28. Bölüm

28. Bölüm

Sınıfa girince yerime geçtim herkez benim yüzüme bakıp bakıp önlerine dönüyorlardı. Sanırım gözimde sargı bezi olduğu için bana bakıyorlardı. Doktorun dedikleri hala kulağımda çınlıyor eğer bir göz bulamazlarsa hayatım boyunca böyle gezicektim. Neyse birkaç dakika sonra sınıfa bir hoca girdi. Sınıf defterini açtı. Yoklama aldı. Derse başlicağı zaman bebi fark etti.

"Sınıfınıza yeni bir öğrenci gelmiş. O öğenci bize kendini tanıtabilir mı acaba?"

BUlut benim konumu cimdikledi. Bende ona döndüm.

"Konu gözüne gelirse küçük bir kaza de yoksa seninle çok dalga geçerler."

​​​​​​İyide niye sonra hocaya döndüm ve ayağa kalktım.

"Adım Rüya Yıldız Ak. Buraya gelme sebebimi bende bilmiyorum. O yüzden hiç sormayın. Rize'liyim. Ordu'da doğdum. Abimle buraya geldik. Burda yaşıyoruz.

Bu bilgileri internetten bakmıştım. Umarım en yakın zamanda hafızam gelirde abimi görürüm.

"Peki gözüne ne oldu. Bu özel değilse bizimle paylaşırmısın Rüya."

"Küçük bir kaza hocam bunu paylaşmayı sevmem."

"Tamam peki oturabilirsin."

Hoca ders anlatmaya başladı. Bende Bulut'a döndüm ve

"Bulut ders ne."

"Edebiyat."

"Tamam."

Önüme dönünce birisinin bana baktığını hissettim sağa dönünce gerçektende birisinin bana baktığını fark ettim. Çocuk önüne döndü ve önündeki deftere bir şeyler yazmaya başladı. Daha sonra bana döndü ve defteri kaldırdı. Defterde.

Merhaba ben Güney.

Yazıyodu bende defteri açtım ve.

Merhaba memnun oldum.

Yazdım ve defteri ona çevirdim. Gülümsedi ve deftere bir şeyler yazmaya devam etti.

Tenefüste kütüphaneye gidelim mi?

Yazıyodu. Bende kafamı tamam anlamında salladım. Sonra Bulut arkamda sırtımı deldi. Arkama döndüm

"Oha sırtımı deldin hayvan."

"Böyle giderse o sırtını daha çok delicem. Önüne dön kız."

"Of"

"Oflama."

Önüme dönünce hocanın bize baktığını fark edince gülümsedim. Hoca gülerek arkasına dönüp ders anlatmaya devam etti.

...

Sonunda tenefüs olmuştu. Hemen bilgisayarı aldım. Ve kütüphaneye gittim. Arkamdan Güney geliyordu. Ben kütüphanenein yerini bilmediğim için durdum ve ona döndüm. Güney bana baktı. Daha sonra önüme geçti sonra arkadan Bulut'un geldiğini fark edince hızlıca Güney'in arkasından gitmeye başladım. Kütüphaneye girdim.Güney 'in yanına gittim ve oturdum. Bilgisayarı çantadan çıkarttım. Masanın üzerine koydum.

"Bulut arkamdaydı."

"Evet fark ettim. Şu an burda ve bize dik dik bakıyor. Çaktırma."

"O zamana Bulut gidince ben geri geliyim."

"Tamam."

Güney yanımdan gitti. Ben hemen bilgisayarı açtım ve Poyraz abiyi aradım. Poyraz abi açınca.

"Napıyorsun Poyraz abi."

"Senin aramanı bekliyordum, Rüya. Araman niye uzunnsürdü. Boşver abi ya kütüphaneyi bulmam zor oldu da."

"Tamam orda bir erkekle konuşmuyorsun demi güzelim."

​​​​​​"Evet konuşmuyorum merak etme "

Allah'ım sen affet.

"Bulut'a sorarım ama."

Eyvah 

"Sor abim sor. Bak ben ne dediysem onu söylicek."

"Tamam gülüm. Ben kapatıyorum artık. Bir sürü işim var öğle arası beni aramayı unutma."

"Tamam görüşürüz."

Ahh Bulut'u bulmam lazım. Hemen bilgisayarı kapattım. Ve çantaya koydum. Ayağa kalktım. Ve koşarak bahçeye çıktım. 4 tane erkekle birbirlerine bağrıyorlardı. Hemen yanlarına gittim. Bulut'un yanına gelince adamlardan biri beni süzüyordu.

"Rüya niye geldin."

"Seninle bir şey konuşucaktım,Bulut."

"Ooo bu güzel kız kim Bulut."

Derken saçımı parmağına doladı. Bulut adamın eline bir anda bir vurdu saçıma doladığı parmağı aşağıya düştü.

"Dokunma lan."

"Niye Bulut. Merak etme zarar vermem."

Dedi ve bana baktı. Bende Bulut'un kolunu tuttum. Bulut bana bakınca ben gözümü kapatıp açtım. Bulut'ta sırıtarak geriye çekildi. Çünkü benim bu hareketim uzaklaş yanlışlıka sana vurmiyim anlamındaydı. Bulut geriye çekilince bende biraz geriye gidince adam bana bakıyordu. Benda havaya zıpladım ve tam göğüs kısmına bir tekme savurdum. Çocuk yere düşünce Bulut kahkaha atmaya başladı. Bende Bulut'un kolundan tuttum ve çekiştirerek banka getirdim. Oturdum ve onu da yanıma oturttum. Öbürleri de gelmişti. Ve ben hiç hir şey olamamış gibi Buluta döndüm.

"Bulut."

Dedim.

"Rüya"

Dedi oda ben hemen hiç nefes bile almadına izin vermeden konuya girdim.

"Abim beni aradı."

"Eeee"

"Bana şey dedi."

"Ney dedi."

"Bulut'a sorucam eğer bir erkekle konuşuyorsan görüşücez dedi."

"Aha şimdi elime düştün küçük sıçan."

"Ya Bulut"

"Abime söylicem seni. Güney'le dersin ortasında yazışmalar. Kütüphanede buluşmalar. Bu ne hız kızım ya. Ahhh."

Kolunu cimcikledim.

"Lan ne cimciriyon kızım."

"Eğer abime söylersen seni gevmbertirim."

"Tamam söylemem merak etme. Sen şu gevşeğe vurdun ya söylemem. Afferin kız iyi vurdun he hem sen bu hareketi nerden biliyon."

"Bilmiyorum."

"Ee nasıl vurdun o zaman."

"Ya Bulut onu mu diyorum. Nasıl öğrendiğimi hatırlamıyorum."

"Hee doğru neyse kapatın konuyu."

Yine zil çalmıştı. Ayağa kalktık ve sınıfa doğru gidiyorduk.

​​​​​​