12. Bölüm

12.BÖLÜM

Softd3egilim_kardeş
softd3egilim_karde

Yorum yapmayı,fikirlerinizi belirtmeyi ve oylamayı unutmayın hemen bölüme geçelim iyi okumalar✨️💎

 

 

 

"harry potter öldü hahahah" Bütün ölüm yiyenler kahkaha attı ama profesörler,yoldaşlıktakiler ve öğrenciler dehşete düşmüş bir şekilde birbirlerine baktılar,hermione ve ron'un ağlayışlarını duyabiliyordum,öğrenciler kaygıyla birbirlerine baktı o sırada ben olayın şokunu atlatmaya çalışıyordum. Harry öldü...harry öldü... hayır hayır hayır! B-bu olamaz bu gerçek olamaz...3

nefretle voldemorta baktım , ona baktıkça öfkem kat be kat artıyordu. "Sevgili emily...Sen çok güçlü bir kızsın...herkesin hafife aldığı ama çok güçlü olan bir kız..." voldemort'un dedikleriyle herkes bana bakıp ne diyeceğimi düşünüyorlardı çünkü harry'nin ölüm haberini aldığımdan beridir kılımı kıpırdatmamıştım,hiçbir tepki vermemiştim.

yani onlar böyle zannediyorlardı ama hepsi içimde kopan fırtınalardan habersizdi.

bellatrix voldemorta şaşkınlıkla baktı "lordum, ne dediğinizin farkındamısınız? Bu aptal ve dilsiz kız mı güçlüymüş? Iki saattir ağzını açıp tek kelime bile etmedi!" Voldemort bellatrix'e döndü "hep en sessizlerden korkmalısın bella...Bir zamanlar hepsi benim için de aynı şeyi düşünüyordu ama şu an bak" elleriyle kendini gösterdi "hepsinin katili,korkulu rüyası ve adımı bile anmaya korkacak hale getirdim..." bana tekrardan dönüp acımayla ve gözlerini kısarak baktı "seni kendime benzetiyorum-"

sonunda transtan çıktım ve konuşacak gücü buldum "ben senin gibi değilim! Kendini çok güçlü zannediyorsun değil mi?! En güçlü sensin çünkü herkes senden korkuyor, değil mi?! Sayısız kişinin katilisin bu yüzden senden korkmalıyız,itaat etmeliyiz degil mi?!" Histerik bir kahkaha attım, herkes bana delirmiş gibi bakıyordu. Öfkeyle hızlı nefesler almaya başladım.

"Evet haklısın, herkes beni hafife aldı. Ve hata yaptılar. Elbette bu hatanın bir bedeli olacak"tehditkar bakışlarla herkese baktım, arkamda duran aydınlık taraf birden korku ve endişeyle karışık bir duyguyla bana baktı hepsi şu an ne yapacağımı kestiremedikleri için korkmaya başlamıştı, bir zamanlar beni zorbalayanlar bile ürkmüştü.

Yarım kalan sözlerimi tamamladım, sesim karanlık ve farklı çıkmıştı yeşillerim koyulaşmış tehditkar ve kontrolsüz bakıyordu "ama sizin için" arkadan birkaç kişinin rahat bir nefes aldığını işittim ama şu an umurumda olan onlar değildi. Ölüm yiyenler kahkahalarla gülerken bellatrix ana doğru birkaç adım attı "sen bu aptal cesaretinle nasıl gryffindor olmadın küçük fare? Kendini güçlü mü zannediyorsun? O kadar güçsüzsün ki lordum seni öldürmek için uğraşmadı bile, direkt o aptal ikizine lanet attı"

dudağımın kenarı kıvrıldı "sen mi anlatırsın ben mi anlatayım Tom?" Evet ona bazen Tom diyordum. Voldemort aptalca sırıttı ama bu sırıtışında bile sinirli olduğu belliydi , bellatrix anlamadığını belli edercesine ikimize baktı.

Ben yavaş yavaş bellatrixe yaklaşırken Voldemort konuştu "o gün ilk emilyi öldürmeyi düşündüm çünkü onun daha savunmasız olacağını bu yüzden daha kolay olacağını düşünmüştüm, yanılmışım." Herkes susmuş Voldemort'u dinliyordu,aydınlık taraf bile. Ölüm yiyenler ilk defa lordlarından 'yanılmışım' diye bir kelime duydukları için birbirlerine anlamaz gözlerle bakıp tekrardan bize dönüyorlardı

"Asamı kaldırıp sözcükleri söylediğim gibi birden bebeğin yeşillikleri koyulaşmıştı ve beni anlamadığım bir güçle duvara fırlattı, daha çok sinirlenmiştim ikinci kez lanet attığımda birden güçsüzleştiğimi, gücümün emildiğini hissettim. Tüm gücümü yitirmeden önce harry'e lanet attım çünkü emily'e zarar vermeye çalıştıkça gücüm azalıyordu. Hiç değilse birini yok ederim diye düşündüm ama emily yüzünden ve lily'nin koruması yüzünden onu da başaramadım ve daha da güçten düşmeden hemen uzaklaştım." Anlatırken bile Dişlerini sıkıyordu öfkesini ve çekemedigini belli ediyordu.

Herkes şok olmuş gibi bir bana bir Voldemort'a bakıyordu. "Herkes yanılmıştı asıl güçlü olan emily'di harry hiçbir zaman güçlü değildi sadece emilynin ikizi olduğu için onun güçlerinin birazına sahipti. Ama anladığım kadarıyla emily'de güçlerinin geç farkına varmıştı. Onda anlayamadığım bir güç var... herkesin sahip olmak isteyeceği bir güç, tüm insanlığı yok edebilecek bir güç, sahip olmak için her şeyi yaptığım bir güç..."

herkes dehşetle bana bakarken ben şeytanice sırıtıyordum, sağ elimi kaldırdım elimde birden büyük bi ateş topu belirdi. Tam da bellatrix'in karşısında durdum"ikizimin,ailemin ve arkadaşlarımın intikamını alacağım... Sahne benim,oyun başlasın..."

Birden terler içinde yataktan sıçradım. Oda arkadaşlarımdan olan Elizabeth endişeyle yanıma koştu "emily iyimisin?" Derin derin nefes alıyordum "hah..bu da neydi?" Elizabeth bana bir bardak su uzatırken konuştu "kabus görmüş olmalısın,iç şunu"

Elinden bardağı aldım ve yavaş yudumlarla içtim "Teşekkürler Elizabeth" Elizabeth gülümsedi "birsey değil, şimdi daha iyimisin?" Evet anlamında kafamı salladım. Elizabeth'de önüne dönüp yatağını toplamaya devam etti.

Saat'e baktığımda kahvaltı yeni yeni başlamıştı giyinip hazırlanıp büyük salona gittim, ama çok dalgındım. Bu rüya da neyin nesi? Çok gerçekçiydi...ben o kadar güçlü değilim ki. Ellerime baktım, olabilirmiydim? Kafamı iki yana sallayıp kendimce bu düşüncelerden uzaklaştım.

Büyük salona girdiğimde tahmin ettiğim gibi herkes kahvaltısını yapmaya başlamıştı bende draconun yanına oturdum ve hiç birşey demeden kahvaltımı yapmaya başladım.

Dün geceki olaydan sonra hiçbirsey olmamış gibi susup yemek yemem draconun garibine gitmiş olacak ki bana afedersiniz ama mal gibi bakıyordu. "Ne var draco?niye öyle bakıyorsun?"

"Dünden sonra nasıl bu kadar sakin yemek yiyebiliyorsun?"

"Bak böyle" Elimdeki ekmeğin üzerine bal sürüp yedim, "gvdün mü?" Draco gözlerini devirip "yani kızmanı bağırmanı falan beklerdim ve ağzın doluyken konuşma" dedi. Bende onu umursamayıp yemeğine devam ettim.

Rüyayı düşünmeden edemiyorum,sürekli aklıma geliyor kafamı karıştırıyordu, draco arada göz ucuyla bana bakıp yemeğine devam ediyordu. Dalgınlığımı harry'de fark etmiş olacak ki bana garip gözlerle bakıyordu.

Kahvaltım bitince kalkıp salondan çıktım tabi harry de arkamdan geldi "emily! Dur bekle beni" olduğum yerde durup yanıma gelmesini bekledim. "Efendim?" Harry gözleriyle beni baştan aşağı süzüyor bir yandan da konuşuyordu "iyimisin? Dalgın ve solgun gözüküyorsun, hem bugün de kahvaltıya geç kaldın. Bir sorun mu var?"

Harry bazen aşırı korumacı olsada onun bu halleri çok sevimli."iyiyim birşey yok,hem ben sürekli geć kalıyorum biliyorsun" harry elini saçıma attığında nemliydi, omuzuma dökülen dalgalı saçlarım bir kez ıslandı mı birdaha zor kururdu ve dün kurumamış.

"Duştan sonra saçlarını niye kurutmuyorsun? Hasta olacaksın kendine dikkat et biraz" sanki ben dedim kurumayın diye! "Biliyorsun kuruması normalden daha zor oluyor, herneyse tamam dikkat ederim hadi sen arkadaşlarının yanına dön"

Harry son kez bakıp saçlarımı öptü sonra gülümseyerek yanımdan ayrıldı bende ilk dersim olan sihir tarihi dersine gittim.

öğleden sonra...

Draco Malfoy

Emily'i heryerde arasam da bulamadım, derslerden sonra birden ortadan kaybolması hiç iyi değil. Acaba dün yüzünden mi böyle yapıyor? Bu pek te normal değil gibi...

Uzun uğraşlarım sonucunda onu kütüphanede buldum "ne yapıyorsun burada? Heryerde seni aradım, birden ortadan kaybolunca ikizin bana kızdı!" Kafasını kitaptan kaldırmadan sanki bıkmış gibi "onun için mi geldin?" Dedi. "Hayır senin için geldim, ne yapıyorsun burada?" Elindeki kitabı gösterdi "Elimdeki kitap olduğuna göre kesin büyü falan yapıyorum, kör müsün kitap okuyorum" kitaba baktığımda pekte normal bir kitaba benzemiyordu.

Birkaç dakika sonra emily birden "buldum!" Diye bağırınca şaşırdım, bu kız hiç iyi degil. "Neyi buldun?" Elindeki kitabı sırt çantasına koydu " sabahtandır aradığım şeyi" Gözlerimi devirdim "o belli zaten, neyi arıyordun?"

"Boşver, hem seni daha affetmedim! O ceza ödevi yüzünden. Akşam olunca uyumuyorsun! Ödevi yapacağız duydunmu?!" Elini bana doğru sallayınca derin bi nefes verdim,belli bugün hiç rahat geçmeyecekti "tamam tamam yürü hadi ders başlayacak." Emily aradığı şeyi bulmanın heyecanıyla hoplaya zıplaya giderken küçük bir çocuk gibiydi.

İstemsizce gülümsüyordum,onun bu hallerini gördükçe gülümsemek elde değil. Hiç arkadaşı yok sanırım, onun için birkaç şey yapabilirim. Şöyle bir bakınca tatlı kız aslında...2

 

 

Bu bölüm biraz kısa gibiydi çok içime sinmedi ama umarım beğenirsiniz, fikirlerinizi yazmayı ve oylamayı unutmayın bir dahaki bölümde görüşmek üzere öpüldünüz💘💘💘

Bölüm : 27.11.2024 06:18 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...