
O maçtan çıktığımızdan beri abimler kafamın etini yemişti. Bana durmadan Aras’ı sormuşlardı. Şuan Aras’la aramızda geçenleri onlara anlatmayı düşünmüyordum. Maçtan sonra Ege yaralarıma bakmış ve pansuman etmişti. Onun dışında şuan iyiydim. Bir anda ringe atladığım içinde pişman değildim. Aras’ın bana kızacağını biliyordum. Bunu yapmam onun hoşuna gitmemişti.
Eve geldiğimizde odama çıkıp derslerim ile ilgilendim. Hafiften yaralarım acıyordu ama kalın giyinerek onları saklıyordum. Kütüphaneye gitmek için hazırlanacaktım ki karnıma bir ağrı girdi.
Ağrıyla iki büklüm olup yatağıma girdim. Gece gece kütüphanede sabahlamak istemiştim ama elimde patlamıştı.
“Abi!” diye odadan bağırıp abilerimden birinin gelmesini bekledim.
Odamın kapısı hızla açılıp içeri hepsi girince başta hepsiyle göz göze geldim. “Niye hepiniz geliyorsunuz?” dedim.
“Abi dedin işte hepimiz abiyiz.” Dedi Ilgaz.
“He tamam karnım ağrıyor benim.” Dedim. Ege öne doğru çıkmış yanıma geliyordu.
“Neresi ağrıyor?” diye sordu.
“Abi regl oldum.” Dedim. Ege bana tuhaf tuhaf bakışlar atmıştı.
“Sence de ağrıması normal değil mi?” diye sordu bu sefer. Abimler ise gülüyordu.
“Doktor değil misin? bul derdime bir çare.” Dedim.
“Kızım ben ne bileyim bunu şimdi? Kalk önce bir yemek yiyelim sonra bakarız bir çaresine.” Dedi Ege.
“Kimse Gökçe’ye yaklaşmasın her an saldırabilir.” Diyen Ural’a elime geçen ilk yastığı fırlatmıştım. Bununla birlikte herkes etrafa kaçmıştı ve aşağıya inmişti. Söylene söylene yataktan kalkıp yemek masasına doğru yol aldım.
Yemeğe başladıktan birkaç dakika sonra babamın konuşması yemeği böldü.
“Çocuklar size bir şey söylemem lazım.” Dediğinde tüm bakışlar babama döndü. Dikkatle onu dinledik hepimiz. “Şirket batmak üzere. Borçlar fazlalaştı. Bu sıralar harcamalarınıza dikkat edin.” dedi. masada bir sessizlik oldu.
“Bir süre dişinizi sıkın çocuklar eminim babanız bu işi çözecektir.” Dedi annem. Babamın elini sıkıca tutup kendini ona yasladı. Aşk böyle bir şeydi. Ona sonsuza kadar güvenmek.
Benim için paranın hiçbir zaman önemi olmamıştı. Küçüklüğümden bu yana para yüzü bile görmemiştim zaten. Benim için daha küçük bir ev veya arabasız hayat önemli değildi. Önemli olan hepimizin sağlıklı bir şekilde bir arada olmasıydı. Ne de olsa aile her şeydi.
“Eminim baba üstesinden gelirsin.” Dedim gülümseyerek. Babama bu süreçte destek olmak istiyordum.
“Çocuklar bana güveniniz benim için çok önemli ama gerçek şu ki çok fazla paradan bahsediyoruz. Sanırım her an her şey olabilir. Hazırlıklı olmalıyız.” Dedi.
Birkaç dakika sessizlik içinde kalsak da herkes yemeğine devam etti. Yemeği bitirip tabaklarımızı kaldırdıktan sonra oturma odasına geçtik.
Ural yanıma gelip “Karnın hala ağrıyor mu?” diye sorduğunda kafamı iki yana sallayıp “Hayır.” Dedim. Sinan elinde bir bardak bitki çayı ile yanıma gelip bana vermişti.
Bir anda telefonuma bildirim gelince aklıma Aras’ın atmış olabileceği aklıma geldi. Bu yüzden elimdeki bitki çayını da alıp odama doğru adımladım. Tahmin ettiğim gibiydi Aras yazmıştı.
Aras: Evde durumlar nasıl?
Gökçe: Hastayım diye üzerime gelmiyorlar.
Aras: Hasta mı oldun? Geliyorum. Hastaneye gidelim. Neren ağrıyor?
Gökçe: öyle değil. regl oldum.
Aras: Ha anladım.
Aras: Gökçe bir daha ben ringteyken gelme. Sana vurulması bile beni çileden çıkartmaya yetiyor.
Gökçe: sana vurulması da beni çileden çıkartmaya yetiyor.
Gökçe: bir daha bunu yaparsan sana çok kızarım.
Aras: bir dahası olmayacak.
Gökçe: söz mü?
Aras: söz.
Gökçe: iyi geceler Aras.
Aras: iyi geceler güzelim.
Telefonu yatağa bırakırken yüzümdeki gülümsemeye engel olamıyordum. Bir süre daha telefona bakıp Aras’ın birkaç fotoğrafına baktım.
Kafamı telefondan kaldırdığımda bahçeden camıma kadar vuran polis sirenlerine denk gelmeyi beklemiyordum. Birine bir şey mi olmuştu?
Yatağımdan kalkıp merdivenlerden aşağıya indim. Annem, babam, abilerim hepsi kapıya toplanmıştı. Polisin ağzından tek bir isim çıktı.
Gökçe Ayyıldız.
Benim adım.
Geride kalan bana tüm yüzlerin döndüğünü hissettim. Annem ağlıyor diğerleri ise şok içinde bana bakıyordu.
“Benim.” Diyebildim sadece ve kapının en önüne gidene kadar dümdüz yürüdüm. Sırıtan halimden eser kalmamıştı.
“Başınız sağ olsun.” Dediğinde polis dizimin bağı çözüldü. Abime bir şey mi olmuştu?
“Banu Demirel. Vasiyetinde yazdığına göre üvey anneniz. Maalesef kaybettik. Size yazılan mektup ve mirası her şeyi karakoldan öğrenebilirsiniz. Aynı zamanda ifade vermek için yarın karakola gelebilirsiniz. Karakoldaki polisler size her şey anlatacaktır.” Deyip bir adım geriye çekildiğinde donmuş bir halde ileriye bakıyordum.
Üvey annem bana annelik yapmayan biri ölmüştü. Arkasında bana bir miras bırakmıştı. Ne mirasıydı bu? Acı mı, üzüntü mü? Ne?
İçimde bir boşluk vardı.
Omuzlarımdan sarsılıp geriye doğru çekildiğimi hissettim. Kapı kapandı ve kapıyı seyrettim. Birinin ölüm haberini aldığımda nasıl bir tepki vereceğim hakkında çok bir fikrim yoktu.
Abilerimin “İyi misin?” “Gökçe kendine gel.” Laflarını duyuyordum. En sonunda cevapladığımda kendilerine gelmişlerdi.
“İyiyim sorun yok.” Dedim. Elim ayağım titriyordu.
“Bembeyaz oldun kızım.” Dedi annem. Babam koluma girip oturma odasındaki koltuklardan birinin üstüne bıraktı benim.
“İyiyim iyiyim korkmayın.” Dedim. Beklemiyordum bunun yaşanacağını hem korkmuş hem şaşırmıştım.
Elime tutuşturulan suyu yavaş yavaş içtim. Gözlerimden yaş bile gelmiyordu.
Birinin gidişi beni hiç üzmüyordu. Korkutuyordu.
.
.
Uzun zaman sonra merhabalar. Her şey o kadar üst üste geldi ki... Önce evcil hayvanımın ölümü ardından sınavlar ve en önemlisi Ülkemin bu durumu. Bu durumdayken her ne kadar bölüm atmak istemesem de gerçekten sizlere çok ayıp oldu. Gerek boykot olsun, gerek düzenlenen yürüyüşlere gitmek olsun, gerekse paylaşım yapmak olsun. Bookstagram ve kendi main hesabımdan binlerce paylaşım yaptım. yüksek takipçili bulduğum hesaplardan elimden geleni yapmaya çalışıyorum ve böyle devam edeceğimde. konu siyasetden çıktı konu artık gelecek, adalet, hukuk, halk. konu bizleriz. konu gençler. vahim bir durumdayız ama Atam'ın izinden giden insanlarız. elbet üstesinden geleceğiz. Hayat yorucu ama üstesinden gelmek bizim elimizde. sizde susmayın. yanınızdayım. sizler nasılsınız???
insagram: ssuperisii0 *** bookstagram: marselbookss
kendinize çok iyi bakın yeni bölümler gelmeye devam edecek.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 78.42k Okunma |
5.93k Oy |
0 Takip |
36 Bölümlü Kitap |