
selam sevgili okurlarım umarım bu bölümü beğenirsiniz,fikirlerinizi yazmayı ve oylamayı unutmayın iyi okumalarrr💗💎
❗️söylemeliyim ki soru-cevap bölümü için istediğiniz kadar soru yazabilirsiniz eğer yazmasanız bölümü yapamam yani yazın plsss❗️
Emily potter
Dumbledore konuşmasını bitirdiği gibi bakışlar büyük salonun kapısına döndü "beauxbatons okulundan madam maxime ve öğrencileri" kapı açılınca dev gibi bir kadın zarifçe yürüdü ve dumbledore ile el sıkıştı.
Arkasından da bir düzine kız salına salına geldi. Resmen şov yapıyorlardı ve neredeyse herkesin dibi düşmüştü. Pansy blaise i çimdikledi ve draco ile ben aynı anda o tarafa baktık "aow ne var pans?! Niye çimdikledin?" Pansy kızları gösterdi "bakıyorum da fazla odaklanmışsın seni bi kendine getireyim dedim"
Onların bu ufak tartışmasına güldük. Güldüğümü gören pansy bana döndü "niye gülüyorsun emily? Haklı değilmiyim? Draco kızlara nasıl bakıyordu görmedin mi resmen ağzının suyu akıyordu!" Şaşkınlıkla dracoya baktım.
Draco sinirli bir ifadeyle önce pansye baktı sonra pişmanmış gibi bana baktı "benim bir suçum yok yemin ederim! Sadec-" lafını kestim ve önüme döndüm madam maxime masaya oturmuş profesörlere birşeyler söylüyordu "tamam. Açıklama yapmana gerek yok hem neden yapıyorsun ki ben kimim ki?"
Draco pansye tekrar baktı 'yaptığını beğendin mi?!' der gibi pansy de omuz sallayıp önüne döndü "hıh emily haklı biz kimiz ki?" Blaise gözlerini devirdi "hadi ama pans herkes bakıyordu!"
Pansy koluma sarıldı "siz herkesmisiniz?" Ben hala tepkisiz bir şekilde önüme bakıyordum. Draco bir ihtimal yumuşarım diye bana baktı "sizin için herkesten farklımıyız?" Göz ucuyla dracoya baktım. Merlin yavru köpeğe benziyordu! Hele o masum bakışı!
Masum mu? Kendine gel emily! Neler söylüyorum ben?! Ufak bi kafa hareketiyle dracoya döndüm bi an gülümseyerek bana baktı "bizim için bir kasa hasarlı salatalıktan en az hasarlı olanları gibisiniz" pansy kahkaha atacakken snape ile Göz göze gelince blaise onun ağzını kapattı.
Draco bozularak önüne döndü ve kollarını çaprazlayarak kendi kendine birşeyler geveledi ama sadece "salatalıkmış inatçı keçi! Ne olacak bir iki güzel söz söylese? ölür sanki" Dediğini duydum.
Bende kıkırdayarak önüme dönünce draco göz devirdi. Tanrım! Bu hareketi günde kaç defa yapıyor?!
Snape'in bir bakışıyla önüme döndüğümde dumbledoreun sadece "karkarof dedigini duydum ve anında içeri iri yarı adamlar girdi evet adamlar. Bu sefer dibi düşen kızlardı. Cidden çok ihtişamlılardı. Pansy heyecanla en öndeki adamı gösterdi "bu o! Victor krum!" Dönem başından beridir ismini duyduğum çocuk oymuş.
Gerçekten ilgi çekici birine benziyor "evet bencede çok ilgi çekici" draconun kınayan bakışı ve imalı sesiyle ona döndüm. Bir dakika ben bunu sesli mi söylemiştim?! Pansy sıra bizde der gibi Göz kırptı "ne var yani herkes öyle düşünüyor?" Blaise kınar gibi sordu "siz herkesmisiniz?!" Pansy az önceye atıf yaparak cevap verdi "sizin için herkesten farklıyız yani?" Yüce merlin bu yaşanıyor olamaz! Aynı çocuk gibiler!
Draco gözlerini kısarak baktı "hayır pans bizim için bir sürü yaşlı ev cini arasındaki en sağlamısınız, o da ne kadar sağlamsa" pansy ve ben hayretle dracoya baktık. "ev cini mi?!" Pans hakaret olarak algıladı galiba.
Az önce bize ev cini dedi! Tamam ev cinlerini severim ama draco bunu iyi anlamda söylemedi! Hayretle önüme döndüm yoksa bu tartışma sonsuza kadar sürecekti.
Herkes yerleşince neredeyse tüm konuşma bitmisti ama ben bunlar yüzünden hiçbirşey anlamamıştım harika cidden! Dumbledoreun önüne birşey koydular.
"Bu yıl sihir bakanı barty crough ile turnuva hakkında bazı kararlar aldık." Dumbledoreun elini uzattığı yerden bir adam geldi,sanırım bu sihir bakanıydı .
Adam daha yeni ayağa kalkmışken birden gök gürüldedi ve salonun tavanındaki sakin gökyüzünün yerini birden kara bulutlar aldı.
Herkes çığlık atarken birinden gelen bir asa hareketiyle tavan eski haline geldi. Herkes ışık hüzmesinin geldiği yöne baktı. Garip tipli bir adam vardı ve dumbledore'a yaklaşıp el sıkıştı "alastor sevgili eski dostum, teşekkür ederim" diyip sarıldı dumbledore. Salonu fısıltılar doldurdu.
Slytherin masasından duyduğuma göre bu adam bi seherbazdı. Pansye seherbazlığın ne demek olduğunu sorduğumda blaise cevap verdi "kötü büyücüleri yakalayan büyücülere denir, azkabandaki çoğu suçluyu o yakalamış diye duymuştum. Kulağa korkunç ve tehlikeli geliyor." Sonra birden bize dargın olduğunu hatırlamış gibi susup döndü önüne.
Moody masanın bir köşesine oturunca sihir bakanı durduğu yerden çıkarak biraz daha ortaya geçti ve konuşmaya devam etti "alınan karara göre bu yıl 17 yaşından küçükler turnuvaya katılamayacak" adamın sözleri biter bitmez tüm salonda yuhalamalar ve inkarla arttı "bu çok saçma!" "Hadi ama bu haksızlık!"
Profesör dumbledore yüksek bir sesle bağırdı "SESSİZLİK!" herkes yavaş yavaş duruldu ve sonunda pür dikkat dinlemeye devam etti. Dumbledore bir asa hareketiyle plakayı açtı ve altından eski,büyük bir kadeh çıktı. " turnuvaya katılacak kişiler perşembe günü bu saate kadar adını bir parşömene yazıp bu kadehe atacak ama iyi düşünün. Bir daha geri dönüşü olmayacak." Bu kulağa hiç güzel gelmiyor.
Dumbledore tüm salona bakarak son cümlelerini sıraladı "Üç büyücü turnuvası şuandan itibaren başlamıştır!"
birkaç gün sonra...
Moody sınıfın içinde bir tur attı. Cidden çok ilginç birine benziyor. Ve tahtaya yazmaya başladı "Alastor moody. Eski seherbaz. Bakanlık tarafından atanılan bu yıl ki karanlık sanatlara karşı savunma Profesörünüz. Merhaba, hoşçakal ve son. Başka sorunuz var mı?" Herkese dikkatlice baktı. Cidden garip bir adam.
"Konu karanlık sanatlar olduğunda pratik bir yaklaşıma inanırım. Ama önce bana affedilmez lanetlerin kaç tane olduğunu kim söyleyecek?" Hermione kendinden emin bir şekilde konuştu " üç,efendim." Moody tahtaya yazarken konuşmaya devam etti "ve onlara nede bu ad veriliyor?"
"Çünkü onlar affedilmez. Ve herhangi biri kullanıldığında size-" moody hermionenin sözünü kesti "size azkaban'a tek yönlü gidiş sağlar, evet." Tekrardan bize döndü sesi sitemkardı "bakanlığa göre, bu lanetlerin ne yaptığını görmek için küçüksünüz. Ben buna katılmıyorum! Neyle karşı karşıya olduğunuzu bilmelisiniz!" Tekrar arkasını döndü "hazırlıklı olmalısınız!" Hızlıca tekrar bize döndü. O kadar hızlı konuşuyordu ki onu bu kadar kızdıran şeyin ne olduğunu bilmiyordum.
"Sakızınızı sıranın altından başka bir yere koymanız gerekiyor, Bay Finnegan!" Tüm bakışlar bi anda seamusa döndü. " seamus yanındakilere dönerek ukala bi tavırla " hayatta olmaz. Yaşlı moruğun kafasının arkasında da gözleri var"
moody ani bir hareketle seamusa tebeşiri fırlattı ve öfkeli bir şekilde konuştu " Sınıfın diğer ucundan söylenenleri de duyabiliyorum!" Herkes güldü. Pansy kulağıma yaklaşarak fısıldadı " bu adam tam bir kaçık" kıkırdarken bir yandan da sessiz olmasını söylüyordum. Belliki iyi duyuyor.
Sonrasında hiçbirşey olmamış gibi derse devam etti " pekala, önce hangi lanete göz atalım?" En öndeki sıraya yaklaştı yani Ron ve harry'nin olduğu sıraya. "Weasly!" Ron titrek bir sesle " evet efendim." Moodyden tırstığı gözlerinden belliydi. "Ayağa kalk!" Ron yavaşça ve ürkekçe ayağa kalktı. "bize bir lanet söyle" moodyle göz teması bile kurmakta zorlanıyordu. "Peki, babam bir tanesinden bahsetmişti"
moody devam etmesini söyler gibi bakıyordu "imperius laneti" moodynin gözleri yer değiştiriyordu sanki "Ah evet. Baban o laneti iyi bilir. Birkaç yıl önce bakanlığa büyük üzüntü vermişti."
Moody masasının üzerindeki kavanozlara yaklaşarak bir tanesini açtı ve içinden bir örümcek çıkarttı. Asasını çıkarıp "engorgio!" Diye fısıldadı ve anında küçük örümcek büyüyüp tüm avucunu kapladı. "İmperio!" Örümceği artık kontrol edebiliyordu. Zavallı hayvan havada süzülüyordu. Önce nevillenin masasına düştü sonra oradan uçup crabbenin suratına. Crabbe korkuyla bağırırken herkes gülüyordu.
"Merak etmeyin tamamen zararsızdır." Oradan parvatinin koluna. pansy kahkaha atıyordu yanımda "surat ifadesine bak!" Pansye göz ucuyla baktım "hadi ama emily komik gözüküyor!" Kıkırdayıp önüme döndüm. Kabuk biraz komik gözüküyordu.
Moodynin asa hareketine göre ronun kafasının üzerinde durdu "sizi ısırırsa öldürücüdür." Ron ağlayacak gibiydi moody ise onun bu halinden zevk alıyordu. Moody hızla dracoya döndü "Neye gülüyorsun?" Örümcek birden draconun suratında tepinmeye başladı draco korkuyla goyleyi dürttü "üstümden in! üstümden in!"
Moody gülerek konuştu "yetenekli değil mi? Şimdi ona ne yaptırmalıyım? Camdan dışarıya mı atlatsam?" Örümceği camın üstüne koydu ve gülüşler yavaşça soldu. "Kendisini boğmasını mı sallasam?" Camın hemen altındaki su dolu kovaya yaklaştırdı. Örümcek amaçsızca çırpındı sonra moody onu geri eline aldı.
"Cadı ve büyücü grupları kim olduğunu bilirsin sen'in isteklerini sadece imperius laneti altında yerine getirdiklerini iddia ediyordu. Ama problem şu, yalancıları nasıl ayırt edeceğiz?" Tüm sınıf sessizliğe gömüldü. Moody herkesin gözüne baktı resmen 'durumun ciddiyetini anlıyormusunuz?' Der gibi bakıyordu.
Aynı tonda devam etti "Başka, başka lanet?" Hemen hemen herkes el kaldırdı. Neville tereddütle elini kaldırır gibi oldu "evet, evet kaldır." Eli havadaydı artık "Longbottom değil mi? Kalk." Neville ayağa kalktı. "Profesör sprout bana bitkibilime karşı doğal bir yeteneğiniz olduğunu söyledi" neville yavaşça başını salladı. "Birde.. cructiatus laneti var." Moody heyecanla konuştu "evet evet aferin. Buraya gel" diyerek nevilleyi masaya, Örümceğe doğru çağırdı. "Özellikle çok berbattır. İşkence laneti" Masanın bir ucuna geçti "crucio!" Zavallı örümcek can çekişiyordu.
Neville de sanki onunla aynı acıyı yaşıyormuş gibi yüzünü ekşitti. Resmen acı çekiyordu. Hermione dayanamayıp bağırdı. O sırada sadece nevillenin değil başkalarının da rahatsız olduğunu fark ettim "yeter! Onu rahatsız ettiğini görmüyormusunuz?! yapmayın!" Moody bir an hermioneye ve sonra tekrar neville'e baktı sanki kendini kaybetmişti de yeni yeni düzeliyor gibiydi. Hemen durdu. Örümceğin acı çığlıkları yavaşladı. Neville derin bir nefes aldı ama hala gözleri kapalıydı.
Moody Örümceği eline aldı ve hermionenin önüne geldi ve onun önüne bıraktı. Hermionenin çenesi titriyordu sanki ne olacağını biliyormuş gibi. Pansyle birbirimize baktık sonra tekrar moody ile hermioneye döndük. "Belki affedilmez lanetlerin sonuncusunu siz söylemek istersiniz bayan Granger?" Hermione kafasını hayır anlamında sallayınca neden böyle davrandığını anladım.
Moody sakin bir tonda "hayır mı?" Sonra birden bağırdı "Avada kedavra!" Ve zavallı örümcek o kadar acıdan sonra bu lanetle öldü. Hermione bakmamak için kafasını yana çevirmişti. O tanıdık yeşil renk...
Harry ve ben ölü böceğe kitlenmiştik. "Öldüren lanet.. şimdiye kadar sadece 2 kişi sağ çıkabildi." Gözü önce bana sonra harrye takıldı ama sanki ona daha çok dikkat ediyor gibiydi. "Ve onlar bu sınıfta oturuyor." Harrye yaklaştı ve onun tam gözlerine baktı ve yüz ifadesi değişince cebinden çıkardığı bir matarayı kafasına dikti. Sonra geri masasına döndü. "ders bitmiştir" herkes eşyasını toplayıp yavaşça sınıftan çıktı.
"Merlinin sakalı! O adam tam bir deli!" Blaisenin hayret edişine pansy gülerek cevap verdi "boşuna deli göz moody demiyorlar." Eşyalarımızı toplayıp sınıftan çıktık. Neville cama odaklanmıştı. Moody yanına gidip ona birşeyler söyledi ve ikisi merdivenlerden çıktı.
Bugün çok garipti. Özellikle lanetler.. sanki o geceyi tekrar yaşıyormuşum gibi. Harrynin de böyle hissettiğine emindim. Pansynin teşvikiyle ortak salona gittik. Gün daha ne kadar ilginç olabilir?...
EVETTTT uzuun bir aradan sonra geri döndüm canlarım. Bölüm burada bitti, aslında daha devam ettirecektim ama bazi düzenlemelerden sonra yetişmeyeceğini anladım bu yüzden mecburen burada bitirdim ama merak etmeyin diğer bölüm bir iki güne gelirr. Oy vermeyi ve fikirlerinizi yazmayı unutmayınnn birdahaki bölümde görüşmek üzere🎀💓
°•ig: lina_iv3nk
(ayrıca küçük bir spoi, kitaplara ve filme bağlı kalarak yazmayı düşünüyorum zaten fark etmişsinizdir de ileri bölümler hakkında ipucu vereyim dedim🙃)
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |