


Gerginlik ve korku... Sanki hayatımın en sadık misafirleri. Çocukluğumdan beri hep başroldeler. Özellikle de ailem söz konusu olduğunda birazda hayal kırıklığı vardı özellikle aileme karşı sırlar ve sırlar sürekli bir sır çıkıyordu önce yıllar önce vârisi olduğumun büyücülük okuluna gidemeyeceğini öğrendim sonra nişanlı olduğunu evet nişanlı olduğunu öğrenmiştim hayat ne garip değil mi? , on bir yaşında bı anda nişanlı olduğumu öğrenmiştim
Sonrasında zaten herşey patlak verdi ama neyse ki nişanlandığım adamı deli gibi sevmiştim, tabi bunun nedenin ise zaten birbirimizin kaderi olduğumuzu öğrenmiştik ve valserin Aevara'nın kadim beş ruhunda gücünü taşıyan efsanede ki asırlar önce lanet edilen çift olduğumuzu öğrenmiştik ve ailemizin daha büyük olduğunu ve sır katili timini öldü bildiğimiz dedelerimizin kurduğunu öğrendik vesaire vesaire işte, bazen dracoda bir tuhaflık seziyordum benden sakladığı birşeyler vardı özelliklede blaith geldikten sonra ortalama bir aydır bazen extra garipti ve şuan karşımda bişey söyliyeceğini söylüyordu ama çok gergindi yerinde kıvranıyordu sanki
" Afetim ben.." yutkundu derin bir nefes aldı
" Evet sen ?" Bu hali beni de geriyordu gerginlikten patlayacaktım
" Sana söylemem gereken bişey var "
" Evet yıldızım söyle ?"
" Ben..." En sonunda dayanamadım ve bu sefer sözünü ben kestim
" Sen bir mafyasın ." Şaşkınlıkla döndü kaldı yutkundu bunu analamyacak kadar aptal değildim tamam ben organ kaçakcısı demiyordum ama gözümde görüyordu ama hakkınada girmek istememiştim
" Ne?" Dedi şaşkınlıkla
" Evet draco sen bir mafyasın hiç birşey bilmesen filim izledim yani" şaşkınlıkla yüzüme bakıyordu ve korkuyla
" Tamam ama bak düşündüğün gibi değil "
" Sorun değil anlat gitsin " soğuk kanlılığım onu şaşırtmıştı
" Tamam insanlar mafya diye bilir ama o şekilde düşündüğün bir mafya değil yani madde gibi şeyler değil "
" Tamam peki ne yapıyorsunuz ki ? draco rahatlarmısın lütfen senin gerginligin beni daha çok geriyor " iki saniye bir duraksadı ama rahatlamış gibiydi
" Tamam rahatlıyorum böyle bir tepki vereceğini düşünmemiştim " dedi az önceye kıyasla daha rahat
" Napayım zaten çakmıştım belli oluyor yani dedim ya sana Polat Alemdar gibisim diye "
" Güldü senin gibi bir zeki kadınla olduğumu unutmuşum "
" Evet unutmuşsun tamam devam et "
" Tamam madem bu konudan girdik o zaman..."
" Draco söyle gitsin artık"
" Tamam benim örgütüm var yer altı mafyasıyım İtalya İspanya İngiltere hatta türkiye gibi bir çok ülkede çok güçlü bağlantılarım var ve beni tanıyorlar "
Bu sefer iki saniye ben duraksadım
"Yani… örgütün var. Tehlikeli bir hayatın var. İtalyan mafyalarıyla bile bağlantılısın."
"Evet yani öyle "
Tanrım… Âşık olduğum adam mafya lideriymiş. Ve ben bunu... tuhaf bir rahatlıkla karşılıyorum.
Gerçekten draco bile rahatlığıma
" Tamam peki ne yapıyorsunuz ki ? draco rahatlarmısın lütfen senin gerginligin beni daha çok geriyor " iki saniye bir duraksadı ama rahatlamış gibiydi
" Tamam rahatlıyorum böyle bir tepki vereceğini düşünmemiştim " dedi az önceye kıyasla daha rahat
" Napayım zaten çakmıştım belli oluyor yani dedim ya sana Polat Alemdar gibisim diye "
" Güldü senin gibi bir zeki kadınla olduğumu unutmuşum "
" Evet unutmuşsun tamam devam et "
" Tamam madem bu konudan girdik o zaman..."
" Draco söyle gitsin artık"
" Tamam benim örgütüm var yer altı mafyasıyım İtalya İspanya İngiltere hatta türkiye gibi bir çok ülkede çok güçlü bağlantılarım var ve beni tanıyorlar "
Bu sefer iki saniye ben duraksadım
Şaşırmıştı sanırım bu tür şeylere fazla alışmıştım bide yapıp gereği böyle anlarda sakın kalma çabuk anlama yeteneğine sahiptim
" Tamam örgütün ne tam olarak ?"
" İsmi kara ölüm kara ölüm örgütü " jeton düşmüş bir şekilde baktım
" Sır katili timi bunu biliyordu O yüzden rütbende kara ölüm dediler dimi ?"
"Yani sayılır hem oyüzden hemde o gün dediğim gibi insanları öldürüş şeklim"
" Tamam anladım napıyorsun peki yani çünkü 21 yaşında örgütü lideri ve asker biri ile tanışmadım " güldü
" Tamam aslında sır katili timine benzer diye bilirim kötüler gibi görünürüz tamam konunsuz işler yaparız yalan yok ama bu göründüğü kadar kötü değil"
"Tamam bende insanların kafasına sıkıyosun demedim ki "
Yutkundu
" İnsanların kafasına sıkıyorum afet ama gerektiğinde"
İkimizde duraksadık
" Ama eminim hak etmişlerdir "
Dedim kendimi teselli ederek
" Yani evet masum bir insanı neden öldüreyim "
" Tamam en azından bu iyi tanrım aşık olduğum adam mafya ve örgüt lideri çıktı ve asker yani şimdi sen hem asker hemde örgüt kurucusu ve liderisin "
" Yani evet "
" Bu mantığı aşıyor" sırıttı
" İnan bana mantığı aşmıyor Dışardan namuslu görünen asker yada fark etmez polis gibi adamların neler yaptığını bı bilsen"
Kafamı sağa sola salladım doğru diyorsun der gibi
" Haklısın doğru tahmin edebiliyorum"
" Afet iyisin değilmi fazla sakın tepki veriyorsun ve bu beni korkutuyor " gülümsedim ben zaten tam adını veremesemde herşeyin farkındaydım
" Korkma sorun yok tamammı ben zaten anlamıştım az buçuk bira servetin fazla göze bakıyor bay valerion " güldü
" Düşündüğün gibi servetim pis işlersen değil şirketimden yasal yollara yaptım bu serveti "
" Tamam teknoloji alanı çok büyük bir alan neler yaptığını tahmin bile edemen o yüzden inanıyorum "
" İnan inan " derin bir nefes verdi
" Başka ne var?"
" Afet sana söylenen gereken birşey daha var ama emin değilim tam "
" Tamam söyle ozaman "
" Şimdi blaith geldikten sonra "
" Evet draco rahatla biraz sorun yok"
" Tamam işte geldikten son-" bu sefer lafını kesen çalan kapı
Oldu ve ardından ses geldi
Ses cayric'e aitdi
" Kusura bakmayın ama pilot kalkacağımızı söylüyor ve bizimkiler de sizi merak etti"
" Bok varda merak ediyorsunuz ! Bişey konuşuyoruz şurda "
" Çok pardon ama"
" Tamam cayric git sen" dedim ve cayric gitti
" Bunlar beni delirtiyor ya "
" Tamam sorun değil ne diyecektin sen ?"
Derin bir nefes verdi
" Şey ..."
" Draco rahatla artık benden bişey saklama ailem hep benden bişey sakladı söylemedi onlara çok kırkınım ki bu yüzden gidiyoruz zaten "
" Yok bişey ya aynen önemli değil hep bak uçak kalkıyormuş gidelim hadi "
" Emin misin sen şimdi bişey dicem diyordun blaith falan dedin"
" Yok önemli bişey değil gerçekten öyle genel blaith ile o ortaya çıktıktan sonra biraz konuşmuştukta sır katili timi hakkında falan sana anlatmayınca ben biraz kötü hissetim" gülümsedim
" Bunda kötü hisseteceğin bı şey yok yıldızım ikiniz hesaplaşmışınız okadar "
" Tamam ozaman hadi gidelim"
" Tamam gidelimde draco sen iyimisin?" Gülümsedi
" İyiyim efetim yok bişey "
"Tamam peki"
"Hadi gideli" dedi ve odadan çıktık
ve bizimkilerin yanına gittik yaklaştıkca kahkaha sesleri duyulmaya başlamıştı
"cidden insanlar burki mi diyordu sana bu türklerin lakapları çok ya!" dedi newan
" evet gülmeyin ya! eronda sürekli sizin gibi yapıyor "
" yalnız eron verdiğin lakap en iyisi zırtopoz sirk generali harika!" dedi lunaria
" aynen eron iyi çocuktu ya keşke hala valserin Aervera da olsaydı " dedi rowen
" evet noctera öğrencisiydi dracodan önce gitmişti sırkatili timine " dedi cayric
"oo bizim çifte kumrular gelmiş " dedi hemira gülerek
" evet geldik" yerlerimize geçtik ve oturduk ve kemerimizi taktık kuzenlerim ile karşı karşıya gelmiştik ben cam kenerına otumuştum küçük kuzenim leyla benim karşımda burak ise draconun karşısına denk gelmişti hemira rowen birlikteydiler karşısında lunaria ve newan oturuyordu biraz ilerde heylan elaris beraber oturuyordu karşılarında ise fealen ve gareth oturuyordu cayriz ise yan koltukta tek oturuyordu iki hostes geldi ve konuşmaya başladılar
"bayanlar ve baylar sevgili çocuklar sayın yolcular birazdan kalkışa geçicez lütfen sizden koltuklarınızı dik konuma getirmenizi kemerlerini bağlamanızı ve masalarınızı kapalı tutmanızı rica ediyoruz ve iyi yolculuklar diliyoruz yiyecek içecek servisim kalkıştan on dakika sonra başlayacaktır "
Sonrasında ise pilot her zaman ki kalasik anonsu yaptı hava durumu bildirdi hava şartları nedeniyle uçus ortalama dört saat sürecekmiş hatta daha uzun bile sürebilirmiş kafamdaki şeytanları dağıtmak için bizimkilerin sohbetine daldım şeytanlarım gene omzunda başımda dolanıyordu
" Ee demin gelirken duydum eron damı valserin Aevara'daydı"
" Evet " dedi draco ve devam attı
" Anlatmamışmıydım ilk bir buçuk sene bizimle okudu sonra sırkatili timine geçti nocterra bölümündeydi "
" Hmm anladım"
" Çok iyi eğlenceli çocuktu ama " dedi hemira
" Aynen oda kardeşimiz gibiydi hala arada konuşuruz " dedi elaris
" Ama nocterra bölümünün eğitimi daha farklı olduğu için gerçi her binanın farklı ama zor görüşürdük ilk geldigi andan itibaren çok çapkın manyak biriyiydi kızları o umursamaz tavrı ile etkilerdi " dedi lunaria
" Ne güzel ben yine herşeyden geri kalmışım"
" Aaa meleğim o nasıl söz öyle üzme bizi " dedi hemira
" Sizi üzmek için söylemedim ama gerçek bu yani benim bu okulda geçircek taş çatlasa iki yılım var siz senelerinizi geçirdiniz "
" Emin ol bazen uzak kalmak daha iyidir üzülme biz yanındayız " dedi cayric
" Saol kardeşim" dedim ve iki dakika sessizlikten sonra
" Burkii " diye gülerek konuştu
Newan oldukça iyi anlaşmışlardı burakın gerginliğin azalmasında bunu anlıyordum
" Evet " dedi Burak bıkkınlıkla ve gülerek
" Şimdi türkiyede bulundun değil mi ?"
" Evet tabiki"
" Ben çok merak ediyorum neydi Mustafa Kemal'in mezarını"
" Anıtka birimi diyorsun?"
" Ha evet ! Evet ! onu diyorum" dedi newan heycanla
" Nikah masasında değiliz o sesini alçat biraz kardeşim "
Hepimiz güldük
" Aman be maytap geçme bişey sorduk "
" Tamam tamam evet Anıtkabir diyordun"
" Oraya gider miyiz kraliçe Elizabeth bile bı vakitler orda diz çökmüş!" O an türk olmanın verdiği gururla ben Leyla Burak üçümüz üç kuzen birbirinize baktık ve gülümsedik o an aramızda bir bağ oluştu sanki
Ama zaten doğuştan bağımız vardı ve bu ortaya çıkmıştı
" Evet doğru sadede gel " dedi jone Burak
" Bizde oraya gidelim mi ?" Gülümsedim
" Ama newan biz İstanbula gidiyoruz "
" Yani ?"
" Anıtkabir türkiyenin başkenti ankaradadır "
" Aa doğru gidemez miyiz "
" Yani bilmem otele rezervasyon falan yaptık ama belli olmaz bı gün söz gideriz biliyorsun yaşayacağımız olaylara bağlı "
" Tamam peki sözün olsun "
" Sözüm olsun" dedim gülerek ve uçak taksi yapmaya başladı ve gözlerim Leyla'ya kaldı o sıra korkuyordu koltuk başlıklarınk sıkı tutmuştu
" Leylacım" Leyla bana baktı
" Efendim afet abla?"
" İyimisin canım korkuyormusun ?"
" İlk binişim değil ama bir tuhaf
Oluyorum midem ağrıyor bide hava şartları kötü olunca "
Gülümsedim
" Bu çok normal ama için rahat olsun insanlar tarafından bilinenin aksine çok şiddetli bir fırtına olmazsa böyle hafif bir yağmurun yada biraz rüzgar bir problem olmaz "
" Tamam afet abla teşekkür ederim " jone Burak bana bakarak gülümsedi ve sessizce sadece ağzını hareket ettirerek kardeşine belli etmeyecek şekilde teşekkür ederim dedi önemli değil dercesine kafamı salladım herkes sessizleşti aldık kimisi gözlerini kapatmıştı kimsi telefonuna dalmıştı yada aralarında bazen konuşuyorlardı
Ben camdan dışarı bakıyor hala yağan yağmura bakıyordum ve kısa süre sonra uçak havalandı gökyüzündeyken yağmur izlemek ayrı güzeldi ama ne yagmurdu ama geceden beri yağıyordu ama Allah'tan hafiflemiş ti draco'nun elini elimde hissettim ve anlık irkildim ve ani tepkile ile ona döndüm
" Sakin ol benim afetim" dedi kısıksesle sadece ikimizin duyacağı bir sesle cevap verdim
" Pardon dalmışım efendim yıldızım"
" İyimisin ?"
" İyiyim yıldızım yağmuru izliyordum"
" Evet ne kadar çok yağıyor değilmi ?"
" Evet"
" Sana bişey söyliyeceğim"
" Evet?"
" Bu yağmuru sen yağdırıyor olabilirsin "
" Ne ?"
" Evet bu yağmuru sen yağdırıyor olabilirsin"
" Ben bunu nasıl yapabilirim ki draco?"
" Şimdi bizim dünyamızda bazı özel büyücülerin güçleri vardır genelde hangi binaya aitsek onun güçlerini taşırız ve biraz doğa üstü olur biz beş binaında gücünü taşıdığımız için muhtemelen beş ruhuda yönete biliyoruz "
" nası yani ?" şaşkınca onu dinliyorum elementleri yönettiğimiz söylüyor iki saniye kaskatı kesildim
" şimdi şöyle güzelim" dedi ve burakla leylaya döndü
"burak leyla "
"efendim" dedi burak
"efendim "dedi leyla diğerleride bize baktı
"su elementini kontrol edebiliyormusun ? "
"şu biraz doha üstü olaylarımızı diyorsun"
"evet onları diyorum"
"evet su ile ilgil bazen bazı şeyleri yapabilirim hatta bazen savaşlarda görevlerde kullandım kız kardeşimde aynı şekilde "
" haylen sen ateş binasındasın rowen hemira ginny fealen newan gareth sizde öyle sizde bazen ateşi yönetebiliyormusunuz ? "
" evet" dedi heylan
"evet ben bi keresinde kapta ateşi baya harlamıştım " dedi rowen
"ne yani elinizden alev filanmı çıkıyor tanrı aşkına yirmi yıldır benim bundan niye haberim yok !"
"ben tanıştığımızda başilarda bildiğini sanıyordum sonra birbirimizi tanıdıkça bilmediğini fark ettim ve anlatacak doğru zamanı bekliyordum"
" çocuklar hadi dracoyu az çok anlıyorum ya siz ?! "
"aa şey ..." dedi lunaria
" yani şöyle kardeşim..." dedi hemira
" ailem söyleminizi istemedi dimi ? "
" evet " dedi cayric
" en sonunda sinir krizi geçireceğim !" dedim ve o sırada ağmur siddetlendi ve yıldırım çarptı şakınlıkla hepimiz yerimizde irkildik
" afet sakin ol bebeğim tahmin ettiğim gibi "
"tanrım ben az önce yıldırım mı çaktırdım !"
"yani öylede denebilir bana bak şimdi " gözlerini kapattı derin bir nefes verdi ve elimi tuttu
"şimdi benimle beraber arkana yaslan gözlerini kapat ve sakince nefes al tamam mı ?"
"tamam " dedim büyücülük okulunda okuduğum için fazla şaşırmamıştım ayrıca okulda derste böyle güçleri olan insanları okumuştuk özellikde vârislerde görülebilir birşeydi sadece vârislerde değil tabi draconun dedeğini yaptım ve arkama yaslandım gözlerimi kapattım ve rahatladım nefes aldım verdim
kısa süre sonra draco konuştu
"afetim gözlerini aç " gözlerimi açtığımda onun camdan dışarı baktığını gördüm
"tamam "
"hadi dışarı bak " dedi ve ben dışarı baktım ve yağmur çok hafiflemişti
"inanamıyorum bu gerçekten bunu ben mi yaptım !"
"evet öylede denebilir bazen kontrol edemeyiz doğayı kontrol edemeyiz bazen hiç bişeyi kontrol edemeyiz "
"tamam anladım tanrım az önce büyümü yaptım ben "
güldü
" yani büyücülük okulunda okuyoruz"
"doğru ya" hepimiz güldük o sırada hostesler içecek arabasıyla geldi
hepimize tek tek içecekler ikram etmeye başladı bize taraf geldi
" ne istersiniz efendim ?"
"viski "
"peki siz efendim ?" dedi bana doğru
"aynısından " ikimizede bir kadeh verdi ve gitti draco kadehini bana doğru uzattı tokuşturmamız için yavaşça bardağımı onunkine dokundurdum koluna omzuma attı
"iyimisin ? iyimiyiz ?"
"iyiyim yiyiz yıldızım "
"bunu daha önce anlatmadığım için üzgünüm en başta bir kaç bildiğini sandım açıkcası öyle çok büyük bişeyde olmadığı aşırı derecede doğa üstü yani sinirlenince gözlerimizden yıldırım falan çıkmayacak " ikimizde güldük
"buna sevindim gerçekten "
"evet ve bilmedeğini fark edeli çok kısa zaman oldu "
"boşver draco öenmli değil bizim dünyamıza çok yabancı bişey değil zaten "
"tamam iyisin değilmi ?" güldüm
"merak etme keyfim yerinde kocamın parasını yiyorum çatır çatır "
ikimizde beni kendine güldük şakaklarımdan öptü
"kocanın parası sana kurban olsun "
"bak yerim paracıklarını "
"ye ne olacak hepsi senin için "
"fakir bırakırım seni ?" alaycı tavırla
"isitiyorsan dünyaları satın al aşkım hiç sorun değil "
"bu dünyaları alsanda fakir olamayacağım demek mi ?" güldü viskisini kafasına dikti ve bardağı bıraktı ve tekrar bana baktı
"öylede denebilir neye istiyorsan yorabilirsin "
"Oh para babasıyım diyorsun yani" güldü
" Evet öyleyim kafam rahat "
" E tabi mafya babası olunca"
" Bana öyle deme ben mafya babası değilim"
" Evet öylesin bay valerion 21 yaşında genç bir mafya babasısın mesleğini kabullen "
İkimizde güldük
" Öylebi mesleğini sev dedinki"
" Ee "
" Kendimi escort gibi hissettim" dedi fısıldayrak kendimi tuttamadan kahkaha attım
" Yavaş bı şaka yaptım birileri duyacak" bizikelere baktım hepsi başka alemdeydi
" Ya baksana onlara fark etmediler bile hepsi başka düyada " draco onlara baktı
" Evet öyle gerçekten "
" Uzun yolculukları hem seviyorum hemde sevmiyorum"
" Bende bazen iyi oluyor bazende... Daralıyorsun işte "
" Evet bu dört saatlik yolculuk çok zor olucak hem sabırsızık hem gergin "
" Evet ama güzel şeyler düşünmelisin mesala "
" Mesala? Ne gibi ?"
" Mesala beni seviyorsun değilmi?"
" Evet "
" Bak yanımdayım arkadaşları seviyorsun değilmi?"
" Evet ?" Konuyu nere bağlayacaktı merakla dinliyordum
" Onlarda yanında Aileni seviyorsun kardeşlerini anneni babanı"
" Evet seviyorum"
" Bak ne güzel bütün sevdiklerin yanında bir telefeon uzaklatıkta ben her zaman yanındayım ailene gidiyorsun uzun zaman sonra ülkene kavuşacaksın ve ..."
" Ve ?"
" Hala gökyüzünü görebiliyoruz afet hala güneşi hissede biliyoruz hala yağmuru hissedebiliyorum duyabiliyoruz hala gece ayı izleyebiliyoruz yıldızları görebiliyoruz hala beraberiz hala güçlüyüz " gülmsedim
" Doğru söylüyorsun umudumuz var "
" Evet dünyadaki milyonlarca insana kıyasla daha şanşlıyız hala beraberiz en önemlisi "
" Evet iyiki varsın yıldızım"
" Sende iyiki varsın afetim"
Ona sarıldı
" Sen harikasın bana çok iyi geliyorsun huzur veriyorsun"
" Sende bana huzur veriyorsun afetim sen benim ailemsin ve ilerdeki çoçuklarımın annesisin" güldüm
" Şimdiden çoçukmu düşünüyorsun?"
" Yani seni seviyorum ve evlenincez her şey mükemmel çocuk sahibi olmamız için bir neden yok"
" Bilmiyorum hiç çocuk sahibi olmayı düşünmedim daha yirmi bir yaşındayız zaten"
"Tamam evleniriz bir kaç yıl keyfimize bakarız yirmi beşli yaşlara geldiğimizde istersen çocuğumuz olur "
" Bu kadar çocuk istediğini bilmiyordum " gülümsedi
" Ben şuan çocuk sahibi olurum istesen bebeğim" şaşkınca baktım
" Draco ya !"
" Hey fesat anlama o anlamda istemedim"
" Eminim öyledir "
" Gerçekten bak benim iyi bir ailem olmadı iyi bir babam hiç olmadı annem de olmadı
Ben ilerde en çok istediğim şey gücümü aldıktan ailem olmasaydı bana verilen hayat acımasızdı ben çocuklarıma iyi bir baba olmak istedim çocukken bile diyordum aslında kendi çoçuklarıma yapmayacağım diye"
Yanağından öptüm
" Biliyorum aslında bende iyi bir anne olmak istemişimdir her insan düşünürya işte öyle "
" Belki bir gün güzel bir evde güzel bir ailemiz olur"
" Neden olmasın yalnız dikkatimi çekti çocuklarım dedin kaç tane planlıyorsun?"
" Bilmem ama birden fazla olsun isterim çünkü ben tel çocuk olarak büyüdüm ve bunu sevmedim kötüydü yalnızdım sen ne kadar istersen okadar olur "
" Tamam bunu evlenince düşünürüz tammı bi yirmi dört yirmi beşe gelince düşünürüz tamammı ?"
" Tamam aşkım" dedi ve anlımdan öptü
" Ama seni kucağında bir bebekle düşündüm çok hoşuma gitti " güldü
" Bende seni kocaman karınla düşündüm bı çol hoşuma gitti "
" Tamam süs artık şimdi nikahsız çocuk yapacağız "
Güldü
" İşte şimdi nikah kıyıp yapalım yavrum"
" Draco ya !"
" Tamam tamam sustum"
" Tövbe tövbe"
" Tamam kızma müzik dinleyelim mi ?"
" Olur" draco kullağı çıkardı ve ikimizde bir tekini taktık sonra müzik dinlemeye başladık
zaman geçerken bazılarımız bazen sohbet etti kimisi telefona daldı müzik dinledi filim izledi ama kisa süre sonra uykuya daldı maceralı uykusuz gecemizden sonra hepimizin ihtiyacı vardı benimde draco ile ikimiz kısa bir süre sonra başım onun omzunda kolları bana sarılı huzurla uykuya daldık kulağımda müziğin melodisi onun nefesinin sesi burnum da onun mis kokusu kalbimde ise o biricik yıldızım, huzurla uyuyordum
🔥🌊
Uykudaydım ne kadar süre uyumuştum bilmiyorum ama bu uyku bana çok iyi gelmişti draconun sesi ile yavaşça gözlerimi açtım
"afet, afetim uyan hadi "
" draco ne oldu ? geldikmi ?" gözlerimi açmakta zorlanıyordum güldüğünü duydum
"hayır daha gelmedik daha iki buçuk saatlik yolumuz var "
"ne olsu ozaman bişeymi oldu ?" koltukta doğruldum oda oturur pozizyondaydı
"bizimkiler acıkmış yemek seçiyorlardı bende biraz acıktım sende sabahın yedisinde yediğimiz yemekle duruyorsun acıkmışsındır dedim " o söylediğinde aslında karnımın ne kadar çok acıktığını far etmiştim mubtemelen biraz sonra ben kendim açlıktan uyanabilirdim yada uyuyabilirdim bana belli olmazdı
"iyi yapmışsın açıkmıştım bende "
"iyi ozaman menüden seçermisin yoksa aklında bişey varmı ?"
"menüden bakarım "dedim ve doğruldum gerneştim draconun bana gülümseyerek baktığını fark ettim
" ne oldu ?" dedim merakla hala gözlerimi zor açıyordum
"çok tatlı küçük bir çocuk gibi görünüyorsun ona bakıyorum "
"dalga geçme ya !"
"dalga geçmiyorum "
"sen öyle diyorsan " dedim esneyerek
"çok güzel uyudun "
"evet baya iyi geldi sen uyumadın mı ?" kulağıma doğru eğildi ve fısıldayarak konuştu
" eskiden olsa uyuyamazdım ama sayende bende güzel bir uyku çektip "
gülümsedim
"aynısı senin içinde geçerli biliyorsun değilmi "
"biliyorum bebeğim" dedi ve yanağımdan öptu " kendimi tutamadan gene esnedim draco güldü
"gülme alamıyorum uykudankendimi napayım "
"tamam ozaman lavoboda bir elini yüzünü yıka istersen açılırsın "
oturduğum yerde biraz başım dönüyordu
"iyi fikir şu başımın dönmesi bi geçsin"
"başınmı dönüyor iyimisin ?"
"iyim sadece yeni uyandım ya ondandır"
"peki" bir iki saniye biraz kendime geldikten sonra lovoboya gitmek için ayağa kalktım dracoda benimle beraber kalktı ve yüzüme bir su çarptım ve geri döndüm draco beni görünce yine ayağa kalktı herkes menüye bakıyordu
" ne yapıyosunuz gençler " dedim gülerek dracoda güldü
"yemek bakıyorduk "
"aynen kurt gibi açım herşeyi yiyebilirim " dedi cayric
"kesinlikle valerion !"
"evet fealen ? "
"uçağının yemekleri güzel değilse kavga çıkar " herkes güldüğünde draco cevap verdi
"merak etme pişman olmazsın " dedi draco ve benim koltuğa geçmem için eliyle beni yönlerdi ve ben oturunca benimle beraber oturdu centilmen erkek
Draco elindeki menüyü uzattı
" Aklında bişey varmı ?"
" Bilmem sen ne seçtin?"
" Ben makarna düsünüyorum dometes soslu " münüye hızlıca göz gezdirdim makarna banada cazip gelmişti
" Tamam bende aynısından alırım ama ..."
" Ama ne ?"
" Yanında şarapta isterim " gülümsedi tamam ozaman
Leyla abisi menüye bakarken abisinin kolunu dürtüyordu
"Abi ! Abi!"
" Abicim bı dur menüye
bakıyorum"
" Benim canım hamburger istiyor varmı?" Dedi heycanla menüde hamburgeri görmüştüm o yüzden cevap verdim
" Evet ben gördüm vardı?"
Elini yumruk yapım dirsegini kendine doğru çekti
" Evet be !"
" Çok mu seviyorsun Hamburgeri?"
" Evet afet abla ben çok sevdiğim yemek annem benim için hep evde yapardı ama sır katili timine girdigimden beri yapamadı"
" Ne güzel ben genelde evde yapmak zor olduğundan hep güzel bulduğum yerlerden söylerim eminim Burdada güzel yapıyorlardır " draco bize gülerek bakıyordu
" Sendemi Hamburgeri çok seviyorsun afet abla ?"
" Evet benimde en sevdiğim yemek benim için ayrı bı yeri var "
" Ya ne güzel ben her gün yiye bilirim"
" Bende kesinlikle "
" Afet abla bişey sorabilirmiyim?"
" Tabi sor hiç çekinme "
" Siz ikiniz draco abi ile nasıl bu kadar yakın oldunuz ben çok şaşırıyorum " draco ile ikimiz birbirimize bakarak gülümsedik
" Leyla !" Diye uyardı abisi draco araya girdi
" Sorun değil canım ne olucak "
" Kusura bakmayın kardeşim biraz fazla meraklıdır bazen çenesini tutamaz "
" Ya abi!"
" Gerçekten hiç önemli değil ben ne istiyorsa sormasına izin verdim sorun değil herses bunu merak ediyor" draco kardeşine imalı bir bakış attı ama sonra kıyamadı güldü
" Özür dilerim afet abla "
" Özür dileme canım sorun yok normal bir soruydu"
" Evet kesinlik çok iyi bir soruydu" dedi draco ve güldü
Ve Leyla'ya bir abi gibi göz kırptı
" Şimdi biz draco abinle ilk tanıştığımızda bı dumura oynadık tamı hem senelerce birbirimizi görmeyi bekledik aynı zamanda belki biraz kızgındık ama yinede birbirimizin suçu olduğunu bilmediğimiz için iyi davrandık ama ilk andan itibaren aramızda bir duygu vardı inalılmaz bir çekimde diyebiliriz her şey bir anda oldu yani biz bile cevap veremiyoruz"
Şimdi ben çocuğa nasıl ilk gece beraber uyuduk diyeyim gerçi herkes biliyordu ama neyse kim bilir nasıl düşündüler
" Anladım bu gerçek tam bir aşk hikayesi! Hem zoraki evlilik hem ilk görüşte aşk Vay be çok havalı!" Hepimiz güldük
" Yani dışardan havalı görünür tabi"
" Peki bişey daha sorabilirmiyim ?"
"Tabi ki!"
" Peki draco abinin seni gerçekten alevlerin içinden çıkardığı doğrumu ! " Hepimiz güldük
" Evet doğru valserin Aevara'da geçirdiğim ikince gecede odamda yangın çıktı draco beni kurtardı"
" Vay be ! Süper kahraman gibi !
Gerçekten alevlerin tüm odayı kapladığı doğrumu ? Herkes hala bunu konuşuyor!". İkimizde güldük
" Doğru evet alevler tüm odayı nerdeyse kaplamıştı " diye cevap verdi draco
" Vay canına! o odaya öylece daldınız mı?"
" Evet önce kapıyı kırdım kilitliydi"
" Kapıyımı kırdınız kilit açma büyüsü yapsaydınız ya!" Dedi Leyla herkes bı ara bunu demişti
Hepimiz güldük
" Evet ama işe yaramazdı"
"Neden ki?"
" Valserin Aervera elementler sihir ve güç okulunun çok güçlü güvenlik önemleri vardır kilit açma gibi basit büyüler le odalarımız kilidi açıl saydı güvenliğimiz kalmazdı kapılar kilitlendiğinde herhangibi bir büyü işe yaramaz "
" Aa anladım kapıya kimse alevlerden yaklaşamıyormuş kapıda çok ısınmış doğrumu "
" Evet doğru"
" Vay canına ona rağmen kapıyı kırıp içeri mi daldınız!"
" Evet" dedi draco gülerek
" Vay be! Bu inanılmaz peki hiç yaralanmadınızmı ?!"
" Yaralandım sırtımdan sırtımın ortasına alev sıçradı"
" Çok acımıştır bı kere bende yalnışlıkla elimi yakmıştım çok acımıştı gecmiş olsun umarım yapan bir an önce bulunur ve cezasını çeker"
" Teşekkür ederim canım " dedim o derin bir iç çekti
" Ne oldu?" Dedi draco
" Bu gerçekten çok etkileyici keşke benimde ailem beni zorla evlendirseydi benim için alevlere dala bilecek bir adam "
Her kahkaha attı abisi ona şaşırarak baktı
" Pardon küçük hanım !"
" Aman abi şaka yaptım"
" Yapma sana yok erkek falan"
" Turşumu mu kuracaksın!" Dediğinde hepimiz gülmekten yerle yattı
" Evet kuracağım ulan varmı diyeceğin!"
" Var isyan ediyorum!" Dedi Leyla herkes kahkahalarla onları dinliyor
" Edemezsin!"
" Ederim bay elserin! En doğal hakkımı elimden alamazsın"
" En doğal haklar yaşama hakkı yemek ve barınma hakkı eğitim ve düşünce özgürlüğü hakkıdır küçük hanım! Bunların arasında erkek göremiyorum!"
" Of ! "
" Abiye oflanmaz!"
" İyi ! Ama sen benim için alevlerin içine atlamazsın!"
" Nankör kardeş! Ben sen ne istedinde yapmadım! Ne istesen yapmıyormuyuz !"
" İyi ozaman benim için alevlerin içine atla! "
" Atların tabi!" Leyla sınırlı tavrını bir kenra bırakarak sevimli bı şekilde gülümsedi
" Gerçekten mi ! atlarmısın?"
" Atlarım dedim ya ama tabi alevlerin içinde kalmamanı tercih ederim"
dedi gerçekten harika bir abi kardeştiler kıskanmıştım
" Ya canım abim !" Dedi ve abisinin yanağından öptü.
" Tamam şımarma hadi "
" Tamam tamam!"
Konuşmamız bittiğinde Hostes geldi ve siparişlerimizi aldı
" Ee çocuklar!" Dedi heylan
" Ee ne ?" Dedi draco
" Şimdi türkiyede neler yapacağız?"
" Ne yapacaz tatil yapacaz " dedi hemira gülerek
" Yok AMK! Ben farklı bişey dedim sanki!" Hepimiz kahkaha attık ben lafa girdim
" Önece bir iki gün dinleniriz bungalov'un tadını çıkarırız sıcak havuza gireriz sonra şehirin merkezide gideriz gezilcek yerleri gezeriz "
" Bence iyi plan " dedi elaris
" Bence de önce sıcak havuzda keyif yaparız" dedi Rowen
" Kesinlik le ! " Dedi newan
" Bikini giymek için sabırsızlanıyorum !" Dedi hemira ve demesiyle dona kaldım jeton yeni düşmüştü benim bikinim yoktu ve adet dönemindeydim nasıl havuza girecektim bizim draco sadece ikimiz duyacağı bir şekilde konuştu
" Afetim bir sorun mu var?"
" Şey aklıma bişey geldide ..."
" Ne geldi ?"
" Benim biknim yok ve regl dönemindeyin nasıl havuza gireceğim" iki saniye oda dondu
" Yani koca türkiyede illaki bikini alcak yer buluruz o kolayda regl Ken havuza girilmezmi ?"
" Kırmızı havuza girmek istiyorsan girilir " iki saniye düşündü
" Bunun bir yolu yokmu ?"
" Bilmiyorum ki "
" Sen bilmiyorsan ben nerden bileyim erkeğim ben !"
" Hemira ya mesajla soracağım o bilir "
" İyi sor mantıklı,olmazsa internetten de bakarız "
Telefonumu aldım ve kızların gurubuna yazdım
Kızlar acil durum!
Hemira: ne oldu ?
Elaris : ne oldu!
Lunaria: ne oldu Maria ?
Regliyim havuza nasılgireceğim!
Hemira : aha sıçtık!
Elrais: hassiktir!
Lunaria : şans diyince de biz!
Katılıyorum ne yapacağız !?
Hemira: bir ara ara internette regl Ken giyilebilen mayolar görmüştüm
Elaris : aaa evet ben de onlardan almışım hatırladım şimdi!
Lunaria : bize niye söylemiyorsun!
Hemira : aynen !
Elaris: unutmuşum kızlar!
İşe yarıyor mu ? Giydin mi hiç ?
Elaris : işe çok iyi yarıyor kanka
Ama istiyorsan tampon kullanana bilirsin
Hemira : aynen tamponda iş görür
Ben bikiniyi deneyim tampon kullanamam
Lunaria:aynen kullanamazsın
Hemira : niyeki lan korkuyonmu ?
Elaris: aa doğru ya!
Beni utandırmak içinmi yapıyonuz!
Hemira : pardon kanka yapmadığı unutmuşum
Ajahwhwhwhwjwjqnwjw
Elaris: AQQNWJJWHWHWİWNW
Lunaria: aqjqjwjwnwjn
Şerefsizler !
Hemira :Kızma ya şaka yapıyoz
Lunaria: neyse afet mora döndü wnanjajsnwnw
Elaris : aynen ! Sjajwjjwsjjwk
Neyse kapat !
Hemira : ok öptüm
Elrais: yanana oturuyoz lan Zaten !
Lunaria: doğru ajajwjwj
Telfonu kapattım ve yanıma koydum
Draco bana doğru biraz eğildi ve sadece benim duyabileceğim şekilde konuştu
" Afet ne oldu çözümü varmı ? "
" Evet adet dönemimde giyilmek için uygun mayolar tasarlanmış onunla girilenilirmiş ama çok yeni nerden bulacağız ki"
Gülümsedi
" Gerisi Bana bırak ben hallederim "
" Peki tamam"
Kızlar bana imalı şekilde bakıp gülerken gözümle işaret ettim sus diye arsından kısa süre sonra Yemekler geldi ve yemeği başladık makarna gerçekten lezettliydi
şarabımdan bir yudum aldım makarna ile beraber gerçekten harikaydı
" çok lezzetli gerçekten"
" afiyet olsun canım gerçekten lezetli"
leylaya baktım
" hamburgerin nasıl güzelmi ?"
" evet afet abla çok lezzetliymiş eti çok iyi "
" şarabı beğendin mi afetim ?" diye lafa girdi draco
" evet bayağa güzelmiş"
" ben pek şarap sevmem ama bu gerçekten iyi bir şarap"
" aynen draco bu şarap gerçekten harikaymış her insanın senin gibi dostu olmalı "dedi elaris hepmiz güldük
"lafı bile olmaz" dedi draco
kısa süre içinde yemeklerimizi bitirdik ve hostesler yemek tabaklarını aldı
"draco "
" efendim yavrum"
" bana bi kadeh daha söylesene "
" olur tabi "
" istersen sende eşlik edebilirsin " güldü
" olur ederim " bizle beraber diğerleride kendilerine içecek söyledi
"afet abla "
" efendim canım"
" şarabın tadı lezetlimi? "
" yeni evet lezzetli bana göre "
" ya abi ben neden içemiyorum!"
" çünkü sen çocuksun daha on üç yaşındasın"
" haha ben o yaşta sarhoş olmuştum" dedi rowen
" rowen!" diye uyardım
" bak gördün mü!"
" ama sen türk sün Leyla ! bir türk çocuğusun ve ona göre ailene kendi kültürüne göre yaşayacaksın onların ailesi o şekilde uygun görmüş biraz büyü hiç değilse bir on altı on yedi ol söz ilk içkini ben alıcam "
"aman ya öf !"
" öfleme küçük hanım !"
" tamam ya ben koladan devam"
" Aferin" kısa süre sonra içkilerimiz geldi sonra newan elinde içkisi ile ayağa kalktı
" Gene napıyosun amk ! " Dedi heylan
" Sen bi sussana be !"
" İyi ne bok yiyosan ye !"
" Evet newan ne diyeceksin" dedim merakla
" Sevgili dostlarım"! Diye başladı elinde kadehini tutarken ve deavam etti
" Kadehimi önce sağlığımıza sonra şerefe sonra ise güzel dostluğumuza ve aramıza yeni katılan iki güzel dostumuza son olarak ise yıllardır hepimiz gitmek istediği Türkiye tatiline gitmemize kaldırıyorum!"
Hepimiz güldüğümüzde leyladan ses yükseldi
" Teşekkürler newan abi bende kolamı size kaldırıyorum !"
Demesiyle hepimiz kahkaha attık
Yaklaşık on dakika aralıksız güldükten sonra Burak konuşta
" Saol kardeşim"
" Demek bro !" Dedi newan ve ikisi elllerini ve kafaları tokuşturdu klasik erkek tokalaşması
" Hadi hep beraber ozaman " dedim bende kadehini kaldırırak hepimiz ayağa kalktık ve birbirimize yaklaştık ve hepimiz bağırdık
ÖNCE SAĞLIĞA SONRA ŞEREFE
SONSUZ DOSTLUĞUMUZA VE TATİLİMİZE !
Sonra hepimiz içki kadehlerimizi Leyla ise kolasını tokuşturduk
Ve gülerek yerlerimize oturduk
Ve zamanı akışana bıraktık biraz telefondan kitap okudum sonra bizimkiler sohbet ettki draco ile müzik dinledik derken kalan iki iki buçuk saatte öylece aktı ve gitti ve artık türkiye sınırları içindeydik ve uçak inişe hazırlanıyordu kalbim ağzımdaydı sanki memleketimin Türkiye'nin hasreti ile yanarken
Aklımda kulaklarımda o şarkı çalıyordu
Havasına suyuna
taşına toprağına
Bin can feda bir tek dostuma
Her köşesi cennetim
ezilir yanar içim
Bir başkadır benim memleketim
Anadolu bir yanda yiğit yaşar koynunda
Aşıklar destan yazar dağlarda
Kuzusuna kurduna, Yunus'una Emrah'a
Bütün âlem kurban benim yurduma
Gerçekten benim mekletim başkayı vatanıma canım fedaydı
Draco kolumu dürtü gülümseyerek baktım
" Efendim?"
" Heyecanlı mısın?" Dedi gülümseyerek
" Evet hemde çok , okadar özelemişimki kalbim çarpıyor"
" İnsanın evi gibisi yok tabi"
" Peki sen heycanlımısın?" Dedim heycanla
" Evet aslında heycanlıyım"
Hostesler klasik iniş anonsunu yaptı kolktuklarımızı dik konuma getirdik ve kemerlerinizi taktık
Türkiyede şuan saat akşam üstü
16:00 civarıydı güneş batmak üzereydi heycanla beklerken sonunda o an gelmişti ve uçak iniş yapmıştı Uçak, İstanbul Havalimanı'nın özel jet apronuna iniş yapmıştı Draco'nun özel izniyle piste inmiştik Normal yolcuların değil, kraliyetlerin indiği türden bir alandı burası heycanla uçak iniş yaptığında kemer takın uyarısı kapanmıştı hızlıca ayağa kalkıp yoparlanmaya başladım draco gülerek bana bakıyordum ben napayım der gibi işaret ettim bişey demiyorum dedi oda işaretle ve o büyük ana geldi uçaktan inmek için türmeye başladık hostesler bize kibarca veda ederken teşekkür edip uçakğın kapısından çıktı ve merdivenlerden inmeye başladık asağıda bir çok adam vardı
Merdivenlerden inerken sordum
" Draco bu adamlar kim ?"
"Koruma"
" Gerek varmıydı?"
" Sence afetim olmasa yaparmıyım?" Aklıma anlattıkları ile beraber yaşadıklarımız geldi güzenlik için endişelenmekte haklıydı
İstanbul’a indiğimizde saat akşam dördü geçmişti. Güneş hâlâ gökyüzündeydi ama batmaya yakın altın sarısı ışıklarıyla her şeyi daha sıcak ve keskin gösteriyordu. Kışın bu saatleri garip bir huzurla doluydu; ne sabahın ne de akşamın tam içindeydi.
Uçaktan indiğimizde havalimanında duran büyük türk bayarağına takıldı gözüm gülümsedim gökyüze baktım havasını içime çektim artık ülkemdeydim doğduğum ait olduğum topraklarda
Aşağıda bizi bekleyen korumalar bize selam verdiler ve bize türkçe olarak hoş geldiniz dediler türktüler galiba ve aşagıda adamaların arasında onu gördüm morganı bize doğru geldi
" Hoş geldiniz" dedi
" Hoş geldik kardeşim" diye cevap verdi draco
" Hoş bulduk" dedim bende
Kendimi kontrol edemeden türk bayrağına taraf yürüdüm
uzun büyük ve görkemli türk bayrağının önünde durdum heyecan ve aşkla sonra diğerlerine baktım
"şanlı türkiyeme hoşgeldiniz"
Draco içtenlikle gülümseyerek yanıma geldi
" Hoş bulduk afetim..."
🔥🌊
Gerginlik ve korku... Sanki hayatımın en sadık misafirleri. Çocukluğumdan beri hep başroldeler. Özellikle de ailem söz konusu olduğunda birazda hayal kırıklığı vardı özellikle aileme karşı sırlar ve sırlar sürekli bir sır çıkıyordu önce yıllar önce vârisi olduğumun büyücülük okuluna gidemeyeceğini öğrendim sonra nişanlı olduğunu evet nişanlı olduğunu öğrenmiştim hayat ne garip değil mi? , on bir yaşında bı anda nişanlı olduğumu öğrenmiştim
Sonrasında zaten herşey patlak verdi ama neyse ki nişanlandığım adamı deli gibi sevmiştim, tabi bunun nedenin ise zaten birbirimizin kaderi olduğumuzu öğrenmiştik ve valserin Aevara'nın kadim beş ruhunda gücünü taşıyan efsanede ki asırlar önce lanet edilen çift olduğumuzu öğrenmiştik ve ailemizin daha büyük olduğunu ve sır katili timini öldü bildiğimiz dedelerimizin kurduğunu öğrendik vesaire vesaire işte, bazen dracoda bir tuhaflık seziyordum benden sakladığı birşeyler vardı özelliklede blaith geldikten sonra ortalama bir aydır bazen extra garipti ve şuan karşımda bişey söyliyeceğini söylüyordu ama çok gergindi yerinde kıvranıyordu sanki
" Afetim ben.." yutkundu derin bir nefes aldı
" Evet sen ?" Bu hali beni de geriyordu gerginlikten patlayacaktım
" Sana söylemem gereken bişey var "
" Evet yıldızım söyle ?"
" Ben..." En sonunda dayanamadım ve bu sefer sözünü ben kestim
" Sen bir mafyasın ." Şaşkınlıkla döndü kaldı yutkundu bunu analamyacak kadar aptal değildim tamam ben organ kaçakcısı demiyordum ama gözümde görüyordu ama hakkınada girmek istememiştim
" Ne?" Dedi şaşkınlıkla
" Evet draco sen bir mafyasın hiç birşey bilmesen filim izledim yani" şaşkınlıkla yüzüme bakıyordu ve korkuyla
" Tamam ama bak düşündüğün gibi değil "
" Sorun değil anlat gitsin " soğuk kanlılığım onu şaşırtmıştı
" Tamam insanlar mafya diye bilir ama o şekilde düşündüğün bir mafya değil yani madde gibi şeyler değil "
" Tamam peki ne yapıyorsunuz ki ? draco rahatlarmısın lütfen senin gerginligin beni daha çok geriyor " iki saniye bir duraksadı ama rahatlamış gibiydi
" Tamam rahatlıyorum böyle bir tepki vereceğini düşünmemiştim " dedi az önceye kıyasla daha rahat
" Napayım zaten çakmıştım belli oluyor yani dedim ya sana Polat Alemdar gibisim diye "
" Güldü senin gibi bir zeki kadınla olduğumu unutmuşum "
" Evet unutmuşsun tamam devam et "
" Tamam madem bu konudan girdik o zaman..."
" Draco söyle gitsin artık"
" Tamam benim örgütüm var yer altı mafyasıyım İtalya İspanya İngiltere hatta türkiye gibi bir çok ülkede çok güçlü bağlantılarım var ve beni tanıyorlar "
Bu sefer iki saniye ben duraksadım
"Yani… örgütün var. Tehlikeli bir hayatın var. İtalyan mafyalarıyla bile bağlantılısın."
"Evet yani öyle "
Tanrım… Âşık olduğum adam mafya lideriymiş. Ve ben bunu... tuhaf bir rahatlıkla karşılıyorum.
Gerçekten draco bile rahatlığıma
" Tamam peki ne yapıyorsunuz ki ? draco rahatlarmısın lütfen senin gerginligin beni daha çok geriyor " iki saniye bir duraksadı ama rahatlamış gibiydi
" Tamam rahatlıyorum böyle bir tepki vereceğini düşünmemiştim " dedi az önceye kıyasla daha rahat
" Napayım zaten çakmıştım belli oluyor yani dedim ya sana Polat Alemdar gibisim diye "
" Güldü senin gibi bir zeki kadınla olduğumu unutmuşum "
" Evet unutmuşsun tamam devam et "
" Tamam madem bu konudan girdik o zaman..."
" Draco söyle gitsin artık"
" Tamam benim örgütüm var yer altı mafyasıyım İtalya İspanya İngiltere hatta türkiye gibi bir çok ülkede çok güçlü bağlantılarım var ve beni tanıyorlar "
Bu sefer iki saniye ben duraksadım
Şaşırmıştı sanırım bu tür şeylere fazla alışmıştım bide yapıp gereği böyle anlarda sakın kalma çabuk anlama yeteneğine sahiptim
" Tamam örgütün ne tam olarak ?"
" İsmi kara ölüm kara ölüm örgütü " jeton düşmüş bir şekilde baktım
" Sır katili timi bunu biliyordu O yüzden rütbende kara ölüm dediler dimi ?"
"Yani sayılır hem oyüzden hemde o gün dediğim gibi insanları öldürüş şeklim"
" Tamam anladım napıyorsun peki yani çünkü 21 yaşında örgütü lideri ve asker biri ile tanışmadım " güldü
" Tamam aslında sır katili timine benzer diye bilirim kötüler gibi görünürüz tamam konunsuz işler yaparız yalan yok ama bu göründüğü kadar kötü değil"
"Tamam bende insanların kafasına sıkıyosun demedim ki "
Yutkundu
" İnsanların kafasına sıkıyorum afet ama gerektiğinde"
İkimizde duraksadık
" Ama eminim hak etmişlerdir "
Dedim kendimi teselli ederek
" Yani evet masum bir insanı neden öldüreyim "
" Tamam en azından bu iyi tanrım aşık olduğum adam mafya ve örgüt lideri çıktı ve asker yani şimdi sen hem asker hemde örgüt kurucusu ve liderisin "
" Yani evet "
" Bu mantığı aşıyor" sırıttı
" İnan bana mantığı aşmıyor Dışardan namuslu görünen asker yada fark etmez polis gibi adamların neler yaptığını bı bilsen"
Kafamı sağa sola salladım doğru diyorsun der gibi
" Haklısın doğru tahmin edebiliyorum"
" Afet iyisin değilmi fazla sakın tepki veriyorsun ve bu beni korkutuyor " gülümsedim ben zaten tam adını veremesemde herşeyin farkındaydım
" Korkma sorun yok tamammı ben zaten anlamıştım az buçuk bira servetin fazla göze bakıyor bay valerion " güldü
" Düşündüğün gibi servetim pis işlersen değil şirketimden yasal yollara yaptım bu serveti "
" Tamam teknoloji alanı çok büyük bir alan neler yaptığını tahmin bile edemen o yüzden inanıyorum "
" İnan inan " derin bir nefes verdi
" Başka ne var?"
" Afet sana söylenen gereken birşey daha var ama emin değilim tam "
" Tamam söyle ozaman "
" Şimdi blaith geldikten sonra "
" Evet draco rahatla biraz sorun yok"
" Tamam işte geldikten son-" bu sefer lafını kesen çalan kapı
Oldu ve ardından ses geldi
Ses cayric'e aitdi
" Kusura bakmayın ama pilot kalkacağımızı söylüyor ve bizimkiler de sizi merak etti"
" Bok varda merak ediyorsunuz ! Bişey konuşuyoruz şurda "
" Çok pardon ama"
" Tamam cayric git sen" dedim ve cayric gitti
" Bunlar beni delirtiyor ya "
" Tamam sorun değil ne diyecektin sen ?"
Derin bir nefes verdi
" Şey ..."
" Draco rahatla artık benden bişey saklama ailem hep benden bişey sakladı söylemedi onlara çok kırkınım ki bu yüzden gidiyoruz zaten "
" Yok bişey ya aynen önemli değil hep bak uçak kalkıyormuş gidelim hadi "
" Emin misin sen şimdi bişey dicem diyordun blaith falan dedin"
" Yok önemli bişey değil gerçekten öyle genel blaith ile o ortaya çıktıktan sonra biraz konuşmuştukta sır katili timi hakkında falan sana anlatmayınca ben biraz kötü hissetim" gülümsedim
" Bunda kötü hisseteceğin bı şey yok yıldızım ikiniz hesaplaşmışınız okadar "
" Tamam ozaman hadi gidelim"
" Tamam gidelimde draco sen iyimisin?" Gülümsedi
" İyiyim efetim yok bişey "
"Tamam peki"
"Hadi gideli" dedi ve odadan çıktık
ve bizimkilerin yanına gittik yaklaştıkca kahkaha sesleri duyulmaya başlamıştı
"cidden insanlar burki mi diyordu sana bu türklerin lakapları çok ya!" dedi newan
" evet gülmeyin ya! eronda sürekli sizin gibi yapıyor "
" yalnız eron verdiğin lakap en iyisi zırtopoz sirk generali harika!" dedi lunaria
" aynen eron iyi çocuktu ya keşke hala valserin Aervera da olsaydı " dedi rowen
" evet noctera öğrencisiydi dracodan önce gitmişti sırkatili timine " dedi cayric
"oo bizim çifte kumrular gelmiş " dedi hemira gülerek
" evet geldik" yerlerimize geçtik ve oturduk ve kemerimizi taktık kuzenlerim ile karşı karşıya gelmiştik ben cam kenerına otumuştum küçük kuzenim leyla benim karşımda burak ise draconun karşısına denk gelmişti hemira rowen birlikteydiler karşısında lunaria ve newan oturuyordu biraz ilerde heylan elaris beraber oturuyordu karşılarında ise fealen ve gareth oturuyordu cayriz ise yan koltukta tek oturuyordu iki hostes geldi ve konuşmaya başladılar
"bayanlar ve baylar sevgili çocuklar sayın yolcular birazdan kalkışa geçicez lütfen sizden koltuklarınızı dik konuma getirmenizi kemerlerini bağlamanızı ve masalarınızı kapalı tutmanızı rica ediyoruz ve iyi yolculuklar diliyoruz yiyecek içecek servisim kalkıştan on dakika sonra başlayacaktır "
Sonrasında ise pilot her zaman ki kalasik anonsu yaptı hava durumu bildirdi hava şartları nedeniyle uçus ortalama dört saat sürecekmiş hatta daha uzun bile sürebilirmiş kafamdaki şeytanları dağıtmak için bizimkilerin sohbetine daldım şeytanlarım gene omzunda başımda dolanıyordu
" Ee demin gelirken duydum eron damı valserin Aevara'daydı"
" Evet " dedi draco ve devam attı
" Anlatmamışmıydım ilk bir buçuk sene bizimle okudu sonra sırkatili timine geçti nocterra bölümündeydi "
" Hmm anladım"
" Çok iyi eğlenceli çocuktu ama " dedi hemira
" Aynen oda kardeşimiz gibiydi hala arada konuşuruz " dedi elaris
" Ama nocterra bölümünün eğitimi daha farklı olduğu için gerçi her binanın farklı ama zor görüşürdük ilk geldigi andan itibaren çok çapkın manyak biriyiydi kızları o umursamaz tavrı ile etkilerdi " dedi lunaria
" Ne güzel ben yine herşeyden geri kalmışım"
" Aaa meleğim o nasıl söz öyle üzme bizi " dedi hemira
" Sizi üzmek için söylemedim ama gerçek bu yani benim bu okulda geçircek taş çatlasa iki yılım var siz senelerinizi geçirdiniz "
" Emin ol bazen uzak kalmak daha iyidir üzülme biz yanındayız " dedi cayric
" Saol kardeşim" dedim ve iki dakika sessizlikten sonra
" Burkii " diye gülerek konuştu
Newan oldukça iyi anlaşmışlardı burakın gerginliğin azalmasında bunu anlıyordum
" Evet " dedi Burak bıkkınlıkla ve gülerek
" Şimdi türkiyede bulundun değil mi ?"
" Evet tabiki"
" Ben çok merak ediyorum neydi Mustafa Kemal'in mezarını"
" Anıtka birimi diyorsun?"
" Ha evet ! Evet ! onu diyorum" dedi newan heycanla
" Nikah masasında değiliz o sesini alçat biraz kardeşim "
Hepimiz güldük
" Aman be maytap geçme bişey sorduk "
" Tamam tamam evet Anıtkabir diyordun"
" Oraya gider miyiz kraliçe Elizabeth bile bı vakitler orda diz çökmüş!" O an türk olmanın verdiği gururla ben Leyla Burak üçümüz üç kuzen birbirinize baktık ve gülümsedik o an aramızda bir bağ oluştu sanki
Ama zaten doğuştan bağımız vardı ve bu ortaya çıkmıştı
" Evet doğru sadede gel " dedi jone Burak
" Bizde oraya gidelim mi ?" Gülümsedim
" Ama newan biz İstanbula gidiyoruz "
" Yani ?"
" Anıtkabir türkiyenin başkenti ankaradadır "
" Aa doğru gidemez miyiz "
" Yani bilmem otele rezervasyon falan yaptık ama belli olmaz bı gün söz gideriz biliyorsun yaşayacağımız olaylara bağlı "
" Tamam peki sözün olsun "
" Sözüm olsun" dedim gülerek ve uçak taksi yapmaya başladı ve gözlerim Leyla'ya kaldı o sıra korkuyordu koltuk başlıklarınk sıkı tutmuştu
" Leylacım" Leyla bana baktı
" Efendim afet abla?"
" İyimisin canım korkuyormusun ?"
" İlk binişim değil ama bir tuhaf
Oluyorum midem ağrıyor bide hava şartları kötü olunca "
Gülümsedim
" Bu çok normal ama için rahat olsun insanlar tarafından bilinenin aksine çok şiddetli bir fırtına olmazsa böyle hafif bir yağmurun yada biraz rüzgar bir problem olmaz "
" Tamam afet abla teşekkür ederim " jone Burak bana bakarak gülümsedi ve sessizce sadece ağzını hareket ettirerek kardeşine belli etmeyecek şekilde teşekkür ederim dedi önemli değil dercesine kafamı salladım herkes sessizleşti aldık kimisi gözlerini kapatmıştı kimsi telefonuna dalmıştı yada aralarında bazen konuşuyorlardı
Ben camdan dışarı bakıyor hala yağan yağmura bakıyordum ve kısa süre sonra uçak havalandı gökyüzündeyken yağmur izlemek ayrı güzeldi ama ne yagmurdu ama geceden beri yağıyordu ama Allah'tan hafiflemiş ti draco'nun elini elimde hissettim ve anlık irkildim ve ani tepkile ile ona döndüm
" Sakin ol benim afetim" dedi kısıksesle sadece ikimizin duyacağı bir sesle cevap verdim
" Pardon dalmışım efendim yıldızım"
" İyimisin ?"
" İyiyim yıldızım yağmuru izliyordum"
" Evet ne kadar çok yağıyor değilmi ?"
" Evet"
" Sana bişey söyliyeceğim"
" Evet?"
" Bu yağmuru sen yağdırıyor olabilirsin "
" Ne ?"
" Evet bu yağmuru sen yağdırıyor olabilirsin"
" Ben bunu nasıl yapabilirim ki draco?"
" Şimdi bizim dünyamızda bazı özel büyücülerin güçleri vardır genelde hangi binaya aitsek onun güçlerini taşırız ve biraz doğa üstü olur biz beş binaında gücünü taşıdığımız için muhtemelen beş ruhuda yönete biliyoruz "
" nası yani ?" şaşkınca onu dinliyorum elementleri yönettiğimiz söylüyor iki saniye kaskatı kesildim
" şimdi şöyle güzelim" dedi ve burakla leylaya döndü
"burak leyla "
"efendim" dedi burak
"efendim "dedi leyla diğerleride bize baktı
"su elementini kontrol edebiliyormusun ? "
"şu biraz doha üstü olaylarımızı diyorsun"
"evet onları diyorum"
"evet su ile ilgil bazen bazı şeyleri yapabilirim hatta bazen savaşlarda görevlerde kullandım kız kardeşimde aynı şekilde "
" haylen sen ateş binasındasın rowen hemira ginny fealen newan gareth sizde öyle sizde bazen ateşi yönetebiliyormusunuz ? "
" evet" dedi heylan
"evet ben bi keresinde kapta ateşi baya harlamıştım " dedi rowen
"ne yani elinizden alev filanmı çıkıyor tanrı aşkına yirmi yıldır benim bundan niye haberim yok !"
"ben tanıştığımızda başilarda bildiğini sanıyordum sonra birbirimizi tanıdıkça bilmediğini fark ettim ve anlatacak doğru zamanı bekliyordum"
" çocuklar hadi dracoyu az çok anlıyorum ya siz ?! "
"aa şey ..." dedi lunaria
" yani şöyle kardeşim..." dedi hemira
" ailem söyleminizi istemedi dimi ? "
" evet " dedi cayric
" en sonunda sinir krizi geçireceğim !" dedim ve o sırada ağmur siddetlendi ve yıldırım çarptı şakınlıkla hepimiz yerimizde irkildik
" afet sakin ol bebeğim tahmin ettiğim gibi "
"tanrım ben az önce yıldırım mı çaktırdım !"
"yani öylede denebilir bana bak şimdi " gözlerini kapattı derin bir nefes verdi ve elimi tuttu
"şimdi benimle beraber arkana yaslan gözlerini kapat ve sakince nefes al tamam mı ?"
"tamam " dedim büyücülük okulunda okuduğum için fazla şaşırmamıştım ayrıca okulda derste böyle güçleri olan insanları okumuştuk özellikde vârislerde görülebilir birşeydi sadece vârislerde değil tabi draconun dedeğini yaptım ve arkama yaslandım gözlerimi kapattım ve rahatladım nefes aldım verdim
kısa süre sonra draco konuştu
"afetim gözlerini aç " gözlerimi açtığımda onun camdan dışarı baktığını gördüm
"tamam "
"hadi dışarı bak " dedi ve ben dışarı baktım ve yağmur çok hafiflemişti
"inanamıyorum bu gerçekten bunu ben mi yaptım !"
"evet öylede denebilir bazen kontrol edemeyiz doğayı kontrol edemeyiz bazen hiç bişeyi kontrol edemeyiz "
"tamam anladım tanrım az önce büyümü yaptım ben "
güldü
" yani büyücülük okulunda okuyoruz"
"doğru ya" hepimiz güldük o sırada hostesler içecek arabasıyla geldi
hepimize tek tek içecekler ikram etmeye başladı bize taraf geldi
" ne istersiniz efendim ?"
"viski "
"peki siz efendim ?" dedi bana doğru
"aynısından " ikimizede bir kadeh verdi ve gitti draco kadehini bana doğru uzattı tokuşturmamız için yavaşça bardağımı onunkine dokundurdum koluna omzuma attı
"iyimisin ? iyimiyiz ?"
"iyiyim yiyiz yıldızım "
"bunu daha önce anlatmadığım için üzgünüm en başta bir kaç bildiğini sandım açıkcası öyle çok büyük bişeyde olmadığı aşırı derecede doğa üstü yani sinirlenince gözlerimizden yıldırım falan çıkmayacak " ikimizde güldük
"buna sevindim gerçekten "
"evet ve bilmedeğini fark edeli çok kısa zaman oldu "
"boşver draco öenmli değil bizim dünyamıza çok yabancı bişey değil zaten "
"tamam iyisin değilmi ?" güldüm
"merak etme keyfim yerinde kocamın parasını yiyorum çatır çatır "
ikimizde beni kendine güldük şakaklarımdan öptü
"kocanın parası sana kurban olsun "
"bak yerim paracıklarını "
"ye ne olacak hepsi senin için "
"fakir bırakırım seni ?" alaycı tavırla
"isitiyorsan dünyaları satın al aşkım hiç sorun değil "
"bu dünyaları alsanda fakir olamayacağım demek mi ?" güldü viskisini kafasına dikti ve bardağı bıraktı ve tekrar bana baktı
"öylede denebilir neye istiyorsan yorabilirsin "
"Oh para babasıyım diyorsun yani" güldü
" Evet öyleyim kafam rahat "
" E tabi mafya babası olunca"
" Bana öyle deme ben mafya babası değilim"
" Evet öylesin bay valerion 21 yaşında genç bir mafya babasısın mesleğini kabullen "
İkimizde güldük
" Öylebi mesleğini sev dedinki"
" Ee "
" Kendimi escort gibi hissettim" dedi fısıldayrak kendimi tuttamadan kahkaha attım
" Yavaş bı şaka yaptım birileri duyacak" bizikelere baktım hepsi başka alemdeydi
" Ya baksana onlara fark etmediler bile hepsi başka düyada " draco onlara baktı
" Evet öyle gerçekten "
" Uzun yolculukları hem seviyorum hemde sevmiyorum"
" Bende bazen iyi oluyor bazende... Daralıyorsun işte "
" Evet bu dört saatlik yolculuk çok zor olucak hem sabırsızık hem gergin "
" Evet ama güzel şeyler düşünmelisin mesala "
" Mesala? Ne gibi ?"
" Mesala beni seviyorsun değilmi?"
" Evet "
" Bak yanımdayım arkadaşları seviyorsun değilmi?"
" Evet ?" Konuyu nere bağlayacaktı merakla dinliyordum
" Onlarda yanında Aileni seviyorsun kardeşlerini anneni babanı"
" Evet seviyorum"
" Bak ne güzel bütün sevdiklerin yanında bir telefeon uzaklatıkta ben her zaman yanındayım ailene gidiyorsun uzun zaman sonra ülkene kavuşacaksın ve ..."
" Ve ?"
" Hala gökyüzünü görebiliyoruz afet hala güneşi hissede biliyoruz hala yağmuru hissedebiliyorum duyabiliyoruz hala gece ayı izleyebiliyoruz yıldızları görebiliyoruz hala beraberiz hala güçlüyüz " gülmsedim
" Doğru söylüyorsun umudumuz var "
" Evet dünyadaki milyonlarca insana kıyasla daha şanşlıyız hala beraberiz en önemlisi "
" Evet iyiki varsın yıldızım"
" Sende iyiki varsın afetim"
Ona sarıldı
" Sen harikasın bana çok iyi geliyorsun huzur veriyorsun"
" Sende bana huzur veriyorsun afetim sen benim ailemsin ve ilerdeki çoçuklarımın annesisin" güldüm
" Şimdiden çoçukmu düşünüyorsun?"
" Yani seni seviyorum ve evlenincez her şey mükemmel çocuk sahibi olmamız için bir neden yok"
" Bilmiyorum hiç çocuk sahibi olmayı düşünmedim daha yirmi bir yaşındayız zaten"
"Tamam evleniriz bir kaç yıl keyfimize bakarız yirmi beşli yaşlara geldiğimizde istersen çocuğumuz olur "
" Bu kadar çocuk istediğini bilmiyordum " gülümsedi
" Ben şuan çocuk sahibi olurum istesen bebeğim" şaşkınca baktım
" Draco ya !"
" Hey fesat anlama o anlamda istemedim"
" Eminim öyledir "
" Gerçekten bak benim iyi bir ailem olmadı iyi bir babam hiç olmadı annem de olmadı
Ben ilerde en çok istediğim şey gücümü aldıktan ailem olmasaydı bana verilen hayat acımasızdı ben çocuklarıma iyi bir baba olmak istedim çocukken bile diyordum aslında kendi çoçuklarıma yapmayacağım diye"
Yanağından öptüm
" Biliyorum aslında bende iyi bir anne olmak istemişimdir her insan düşünürya işte öyle "
" Belki bir gün güzel bir evde güzel bir ailemiz olur"
" Neden olmasın yalnız dikkatimi çekti çocuklarım dedin kaç tane planlıyorsun?"
" Bilmem ama birden fazla olsun isterim çünkü ben tel çocuk olarak büyüdüm ve bunu sevmedim kötüydü yalnızdım sen ne kadar istersen okadar olur "
" Tamam bunu evlenince düşünürüz tammı bi yirmi dört yirmi beşe gelince düşünürüz tamammı ?"
" Tamam aşkım" dedi ve anlımdan öptü
" Ama seni kucağında bir bebekle düşündüm çok hoşuma gitti " güldü
" Bende seni kocaman karınla düşündüm bı çol hoşuma gitti "
" Tamam süs artık şimdi nikahsız çocuk yapacağız "
Güldü
" İşte şimdi nikah kıyıp yapalım yavrum"
" Draco ya !"
" Tamam tamam sustum"
" Tövbe tövbe"
" Tamam kızma müzik dinleyelim mi ?"
" Olur" draco kullağı çıkardı ve ikimizde bir tekini taktık sonra müzik dinlemeye başladık
zaman geçerken bazılarımız bazen sohbet etti kimisi telefona daldı müzik dinledi filim izledi ama kisa süre sonra uykuya daldı maceralı uykusuz gecemizden sonra hepimizin ihtiyacı vardı benimde draco ile ikimiz kısa bir süre sonra başım onun omzunda kolları bana sarılı huzurla uykuya daldık kulağımda müziğin melodisi onun nefesinin sesi burnum da onun mis kokusu kalbimde ise o biricik yıldızım, huzurla uyuyordum
🔥🌊
Uykudaydım ne kadar süre uyumuştum bilmiyorum ama bu uyku bana çok iyi gelmişti draconun sesi ile yavaşça gözlerimi açtım
"afet, afetim uyan hadi "
" draco ne oldu ? geldikmi ?" gözlerimi açmakta zorlanıyordum güldüğünü duydum
"hayır daha gelmedik daha iki buçuk saatlik yolumuz var "
"ne olsu ozaman bişeymi oldu ?" koltukta doğruldum oda oturur pozizyondaydı
"bizimkiler acıkmış yemek seçiyorlardı bende biraz acıktım sende sabahın yedisinde yediğimiz yemekle duruyorsun acıkmışsındır dedim " o söylediğinde aslında karnımın ne kadar çok acıktığını far etmiştim mubtemelen biraz sonra ben kendim açlıktan uyanabilirdim yada uyuyabilirdim bana belli olmazdı
"iyi yapmışsın açıkmıştım bende "
"iyi ozaman menüden seçermisin yoksa aklında bişey varmı ?"
"menüden bakarım "dedim ve doğruldum gerneştim draconun bana gülümseyerek baktığını fark ettim
" ne oldu ?" dedim merakla hala gözlerimi zor açıyordum
"çok tatlı küçük bir çocuk gibi görünüyorsun ona bakıyorum "
"dalga geçme ya !"
"dalga geçmiyorum "
"sen öyle diyorsan " dedim esneyerek
"çok güzel uyudun "
"evet baya iyi geldi sen uyumadın mı ?" kulağıma doğru eğildi ve fısıldayarak konuştu
" eskiden olsa uyuyamazdım ama sayende bende güzel bir uyku çektip "
gülümsedim
"aynısı senin içinde geçerli biliyorsun değilmi "
"biliyorum bebeğim" dedi ve yanağımdan öptu " kendimi tutamadan gene esnedim draco güldü
"gülme alamıyorum uykudankendimi napayım "
"tamam ozaman lavoboda bir elini yüzünü yıka istersen açılırsın "
oturduğum yerde biraz başım dönüyordu
"iyi fikir şu başımın dönmesi bi geçsin"
"başınmı dönüyor iyimisin ?"
"iyim sadece yeni uyandım ya ondandır"
"peki" bir iki saniye biraz kendime geldikten sonra lovoboya gitmek için ayağa kalktım dracoda benimle beraber kalktı ve yüzüme bir su çarptım ve geri döndüm draco beni görünce yine ayağa kalktı herkes menüye bakıyordu
" ne yapıyosunuz gençler " dedim gülerek dracoda güldü
"yemek bakıyorduk "
"aynen kurt gibi açım herşeyi yiyebilirim " dedi cayric
"kesinlikle valerion !"
"evet fealen ? "
"uçağının yemekleri güzel değilse kavga çıkar " herkes güldüğünde draco cevap verdi
"merak etme pişman olmazsın " dedi draco ve benim koltuğa geçmem için eliyle beni yönlerdi ve ben oturunca benimle beraber oturdu centilmen erkek
Draco elindeki menüyü uzattı
" Aklında bişey varmı ?"
" Bilmem sen ne seçtin?"
" Ben makarna düsünüyorum dometes soslu " münüye hızlıca göz gezdirdim makarna banada cazip gelmişti
" Tamam bende aynısından alırım ama ..."
" Ama ne ?"
" Yanında şarapta isterim " gülümsedi tamam ozaman
Leyla abisi menüye bakarken abisinin kolunu dürtüyordu
"Abi ! Abi!"
" Abicim bı dur menüye
bakıyorum"
" Benim canım hamburger istiyor varmı?" Dedi heycanla menüde hamburgeri görmüştüm o yüzden cevap verdim
" Evet ben gördüm vardı?"
Elini yumruk yapım dirsegini kendine doğru çekti
" Evet be !"
" Çok mu seviyorsun Hamburgeri?"
" Evet afet abla ben çok sevdiğim yemek annem benim için hep evde yapardı ama sır katili timine girdigimden beri yapamadı"
" Ne güzel ben genelde evde yapmak zor olduğundan hep güzel bulduğum yerlerden söylerim eminim Burdada güzel yapıyorlardır " draco bize gülerek bakıyordu
" Sendemi Hamburgeri çok seviyorsun afet abla ?"
" Evet benimde en sevdiğim yemek benim için ayrı bı yeri var "
" Ya ne güzel ben her gün yiye bilirim"
" Bende kesinlikle "
" Afet abla bişey sorabilirmiyim?"
" Tabi sor hiç çekinme "
" Siz ikiniz draco abi ile nasıl bu kadar yakın oldunuz ben çok şaşırıyorum " draco ile ikimiz birbirimize bakarak gülümsedik
" Leyla !" Diye uyardı abisi draco araya girdi
" Sorun değil canım ne olucak "
" Kusura bakmayın kardeşim biraz fazla meraklıdır bazen çenesini tutamaz "
" Ya abi!"
" Gerçekten hiç önemli değil ben ne istiyorsa sormasına izin verdim sorun değil herses bunu merak ediyor" draco kardeşine imalı bir bakış attı ama sonra kıyamadı güldü
" Özür dilerim afet abla "
" Özür dileme canım sorun yok normal bir soruydu"
" Evet kesinlik çok iyi bir soruydu" dedi draco ve güldü
Ve Leyla'ya bir abi gibi göz kırptı
" Şimdi biz draco abinle ilk tanıştığımızda bı dumura oynadık tamı hem senelerce birbirimizi görmeyi bekledik aynı zamanda belki biraz kızgındık ama yinede birbirimizin suçu olduğunu bilmediğimiz için iyi davrandık ama ilk andan itibaren aramızda bir duygu vardı inalılmaz bir çekimde diyebiliriz her şey bir anda oldu yani biz bile cevap veremiyoruz"
Şimdi ben çocuğa nasıl ilk gece beraber uyuduk diyeyim gerçi herkes biliyordu ama neyse kim bilir nasıl düşündüler
" Anladım bu gerçek tam bir aşk hikayesi! Hem zoraki evlilik hem ilk görüşte aşk Vay be çok havalı!" Hepimiz güldük
" Yani dışardan havalı görünür tabi"
" Peki bişey daha sorabilirmiyim ?"
"Tabi ki!"
" Peki draco abinin seni gerçekten alevlerin içinden çıkardığı doğrumu ! " Hepimiz güldük
" Evet doğru valserin Aevara'da geçirdiğim ikince gecede odamda yangın çıktı draco beni kurtardı"
" Vay be ! Süper kahraman gibi !
Gerçekten alevlerin tüm odayı kapladığı doğrumu ? Herkes hala bunu konuşuyor!". İkimizde güldük
" Doğru evet alevler tüm odayı nerdeyse kaplamıştı " diye cevap verdi draco
" Vay canına! o odaya öylece daldınız mı?"
" Evet önce kapıyı kırdım kilitliydi"
" Kapıyımı kırdınız kilit açma büyüsü yapsaydınız ya!" Dedi Leyla herkes bı ara bunu demişti
Hepimiz güldük
" Evet ama işe yaramazdı"
"Neden ki?"
" Valserin Aervera elementler sihir ve güç okulunun çok güçlü güvenlik önemleri vardır kilit açma gibi basit büyüler le odalarımız kilidi açıl saydı güvenliğimiz kalmazdı kapılar kilitlendiğinde herhangibi bir büyü işe yaramaz "
" Aa anladım kapıya kimse alevlerden yaklaşamıyormuş kapıda çok ısınmış doğrumu "
" Evet doğru"
" Vay canına ona rağmen kapıyı kırıp içeri mi daldınız!"
" Evet" dedi draco gülerek
" Vay be! Bu inanılmaz peki hiç yaralanmadınızmı ?!"
" Yaralandım sırtımdan sırtımın ortasına alev sıçradı"
" Çok acımıştır bı kere bende yalnışlıkla elimi yakmıştım çok acımıştı gecmiş olsun umarım yapan bir an önce bulunur ve cezasını çeker"
" Teşekkür ederim canım " dedim o derin bir iç çekti
" Ne oldu?" Dedi draco
" Bu gerçekten çok etkileyici keşke benimde ailem beni zorla evlendirseydi benim için alevlere dala bilecek bir adam "
Her kahkaha attı abisi ona şaşırarak baktı
" Pardon küçük hanım !"
" Aman abi şaka yaptım"
" Yapma sana yok erkek falan"
" Turşumu mu kuracaksın!" Dediğinde hepimiz gülmekten yerle yattı
" Evet kuracağım ulan varmı diyeceğin!"
" Var isyan ediyorum!" Dedi Leyla herkes kahkahalarla onları dinliyor
" Edemezsin!"
" Ederim bay elserin! En doğal hakkımı elimden alamazsın"
" En doğal haklar yaşama hakkı yemek ve barınma hakkı eğitim ve düşünce özgürlüğü hakkıdır küçük hanım! Bunların arasında erkek göremiyorum!"
" Of ! "
" Abiye oflanmaz!"
" İyi ! Ama sen benim için alevlerin içine atlamazsın!"
" Nankör kardeş! Ben sen ne istedinde yapmadım! Ne istesen yapmıyormuyuz !"
" İyi ozaman benim için alevlerin içine atla! "
" Atların tabi!" Leyla sınırlı tavrını bir kenra bırakarak sevimli bı şekilde gülümsedi
" Gerçekten mi ! atlarmısın?"
" Atlarım dedim ya ama tabi alevlerin içinde kalmamanı tercih ederim"
dedi gerçekten harika bir abi kardeştiler kıskanmıştım
" Ya canım abim !" Dedi ve abisinin yanağından öptü.
" Tamam şımarma hadi "
" Tamam tamam!"
Konuşmamız bittiğinde Hostes geldi ve siparişlerimizi aldı
" Ee çocuklar!" Dedi heylan
" Ee ne ?" Dedi draco
" Şimdi türkiyede neler yapacağız?"
" Ne yapacaz tatil yapacaz " dedi hemira gülerek
" Yok AMK! Ben farklı bişey dedim sanki!" Hepimiz kahkaha attık ben lafa girdim
" Önece bir iki gün dinleniriz bungalov'un tadını çıkarırız sıcak havuza gireriz sonra şehirin merkezide gideriz gezilcek yerleri gezeriz "
" Bence iyi plan " dedi elaris
" Bence de önce sıcak havuzda keyif yaparız" dedi Rowen
" Kesinlik le ! " Dedi newan
" Bikini giymek için sabırsızlanıyorum !" Dedi hemira ve demesiyle dona kaldım jeton yeni düşmüştü benim bikinim yoktu ve adet dönemindeydim nasıl havuza girecektim bizim draco sadece ikimiz duyacağı bir şekilde konuştu
" Afetim bir sorun mu var?"
" Şey aklıma bişey geldide ..."
" Ne geldi ?"
" Benim biknim yok ve regl dönemindeyin nasıl havuza gireceğim" iki saniye oda dondu
" Yani koca türkiyede illaki bikini alcak yer buluruz o kolayda regl Ken havuza girilmezmi ?"
" Kırmızı havuza girmek istiyorsan girilir " iki saniye düşündü
" Bunun bir yolu yokmu ?"
" Bilmiyorum ki "
" Sen bilmiyorsan ben nerden bileyim erkeğim ben !"
" Hemira ya mesajla soracağım o bilir "
" İyi sor mantıklı,olmazsa internetten de bakarız "
Telefonumu aldım ve kızların gurubuna yazdım
Kızlar acil durum!
Hemira: ne oldu ?
Elaris : ne oldu!
Lunaria: ne oldu Maria ?
Regliyim havuza nasılgireceğim!
Hemira : aha sıçtık!
Elrais: hassiktir!
Lunaria : şans diyince de biz!
Katılıyorum ne yapacağız !?
Hemira: bir ara ara internette regl Ken giyilebilen mayolar görmüştüm
Elaris : aaa evet ben de onlardan almışım hatırladım şimdi!
Lunaria : bize niye söylemiyorsun!
Hemira : aynen !
Elaris: unutmuşum kızlar!
İşe yarıyor mu ? Giydin mi hiç ?
Elaris : işe çok iyi yarıyor kanka
Ama istiyorsan tampon kullanana bilirsin
Hemira : aynen tamponda iş görür
Ben bikiniyi deneyim tampon kullanamam
Lunaria:aynen kullanamazsın
Hemira : niyeki lan korkuyonmu ?
Elaris: aa doğru ya!
Beni utandırmak içinmi yapıyonuz!
Hemira : pardon kanka yapmadığı unutmuşum
Ajahwhwhwhwjwjqnwjw
Elaris: AQQNWJJWHWHWİWNW
Lunaria: aqjqjwjwnwjn
Şerefsizler !
Hemira :Kızma ya şaka yapıyoz
Lunaria: neyse afet mora döndü wnanjajsnwnw
Elaris : aynen ! Sjajwjjwsjjwk
Neyse kapat !
Hemira : ok öptüm
Elrais: yanana oturuyoz lan Zaten !
Lunaria: doğru ajajwjwj
Telfonu kapattım ve yanıma koydum
Draco bana doğru biraz eğildi ve sadece benim duyabileceğim şekilde konuştu
" Afet ne oldu çözümü varmı ? "
" Evet adet dönemimde giyilmek için uygun mayolar tasarlanmış onunla girilenilirmiş ama çok yeni nerden bulacağız ki"
Gülümsedi
" Gerisi Bana bırak ben hallederim "
" Peki tamam"
Kızlar bana imalı şekilde bakıp gülerken gözümle işaret ettim sus diye arsından kısa süre sonra Yemekler geldi ve yemeği başladık makarna gerçekten lezettliydi
şarabımdan bir yudum aldım makarna ile beraber gerçekten harikaydı
" çok lezzetli gerçekten"
" afiyet olsun canım gerçekten lezetli"
leylaya baktım
" hamburgerin nasıl güzelmi ?"
" evet afet abla çok lezzetliymiş eti çok iyi "
" şarabı beğendin mi afetim ?" diye lafa girdi draco
" evet bayağa güzelmiş"
" ben pek şarap sevmem ama bu gerçekten iyi bir şarap"
" aynen draco bu şarap gerçekten harikaymış her insanın senin gibi dostu olmalı "dedi elaris hepmiz güldük
"lafı bile olmaz" dedi draco
kısa süre içinde yemeklerimizi bitirdik ve hostesler yemek tabaklarını aldı
"draco "
" efendim yavrum"
" bana bi kadeh daha söylesene "
" olur tabi "
" istersen sende eşlik edebilirsin " güldü
" olur ederim " bizle beraber diğerleride kendilerine içecek söyledi
"afet abla "
" efendim canım"
" şarabın tadı lezetlimi? "
" yeni evet lezzetli bana göre "
" ya abi ben neden içemiyorum!"
" çünkü sen çocuksun daha on üç yaşındasın"
" haha ben o yaşta sarhoş olmuştum" dedi rowen
" rowen!" diye uyardım
" bak gördün mü!"
" ama sen türk sün Leyla ! bir türk çocuğusun ve ona göre ailene kendi kültürüne göre yaşayacaksın onların ailesi o şekilde uygun görmüş biraz büyü hiç değilse bir on altı on yedi ol söz ilk içkini ben alıcam "
"aman ya öf !"
" öfleme küçük hanım !"
" tamam ya ben koladan devam"
" Aferin" kısa süre sonra içkilerimiz geldi sonra newan elinde içkisi ile ayağa kalktı
" Gene napıyosun amk ! " Dedi heylan
" Sen bi sussana be !"
" İyi ne bok yiyosan ye !"
" Evet newan ne diyeceksin" dedim merakla
" Sevgili dostlarım"! Diye başladı elinde kadehini tutarken ve deavam etti
" Kadehimi önce sağlığımıza sonra şerefe sonra ise güzel dostluğumuza ve aramıza yeni katılan iki güzel dostumuza son olarak ise yıllardır hepimiz gitmek istediği Türkiye tatiline gitmemize kaldırıyorum!"
Hepimiz güldüğümüzde leyladan ses yükseldi
" Teşekkürler newan abi bende kolamı size kaldırıyorum !"
Demesiyle hepimiz kahkaha attık
Yaklaşık on dakika aralıksız güldükten sonra Burak konuşta
" Saol kardeşim"
" Demek bro !" Dedi newan ve ikisi elllerini ve kafaları tokuşturdu klasik erkek tokalaşması
" Hadi hep beraber ozaman " dedim bende kadehini kaldırırak hepimiz ayağa kalktık ve birbirimize yaklaştık ve hepimiz bağırdık
ÖNCE SAĞLIĞA SONRA ŞEREFE
SONSUZ DOSTLUĞUMUZA VE TATİLİMİZE !
Sonra hepimiz içki kadehlerimizi Leyla ise kolasını tokuşturduk
Ve gülerek yerlerimize oturduk
Ve zamanı akışana bıraktık biraz telefondan kitap okudum sonra bizimkiler sohbet ettki draco ile müzik dinledik derken kalan iki iki buçuk saatte öylece aktı ve gitti ve artık türkiye sınırları içindeydik ve uçak inişe hazırlanıyordu kalbim ağzımdaydı sanki memleketimin Türkiye'nin hasreti ile yanarken
Aklımda kulaklarımda o şarkı çalıyordu
Havasına suyuna
taşına toprağına
Bin can feda bir tek dostuma
Her köşesi cennetim
ezilir yanar içim
Bir başkadır benim memleketim
Anadolu bir yanda yiğit yaşar koynunda
Aşıklar destan yazar dağlarda
Kuzusuna kurduna, Yunus'una Emrah'a
Bütün âlem kurban benim yurduma
Gerçekten benim mekletim başkayı vatanıma canım fedaydı
Draco kolumu dürtü gülümseyerek baktım
" Efendim?"
" Heyecanlı mısın?" Dedi gülümseyerek
" Evet hemde çok , okadar özelemişimki kalbim çarpıyor"
" İnsanın evi gibisi yok tabi"
" Peki sen heycanlımısın?" Dedim heycanla
" Evet aslında heycanlıyım"
Hostesler klasik iniş anonsunu yaptı kolktuklarımızı dik konuma getirdik ve kemerlerinizi taktık
Türkiyede şuan saat akşam üstü
16:00 civarıydı güneş batmak üzereydi heycanla beklerken sonunda o an gelmişti ve uçak iniş yapmıştı Uçak, İstanbul Havalimanı'nın özel jet apronuna iniş yapmıştı Draco'nun özel izniyle piste inmiştik Normal yolcuların değil, kraliyetlerin indiği türden bir alandı burası heycanla uçak iniş yaptığında kemer takın uyarısı kapanmıştı hızlıca ayağa kalkıp yoparlanmaya başladım draco gülerek bana bakıyordum ben napayım der gibi işaret ettim bişey demiyorum dedi oda işaretle ve o büyük ana geldi uçaktan inmek için türmeye başladık hostesler bize kibarca veda ederken teşekkür edip uçakğın kapısından çıktı ve merdivenlerden inmeye başladık asağıda bir çok adam vardı
Merdivenlerden inerken sordum
" Draco bu adamlar kim ?"
"Koruma"
" Gerek varmıydı?"
" Sence afetim olmasa yaparmıyım?" Aklıma anlattıkları ile beraber yaşadıklarımız geldi güzenlik için endişelenmekte haklıydı
İstanbul’a indiğimizde saat akşam dördü geçmişti. Güneş hâlâ gökyüzündeydi ama batmaya yakın altın sarısı ışıklarıyla her şeyi daha sıcak ve keskin gösteriyordu. Kışın bu saatleri garip bir huzurla doluydu; ne sabahın ne de akşamın tam içindeydi.
Uçaktan indiğimizde havalimanında duran büyük türk bayarağına takıldı gözüm gülümsedim gökyüze baktım havasını içime çektim artık ülkemdeydim doğduğum ait olduğum topraklarda
Aşağıda bizi bekleyen korumalar bize selam verdiler ve bize türkçe olarak hoş geldiniz dediler türktüler galiba ve aşagıda adamaların arasında onu gördüm morganı bize doğru geldi
" Hoş geldiniz" dedi
" Hoş geldik kardeşim" diye cevap verdi draco
" Hoş bulduk" dedim bende
Kendimi kontrol edemeden türk bayrağına taraf yürüdüm
uzun büyük ve görkemli türk bayrağının önünde durdum heyecan ve aşkla sonra diğerlerine baktım
"şanlı türkiyeme hoşgeldiniz"
Draco içtenlikle gülümseyerek yanıma geldi
" Hoş bulduk afetim..."
🔥🌊
Gerginlik ve korku... Sanki hayatımın en sadık misafirleri. Çocukluğumdan beri hep başroldeler. Özellikle de ailem söz konusu olduğunda birazda hayal kırıklığı vardı özellikle aileme karşı sırlar ve sırlar sürekli bir sır çıkıyordu önce yıllar önce vârisi olduğumun büyücülük okuluna gidemeyeceğini öğrendim sonra nişanlı olduğunu evet nişanlı olduğunu öğrenmiştim hayat ne garip değil mi? , on bir yaşında bı anda nişanlı olduğumu öğrenmiştim
Sonrasında zaten herşey patlak verdi ama neyse ki nişanlandığım adamı deli gibi sevmiştim, tabi bunun nedenin ise zaten birbirimizin kaderi olduğumuzu öğrenmiştik ve valserin Aevara'nın kadim beş ruhunda gücünü taşıyan efsanede ki asırlar önce lanet edilen çift olduğumuzu öğrenmiştik ve ailemizin daha büyük olduğunu ve sır katili timini öldü bildiğimiz dedelerimizin kurduğunu öğrendik vesaire vesaire işte, bazen dracoda bir tuhaflık seziyordum benden sakladığı birşeyler vardı özelliklede blaith geldikten sonra ortalama bir aydır bazen extra garipti ve şuan karşımda bişey söyliyeceğini söylüyordu ama çok gergindi yerinde kıvranıyordu sanki
" Afetim ben.." yutkundu derin bir nefes aldı
" Evet sen ?" Bu hali beni de geriyordu gerginlikten patlayacaktım
" Sana söylemem gereken bişey var "
" Evet yıldızım söyle ?"
" Ben..." En sonunda dayanamadım ve bu sefer sözünü ben kestim
" Sen bir mafyasın ." Şaşkınlıkla döndü kaldı yutkundu bunu analamyacak kadar aptal değildim tamam ben organ kaçakcısı demiyordum ama gözümde görüyordu ama hakkınada girmek istememiştim
" Ne?" Dedi şaşkınlıkla
" Evet draco sen bir mafyasın hiç birşey bilmesen filim izledim yani" şaşkınlıkla yüzüme bakıyordu ve korkuyla
" Tamam ama bak düşündüğün gibi değil "
" Sorun değil anlat gitsin " soğuk kanlılığım onu şaşırtmıştı
" Tamam insanlar mafya diye bilir ama o şekilde düşündüğün bir mafya değil yani madde gibi şeyler değil "
" Tamam peki ne yapıyorsunuz ki ? draco rahatlarmısın lütfen senin gerginligin beni daha çok geriyor " iki saniye bir duraksadı ama rahatlamış gibiydi
" Tamam rahatlıyorum böyle bir tepki vereceğini düşünmemiştim " dedi az önceye kıyasla daha rahat
" Napayım zaten çakmıştım belli oluyor yani dedim ya sana Polat Alemdar gibisim diye "
" Güldü senin gibi bir zeki kadınla olduğumu unutmuşum "
" Evet unutmuşsun tamam devam et "
" Tamam madem bu konudan girdik o zaman..."
" Draco söyle gitsin artık"
" Tamam benim örgütüm var yer altı mafyasıyım İtalya İspanya İngiltere hatta türkiye gibi bir çok ülkede çok güçlü bağlantılarım var ve beni tanıyorlar "
Bu sefer iki saniye ben duraksadım
"Yani… örgütün var. Tehlikeli bir hayatın var. İtalyan mafyalarıyla bile bağlantılısın."
"Evet yani öyle "
Tanrım… Âşık olduğum adam mafya lideriymiş. Ve ben bunu... tuhaf bir rahatlıkla karşılıyorum.
Gerçekten draco bile rahatlığıma
" Tamam peki ne yapıyorsunuz ki ? draco rahatlarmısın lütfen senin gerginligin beni daha çok geriyor " iki saniye bir duraksadı ama rahatlamış gibiydi
" Tamam rahatlıyorum böyle bir tepki vereceğini düşünmemiştim " dedi az önceye kıyasla daha rahat
" Napayım zaten çakmıştım belli oluyor yani dedim ya sana Polat Alemdar gibisim diye "
" Güldü senin gibi bir zeki kadınla olduğumu unutmuşum "
" Evet unutmuşsun tamam devam et "
" Tamam madem bu konudan girdik o zaman..."
" Draco söyle gitsin artık"
" Tamam benim örgütüm var yer altı mafyasıyım İtalya İspanya İngiltere hatta türkiye gibi bir çok ülkede çok güçlü bağlantılarım var ve beni tanıyorlar "
Bu sefer iki saniye ben duraksadım
Şaşırmıştı sanırım bu tür şeylere fazla alışmıştım bide yapıp gereği böyle anlarda sakın kalma çabuk anlama yeteneğine sahiptim
" Tamam örgütün ne tam olarak ?"
" İsmi kara ölüm kara ölüm örgütü " jeton düşmüş bir şekilde baktım
" Sır katili timi bunu biliyordu O yüzden rütbende kara ölüm dediler dimi ?"
"Yani sayılır hem oyüzden hemde o gün dediğim gibi insanları öldürüş şeklim"
" Tamam anladım napıyorsun peki yani çünkü 21 yaşında örgütü lideri ve asker biri ile tanışmadım " güldü
" Tamam aslında sır katili timine benzer diye bilirim kötüler gibi görünürüz tamam konunsuz işler yaparız yalan yok ama bu göründüğü kadar kötü değil"
"Tamam bende insanların kafasına sıkıyosun demedim ki "
Yutkundu
" İnsanların kafasına sıkıyorum afet ama gerektiğinde"
İkimizde duraksadık
" Ama eminim hak etmişlerdir "
Dedim kendimi teselli ederek
" Yani evet masum bir insanı neden öldüreyim "
" Tamam en azından bu iyi tanrım aşık olduğum adam mafya ve örgüt lideri çıktı ve asker yani şimdi sen hem asker hemde örgüt kurucusu ve liderisin "
" Yani evet "
" Bu mantığı aşıyor" sırıttı
" İnan bana mantığı aşmıyor Dışardan namuslu görünen asker yada fark etmez polis gibi adamların neler yaptığını bı bilsen"
Kafamı sağa sola salladım doğru diyorsun der gibi
" Haklısın doğru tahmin edebiliyorum"
" Afet iyisin değilmi fazla sakın tepki veriyorsun ve bu beni korkutuyor " gülümsedim ben zaten tam adını veremesemde herşeyin farkındaydım
" Korkma sorun yok tamammı ben zaten anlamıştım az buçuk bira servetin fazla göze bakıyor bay valerion " güldü
" Düşündüğün gibi servetim pis işlersen değil şirketimden yasal yollara yaptım bu serveti "
" Tamam teknoloji alanı çok büyük bir alan neler yaptığını tahmin bile edemen o yüzden inanıyorum "
" İnan inan " derin bir nefes verdi
" Başka ne var?"
" Afet sana söylenen gereken birşey daha var ama emin değilim tam "
" Tamam söyle ozaman "
" Şimdi blaith geldikten sonra "
" Evet draco rahatla biraz sorun yok"
" Tamam işte geldikten son-" bu sefer lafını kesen çalan kapı
Oldu ve ardından ses geldi
Ses cayric'e aitdi
" Kusura bakmayın ama pilot kalkacağımızı söylüyor ve bizimkiler de sizi merak etti"
" Bok varda merak ediyorsunuz ! Bişey konuşuyoruz şurda "
" Çok pardon ama"
" Tamam cayric git sen" dedim ve cayric gitti
" Bunlar beni delirtiyor ya "
" Tamam sorun değil ne diyecektin sen ?"
Derin bir nefes verdi
" Şey ..."
" Draco rahatla artık benden bişey saklama ailem hep benden bişey sakladı söylemedi onlara çok kırkınım ki bu yüzden gidiyoruz zaten "
" Yok bişey ya aynen önemli değil hep bak uçak kalkıyormuş gidelim hadi "
" Emin misin sen şimdi bişey dicem diyordun blaith falan dedin"
" Yok önemli bişey değil gerçekten öyle genel blaith ile o ortaya çıktıktan sonra biraz konuşmuştukta sır katili timi hakkında falan sana anlatmayınca ben biraz kötü hissetim" gülümsedim
" Bunda kötü hisseteceğin bı şey yok yıldızım ikiniz hesaplaşmışınız okadar "
" Tamam ozaman hadi gidelim"
" Tamam gidelimde draco sen iyimisin?" Gülümsedi
" İyiyim efetim yok bişey "
"Tamam peki"
"Hadi gideli" dedi ve odadan çıktık
ve bizimkilerin yanına gittik yaklaştıkca kahkaha sesleri duyulmaya başlamıştı
"cidden insanlar burki mi diyordu sana bu türklerin lakapları çok ya!" dedi newan
" evet gülmeyin ya! eronda sürekli sizin gibi yapıyor "
" yalnız eron verdiğin lakap en iyisi zırtopoz sirk generali harika!" dedi lunaria
" aynen eron iyi çocuktu ya keşke hala valserin Aervera da olsaydı " dedi rowen
" evet noctera öğrencisiydi dracodan önce gitmişti sırkatili timine " dedi cayric
"oo bizim çifte kumrular gelmiş " dedi hemira gülerek
" evet geldik" yerlerimize geçtik ve oturduk ve kemerimizi taktık kuzenlerim ile karşı karşıya gelmiştik ben cam kenerına otumuştum küçük kuzenim leyla benim karşımda burak ise draconun karşısına denk gelmişti hemira rowen birlikteydiler karşısında lunaria ve newan oturuyordu biraz ilerde heylan elaris beraber oturuyordu karşılarında ise fealen ve gareth oturuyordu cayriz ise yan koltukta tek oturuyordu iki hostes geldi ve konuşmaya başladılar
"bayanlar ve baylar sevgili çocuklar sayın yolcular birazdan kalkışa geçicez lütfen sizden koltuklarınızı dik konuma getirmenizi kemerlerini bağlamanızı ve masalarınızı kapalı tutmanızı rica ediyoruz ve iyi yolculuklar diliyoruz yiyecek içecek servisim kalkıştan on dakika sonra başlayacaktır "
Sonrasında ise pilot her zaman ki kalasik anonsu yaptı hava durumu bildirdi hava şartları nedeniyle uçus ortalama dört saat sürecekmiş hatta daha uzun bile sürebilirmiş kafamdaki şeytanları dağıtmak için bizimkilerin sohbetine daldım şeytanlarım gene omzunda başımda dolanıyordu
" Ee demin gelirken duydum eron damı valserin Aevara'daydı"
" Evet " dedi draco ve devam attı
" Anlatmamışmıydım ilk bir buçuk sene bizimle okudu sonra sırkatili timine geçti nocterra bölümündeydi "
" Hmm anladım"
" Çok iyi eğlenceli çocuktu ama " dedi hemira
" Aynen oda kardeşimiz gibiydi hala arada konuşuruz " dedi elaris
" Ama nocterra bölümünün eğitimi daha farklı olduğu için gerçi her binanın farklı ama zor görüşürdük ilk geldigi andan itibaren çok çapkın manyak biriyiydi kızları o umursamaz tavrı ile etkilerdi " dedi lunaria
" Ne güzel ben yine herşeyden geri kalmışım"
" Aaa meleğim o nasıl söz öyle üzme bizi " dedi hemira
" Sizi üzmek için söylemedim ama gerçek bu yani benim bu okulda geçircek taş çatlasa iki yılım var siz senelerinizi geçirdiniz "
" Emin ol bazen uzak kalmak daha iyidir üzülme biz yanındayız " dedi cayric
" Saol kardeşim" dedim ve iki dakika sessizlikten sonra
" Burkii " diye gülerek konuştu
Newan oldukça iyi anlaşmışlardı burakın gerginliğin azalmasında bunu anlıyordum
" Evet " dedi Burak bıkkınlıkla ve gülerek
" Şimdi türkiyede bulundun değil mi ?"
" Evet tabiki"
" Ben çok merak ediyorum neydi Mustafa Kemal'in mezarını"
" Anıtka birimi diyorsun?"
" Ha evet ! Evet ! onu diyorum" dedi newan heycanla
" Nikah masasında değiliz o sesini alçat biraz kardeşim "
Hepimiz güldük
" Aman be maytap geçme bişey sorduk "
" Tamam tamam evet Anıtkabir diyordun"
" Oraya gider miyiz kraliçe Elizabeth bile bı vakitler orda diz çökmüş!" O an türk olmanın verdiği gururla ben Leyla Burak üçümüz üç kuzen birbirinize baktık ve gülümsedik o an aramızda bir bağ oluştu sanki
Ama zaten doğuştan bağımız vardı ve bu ortaya çıkmıştı
" Evet doğru sadede gel " dedi jone Burak
" Bizde oraya gidelim mi ?" Gülümsedim
" Ama newan biz İstanbula gidiyoruz "
" Yani ?"
" Anıtkabir türkiyenin başkenti ankaradadır "
" Aa doğru gidemez miyiz "
" Yani bilmem otele rezervasyon falan yaptık ama belli olmaz bı gün söz gideriz biliyorsun yaşayacağımız olaylara bağlı "
" Tamam peki sözün olsun "
" Sözüm olsun" dedim gülerek ve uçak taksi yapmaya başladı ve gözlerim Leyla'ya kaldı o sıra korkuyordu koltuk başlıklarınk sıkı tutmuştu
" Leylacım" Leyla bana baktı
" Efendim afet abla?"
" İyimisin canım korkuyormusun ?"
" İlk binişim değil ama bir tuhaf
Oluyorum midem ağrıyor bide hava şartları kötü olunca "
Gülümsedim
" Bu çok normal ama için rahat olsun insanlar tarafından bilinenin aksine çok şiddetli bir fırtına olmazsa böyle hafif bir yağmurun yada biraz rüzgar bir problem olmaz "
" Tamam afet abla teşekkür ederim " jone Burak bana bakarak gülümsedi ve sessizce sadece ağzını hareket ettirerek kardeşine belli etmeyecek şekilde teşekkür ederim dedi önemli değil dercesine kafamı salladım herkes sessizleşti aldık kimisi gözlerini kapatmıştı kimsi telefonuna dalmıştı yada aralarında bazen konuşuyorlardı
Ben camdan dışarı bakıyor hala yağan yağmura bakıyordum ve kısa süre sonra uçak havalandı gökyüzündeyken yağmur izlemek ayrı güzeldi ama ne yagmurdu ama geceden beri yağıyordu ama Allah'tan hafiflemiş ti draco'nun elini elimde hissettim ve anlık irkildim ve ani tepkile ile ona döndüm
" Sakin ol benim afetim" dedi kısıksesle sadece ikimizin duyacağı bir sesle cevap verdim
" Pardon dalmışım efendim yıldızım"
" İyimisin ?"
" İyiyim yıldızım yağmuru izliyordum"
" Evet ne kadar çok yağıyor değilmi ?"
" Evet"
" Sana bişey söyliyeceğim"
" Evet?"
" Bu yağmuru sen yağdırıyor olabilirsin "
" Ne ?"
" Evet bu yağmuru sen yağdırıyor olabilirsin"
" Ben bunu nasıl yapabilirim ki draco?"
" Şimdi bizim dünyamızda bazı özel büyücülerin güçleri vardır genelde hangi binaya aitsek onun güçlerini taşırız ve biraz doğa üstü olur biz beş binaında gücünü taşıdığımız için muhtemelen beş ruhuda yönete biliyoruz "
" nası yani ?" şaşkınca onu dinliyorum elementleri yönettiğimiz söylüyor iki saniye kaskatı kesildim
" şimdi şöyle güzelim" dedi ve burakla leylaya döndü
"burak leyla "
"efendim" dedi burak
"efendim "dedi leyla diğerleride bize baktı
"su elementini kontrol edebiliyormusun ? "
"şu biraz doha üstü olaylarımızı diyorsun"
"evet onları diyorum"
"evet su ile ilgil bazen bazı şeyleri yapabilirim hatta bazen savaşlarda görevlerde kullandım kız kardeşimde aynı şekilde "
" haylen sen ateş binasındasın rowen hemira ginny fealen newan gareth sizde öyle sizde bazen ateşi yönetebiliyormusunuz ? "
" evet" dedi heylan
"evet ben bi keresinde kapta ateşi baya harlamıştım " dedi rowen
"ne yani elinizden alev filanmı çıkıyor tanrı aşkına yirmi yıldır benim bundan niye haberim yok !"
"ben tanıştığımızda başilarda bildiğini sanıyordum sonra birbirimizi tanıdıkça bilmediğini fark ettim ve anlatacak doğru zamanı bekliyordum"
" çocuklar hadi dracoyu az çok anlıyorum ya siz ?! "
"aa şey ..." dedi lunaria
" yani şöyle kardeşim..." dedi hemira
" ailem söyleminizi istemedi dimi ? "
" evet " dedi cayric
" en sonunda sinir krizi geçireceğim !" dedim ve o sırada ağmur siddetlendi ve yıldırım çarptı şakınlıkla hepimiz yerimizde irkildik
" afet sakin ol bebeğim tahmin ettiğim gibi "
"tanrım ben az önce yıldırım mı çaktırdım !"
"yani öylede denebilir bana bak şimdi " gözlerini kapattı derin bir nefes verdi ve elimi tuttu
"şimdi benimle beraber arkana yaslan gözlerini kapat ve sakince nefes al tamam mı ?"
"tamam " dedim büyücülük okulunda okuduğum için fazla şaşırmamıştım ayrıca okulda derste böyle güçleri olan insanları okumuştuk özellikde vârislerde görülebilir birşeydi sadece vârislerde değil tabi draconun dedeğini yaptım ve arkama yaslandım gözlerimi kapattım ve rahatladım nefes aldım verdim
kısa süre sonra draco konuştu
"afetim gözlerini aç " gözlerimi açtığımda onun camdan dışarı baktığını gördüm
"tamam "
"hadi dışarı bak " dedi ve ben dışarı baktım ve yağmur çok hafiflemişti
"inanamıyorum bu gerçekten bunu ben mi yaptım !"
"evet öylede denebilir bazen kontrol edemeyiz doğayı kontrol edemeyiz bazen hiç bişeyi kontrol edemeyiz "
"tamam anladım tanrım az önce büyümü yaptım ben "
güldü
" yani büyücülük okulunda okuyoruz"
"doğru ya" hepimiz güldük o sırada hostesler içecek arabasıyla geldi
hepimize tek tek içecekler ikram etmeye başladı bize taraf geldi
" ne istersiniz efendim ?"
"viski "
"peki siz efendim ?" dedi bana doğru
"aynısından " ikimizede bir kadeh verdi ve gitti draco kadehini bana doğru uzattı tokuşturmamız için yavaşça bardağımı onunkine dokundurdum koluna omzuma attı
"iyimisin ? iyimiyiz ?"
"iyiyim yiyiz yıldızım "
"bunu daha önce anlatmadığım için üzgünüm en başta bir kaç bildiğini sandım açıkcası öyle çok büyük bişeyde olmadığı aşırı derecede doğa üstü yani sinirlenince gözlerimizden yıldırım falan çıkmayacak " ikimizde güldük
"buna sevindim gerçekten "
"evet ve bilmedeğini fark edeli çok kısa zaman oldu "
"boşver draco öenmli değil bizim dünyamıza çok yabancı bişey değil zaten "
"tamam iyisin değilmi ?" güldüm
"merak etme keyfim yerinde kocamın parasını yiyorum çatır çatır "
ikimizde beni kendine güldük şakaklarımdan öptü
"kocanın parası sana kurban olsun "
"bak yerim paracıklarını "
"ye ne olacak hepsi senin için "
"fakir bırakırım seni ?" alaycı tavırla
"isitiyorsan dünyaları satın al aşkım hiç sorun değil "
"bu dünyaları alsanda fakir olamayacağım demek mi ?" güldü viskisini kafasına dikti ve bardağı bıraktı ve tekrar bana baktı
"öylede denebilir neye istiyorsan yorabilirsin "
"Oh para babasıyım diyorsun yani" güldü
" Evet öyleyim kafam rahat "
" E tabi mafya babası olunca"
" Bana öyle deme ben mafya babası değilim"
" Evet öylesin bay valerion 21 yaşında genç bir mafya babasısın mesleğini kabullen "
İkimizde güldük
" Öylebi mesleğini sev dedinki"
" Ee "
" Kendimi escort gibi hissettim" dedi fısıldayrak kendimi tuttamadan kahkaha attım
" Yavaş bı şaka yaptım birileri duyacak" bizikelere baktım hepsi başka alemdeydi
" Ya baksana onlara fark etmediler bile hepsi başka düyada " draco onlara baktı
" Evet öyle gerçekten "
" Uzun yolculukları hem seviyorum hemde sevmiyorum"
" Bende bazen iyi oluyor bazende... Daralıyorsun işte "
" Evet bu dört saatlik yolculuk çok zor olucak hem sabırsızık hem gergin "
" Evet ama güzel şeyler düşünmelisin mesala "
" Mesala? Ne gibi ?"
" Mesala beni seviyorsun değilmi?"
" Evet "
" Bak yanımdayım arkadaşları seviyorsun değilmi?"
" Evet ?" Konuyu nere bağlayacaktı merakla dinliyordum
" Onlarda yanında Aileni seviyorsun kardeşlerini anneni babanı"
" Evet seviyorum"
" Bak ne güzel bütün sevdiklerin yanında bir telefeon uzaklatıkta ben her zaman yanındayım ailene gidiyorsun uzun zaman sonra ülkene kavuşacaksın ve ..."
" Ve ?"
" Hala gökyüzünü görebiliyoruz afet hala güneşi hissede biliyoruz hala yağmuru hissedebiliyorum duyabiliyoruz hala gece ayı izleyebiliyoruz yıldızları görebiliyoruz hala beraberiz hala güçlüyüz " gülmsedim
" Doğru söylüyorsun umudumuz var "
" Evet dünyadaki milyonlarca insana kıyasla daha şanşlıyız hala beraberiz en önemlisi "
" Evet iyiki varsın yıldızım"
" Sende iyiki varsın afetim"
Ona sarıldı
" Sen harikasın bana çok iyi geliyorsun huzur veriyorsun"
" Sende bana huzur veriyorsun afetim sen benim ailemsin ve ilerdeki çoçuklarımın annesisin" güldüm
" Şimdiden çoçukmu düşünüyorsun?"
" Yani seni seviyorum ve evlenincez her şey mükemmel çocuk sahibi olmamız için bir neden yok"
" Bilmiyorum hiç çocuk sahibi olmayı düşünmedim daha yirmi bir yaşındayız zaten"
"Tamam evleniriz bir kaç yıl keyfimize bakarız yirmi beşli yaşlara geldiğimizde istersen çocuğumuz olur "
" Bu kadar çocuk istediğini bilmiyordum " gülümsedi
" Ben şuan çocuk sahibi olurum istesen bebeğim" şaşkınca baktım
" Draco ya !"
" Hey fesat anlama o anlamda istemedim"
" Eminim öyledir "
" Gerçekten bak benim iyi bir ailem olmadı iyi bir babam hiç olmadı annem de olmadı
Ben ilerde en çok istediğim şey gücümü aldıktan ailem olmasaydı bana verilen hayat acımasızdı ben çocuklarıma iyi bir baba olmak istedim çocukken bile diyordum aslında kendi çoçuklarıma yapmayacağım diye"
Yanağından öptüm
" Biliyorum aslında bende iyi bir anne olmak istemişimdir her insan düşünürya işte öyle "
" Belki bir gün güzel bir evde güzel bir ailemiz olur"
" Neden olmasın yalnız dikkatimi çekti çocuklarım dedin kaç tane planlıyorsun?"
" Bilmem ama birden fazla olsun isterim çünkü ben tel çocuk olarak büyüdüm ve bunu sevmedim kötüydü yalnızdım sen ne kadar istersen okadar olur "
" Tamam bunu evlenince düşünürüz tammı bi yirmi dört yirmi beşe gelince düşünürüz tamammı ?"
" Tamam aşkım" dedi ve anlımdan öptü
" Ama seni kucağında bir bebekle düşündüm çok hoşuma gitti " güldü
" Bende seni kocaman karınla düşündüm bı çol hoşuma gitti "
" Tamam süs artık şimdi nikahsız çocuk yapacağız "
Güldü
" İşte şimdi nikah kıyıp yapalım yavrum"
" Draco ya !"
" Tamam tamam sustum"
" Tövbe tövbe"
" Tamam kızma müzik dinleyelim mi ?"
" Olur" draco kullağı çıkardı ve ikimizde bir tekini taktık sonra müzik dinlemeye başladık
zaman geçerken bazılarımız bazen sohbet etti kimisi telefona daldı müzik dinledi filim izledi ama kisa süre sonra uykuya daldı maceralı uykusuz gecemizden sonra hepimizin ihtiyacı vardı benimde draco ile ikimiz kısa bir süre sonra başım onun omzunda kolları bana sarılı huzurla uykuya daldık kulağımda müziğin melodisi onun nefesinin sesi burnum da onun mis kokusu kalbimde ise o biricik yıldızım, huzurla uyuyordum
🔥🌊
Uykudaydım ne kadar süre uyumuştum bilmiyorum ama bu uyku bana çok iyi gelmişti draconun sesi ile yavaşça gözlerimi açtım
"afet, afetim uyan hadi "
" draco ne oldu ? geldikmi ?" gözlerimi açmakta zorlanıyordum güldüğünü duydum
"hayır daha gelmedik daha iki buçuk saatlik yolumuz var "
"ne olsu ozaman bişeymi oldu ?" koltukta doğruldum oda oturur pozizyondaydı
"bizimkiler acıkmış yemek seçiyorlardı bende biraz acıktım sende sabahın yedisinde yediğimiz yemekle duruyorsun acıkmışsındır dedim " o söylediğinde aslında karnımın ne kadar çok acıktığını far etmiştim mubtemelen biraz sonra ben kendim açlıktan uyanabilirdim yada uyuyabilirdim bana belli olmazdı
"iyi yapmışsın açıkmıştım bende "
"iyi ozaman menüden seçermisin yoksa aklında bişey varmı ?"
"menüden bakarım "dedim ve doğruldum gerneştim draconun bana gülümseyerek baktığını fark ettim
" ne oldu ?" dedim merakla hala gözlerimi zor açıyordum
"çok tatlı küçük bir çocuk gibi görünüyorsun ona bakıyorum "
"dalga geçme ya !"
"dalga geçmiyorum "
"sen öyle diyorsan " dedim esneyerek
"çok güzel uyudun "
"evet baya iyi geldi sen uyumadın mı ?" kulağıma doğru eğildi ve fısıldayarak konuştu
" eskiden olsa uyuyamazdım ama sayende bende güzel bir uyku çektip "
gülümsedim
"aynısı senin içinde geçerli biliyorsun değilmi "
"biliyorum bebeğim" dedi ve yanağımdan öptu " kendimi tutamadan gene esnedim draco güldü
"gülme alamıyorum uykudankendimi napayım "
"tamam ozaman lavoboda bir elini yüzünü yıka istersen açılırsın "
oturduğum yerde biraz başım dönüyordu
"iyi fikir şu başımın dönmesi bi geçsin"
"başınmı dönüyor iyimisin ?"
"iyim sadece yeni uyandım ya ondandır"
"peki" bir iki saniye biraz kendime geldikten sonra lovoboya gitmek için ayağa kalktım dracoda benimle beraber kalktı ve yüzüme bir su çarptım ve geri döndüm draco beni görünce yine ayağa kalktı herkes menüye bakıyordu
" ne yapıyosunuz gençler " dedim gülerek dracoda güldü
"yemek bakıyorduk "
"aynen kurt gibi açım herşeyi yiyebilirim " dedi cayric
"kesinlikle valerion !"
"evet fealen ? "
"uçağının yemekleri güzel değilse kavga çıkar " herkes güldüğünde draco cevap verdi
"merak etme pişman olmazsın " dedi draco ve benim koltuğa geçmem için eliyle beni yönlerdi ve ben oturunca benimle beraber oturdu centilmen erkek
Draco elindeki menüyü uzattı
" Aklında bişey varmı ?"
" Bilmem sen ne seçtin?"
" Ben makarna düsünüyorum dometes soslu " münüye hızlıca göz gezdirdim makarna banada cazip gelmişti
" Tamam bende aynısından alırım ama ..."
" Ama ne ?"
" Yanında şarapta isterim " gülümsedi tamam ozaman
Leyla abisi menüye bakarken abisinin kolunu dürtüyordu
"Abi ! Abi!"
" Abicim bı dur menüye
bakıyorum"
" Benim canım hamburger istiyor varmı?" Dedi heycanla menüde hamburgeri görmüştüm o yüzden cevap verdim
" Evet ben gördüm vardı?"
Elini yumruk yapım dirsegini kendine doğru çekti
" Evet be !"
" Çok mu seviyorsun Hamburgeri?"
" Evet afet abla ben çok sevdiğim yemek annem benim için hep evde yapardı ama sır katili timine girdigimden beri yapamadı"
" Ne güzel ben genelde evde yapmak zor olduğundan hep güzel bulduğum yerlerden söylerim eminim Burdada güzel yapıyorlardır " draco bize gülerek bakıyordu
" Sendemi Hamburgeri çok seviyorsun afet abla ?"
" Evet benimde en sevdiğim yemek benim için ayrı bı yeri var "
" Ya ne güzel ben her gün yiye bilirim"
" Bende kesinlikle "
" Afet abla bişey sorabilirmiyim?"
" Tabi sor hiç çekinme "
" Siz ikiniz draco abi ile nasıl bu kadar yakın oldunuz ben çok şaşırıyorum " draco ile ikimiz birbirimize bakarak gülümsedik
" Leyla !" Diye uyardı abisi draco araya girdi
" Sorun değil canım ne olucak "
" Kusura bakmayın kardeşim biraz fazla meraklıdır bazen çenesini tutamaz "
" Ya abi!"
" Gerçekten hiç önemli değil ben ne istiyorsa sormasına izin verdim sorun değil herses bunu merak ediyor" draco kardeşine imalı bir bakış attı ama sonra kıyamadı güldü
" Özür dilerim afet abla "
" Özür dileme canım sorun yok normal bir soruydu"
" Evet kesinlik çok iyi bir soruydu" dedi draco ve güldü
Ve Leyla'ya bir abi gibi göz kırptı
" Şimdi biz draco abinle ilk tanıştığımızda bı dumura oynadık tamı hem senelerce birbirimizi görmeyi bekledik aynı zamanda belki biraz kızgındık ama yinede birbirimizin suçu olduğunu bilmediğimiz için iyi davrandık ama ilk andan itibaren aramızda bir duygu vardı inalılmaz bir çekimde diyebiliriz her şey bir anda oldu yani biz bile cevap veremiyoruz"
Şimdi ben çocuğa nasıl ilk gece beraber uyuduk diyeyim gerçi herkes biliyordu ama neyse kim bilir nasıl düşündüler
" Anladım bu gerçek tam bir aşk hikayesi! Hem zoraki evlilik hem ilk görüşte aşk Vay be çok havalı!" Hepimiz güldük
" Yani dışardan havalı görünür tabi"
" Peki bişey daha sorabilirmiyim ?"
"Tabi ki!"
" Peki draco abinin seni gerçekten alevlerin içinden çıkardığı doğrumu ! " Hepimiz güldük
" Evet doğru valserin Aevara'da geçirdiğim ikince gecede odamda yangın çıktı draco beni kurtardı"
" Vay be ! Süper kahraman gibi !
Gerçekten alevlerin tüm odayı kapladığı doğrumu ? Herkes hala bunu konuşuyor!". İkimizde güldük
" Doğru evet alevler tüm odayı nerdeyse kaplamıştı " diye cevap verdi draco
" Vay canına! o odaya öylece daldınız mı?"
" Evet önce kapıyı kırdım kilitliydi"
" Kapıyımı kırdınız kilit açma büyüsü yapsaydınız ya!" Dedi Leyla herkes bı ara bunu demişti
Hepimiz güldük
" Evet ama işe yaramazdı"
"Neden ki?"
" Valserin Aervera elementler sihir ve güç okulunun çok güçlü güvenlik önemleri vardır kilit açma gibi basit büyüler le odalarımız kilidi açıl saydı güvenliğimiz kalmazdı kapılar kilitlendiğinde herhangibi bir büyü işe yaramaz "
" Aa anladım kapıya kimse alevlerden yaklaşamıyormuş kapıda çok ısınmış doğrumu "
" Evet doğru"
" Vay canına ona rağmen kapıyı kırıp içeri mi daldınız!"
" Evet" dedi draco gülerek
" Vay be! Bu inanılmaz peki hiç yaralanmadınızmı ?!"
" Yaralandım sırtımdan sırtımın ortasına alev sıçradı"
" Çok acımıştır bı kere bende yalnışlıkla elimi yakmıştım çok acımıştı gecmiş olsun umarım yapan bir an önce bulunur ve cezasını çeker"
" Teşekkür ederim canım " dedim o derin bir iç çekti
" Ne oldu?" Dedi draco
" Bu gerçekten çok etkileyici keşke benimde ailem beni zorla evlendirseydi benim için alevlere dala bilecek bir adam "
Her kahkaha attı abisi ona şaşırarak baktı
" Pardon küçük hanım !"
" Aman abi şaka yaptım"
" Yapma sana yok erkek falan"
" Turşumu mu kuracaksın!" Dediğinde hepimiz gülmekten yerle yattı
" Evet kuracağım ulan varmı diyeceğin!"
" Var isyan ediyorum!" Dedi Leyla herkes kahkahalarla onları dinliyor
" Edemezsin!"
" Ederim bay elserin! En doğal hakkımı elimden alamazsın"
" En doğal haklar yaşama hakkı yemek ve barınma hakkı eğitim ve düşünce özgürlüğü hakkıdır küçük hanım! Bunların arasında erkek göremiyorum!"
" Of ! "
" Abiye oflanmaz!"
" İyi ! Ama sen benim için alevlerin içine atlamazsın!"
" Nankör kardeş! Ben sen ne istedinde yapmadım! Ne istesen yapmıyormuyuz !"
" İyi ozaman benim için alevlerin içine atla! "
" Atların tabi!" Leyla sınırlı tavrını bir kenra bırakarak sevimli bı şekilde gülümsedi
" Gerçekten mi ! atlarmısın?"
" Atlarım dedim ya ama tabi alevlerin içinde kalmamanı tercih ederim"
dedi gerçekten harika bir abi kardeştiler kıskanmıştım
" Ya canım abim !" Dedi ve abisinin yanağından öptü.
" Tamam şımarma hadi "
" Tamam tamam!"
Konuşmamız bittiğinde Hostes geldi ve siparişlerimizi aldı
" Ee çocuklar!" Dedi heylan
" Ee ne ?" Dedi draco
" Şimdi türkiyede neler yapacağız?"
" Ne yapacaz tatil yapacaz " dedi hemira gülerek
" Yok AMK! Ben farklı bişey dedim sanki!" Hepimiz kahkaha attık ben lafa girdim
" Önece bir iki gün dinleniriz bungalov'un tadını çıkarırız sıcak havuza gireriz sonra şehirin merkezide gideriz gezilcek yerleri gezeriz "
" Bence iyi plan " dedi elaris
" Bence de önce sıcak havuzda keyif yaparız" dedi Rowen
" Kesinlik le ! " Dedi newan
" Bikini giymek için sabırsızlanıyorum !" Dedi hemira ve demesiyle dona kaldım jeton yeni düşmüştü benim bikinim yoktu ve adet dönemindeydim nasıl havuza girecektim bizim draco sadece ikimiz duyacağı bir şekilde konuştu
" Afetim bir sorun mu var?"
" Şey aklıma bişey geldide ..."
" Ne geldi ?"
" Benim biknim yok ve regl dönemindeyin nasıl havuza gireceğim" iki saniye oda dondu
" Yani koca türkiyede illaki bikini alcak yer buluruz o kolayda regl Ken havuza girilmezmi ?"
" Kırmızı havuza girmek istiyorsan girilir " iki saniye düşündü
" Bunun bir yolu yokmu ?"
" Bilmiyorum ki "
" Sen bilmiyorsan ben nerden bileyim erkeğim ben !"
" Hemira ya mesajla soracağım o bilir "
" İyi sor mantıklı,olmazsa internetten de bakarız "
Telefonumu aldım ve kızların gurubuna yazdım
Kızlar acil durum!
Hemira: ne oldu ?
Elaris : ne oldu!
Lunaria: ne oldu Maria ?
Regliyim havuza nasılgireceğim!
Hemira : aha sıçtık!
Elrais: hassiktir!
Lunaria : şans diyince de biz!
Katılıyorum ne yapacağız !?
Hemira: bir ara ara internette regl Ken giyilebilen mayolar görmüştüm
Elaris : aaa evet ben de onlardan almışım hatırladım şimdi!
Lunaria : bize niye söylemiyorsun!
Hemira : aynen !
Elaris: unutmuşum kızlar!
İşe yarıyor mu ? Giydin mi hiç ?
Elaris : işe çok iyi yarıyor kanka
Ama istiyorsan tampon kullanana bilirsin
Hemira : aynen tamponda iş görür
Ben bikiniyi deneyim tampon kullanamam
Lunaria:aynen kullanamazsın
Hemira : niyeki lan korkuyonmu ?
Elaris: aa doğru ya!
Beni utandırmak içinmi yapıyonuz!
Hemira : pardon kanka yapmadığı unutmuşum
Ajahwhwhwhwjwjqnwjw
Elaris: AQQNWJJWHWHWİWNW
Lunaria: aqjqjwjwnwjn
Şerefsizler !
Hemira :Kızma ya şaka yapıyoz
Lunaria: neyse afet mora döndü wnanjajsnwnw
Elaris : aynen ! Sjajwjjwsjjwk
Neyse kapat !
Hemira : ok öptüm
Elrais: yanana oturuyoz lan Zaten !
Lunaria: doğru ajajwjwj
Telfonu kapattım ve yanıma koydum
Draco bana doğru biraz eğildi ve sadece benim duyabileceğim şekilde konuştu
" Afet ne oldu çözümü varmı ? "
" Evet adet dönemimde giyilmek için uygun mayolar tasarlanmış onunla girilenilirmiş ama çok yeni nerden bulacağız ki"
Gülümsedi
" Gerisi Bana bırak ben hallederim "
" Peki tamam"
Kızlar bana imalı şekilde bakıp gülerken gözümle işaret ettim sus diye arsından kısa süre sonra Yemekler geldi ve yemeği başladık makarna gerçekten lezettliydi
şarabımdan bir yudum aldım makarna ile beraber gerçekten harikaydı
" çok lezzetli gerçekten"
" afiyet olsun canım gerçekten lezetli"
leylaya baktım
" hamburgerin nasıl güzelmi ?"
" evet afet abla çok lezzetliymiş eti çok iyi "
" şarabı beğendin mi afetim ?" diye lafa girdi draco
" evet bayağa güzelmiş"
" ben pek şarap sevmem ama bu gerçekten iyi bir şarap"
" aynen draco bu şarap gerçekten harikaymış her insanın senin gibi dostu olmalı "dedi elaris hepmiz güldük
"lafı bile olmaz" dedi draco
kısa süre içinde yemeklerimizi bitirdik ve hostesler yemek tabaklarını aldı
"draco "
" efendim yavrum"
" bana bi kadeh daha söylesene "
" olur tabi "
" istersen sende eşlik edebilirsin " güldü
" olur ederim " bizle beraber diğerleride kendilerine içecek söyledi
"afet abla "
" efendim canım"
" şarabın tadı lezetlimi? "
" yeni evet lezzetli bana göre "
" ya abi ben neden içemiyorum!"
" çünkü sen çocuksun daha on üç yaşındasın"
" haha ben o yaşta sarhoş olmuştum" dedi rowen
" rowen!" diye uyardım
" bak gördün mü!"
" ama sen türk sün Leyla ! bir türk çocuğusun ve ona göre ailene kendi kültürüne göre yaşayacaksın onların ailesi o şekilde uygun görmüş biraz büyü hiç değilse bir on altı on yedi ol söz ilk içkini ben alıcam "
"aman ya öf !"
" öfleme küçük hanım !"
" tamam ya ben koladan devam"
" Aferin" kısa süre sonra içkilerimiz geldi sonra newan elinde içkisi ile ayağa kalktı
" Gene napıyosun amk ! " Dedi heylan
" Sen bi sussana be !"
" İyi ne bok yiyosan ye !"
" Evet newan ne diyeceksin" dedim merakla
" Sevgili dostlarım"! Diye başladı elinde kadehini tutarken ve deavam etti
" Kadehimi önce sağlığımıza sonra şerefe sonra ise güzel dostluğumuza ve aramıza yeni katılan iki güzel dostumuza son olarak ise yıllardır hepimiz gitmek istediği Türkiye tatiline gitmemize kaldırıyorum!"
Hepimiz güldüğümüzde leyladan ses yükseldi
" Teşekkürler newan abi bende kolamı size kaldırıyorum !"
Demesiyle hepimiz kahkaha attık
Yaklaşık on dakika aralıksız güldükten sonra Burak konuşta
" Saol kardeşim"
" Demek bro !" Dedi newan ve ikisi elllerini ve kafaları tokuşturdu klasik erkek tokalaşması
" Hadi hep beraber ozaman " dedim bende kadehini kaldırırak hepimiz ayağa kalktık ve birbirimize yaklaştık ve hepimiz bağırdık
ÖNCE SAĞLIĞA SONRA ŞEREFE
SONSUZ DOSTLUĞUMUZA VE TATİLİMİZE !
Sonra hepimiz içki kadehlerimizi Leyla ise kolasını tokuşturduk
Ve gülerek yerlerimize oturduk
Ve zamanı akışana bıraktık biraz telefondan kitap okudum sonra bizimkiler sohbet ettki draco ile müzik dinledik derken kalan iki iki buçuk saatte öylece aktı ve gitti ve artık türkiye sınırları içindeydik ve uçak inişe hazırlanıyordu kalbim ağzımdaydı sanki memleketimin Türkiye'nin hasreti ile yanarken
Aklımda kulaklarımda o şarkı çalıyordu
Havasına suyuna
taşına toprağına
Bin can feda bir tek dostuma
Her köşesi cennetim
ezilir yanar içim
Bir başkadır benim memleketim
Anadolu bir yanda yiğit yaşar koynunda
Aşıklar destan yazar dağlarda
Kuzusuna kurduna, Yunus'una Emrah'a
Bütün âlem kurban benim yurduma
Gerçekten benim mekletim başkayı vatanıma canım fedaydı
Draco kolumu dürtü gülümseyerek baktım
" Efendim?"
" Heyecanlı mısın?" Dedi gülümseyerek
" Evet hemde çok , okadar özelemişimki kalbim çarpıyor"
" İnsanın evi gibisi yok tabi"
" Peki sen heycanlımısın?" Dedim heycanla
" Evet aslında heycanlıyım"
Hostesler klasik iniş anonsunu yaptı kolktuklarımızı dik konuma getirdik ve kemerlerinizi taktık
Türkiyede şuan saat akşam üstü
16:00 civarıydı güneş batmak üzereydi heycanla beklerken sonunda o an gelmişti ve uçak iniş yapmıştı Uçak, İstanbul Havalimanı'nın özel jet apronuna iniş yapmıştı Draco'nun özel izniyle piste inmiştik Normal yolcuların değil, kraliyetlerin indiği türden bir alandı burası heycanla uçak iniş yaptığında kemer takın uyarısı kapanmıştı hızlıca ayağa kalkıp yoparlanmaya başladım draco gülerek bana bakıyordum ben napayım der gibi işaret ettim bişey demiyorum dedi oda işaretle ve o büyük ana geldi uçaktan inmek için türmeye başladık hostesler bize kibarca veda ederken teşekkür edip uçakğın kapısından çıktı ve merdivenlerden inmeye başladık asağıda bir çok adam vardı
Merdivenlerden inerken sordum
" Draco bu adamlar kim ?"
"Koruma"
" Gerek varmıydı?"
" Sence afetim olmasa yaparmıyım?" Aklıma anlattıkları ile beraber yaşadıklarımız geldi güzenlik için endişelenmekte haklıydı
İstanbul’a indiğimizde saat akşam dördü geçmişti. Güneş hâlâ gökyüzündeydi ama batmaya yakın altın sarısı ışıklarıyla her şeyi daha sıcak ve keskin gösteriyordu. Kışın bu saatleri garip bir huzurla doluydu; ne sabahın ne de akşamın tam içindeydi.
Uçaktan indiğimizde havalimanında duran büyük türk bayarağına takıldı gözüm gülümsedim gökyüze baktım havasını içime çektim artık ülkemdeydim doğduğum ait olduğum topraklarda
Aşağıda bizi bekleyen korumalar bize selam verdiler ve bize türkçe olarak hoş geldiniz dediler türktüler galiba ve aşagıda adamaların arasında onu gördüm morganı bize doğru geldi
" Hoş geldiniz" dedi
" Hoş geldik kardeşim" diye cevap verdi draco
" Hoş bulduk" dedim bende
Kendimi kontrol edemeden türk bayrağına taraf yürüdüm
uzun büyük ve görkemli türk bayrağının önünde durdum heyecan ve aşkla sonra diğerlerine baktım
"şanlı türkiyeme hoşgeldiniz"
Draco içtenlikle gülümseyerek yanıma geldi
" Hoş bulduk afetim..."
🔥🌊
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 1.19k Okunma |
237 Oy |
0 Takip |
32 Bölümlü Kitap |