " Diye sormuştum bilge kaan'a sonuçta koruma büyüsü kalkmıştı istedikleri gibi gelip ruhları emer kendilerine güç kazandırabilirlerdi o ise bu sorumla gülümseyip

 

"Ruh emiciler öyle nöbet tutan bir varlık değiller büyü kalkınca gidip saldıralım demezler onlara büyünün kalktığı ile ilgili bir cağrı giderse soluğu ruhlar ülkesinde alırlar bunu da ancak ruhlar ülkesine düşman olan birileri diyebilir tabi ruh emicilerden güçlülerse yoksa onların ülkesine gitmeye kimsenin yüreği yetmez " Demişti cadı jasmin güçlü bir cadı olduğu için bu bilgiyi onlara ulaştırmış olabilirdi Ama benim tek merak ettiğim neden yıllardır bekleyip şimdi bize yollamıştı ki onları

 

"Bence de o cadı'nın işi ama neden şimdi neden kraliçe ilk uyuduğunda değil? " Diyen gürkanla sessiz kaldım karşımda ki ruh emiciyi öldürdükten sonra rahatlayacaktım ki karşıma başka bir ruh emicinin çıkmasıyla ona saldırdım kılıçımın darbelerinden ustalıkla kurtulurken bunun diğeri kadar kolay olmayacağını anlamıştım.

 

"Acaba sibel nerede? " Diyen damla ile aklıma sibel gelmesiyle öylece kalakalınca ruh emiciden yediğim darbeyle bir metre ilerimde ki duvara yapmışmam bir oldu sırtımın ağrısıyla yüzümü buruşturup ayağa kalkarken

 

"S... K.. Cem şimdi sibelide tövbe tövbe kız iyice ağzımı bozduracak benim" Diyerek koşarak beni iten ruh emicinin yanına varıp bu sefer ben ona bir hamle yaptım koluna kılıcımı saplarken onun acı cığlığı ile yüzümde bir gülümseme oluştu kılıcımı kolundan çekip tam karnına sapladığımda canavardan daha demin attığı cığlıktan daha güçlü bir ses çıkınca kahkaha attım

 

Psikopatsın oğlum sen diyen iç sesimle daha çok güldüm düşmanımın cığlık atması hoşuma gitmeyip ne yapacaktı doğru değil mi? Ruh emici aldığı darbelerle yere düşüp patlarken benim bakışlarım Sibel'i buldu elinde ki kılıçmıydı onun

 

Oğlum hemde Kraliçe'nin kılıcı değil mi o baksana üstünde işlemeleri var diyen iç sesle daha çok şaşırdım dediği gibi elindeki kraliçe elenora'nın kılıcıydı bu kız o kılıcı nerden bulmuştu ben şaşkınlıkla Sibel'e bakarken sibel krala doğru koşup kralın karşısında ki ruh emicilerden birinin sırtına çıktı daha ne kadar şaşırabilirdim ki

Sibel ruh emicinin kuyruğundan tırmanmaya başlarken ruh emici onu fark edip üstünden atmaya çalışıyordu çalışıyordu diyorum çünkü sibel o kadar hareket eden canavara karşı zorlu yolu atlatıp boynuna atladığı gibi elindeki kılıcı ruh emicinin tam boynuna sapladı ben şaşkınlıka ona bakarken o ruh emicinin üstünden atlayıp kralla sırt sırta geldi kral Sibel'e şaşkınlıkla bakıyordu valla şuan bende öyleydim

 

Etkilenme Lucifer etkilenme diyen iç sesimle biraz geç kalmıştı sanki neden mi çünkü şuan sibelden baya etkilenmiş olabilirdim.

 

Oğlum korkak dediğin kızdan etkilendin mi sen hani sen kızıl sevmezdin? Diyen iç sesle kendime geldim

 

"Seviyorum demedim sadece etkilendim ikisi aynı şey değil" Diyerek tekrar Sibel'e odaklandım. Kral Sibel'e dönüp birşey dedi o anda sibelin zihnine girmeyi denedim ama ilk defa başaramadım kaşlarım çatılırken bakışlarım sibeldeydi krala birşey diyordu.

o anda karşısında ki yaratık atağa geçip sibel'e saldıracaktı ki elindeki kılıcı kaldırıp ruh emiciye doğru hamle yapınca acı bir cığlıkla geri çekildi. Kral da karşısındaki yaratıkla savaşırken bir taraftan da sibel' e yanıt veriyordu.

 

Ağızlarını okumaya çalışsamda aramızdaki mesafe yüzünden okuyamıyordum kral ne dediyse ardından sibel'e baktı ama o anda öylece şaşkınca kalakaldı. Neden öyle olmuştu ki sibel kendisine bakan Kral'a bir şeyler dedi ne dediğini bilsem rahatlayacaktım ama Sibel'in zihnine neden giremiyordum

Sibel kral'a bakarken bir anda ona saldırmak üzere olan ruh emiciyi gördüğünde bir kaç saniye öyle kalsa da bir anda canavara doğru koşup üstüne doğru atladı ondan böyle bir atak beklemeyen ruh emici canavar kendisine gelen sibel'e bakarken sibel çoktan elindeki kılıcı ruh emicinin başının arkasından çıkarmıştı bile yaratık patlarken sibel ayakları'nın üstüne düşüp kendisine şaşkınlıkla bakan krala baktı valla bende kral kadar şaşkındım küçücük boyuyla neler yapıyordu o

 

Lucifer seni bilmem de onun bu çekici hallerini kim gördüyse sibel'e aşık olmuş olabilir diyen iç sesimle

 

"Sacmalama lan keserim onları" Dedim kimse aşık falan olamazdı sibel'e

 

Neden anası mısın? Babası mı? Yada sevgilisi misin? Diyen iç sesimle hak versem de yanıt vermemeyi seçtim ama yine de kimse aşık olamazdı sibel'e hem kim severdi o kızı düşüncelerimden zorda olsa çıkıp dikkatimi yine kral ve sibel'e verdim bu sefer kral birşey diyordu sibel'e

Ne dediyse sibel omuz silkip yanıt vermişti ki kral başını hayır anlamında sağa sola sallayarak birşeyler dedi benim gücüm niye işe yaramıyordu şuan Kral'ın dediği ile bu sefer şaşıran sibeldi bu kızın şaşırması da mı tatlıydı? Sibel birşeyler diyordu ki ne olduysa o anda oldu bir ruh emici beni pençeleri arasına alınca karnımda bir acı hissettim cığlık atmadan yüzümü buruşturup ilk ruh emiciye ardından gürkan ve damlaya baktığımda onlarda benim gibiydi

 

Sibel'i izleyeceğine savaşsaydın bu durumda olmazdık Lucifer diyen iç sesim haklıydı bahaneydi sibelden benim için arkadaşlarım ve diğer ruhlar önemliydi ruh emici pençelerini daha çok bastırınca istemsiz kısık bir cığlık çıktı agzımdan burdan kurtulamazsam bu ruh emici benim sonum olabilirdi kurtulmak için bir kaç hamle yapsam da hepsi işe yaramamış üstelik daha çok yara almıştım bu en güçlüleri olmalıydı. O anda etrafına bakan sibel'e göz göze geldik son gördüğüm yüzün onun yüzü olmasına neden seviniyordum ki beni böyle bir manzarada bulmayı

Beklemiyor olacak ki ilk şaşırsa da acıyla bana baktı öyle bakmasa oşmazmıydı onun gözlerinde acı görmek nedense kötü hissettiriyordu beni sibel bir anda bir yere dalıp tekrar bana bakınca zorda olsa dikkatimi ona verdim dudaklarını okuyunca

 

"Kulaklarınızı kapatın " Dediğini anlayınca ilk kaşlarımı catsamda ardından var gücümle bağırabildiğim kadar diğerlerine bağırdım

 

"Kulaklarınızı kapatıııın" Benim bağırmamla savaşan bütün ruhlar bir anda durup kulaklarını kapattılar tabi bende sibel'in bakışları Kral'a kayınca kralın yanında ki prens key ve arkadaşlarını fark etti onlara da başıyla işaret verince birşey anlamasalarda kulaklarını kapattılar kendilerine saldırmayanları fark eden ruh emici yaratıklar onlara saldıracaktı ki sibel'in çığlığıyla öylece kalakaldılar.

 

"Aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa"

 

Sibel'in güçlü çığlığı ile canavarlar bir irkilse de yapacakları hiç birşey yoktu Sibel'in agzından çıkan ses dalgaları ruh emicilere güçlü bir ışık olarak giderken onlar hem sesinden hem ışıktan kaçarken bir anda patlıyorlardı. Bütün ruh emiciler patlarken bizde biraz rahatlamıştık özellikle ben üstümdeki ruh emici patlayınca pencelerinin verdiği acıda geçmiş sadece yarası kalmıştı

Sibel bütün Ruh emicilerin yok olduğuna emin olunca cığlığını kestip Kral'a bakıp gülümsedi

 

Kanka niye hatırlattın diye kızma ama yardımdan çok zararın dokunur dediğin kız senin kıçını kurtardı ha diyen iç sesimi susturup koşarak Sibel'in yanına gittim yanına gittiğimde bakışlarını ilk bana ardından arkamdan gelen damla ve gürkan 'a çevirip onlara da baktı bana öylece bakarken ona kızmamı beklediğini biliyordum ama kızma işini sonraya erteleyip onu kendime çekip sımsıkı sarıldım korkmuştum ona birşey oldu diye o işe put gibi kollarımın arasındaydı ona sarılmamı beklemiyordu galiba

 

"İyisin değil mi bir yerinde birşey yok" Diyerek onu kendimden ayırıp yaralandı mı bir yerinde bir fizik dahi var mı diye vücudunu boydan boya taradım Allah'tan birşeyi yoktu o işe bana başını sağa sola sallayarak yanıt verdi.

 

"Hiçbirşeyim yok ama sadece yorgunum" Dedi ona evine götürüp dinlenmesi gerektiğini söyleyecektim ki damla'nın konuşmasıyla bakışlarını damlaya çevirdi.

 

"O nasıl çığlıktı kız " Dedi valla bende merak ediyordum

 

"Gerçekten o çığlıkta neydi? " Dedim o sessiz kalırken yanıt bile vermezken yanıt veren bir başkasıydı prens keydi bana cevap veren

 

"Bu bir ölüm cığlığı " Dedi o da neydi

 

Ruh emicileri patlatan bir güç galiba Lucifer diyen iç sesimle içimden

 

"Olabilir" Dedim mantıklıydı.

 

 

"Oda ne? " Diyen gürkan hepimizin merak ettiği soruyı soran kişiydi. Sibel dahil hepimiz prens key'e baktık

 

"Ölüm çığlığı atıldığı zaman kim kulaklarını kapatmazsa patlar veya yanarak ölür daha yeni ruh emicilere olduğu gibi " Dedi baya açıklayıcı olmuştu.

 

"Vowww" Diyen damlayla ben göz devirsem de kimse ona bir cevap vermedi. Sonra aklıma gelenle prens key'e bakarak konuşmaya başladım.

 

"Ama bu çığlığı tek bir kişi atabiliyor diye biliyorum ben " Dedim başkası da atabiliyormuydu o cığlığı

 

"Annem yani kraliçe elenor" Diyen prens key ile başımı salladım bir kraliçe atabilirdi yani biz öyle biliyorduk. Ama sibel nasıl atmıştı ki o cığlığı bakışlarım prens key deyken

 

"Ama sibel nasıl atabilir o çığlığı o bir insan " Dedim bakışlarımı sibel'e çevirdim niye dalgın bakıyordu bu kız onda

 

"Tut onu elenor ne zaman bu çığlığı atsa güçsüz düşer bayılırdı " Diyen kralla sibel bir anda yere yığılacakken onu tutup endişeyle sibel' bakıp

 

"O bir insan bunu nasıl kaldırsın sibel kendine gel güzelim " Dedim ama sibel'in gözleri çoktan kapanmıştı.

 

"Bu yorgunluğu kaldırırmı bilmiyorum ama onun bir insan olmadığı kesin " Diyen kralla bakışlarım krala döndü

 

"Nasıl yani? " Dedim insan değilse neydi peki dünyada ne işi vardı.

 

Hayvan olmasın diyen iç sesime göz devirdim

 

"Saçmalama " Dedim ardından kucağımda baygın yatan sibel'e baktım

 

"İnsan değilsen nesin sen? "

 

 

Bölüm : 01.01.2025 21:02 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...