
Derme çatma bir evin içindeydim ev bile değildi aslında teneke içine sıkışmış hissediyordum. İçeride ne kadar bağırırsam bağırayım sesim sadece yankı yapıyordu. Sesim dışarıya yeteri kadar gitmiyordu. Gerçi burada insan bile geçmiyordu.
Sandalyeye bağlanmış ellerim ve ayaklarım ile birlikte saatlerce ya uyuyor ya da oturuyordum. Tabi bide yediğim dayaklar vardı.
Aras’la buluşamamıştık. Buluşmaya gitmedim diye bana kızıp, üzülmüş müydü?
Keşke sabah abimlerin beni Aras’ın yanına bırakma teklifini kabul etseydim. Çok pişmandım. Celal Demirel’in oyununa gelmiştim.
Tekrardan odaya onun çirkin sesi dolunca kafamı kaldırdım. Bu sefer Ayça ile birlikte gelmişti.
“Ah benim üvey kızım.” Dedi Celal Demirel yanıma gelirken.
“Ne istiyorsun?” dedim. Boyun eğmeyecektim.
“Canını.” Dedi kısaca. Çok umursamaz davranmaya çalışıyordu ama onunda korktuğunu anlıyordum eğer tek bir kişi bile beni bulursa onu yaşatmazlardı.
“Al o zaman canımı. Annemin canını aldığın gibi al.” Dedim.
“Emin ol senin canını almam, annenin canını almamdan daha kanlı daha acı verici olacak. Çünkü sen bunu hak ettin kızım.” Dedi.
“Çoğu insan ölmeyi hak etmez. Ama sen öleceksin Celal Demirel.” Dedim. Onun eceli olmak istiyordum.
Yanağıma atılan tokat ile yere düştüm. Sandalyeye bağlı bir şekilde yerdeydim. Ayça tekrar gelip düzelttiğinde bu sefer diğer yanağıma tokat yiyip diğer yana düştüm.
Bunlar her şeyin başıydı. Bunun farkındaydım.
“Oğuz sana öğretmişti hani bir şeyler kalk kullan onları şimdi.” Dedi.
“Şartlar eşit değil Celal Demirel. İstersen ipleri çözdükten sonra görüşelim.” Dedim.
Fakat burnundan kıl aldırmayan bu adam bana itici bakışlarını gönderip yanımdan ayrıldı.
Sanırım bir süre daha burada bekleyecektik. O sırada Ayça’ya döndüm.
“Aptalın tekisin! Bugün bana bunu yapan yarın sana neler yapar.” Diyerek bağırdım. Ayça’nın kesinlikle bir gerizekalı olduğunu düşünüyordum ve bu düşüncelerimi bu kız onaylıyordu resmen.
Ayça “Yıllarca o aileden intikam almak istedim. Tek kız evlatlarıyım hiçbir zaman üzerime düşmediler. Hep abi dediğim o çocuklar ön plandaydı. Ama seni bile sevdiler senin gibi birini kimse sevemez. Sevmemeli. İğrençsin kızım sen. İğrenç!” dedi. bunların hepsini yüzüme söylemesi acıtmadı. İğrenç olduğumu bile kabul edebilirdim. Umurumda değil bu salağın düşünceleri.
“Aptal seni. Her ne yaptıysan kendine yapmışsın kızım sen.” Dedim. O ailenin öyle bir şey yapmayacağını en iyi ben bilirdim. “Beni bu halimle seven o aile seni eminim sevmiştir Ayça. Ne yaptın da milleti soğuttun kendinden.” Dedim.
“Öldürdüm. Önüme çıkan herkesi öldürdüm. Şimdi ölüm sırası sende Gökçe.” Dedi. ayça birini öldürmüştü… Ayça?
“Eğer ölümden korksaydım bir Ayyıldız olmazdım. Etimi kemiğimden ayır.” Dedim.
Artık korkmuyordum. Gücü öğrenmiştim. Her ne kadar güçlü olmak istemesem bile.
“Nerede lan kardeşim it. Gökçe’yi bulduktan sonra ilk seni öldürcem.” Diye içeriyi dolduran ses ile birlikte Celal giriş yapmıştı. Elindeki telefondan gelen sesler abimlere aitti.
“Vay be Ayyıldız ailesi kızıma bu kadar çabuk alışacağınızı düşünmemiştim.” Dedi.
“O senin kızın değil Celal benim kızım Gökçe bir Ayyıldız kızı.” Dedi babam.
“Aynen aynen ondan. Madem konuşuyoruz Gökçe’yle de konuşmak istersiniz diye düşündüm.” Dedi ve telefona beni gösterdi.
O an tüm dünya başıma yıkıldı sanki. Hepsi benim için telaşlanmıştı. Tek bir kişi yoktu. Aras. Ailemi görünce gözlerimin dolmasına engel olamadım birkaç damla gözyaşı dökmüştüm. Belki de daha fazlası…
“Ama ağlamayın böyle. Gökçe iyi ama şimdilik.” Dedi ve telefon önümden geri alındı. Anneme ve babama tek laf edememiştim.
“Ne istiyorsun? Ne istersen yaparız yeter ki kızıma bir şey olmasın.” Dedi babam.
Canım babam. Canım annem.
“Canınızı istiyorum Ayyıldız ailesi. Gökçe’nin canına karşı aranızdan biri bana canını versin.” Dedi Celal.
Bu adamın vahşice planları olduğunu zaten biliyordum o yüzden hiç şaşırtmadı.
“Canımızı almadan önce senin canını alıcam Celal. Bundan hiç şüphen olmasın.” Dedi babam. Alırdı biliyordum. Herkesin canını alırdı benim için.
“Seçin.” Dedi baskın bir sesle Celal. “Aranızdan biri ölecek.” Dedi. izin veremezdim.
Ben ölürdüm ama kimsenin ölmesine izin vermezdim.
“Hayır!” diye bağırdım var gücümle. “Senin işin benimle aileme bulaşma. Öldüreceksen beni öldür.” Diye bağırdım.
Arkadan bir ses yükseldi.
“Ya da beni.” Dedi bir ses.
.
.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 78.42k Okunma |
5.93k Oy |
0 Takip |
36 Bölümlü Kitap |