16. Bölüm
Eylül / Ay Benim Gece Senin / Asker adam ağlamaz

Asker adam ağlamaz

Eylül
silayelifl

 

Kapı açıldığında içeriye Alparslan girdi ve "çıkabilir artık işlemleri hallettim" dediğinde derin bir nefes aldım rahatlamıştım çünkü bana kızıp gittiğini sanmıştım..

 

Serumu çıkarıp kalkacakken hızla yanıma gelip kucağına aldı.

 

"İyi alıştın sen beni kucağına almaya öküz" dediğimde sırıttı ​​​​​​"tabi güzelim her zaman" diyip göz kırptığında güldüm seviyordum bu öküzü

 

Başımı boynuna gömdüğümde güldü "özledin mi tavşan hanım hayırdır" dediğinde gözlerine baktım ​​​​​​"özledim öküz" diyince başımı tekrar boynuna gömdüğümde kahkaha attı.

 

Ben güzel kokuna hasret kalmışım gelmiş özledin mi diyor özledim zalimin oğlu çok özledim..

 

"Uyudun mu miniğim" dediğinde kafamı hayır anlamında salladım "aramız iyi dimi güzelim affettin mi bizi" diyince gülümseyerek ​​​​​​"affettim öküz affettim" dediğimde dönmeye başladı.

 

"Alparslan dur ahahaha dur başım dönüyor!" dediğimde gözleri doldu "gerçekten affettin mi güzelim gerçekten mi" dediğinde güldüm ​​​​​​"affettim dedim ya bak birdaha sorarsan fikrimi değiştiririm ona göre" diyince buz kesti ​​"sustum miniğim😬" diyince kahkaha attım.

 

Eve geldiğimizde annemle babam içeride sohbet ediyorlardı beni fark ettiklerinde babam yanıma gelip "kızım iyimisin meleğim" dediğinde gözlerim doldu ama bu sefer mutluluktandı..

 

"Kızım neden gözlerin doldu ben mi birşey yap-" diyecekken izin vermedim "h-hayır sen birşey yapmadın" dediğimde kalın kaşlarını çattığında gülmeye başladım.

 

Bana deliymişim gibi baktıklarında "deli sanmayın beni sadece kalın kaşlarını çattığında komiğime gitti" dediğimde onlarda gülmeye başladı.

 

"Bana hala kırgın mısın meleğim" dediğinde "Size hala kırgınım" dediğimde yüzü asıldı "ama sizi affettim" dediğimde gözleri parladı ​​​​​​"güzel kızım çok teşekkür ederim meleğim çok teşekkür ederim" dediğinde tebessüm ettim ve ona sarıldım bu hareketimle dondu ama oda sarıldı.

 

Benden ayrıldığında anneme döndü "burcu duydun mu kızım beni affetti" annem babamın bu haline gülüp "duydum hasan duydum kızımız seni affetti" dediğinde gözleri doldu babamın "sizi çok özledim canım ailem" diyince gülümsedim.

 

"Birdaha sakın, sakın bizi bırakma baba bırakırsan Allah şahidim olsun ki seni öbür dünyada da rahat bırakmam bilesin" dediğimde güldü.

 

"Sizi birdaha bırakmayacağım güzel kızım" derken Alparslan'a baktım gözleri dolu dolu izliyordu bizi ona gülümseyerek yanına gittim boynuna atladım bu halime güldü.

 

Başını boynuma gömdüğünde "sende bizim ailemizdensin uzakta durma Alparslan" dediğimde kafasını sallayıp "teşekkür ederim miniğim" derken ayrıldık babam Alparslan'ın karşısına geçtiğinde "Asker!" dediğinde Alparslan hazır ola geçip "Emredin komutanım!" dediğinde babam "askeriye'de değiliz oğul komutanım demeyesin ha diyeceğim komutanım diyorsan topuğuna sıkarım ona göre anlaşıldımı!" dediğinde Alparslan "Emredin komuta- aman Hasan amca" dediğinde hepimiz kahkaha attık.

 

"Oğul öyle uzaktan izleme sende bizim ailemizdensin" dediğinde Alparslan başını eğdi "sağolun Hasan amca" diyince babam "kaldır başını asker!" dediğinde Alparslan başını kaldırıp gülümsedi.

 

Gözleri dolmuştu o yüzden eğmişti başını görmeyelim diye..

 

Babam hızla Alparslan'a sarıldığında Alparslan ilk dondu sonra oda sarıldı.

 

"Ağlama oğul Ali ağlamanı istemezdi bilirim ama hayat bu oğul hepimiz birgün toprağa gireceğiz Evvel Allah"

 

Alparslan "Haklısın Hasan amca boşluğuma geldi bir an sadece" dediğinde sustu.

 

"Oğul ben ne derdim" dediğinde Alparslan sırıttı "Dik dur, güçlü ol, asker adam ağlamaz derdin Hasan amca" dediğinde bu sefer babam sırıttı ve Alparslan'ın omzuna iki kez vurdu.

 

"Aferin oğul aferin" dediğinde hepimiz gururla izliyorduk onları..

 

Kapı çaldığında gidip açtım içeriye bizimkiler girdi "Kız cadı napıyorsun" diyen Barlasa bir tane geçirip "cadı sensin" dediğimde göz devirdi.

 

Saçlarım dağıldığında dağıtan kişiye baktım Miran "kızım öldürücekmiş gibi bakmasana" dediğinde sinsice sırıttım "öldürücem belki" dediğimde şokla bana baktı "lan bu niyeti bozmuş katil gelme kış lan" dediğinde kahkaha attım.

 

Alparslan Miran'ın omzuna vurup "Allah kurtarsın kardeşim anlıyorum seni bana da yapmıştı" dediğinde kaşlarımı hayırdır dercesine kaldırdım.

 

"Size yetmemiş galiba ama durun bekleyin beni" dediğimde Alparslan ​​​​​​"lan bak gene bıçakla kovalayacak" derken elimde bıçakla geldim.

 

İkisi aynı anda "Komutanım" diyip babamın arkasına geçtiklerinde babam kahkaha attı.

 

"Oğlum siz askersiniz benim kızımdan mı korkuyorsunuz lan" dediğinde gülmeye başladım.

 

"Baba çekil" diyince babam "oğullar kusura bakmayın ama emir büyük yerden😬 buyur kızım senindir" dediğinde Alparslan ve Miran "al başına belayı dedi" "ee nerde kalmıştık" tam adım atacağım annem durdurdu.

 

"Silay sen benim gül gibi oğullarıma ne yapacaksın dur yerinde" dediğinde göz devirdim.

 

"Anne bazen düşünüyorum acaba beni leylekler mi getirdi diye hani nedir bu oğul sevdası anlamadım ben evlatlıksam söyleyin şimdiden kendimi hazırlayım" dediğimde hepsi kahkaha attı onlara göz devirdim.

"Dışarı mı çıksak okulların açılmasına az kaldı zaten son günleri geçiriyoruz eğlenelim" diyen Miraya baktım "olur çıkalım" dediğimde hepimiz hazırlanmak için odalara dağıldık.

Üstüme siyah bir crop altıma ise yeşil bir etek giydim

Makyajım

Son dokunuşlarıda yaptığım da bitmişti tam çıkacakken içeriye Asena ve Miray girdi.

Asena üstüne gri bir gömlek crop altına ise gri bol paça pantolon giymişti.

Makyajı

Miray üstüne uzun beyaz bir crop altına açık gri bol paça pantolon giymişti.

Makyajı

Miray "hazırsak çıkalım" dediğinde kafa salladık ve çıktık.

Aşağı indiğimiz de bizi bekliyorlardı.

Alparslan üstüne lacivert bir tişört altına beyaz pantolon giymişti bu adam her haliyle beni etkilemeyi başarıyordu..

Barlas siyahlara bürünmüştü üstüne siyah bir tişört altına siyah bir şort giymişti.

Miran üstüne beyaz tişört altına koyu gri kot şort giymişti.

Asena "nereye gideceğiz" dediğinde Miran "küçükken gittiğimiz o dağı hatırlıyor musunuz" dediğinde tebessüm ettim ​​​​​​"hatırlıyorum hep oraya giderdik küçükken orası bizim yerimiz gibiydi" dediğimde oda tebessüm etti.

"İşte oraya gidelim" dediğinde hepimiz onayladık.

"2 saat sonra

Geldiğimizde dağın ucuna doğru ilerledik her yer çok güzeldi Antalya altımızda kalıyordu resmen "uzun zaman oldu buraya gelmeyeli" derken gülümsedim bizimkilere bakıp.

Miray "oldu çok uzun zaman oldu ve tekrar bir aradayız ve burdayız eskisi gibi" dediğinde Miran "yalan yok özledim" dediğinde hepimiz tebessüm ettik.

Bizimkilerin yanından ayrılıp dağın ucuna yattığımda gökyüzüne bakmaya başladım çok güzellerdi.

"Gelebilir miyim miniğim" diyen Alparslan'a baktığımda çok masum gözükmüştü gözüme "gelebilirsin" dediğimde oda yanıma yattı.

Birden Maya Perest - Yok bana bu cihanda söylemeye başladığımda beni dinliyorlardı..

Daimîdir sürgünüm

Hasret benim ocağım

Gurbet benim evimdir

Yok bana bu cihanda bir yer

Bana bu cihanda bir yer

Bana bu cihanda yoktur, aman

Yok bana bu cihanda bir yer

Bana bu cihanda bir yer

Şu koca cihanda yoktur, aman

Deva değil derd oldum

Gül değil diken oldum

Canan iken el oldum

Yok bana bu cihanda bir yâr

Bana bu cihanda bir yâr

Bana bu cihanda yoktur, aman

Yok bana bu cihanda bir yâr

Bana bu cihanda bir yâr

Şu koca cihanda yoktur, aman

İnsan hiç değişmez mi?

Derdi gücü hep yalan

Gözü doyar toprakla

Yok bana bu cihanda bir dost

Bana bu cihanda bir dost

Bana bu cihanda yoktur, aman

Yok bana bu cihanda bir eş

Bana bu cihanda kardeş

Bana bu cihanda yoktur, aman

Gezdim tozdum saz ile

Derdim' dedim gâm ile

Dinlemedin sen bile

Yok bana bu cihanda bir ses

Bana bu cihanda bir ses

Bana bu cihanda yoktur, aman

Yok bana bu cihanda bir yer

Bana bu cihanda bir yer

Bana bu cihanda yoktur, aman

Yok bana bu cihanda bir yer

Bana bu cihanda bir yer

Şu koca cihanda yoktur, aman

Sustuğumda bizimkilerin dolu gözlerle beni dinlediğini gördüm.

Barlas yanıma geldiğinde ayağa kaldırıp "Silayım kardeşim sen hep şarkı söyle, hep konuş olurmu hiç susma" dediğinde kahkaha attım.

Bana öyle bakıyorlardı ki kahkaha atarken gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı ama elimin tersiyle sildim.

"Şşt ağlama sakın Silay" dediğinde Miran'a baktım "ağlamam ki ben gözüme toz kaçtı" dediğimde Miran dahil hepsi güldü.

Alparslan yanıma gelip "inkar etsende seni çok iyi tanıyoruz, bize farkettirmemeye çalışıyorsun ama olmuyor Silay görüyoruz" dediğinde başımı öne eğip elime tırnaklarıma geçirdim.

"Yapma! eline bunu canın acıyor" diyip eliyle çenemi kaldırıp ona bakmamı sağladı.

"Yeteri kadar acıyor biraz daha acısa ne olur ki" dediğimde Miran bana sarıldı.

"Yorgun olduğunu biliyorum minik" "yorgunum be Miran çok yorgunum" dediğimde saçlarımı sevmeye başladı.

Barlas konuyu değiştirip "kızların okul açılıyor bizimde askeriyeye dönmemiz lazım sonunda göreve gideceğim için çok mutluyum" dediğinde Alparslan "gerçekten özledim şerefsizlerin topuğuna sıkmayı bir an önce göreve gidelim Allah'ın izniyle inşallah" dediğinde gururla izliyorduk hepsini

Miran "Tozu dumana katmak vardı şimdi itlere" dediğinde hepimiz gülmüştük.

 

Bölüm : 13.06.2025 21:18 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...