Bunu söylemesiyle bakakaldım.Şaşkınlığıma gülerek yanıma oturdu.Kumlar sırılsıklam, sabah olmasına rağmen hava kapkaranlık,sağanak yağmur...Ve kaderin buluşturduğu iki insan mı?Neredeyiz biz bir kitapta falan mı?1
İnanmayarak yanıma döndüğümde kafamın üzerindeki şey düşüyordu ki onu hemen yakaladı.
"Zaten sırılsıklamsın,bu hareketim çok saçma oldu.Üzerine giymek ister misin?Üşüyorsundur sen şimdi..." gerçekten bunu düşünüyor gibi görünüyordu.Ben cevap vermeyince montu omuzlarıma bıraktı.Hala ona bakıyorum...Jisung kendine gel ne yapıyorsun?
Gözlerimi kısarak ona baktım 'Sen gerçekten Minho musun?' Yavaşça kafasını salladı.'Ciddi misin?' kaşlarını çattı."Evet?" sadece baktım."Niye uzaylı görmüş gibi bakıyorsun?" İnsan üzeri bir görüntüsü olduğu için olabileceği aklına gelmiyor mu cidden?'Sadece şaşırdım.' sesim kısık çıkmıştı.2
Bağdaş kurarak bana döndü ve elini uzattı."En başından başlayalım.Ben Lee Minho." elini tuttum,hafifçe.'Ben Han Jisung.Memnun oldum.' tam konuşacaktı ki istemsizce aklımdan geçirdiklerimi söylemeye başladım 'Ben de kendine rastladığını söylemiştin ve cidden ilk karşılaşmanın böyle olması fazla uyumlu oldu...' Küçük bir kahkaha attı."Ben asla yalan söylemem Bay Han tanıdıkça anlarsınız." hitap şekli istemsizce gülümsememe sebep oldu.2
'Pekala madem bir aradayız tanışma işini sonraya bırakalım...' araya girerek "Zaten bunun için fazlasıyla vaktimiz olucak." gülümseyerek kafa salladım.'Evin nerede?İkimize yetecek kadar yer olduğuna emin misin?Ve ayrıca kirada mısın ben nasıl sana öd-' çok fazla sözümü kesiyor.'Sakin ol Jisung aslında ödeme yapmana gerek yok,zaten evin ihtiyaçlarını birlikte karşılayacağız hem kirada da oturmuyorum zaten...Ayrıca tabiki yer var." Dudağımı ısırdım.'Olmaz öyle en azından ilk birkaç ay duruma bakalım,o süreçte ben sana ödeme yapıyım...' bir süre daha bunları tartıştıktan sonra nihayet orta yolu bulduk.
"Hadi seni eve götürelim o zaman!" ayağa kalkarak elini uzattı elimi avcuna bıraktım.İyi arkadaş olabiliriz gibi hissediyorum. Yağmurdan dolayı kıyafetler agır gelince istemsizce sendeledim. Kolumdan tutarak düşmemi engelledi."Azıcık dayan bakalım çok yakın zaten" buraya yakın olması güzeldi.3
Bir süre yürüdükten sonra benim evimin iki apartman ötesine geldiğimizde durduk.'Yok artık bu kadar yakın mıydık?Benim evim hemen iki apartman önceydi!' Şaşkınca ona baktığımda konuştu "Kader olduğunu söylemeli miyim?" 'Bireysel olarak tanışalı yarım saat oldu,biraz fazla oluyor sanki.'sonunu fısıldayarak getirdim 'sen beni tanısan bile...' ben nasıl hiç fark etmedim?
"Boş versene Jisung hadi gel içeri." 'Müsait misin ki böyle dank diye olmadı sanki.' gülümseyerek kapı şifresini girdi.Birlikte merdivenlere yöneldiğimizde apartmanı fazlasıyla güzel bir melodinin kapladığını fark ettim."Bu ses Seungminden geliyor,hem komşumuz hemde benim çok yakın arkadaşım. Tanışırsınız yakın zamanda." Biz eki? 'Cidden çok güzel çalıyor, tanışmayı çok isterim.Müzisyen mi?' Cevap verirken anahtarı çıkardı. "Sayılır aslında sporcu ama aynı zamanda müzik yapıyor." anahtarı çevirip kapıyı açtı.Soruları sonraya erteledim.İçeri girdik.1
İçeriye girdiğimiz anda yüzüme çarpan sıcaklık titrememe sebep oldu.Üşüdüğümü fark etmemişim bile."Evimize hoşgeldin Han Jisung!" 'Hoşbuldum Lee Minho.' niye heyecanlandım ki ben şimdi?
Salona girip gezmeye başladım.O kadar temiz ve düzenliydi ki hayran kalmıştım,galiba buraya geldiğimde biraz değişmem gerekecekti.
L şeklindeki koltuğun üzerinde bir sürü renkli yastık vardı.Ayrıca kocaman da bir kitaplık.Ben incelerken açıklamaya başladı. "Burası salon gördüğün üzere biraz renkli biriyimdir ayrıca hemen yan oda mutfak a birde 3 tane kedim var!" Bunu söylemesiyle incelemeyi bırakıp heyecanla ona döndüm.'Çok güzel,adları ne?' "Soonie,Doongie ve Dori tanışmak ister misin?" heyecanla kafa salladım.Ve peşinden gittim.5
Özel bir odaları var."Hemen yan oda benim odam karşıdaki oda da senin olur diye düşündüm." kedileri görmemle söylediklerini umursamadan içeri girdim.Ama onlar direk Minho'ya koştular.Eğilip onları sevmeye başlarken "Artık yeni biri daha var çocuklar!Hadi Jisungla tanışmalısınız!" diyerek üçününde götüne vurduğunda kocaman bir kahkaha attım.Yere oturup bağdaş kurdum.1
'Merhaba Soongie,Doongie ve Doriii!Ben Jisung,arkadaş olmak ister misiniz?' Onlar bana gelmeyince dudaklarımı büzerek Minho'ya baktım,o zaten bana bakıyordu.Göz göze gelince yanını patpatladı.Dizlerimin üzerinde yürüyerek tamam,daha doğrusu emekleyerek yanına gittiğimde kocaman bir kahkaha attı.Yanına oturunca bir kediyi benim kucağıma bıraktı. "Bu Doongie!" dedi fısıldayarak,Doongie ile konuşmaya başladığımda diğerleride usulca yanıma yaklaştı.
Minho ise mamalarını tazelemek için yanımdan kalktı.Ne kadar itiraf etmeye çekinsemde içimde bir heyecan ve uzun zamandır hissetmediğim bir mutluluk vardı.Minho'ya alıştığım zaman sorun kalmazdı,insanlara alışmak gibi konularda oldukça başarısızdım.
Aklıma takılan şeyi dile getirmek için sessiziği bozdum.'Minho' diye seslendiğimde küçük bir him ile cevap verdi.'Sen galiba fazla toplu birisin ya da düzenli...' gözlerini kırpıştırarak kafa salladı.'Şey ben sana göre fazla dağınık olabilirim tabiki buraya taşınınca sana uyum sağlamak için değişirim ama biraz zaman alabilir...' "Değişmek falan yok Jisung,ben toplarım seve seve ilgilenirim seninle!" bunu söylemesiyle utangaçça gülümsedim.3
"Hadi evin devamını gezelim." Bütün evi dolaştıktan sonra vedalaşarak ayrıldık.Dışarı çıkınca anında hapşurmaya başladım.Tabi böyle uzun süre durursan... Umursamayarak hızlıca eve gittim.Galiba ilk defa bu eve bu kadar mutlu dönüyordum.Duş alıp yemek yedim ve eşyalarımı toplamaya başladım.Benim evimden çok daha güzeldi,çok daha ev gibi hissettirmişti orası.İçimdeki heyecan hala yerli yerindeydi.
Aklımın bir köşesinde kurduğum gelecek hayalleri ve öbür köşesinde Minho...İlk karşılaşmamızdan fazlasıyla etkilenmiştim,aslında itiraf etmek gerekirse ondan da biraz...Ama öyle bir görünüşten ve yaptığı kibarlıklardan kim etkilenmez ki?Acaba herkese böyle mi?
Yine kafamda onlarca soru dönmeye başladı.Ben ilk defa rahatsız olmadım.Sanki çıkmaz sokaklar gibi değildi bu sefer.Daha çok hep orada kalmak isteyeceğim o sahildeymişim gibi hissettiriyordu.
Toplanırken acıktığımı fark edip mutfağa gittim.Hiçbir şey yoktu neredeyse.Uzun zamandır kahve harici doğru düzgün bir şeyler mideme girmemişti.Birkaç yiyecek almak için hazırlandım dış kapıyı açmak için koluna uzanmamla zilin çalması bir olmuştu.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
1.81k Okunma |
567 Oy |
0 Takip |
14 Bölümlü Kitap |