
"Açlıktan ölüyorum burda yiyecek bir şey yok mu"
İki saattir yatakta boş boş oturuyordum ve tuhaf adamın sesini hiç duymamıştım
Yemekte mi yemiyordu saat geceye doğru olmalıydı ama acıkmıştım sabaha kadar açlığa dayanamazdım
"Yatağın kenarında bir telsiz var onunla istediğin şeyi isteyebilirsin ama bu saatte hizmetçi olmaz"
"Koskoca villa da aç mı duracağım"
"Komodinin çekmecesinde bisküvi var onu yiyebilirsin"
Hemen komodinin çekmecesini açıp bisküviyi elime aldım ve açıp yemeye başladım
"Sende ister misin"
Cevap vermeyince hepsini yedim çokta umrumdaydı ya
Şimdi bide susamıştım
"Şey"
"Su diğer komodinin üzerinde"
Kaşlarım çatıldı aklımı mı okuyordu hızla sürahiyi alıp bardağa koydum ve bir anda içtim hızlı içtiğim için biraz rahatsız oldum
Yataktan inerek yürümeye başladım
O yerinden hiç kıpırdamamıştı
"Bu odanın net gösteren bir ışığı var mı"
"Neden soruyorsun"
"Biraz fazla karanlık gibi tercihine saygım var ama ben bu kadar karanlığa alışkın değilim"
"Yapacak bir şey yok"
Bacaklarım uyuştuğu için uzunca bir süre yürüdüm
Şu anda Poyraz denen adamın beni izlediğine emindim
"Hep bu şekilde mi giyiniyorsun"
"Hayır beni sana beğendirmek için böyle süslediler bide dansöz kıyafetlerim var tabi"
"Böyle abimin karşısına çıkmaya devam edersen iki kişinin altına yatmak zorunda kalırsın"
Kaşlarım sinirle çatıldı
"Ordan bakınca herkesin altına yatıyor gibi mi görünüyorum"
"Baran seni kafaya koyarsa isteyip istemediğinin bir önemi kalmaz"
Abisinin adı Baran'dı demek ki
"Onun ne istediği umrumda değil sözleşmeye sadık kalacağım bir süreliğine seni tatmin etmek için geldim ve öyle de yapacağım"
"Ya beni beğenmezsen"
"Önemli değil sana aşık olacak değilim ayrıca ne zaman yüzünü göreceğim böyle bir tuhaf oldu sanki"
Bir süre sessizlik oluşunca bıkkın bir nefes alıp verdim
"Neden benden saklanıyorsun"
"Saklanmıyorum"
Histerik bir gülüş bırakıp
"Belli"
"Senin için iyi bir şey değil mi sana dokunmuyorum işte"
Aslında haklıydı ama yüzünü merak etmekten kendimi alamıyordum nasıl bir şeydi merak ediyordum
"Haklısın"
Boşver diye düşünerek biraz daha yürüyüp yatağa oturdum
Bu kıyafetlerle uyuyamazdım ve yanımda hiç kıyafetim yoktu
"Bana uygun bir şeyler var mı kıyafetim yok"
"Gardrobu aç içinde bana ait bir şeyler var"
Ayağa kalkıp gardrobu açtım içinde tişörtleri görünce bir tane aldım
"Takıntılı olduğun bir tişört var mı"
"Yok"
Elimde ki tişörtü yatağın üzerine koyup üzerimde ki kıyafetleri çıkardım ve tişörtü üzerime geçirdim
Ve yatağın bir kısmına uzandım
Sessizlik bir zaman sonra çekilmez bir hal almaya başladı saatlerce boş boş dönüp durdum adım sesleri duyunca sessizce bekledim bir kapı açılıp kapandı ardından tekrar açılıp kapandı ve adım sesleri bana doğru yaklaşmaya başladı
Nefesimi tutup ne yapacağını beklemeye başladım adım sesleri gelse de gelmesi uzun sürmüştü yatağın diğer tarafı çökünce yatağa uzandığını anladım
Neden olduğunu bilmesem de heyecanlanmıştım
Örtüyü biraz çekiştirip uyuma moduna geçmişti sabaha doğru zor uyumuştum gece bir kez tuvalete kalkmış zar zor telefon ışığıyla yolu bulmuştum
Sabahın ilk ışıklarında stresle gözlerimi açtım
Poyrazın yüzü karşımdaydı gözleri kapalı kaşları catıktı yüzünde iki yara izi vardı hemde epeyce genişlerdi biri alnının yan tarafında diğeri yanağındaydı
Gözlerini açınca insanı büyüleyen kehribar rengi gözleriyle karşılaştım bir süre yüzüme bakıp arkasını döndü yavaş hareketlerle kendini yatağın kenarına doğru sürükledi
Eliyle ayaklarını destekleyip bacaklarını sarkıttı ve eline bir baston alıp yavaşça kalkıp yürümeye başladı
Ben şaşkınlıkla sadece onu izliyordum
Gazel
165 boy
Ela gözlü
55 kilo
Kahverengi saçlı
Yaşı 22
Poyraz
185 boy
73 kilo
Kehribar rengi gözleri
Siyah saçları var
Yaşı 26
Baran
Boy 190
Kilo 80
Mavi gözlü
Kahverengi saçlı
Yaşı 30
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |