Hakan &Peri

Arkadaşlar ben evlilik görüyorum siz ne görüyorsunuz? Dmmdndbdmdmdmdmd keyifli okumalar bilerek kısa yaptım ileriki bölümler için.... 😌

Oy ve yorum atmayı unutmayınnn💚

Bölüm şarkısı:İmkansız bir aşk denir

≻───── ⋆✩⋆ ─────≺

"Kalbim acıyor neden yaptınız bunu benim abimden başka kimim var ki? Söylesene kimim var?" taöı tamına üç saat ağladıktan sonra hesap sormaya başlamıştı. Başımı ağrıtıyordu cidden.

"Bir sus be kadın bir sus artık kapa o çeneni abinin ne bok olduğunu gayet iyi biliyorsun arkadaşımın sevgilisini zorla öptü ve olduğumuz yeri kurşunladı hakketti yani."

"Bu yüzden mi öldürdü arkadaşın? Böyle erkekler kaldı mı? Sevdiği kadının saçının teline zarar gelince deliren?" gülmüştüm bu dediğine kalbini kırmışlar belli.

"Var ve bazı adamlar var ki sevdiği kadını koruyamamş ölmesini izlemiş." içim yandı ah benim güzel açelyam cennette mutlu musun?

"Sende onlardansın herhalde gözlerinden okunuyor." yaşı lüçüktü ama anlıyordu belli. O an üstüne dikkat ettim rengarenkti ben ise simsiyah esçları da iki yandan örülüydü sahi yaşı kaçtı şuan bir çocuktan farksızdı.

"Öyle gömdüm toprağa."

"Yüreğine de gömmüşsün belli." cevap veremedim gömebildim mi ondan ben bile emin değildim.

"Neyse ne gidiyoruz."

"İstemiyorum seninle gelmek kendi başımın çaresine kendim bakarım."gerçekten işim sordu belliydi bu.

"Bana bak ben bu devletin bir komiseriyim sorumluluğun bende o yüzden gönlünce gelirsin ha gelmem diyorsan da zorla akır götürürüm abine uyuşturucuda yardım ettiğini biliyorum." yüzündeki kan çekildi bilmemi beklemiyor olmalıydı oysa hakkında herşeyi biliyordum. Bağımlı ve hamileydi kimdi babası bilmiyordum ama abisi gibi kötü olduğu kesindi. Kaç yaşındaydı kim bilir küçücük yaşta anne olmaya mı karar vermişti birde?

"O karnındaki bebek varken içmedin umarım o zehiri."

"UZAK DUR BENDEN İSTEMİYORUM BU ÇOCUĞU." Ne neyden bahsediyordu? Karnı çıkmıştı bu zamana kadar aldırabilirdi.

"Aldırsaydın o zaman en az beş aylık şuan o çocuk."

"İstedim çok dövdü yapamadım izin vermedi hep takip etti." kimden bahsediyordu bu kız? Ne sik dönüyordu burada Allah aşkına?

"Neyden bahsediyorsun lan sen o kim? İsteyerek yapmadın mı bu çocuğu?" şaka gibi bir yerdeydik pis bir deponun ortasında oturmuş mafyanın kardeşini teselli ediyordum gerçekten sağol rüzgar çok sağol.

"Hayır zorla taciz etti sonra kaçırdı çok kere denedim kaçmayı olmadı kaçamadım. Babam yaşındaydı mafya babasıymış güya abimden kaçırmadınız siz beni ondan kaçırdınız. Seninle de kalmayacağım bırakın beni." dinlemedim zorla ya da güzel dille her türlü benimle gelecekti.

"Nereye gideceksin aptal o adamın seni bulmasını mı istiyorsun yetmedi mi çektiğin acı çocuk olacak yaşı geçmişsin belli anne oluyorsun."

"On sekiz yaşındaydım şimdi yirmi dörr o adamla tamo tamına altı yıl kaldım ben ne abim alabildi ne başkası niye biliyor musun çünkü o adam benim. " devamı gelmedi bir anda attığı çığlıkla hemen kucağıma aldım sikeyim böyle işi.

"Bebeğe mi bir şey oldu? Ne oldu?"

"Canım yanıyor ahh hastane lütfen hastaneye gidelim nolursun." yalvarmasına gerek bile yoktu. Koşarak çıktım depodan arabayı hazırla çağatay.

"Tamam komiserim." arabanın arka koltuğuna geçtim onunla beraber hala çığlık atıyordu.

"Canım çok yanıyor ölecek mi bebek ne oluyor?" bir çığlık daha kadın doğum uzmanı gibi mi duruyordum uzaktan?

"Sakinleşmeyi dener misin derin derin nefesler al hadi peri." dediğimi yapıyordu ama ikimiz dr odak noktası gelen ıslaklıktı yani kan. Büyük bir çığlık koptu dudaklarından.

"Daha hızlı sür çağatay daha hızlı."

"Canım çok yanıyor lütfen bir şey yap." bir çığlık daha içim yandı elimden bir şey gelmiyor diye içim yandı.

"Hastaneye vardığımızda koşarak sedyeye yatırıp birilerinin gelmesini sağladım beni içeri almamışlardı ama üstüm başım kanlar içindeydi çocuk düşmüş olabilirdi ya da periye bir şey olmuş olabilirdi beklemekten kafayı yiyecektim. Sananne hakan neyin ensişesi bu sanane bu kız senin düşmanının kız kardeşi sen neden bu kadar çok endişeleniyorsun ki aptal herif ama elimde değildi işte küçücüktü bana göre çocuktan farkı yoktu oysa 24 yaşındayım demişti on yedi gibi duruyordu.

Daha çocukken nasıl çocuk doğursun diye düşünüp durmuştum oysa ruhu çocuk bedeni yaşlıydı...

"Yakını mısınız?" hızlıca başımı salladım.

"Maalesef bebeği kaybettik anne ise dinleniyor isterseniz girebilirsiniz bugün müşade altında tutacağız." karmakarışıktım o bebeği istemiyorum diyordu ama bebekle de beş ay geçirmişti göreceğim görüntüye kendimi hazırlamalıydım.

"Anladım teşekkür ederim doktor bey." odaya girdiğimde onu tavanı izlerken buldum.

"İyi misin?"

"Nasıl duruyorsam öyleyim artık yanımda durmak zorunda değilsin. Gidebilirsin hakan komiser."

"Bebeği istemediğini sanıyordum kötüsün ama çok neden?" bir anda bağırmasıyla şaşırdım çıt kırıldım sanardım oysa.

"İÇİMDE BİR CAN ÖLDÜ BİR CAN KALP ATIŞLARI FALAN VARDI İĞRENÇ BİR İNSANSIN DEFOL GİT YANIMDAN İSTEMİYORUM SENİ AH." bir anda acıyla çığlık atmasıyla hemen hemşireye çağırdım dikişlerini ikinci saniyede patlatmıştı bravo gerçekten ne kadar çık dese de çıkmıyordum en son pes edip arkasını döndü bende öylece onu izledim haklıydı bir can ölmüştü ben ise pot kırmıştım ne anlarsın sen hakan kadınlardan Allah aşkına?

"Özür dilerim." cevap gelmedi birkaç saat sonra uyuduğuna kanaat getirip yanına gittim gerçekten de uyumuştu. Çehresini izledim bembeyaz tenine

Renk veren tek şey sarı saçlarıydı gözleri de açık yeşildi tam bir peri masalından fırlamış gibiydi gerçekten uyurken bile korkaktı. İstediği zaman hırçın ama genel olarak sakin ve kırılgandı sanki nasırlı ellerim ona dokunursa kırılacak kadar narindi o zaman nasıl kıymışlardı ona? Ben bakarken bile çok bakarsaö zarar görür kafasına girmiştim oysa.

İyice saçmalamaya başlamıştım gerçekten arayan rüzgara cevap verdim.

"Çıktım yola nerdesin? Kız nasıl inşallah bazik davranmışsındır." gerçekten bana olan güveni göz yaşartıyordu.

"Ben onu yalnız bırakamam senin yanına çağatayı yollayacağım hiraya da kimse bahsetmedi onu şimdi yakalamayacağız haberin olsun az acı çekmesi gerek." onaylayan bir ses çıkardı.

"Ne o? Aşık mı oldun da yalnız bırakmıyorsun hiçbir şey seni işinden alıkoyamazdı oysa bir kadın koyabiliyor ey aşk ey yüce aşk ne büyüksün sevgilimi özledim aşk diyince de he." Allah'ım sen benim akli dengelerimi koru bu adamın sevgilisine olan aşkı beni deli ediyordu. Dediği diğer şeylere de kulak asmadım.

"Aynen sen en iyisi sevgilini ara bir sesini duy." yüzüme kapanan telefon ile gerçekten dediğini yapacağını anladım umarım birdaha ayrılmazlardı onlar birbiri için yaratılmışlardı.

"Başımda konuşma telefonla uyuyorum." Yanından kalkıp koltuğa geri oturdum.

"Hesap mı vereceğiz prenses hanıma?"

"Yanımda konuşuyorsun vereceksin hesap beni neden yalnız bırakmayacaksın ki? Bırak gitsin diğer çocuk gelsin senden insaflıdır." hangi çocuktan bahsediyordu bu? Tabi ya Çağatay başka kimseyi görmemişti ki

"Abartma sana hiçbir şey yapmadım ben seninle İlgileneceğim bir süre sonra salarım zaten."

"İstemiyorum abimin katilini yanımda." gerçekten amacı sinir etmekti.

"Abin seni bulamadı biz bulduk farkındaysan ve o itten kurtardık abin ölmeyi hak ediyordu."

"Benim ondan başka kimsem yoktu." acımasız konuşmam gerekiyordu yoksa anlamayacaktı.

"Abin madem çok değerli neden seni o adama bıraktı hadi söyle." gözlerinden akan yaşlar beni dumura uğratmıştı.

"Çünkü o adam benim amcamdı biz amcamla büyüdük hep dayak gördük abim ondan korkar birdaha sakın ama sakın bilip bilmeddn konuşma." siksinler böyle kaderi.

"Özür dilerim." cevap vermeyip ağlamaya ağlamaya devam etti öküz herifin tekiydim. Yanına gidip gözyaşını sildim hemen çekti yüzünü.

"Dokunma bana beni napacaksın?"

"Ev arkadaşı yapacağım kabul etmezsen o adam seni bulur umarım biliyorsundur bunıu." korkuyla kuş gibi titredi.

"Ben kötü bir adam değilim peri sadece devletim için herşeyi göze alabilirim anladın mı? Senin abin benim yengem olmak üzere birçok kadına zarar verdi amcan sana nasıl verdiyse aynısı nefret et diye demiyorum bunları sana bil diye söylüyorum." uzun bir süre ses çıkmadı ondan bende başında beklemeye devam ettim.

"Tamam seninle ev arkasaşı olabilirim yeter ki beni o adamdan koru." saçlarına öpücük kondurup koltuğa geri döndüm yeni bir sayfa başlıyordu bu sefer kanla dolu bir sayfa değildi masumlukla dolu bembeyaz bir sayfa...