devam ediyor 16s önce güncellendi
SAPLANTI
@ldarkness
Okuma
6.92k
Oy
974
Takip
38
Yorum
191
Bölüm
45
Bazen susmak bir tercihten çok, bir hayatta kalma biçimidir. Ben bu mahallenin içinden susarak geçtim.
Başımı hep eğdim, gözüm hiç kimseye değmesin diye.
Ama ne kadar kaçarsan kaç, karanlık bir adım ötende yürür. Ve bazen tam dönüp gidecekken, seni kendi sessizliğinle yakalar.
Benim adım Meryem.
Yirmi iki yaşındayım. Tesettürüm, kalbimin üzerine giydiğim bir dua gibi. Hayatım; namaz vakitlerine bölünmüş, Kur’an sesiyle şekillenmiş bir sessizlik. Ama içimdeki huzurun üstüne siyah bir gölge düşmeye başladığında bunun adını koymak istemedim.
Çünkü o gölgenin adı Harun’du.
Onu herkes tanır. Tanımayanın duyduğu bir hikâyesi, çekindiği bir suskunluğu vardır. Mahallede bir çocuk ağladığında, anneler "Harun gelir" diye susturur. Bir kadın gece tek başına yürürken, adımlarını Harun’un evine yaklaşmadan hızlandırır. O, sokak lambalarının sönük kaldığı adamlardandı. Ve ben… onu hiç tanımak istememiştim.
Ama tanıyordum.
Çocukluğumdan beri.