57. Bölüm

Alıntı

Esra Şen
sevipgidenbirisiii

 

Hello, yeni bölümle karşınızdayım.

 

Bölümü nasıl buldunuz?

 

Avşar Beyle çocuklar arasındaki iletişim nasıl?

 

Aylayla Avşarın arası düzelir mi?

 

Elfidanın babasıyla karşılaşma anını nasıl buldunuz?

 

Demirle Elfidanın konuşması size ne hissettirdi?

 

Aylanın Elfidayla ilk bağını attılar.

 

Beni takip edin. Bol bol yorum bekliyorum sizden.

 

 

26.Bölüm

 

Selam arkadaşlar. Bir haftadır bölüm yazamıyorum. Dedim hemen yeni bölüm eklemeliyim.

 

Okuyucularım beni beklemesin.

 

O arada da yeni bir kurgu yayınlamak istedim. Aklımda olup yazmak istediğim bugüne nasipmiş.

 

Keyifli okumalar diliyorum. Umarım beğenirsiniz.

 

 

****************

 

Elfida sözlerini bir bir sıraladı. Merdivenlerden yavaş yavaş hıncını çıkarmak ister gibi bir o kadar da net adımlarla indi.

 

Merdivenlerden aşağı indiğinde Avşar Beyin tam karşısına geçti. Baştan aşağı gözleriyle süzdü ve en son bakışlarını babası olarak kabullenemediği adamın yüzüne dikti.

 

Yaklaşık bir dakika boyunca bakışları Avşar Beyin suratında takılı kaldı. Yüzünün en ince ayrıntısına kadar inceliyor, dikkatli bir şekilde hafızasına kaydediyordu.

 

İçinde biriktirdiği yılların özlemi vardı. Kalbi hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu. Babasına yıllar sonra kavuşmuş olabilirdi belki ama birlikte geçiremediği anları kim telafi edecekti?

 

Elfidanın kalbi hınça hınç doluydu. Uzun zamandır herkese, her şeye karşı öfkeliydi. İçindeki öfke dinmek yerine gün geçtikçe daha çok büyüyor, etrafındakilere zarar veriyordu.

 

Elfida bir adım yaklaştı. Avşar Beyin yanına kadar geldi. Gözlerini Avşar Beyin gözlerinin içine kadar dikti.

 

Elfidanın boyu, Avşar Beyin omuzlarına kadar geliyordu. Avşar Bey, Elfidadan on santim uzundu. Kolları yapılıydı, gövdesi geniş sarılmak için birebir limandı.

 

Aradığı baba şefkatini Elfida Avşar Beyin omuzlarında sarılarak ya da saçlarını okşayarak bulmalıydı. Her bir anın gerçekleşmesi için zaman yol gösterici olacaktı.

 

Elfida bir an duraksadı. Geçmişte yaşadığı anları düşünmemeye çalışarak derin bir nefes aldı ve yutkundu. Sanki bir el boğazını sıkıyor, nefes almasına izin vermiyordu.

 

Yerinde kıpraştı. Aradan birkaç dakika geçti. Herkes suskunluk yemini etmiş gibi ikiliyi ve verecekleri tepkiyi izliyordu.

 

Elfida gerginlikten ellerini birbirine sürttü. Kendisi konuşmak için dudaklarını araladı, sadece bir şeyler mırıldandı.

 

Avşar Beyin söze girmesini bekledi. Yapılacak olan konuşma ikisi içinde oldukça zordu.

 

Avşar Bey, Elfida aşağı inmeye başlayınca yüzünü inceledi. Son birkaç günde yüzü ciddi derece çökmüş, göz altları morarmıştı. Bunda kendi payının da yüksek olduğunu biliyordu.

 

Avşar Bey, Elfida tam karşısına dikildiğinde söze girmesi gerektiğinin farkındaydı.

 

Avşar Bey, kızının ellerini tutmak için harekete geçti. Genç kadın babasının ellerini tutmak için yaklaştığını görünce bir adım geriledi.

 

Avşar Beyin gözünden bir damla yaş aktı. Kızının kendisine karşı olan nefretini ve kinini en derinden hissedebiliyordu.

 

Elfida söze girdi.

 

"Sen bunca yıl neredeydin baba?"

 

Dudakları aralandı, kısık bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

 

"Dişini çıkartırken yanında olamadım. Emekleyişini, ilk adımlarını, okul heyecanını hiçbirini göremedim. Özür dilerim."

 

Elfida yere çöktü, bir elini kendine yasladı. Dudakları arasından bir hıçkırık koptu.

 

Avşar Bey kızının o anını görünce yerle bir oldu. Yanına gitmek için bir kaç adım attı, Elfidanın dışarıya titrek nefesler verdiğini duyunca olduğu yerde kaldı.

 

Biraz eğildi ve kızının yanına çöktü. Avşar Bey derin bir nefes aldı, yutkundu. Ellerini dizlerinin önünde birleştirdi, yere bakarak konuştu:

 

"Keşke zamanı geri alabilsem, Elfida. Ama ne yaparsam yapayım o boşluğu dolduramam, biliyorum."

 

Gözleri yaşlı bir şekilde karşısında bir duvardan farksız bir şekilde dikilen adama baktı. Bakışları bir mermi kadar sertti.

 

Sesi aralık ayında donduracak kadar soğuk, içindeki merhameti bitirecek kadar keskindi. Her kelimesi babasına hesap soran bir hançer gibi yüzüne yüzüne vuruyordu.

 

"Sen benim elimden çocukluğumu aldın. Artık isteden de o boşluğu dolduramazsın."

 

Babasına karşı duyduğu sitem gözle görülür derecededeydi. Sözlerini söyledi, yerden yalpalayarak kalktı. Bir iki adım attı, başının döndüğünü hissetti.

 

Avşar Bey, kızının ayakta duramadığını görünce yaklaşıp aniden kolundan tuttu. Belinden yakaladı ve omuzlarındaki yükleri hafifletmek istercesine kocaman sarıldı.

 

Turuncu saçlarını okşadı, derinden kokusunu içine kadar çekti. Bir müddet öyle kaldılar.

 

Ağlamasının durduğunu hissetti. Kızının başını omzundan aldı ve kendine çevirdi. Zaman ikisi içinde atmayı bıraktı.

 

Elfida babasını affetmeyi zamana bırakmak istedi, içindeki yaralı küçük çoçuk izin vermedi.

 

Kollarını açtı, babasının güven veren kollarına tekrar sığındı. Kalbi hiç görmediği bir duyguyu tattığından sızım sızım sızladı.

 

Dudakları arasından çıkan tek sözcük ikisini de yerle bir etti.

 

"Baba."

 

Avşar Bey' in içinde farklı duygular yer edindi; öfke, kızgınlık, çaresizlik biraz biraz hepsinden vardı.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 21.04.2025 11:39 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...