19. Bölüm

Davet

Gecenin Doğuşu
startofthenight_

Davet saati gelmişti.

Aynadan üstümdeki kırmızı elbiseye baktım.

Kendimi değiştirmeye çalışmıştım.

Sap sarı saçlarım ve ela gözlerimin aksine açık yeşil gözlerim vardı. Boynuma ise geçici bir döğme yapıştırmıştım.

Rujumu sürmem bitince silahı bacağımın iç kısmına taktım.

Arkadanda görünmeyeceğine kanaat getirip çantamı ve ceketimi elime alıp odamdan çıktım.

Tim toplantı odasındaydı. Oraya doğru adımladım. Her geçenin uzun uzun bakmasından rahatsız olmuştum.

İlerde bana bakan erleri görünce bağırdım.

"Dönün işinize lan bok mu varda bakıyonuz"

Onlara bakmadan toplantı odasının kapısını çaldım. Gir komutundan sonra girdim.

Esas duruşa geçip baş selamı verdim.

Albay'ın emriyle yerime oturdum.

Oturmamla karşıdan bana bakan Ateş'i görünce ona dikkat kesildim.

Üzerinde takım elbise vardı.

Bana gülümsemesiyle bende güldüm. Yalandan öksürme sesini duyunca kimden çıktığına baktım.

Abimin timi ve abimde buradaydı.

Öksürük sesi ise abimden çıkmıştı.

Albay

"Evet İzgi' de geldiğine göre artık görev için çıkabiliriz

masadan kulaklıklarınızı alın."

Ayağa kalktım ve ilerledim. Ateş'de arkamdan geliyordu. Kulaklığa benden önce uzandı.

Ateş

"Ben hallederim"

Yıkayınca akıcak olan sarı boyalı saçlarımı boynuma doğru attı.

Kulağıma eğilip bir yandan kulaklığı takarken bir yandan konuştu.

Ateş

"Çok güzel olmuşsun seni keşke sadece benim görebileceğim bir şeyin içine koyabilsem"

"Abartma Ateş 2 saatlik bir görev köstebeği yerleştiricez geri alıcaz ve çıkcaz bu kadar."

Ateş 

"Sen kısacık anlatıyorsun ama kaç tane davarın gözleri seni görücek"

"Oldu beni odaya kapat görünmeyim hiç"

Ateş

"Elimde olsa"

"Abart Yüzbaşı abart"

Kulaklığımı yerleştirmesiyle time doğru döndüm.

Ateş 

"Biz hazırız komutanım"

Albay

"Görevi başarıyla sonuçlandırıp gelin aslanlarım"

Topuklularımın çıkardığı tiz sesle önden ilerledim.

Abimin timide çıkmıştı. Her hangi ters giden bir durumda destek için hazır bekliyeceklerdi.

Arkamdan abimin seslenmesiyle durdum. Ateş'in bakmasıyla başımla gidin hareketi yaptım.

Batın

"Dikkat et abicim"

"Tamamdır ederim."

Batın

"Ayrıca gözümden kaçmadı ateş ediyorsun Ateş' le"

Dediğine gülümsedim.

"Hadi ben kaçar"

Deyip yanağından öptüm.

Onunda öpmesiyle hızlı adımlarla Ateş' lere yetiştim.

Doruk 

"Dayanamayıp bir daha diyicem komutanım siz valla çok yakıştınız. Tencere kapak oldunuz bence yani"

Ateş gülümseyip beni kolunun altına alıp saçlarımdan öptü.

Yağız

"Sarışında güzelsiniz komutanım tabide doğal hali daha iyi."

Başımı salladım sadece.

Ateş

"Güzelim benim"

"Biricik yüzbaşımsın sen benim be"

Topuklu sesimin eşliğinde bizi bekleyen arabaya doğru ilerledik.Arabaya binmemizle plan tekrarına başlamıştık.

Ateş

"İzgi gerçek adın Duru Baykal

İki senelik evli bir çiftiz yatırım yaptığımız bir fabrikamız var fakat işlerle ilgilenmediğimiz için pek cemiyetin içindede değiliz"

"Senin adın neydi müstakbel kocacım"

Dedim gülerek. Bıyık altından gülüp konuştu. Yanımızda tim olduğu için bişey yapamıyordu. Bende kendi kendine kudursun diye demiştim.

Ateş

"Hakan Baykal ha birde hamileymişsin sen daha yeni olduğu için karnını falan şişirmemize gerek yok ama yinede belli eden konuşmalar yapalım sorarlarsa falan afallama müstakbel karıcım"

Güldüm. Acaba gerçekten karı koca olabilirmiyiz dedim içimden.

"Kulaklıklar ne zaman aktifleşicek"

Ateş

"Aktifleştirelim şimdi"

Kulaklığıma iki kere dokunup deneme amaçlı konuştum.

"Yuva ses denemesi sesim geliyor mu?"

Sesini tanıdığım biri konuşmaya başladı.

"Yuva dinlemede sesiniz kusursuz geliyor ha bu arada ben istihbarattan Kıdemli Üsteğmen Engin Avar"

Kaşlarım çatıldı bunun ne işi vardı burda.

Ateş 

"Bu lavuk kim la sikerim onun kusursuzunu ha"

"Sonra anlatırım boşver"

Engin 

"Bakıyorum sinirlendi komutanın"

"Engin üsteğmenim sizi sürmüştüler en son batıya bir daha gitmek istemezsiniz herhalde"

Dedim ve dinlemeden Ateş'e doğru döndüm.

Ateş

"Anlatsana"

"Şuan anlatıpda ortamı geremem görev dönüşü anlatırım"

Ateş 

"Öyle olsun bakalım"

Kulaklığımı tekrardan kontrol edip silahımıda kontrol etmek için bacağımı ileriye uzattım.

Ateş üzerime doğru eğilip elbisemin kumaşını kaldırıp bacağımı kapattı.

Ateş

"Açma şu bacaklarını zaten zor duruyorum birde içerde yapma şöyle şeyler"

"Puf Ateş yani iyiki bir operasyona geldik demediğini bırakmadın sana inat bütün saha operasyonlarını alasım geldi."

Ateş

"Sakın ha yapma öyle şeyler"

Doruk

"Benide yok saymasanız mı komutancıklarım yeter artık yani yol boyunca flörtleştiniz garsonuz diye mi bu ayrımcılığınız"

İzgi

"Gel Dorukcum gel boşver bırakalım onu kendi haline"

Doruk

"Dorukcum mu dediniz komutanım"

Ateş

"Cıvıma hemen lan bırak karıcımı"

"Gel kocacım gell kıskanma hemen"

Telsizden ses gelmeye başladı.

Batın

"Doruk çok cıvımadıda siz baya abarttınız yeter artık"

Hemen ciddileşip cevapladım.

"Emredersiniz komutanım"

Sözlerime devam edemeden Ateş belimden tutup beni salona yönlendirdi.

Ateş

"Sen aşağıdan giriceksin Doruk"

Doruk 

"Tamamdır komutanım"

"Beni böyle görevlerden uzaklaştırmaya çalışsanda benim uzaklaşmayacağımı biliyorsun dimi"

Ateş 

"Şansımı denedim diyelim ama sende beni anla korkuyorum. sen korkmuyormusun hiç "

"Her daim sonuçta yanımda sen varsın abim var tim var silahım var ne diye korkuyum ki. İçeri girelim artık."

Ateşin koluna girmemle girişe doğru ilerledik. Davet için bir yalının bahçesi tercih edilmişti bizim böceği yerleştirmemiz gereken yer sanırım yalıda bir yerdeydi. Yada müştemilatta.

Bana daha çok müştemilatta gibi gelsede emir üzerine ilk yalıya sonra müştemilata bakıcaktık yada ikimizde ayrılıcaktık.

 

Burdan alıcağımız bilgiler oldukça önemliydi. Gökhan ın kardeşi vardı işin içinde 2 3 gün içerisinde paramparça olmuştu Gökhan. Henüz hiç bir delil bulamamıştık. Kız ne halde haberimiz dahi yoktu.

 

Gökçe'yi hiç tanımamama rağmen şuan ne halde olduğunu tahmin edebiliyordum. Kadın olduğu için piç herifler piçlik yapıyordurlar.

 

Ateş

"İzgi iyimisin? giricez şimdi"

"Gökçe geldi aklıma da"

Ateş

"Sıkma canını bulucaz onuda"

"Tamam sevgilim" deyip hafifçe gülümsedim.

Ateş

"Yuva giriyoruz"

Albay

"İyi görevler yolunuz bahtınız açık olsun çocuklar"

Kapıdan içeriye doğru girdik.

Görevli

"Üzerinizi aramam gerekiyor"

Silahımın olduğu yer kasıklarıma yakın olduğu için oraya dokunmıyacaktı. O yüzden aramasına izin vericektik.

 

Kadın ve erkek personeller üzerimizi aradıktan sonra masada olmamıza rağmen ayakta dikilmemizin çok saçma olduğu masalara doğru ilerledik.

 

"Varya şu masaların başında dikilmek kadar saçma birşey yok masa yani ne diye dikiliyoruz getirin sandalye oturalım"

 

Oğuz 

"Valla çok haklısınız komutanım bencede lazım"

Oğuzu çokta takmadan etrafa bakındım.

Doruk garsonluğuna başlamıştı.

Tanıdık gelen adamlar artmaya başlamıştı. Büyük ihtimalle arananlar listesinden aklımda kalmıştılar.

 

Davetlilerin çoğusu gelmişti.

Üç beş metre ötedeki adamın bakışlarındanda rahatsızdım. Ateş te fark etmişti.

 

Ateş

" Şu mavişin üstüne atlıyıcam birazdan haberin olsun"

" Sakin ol Ateş"

Ateş'in tabiriyle mavişin buraya geldiğini görünce başımı Ateş' e doğru çevirip yanağından öptüm. Belki gelmez diye ama geldi.

Maviş

"Merhabalar Ben Harun Yıldıran sizin isminiz nedir acaba"

 

Dedi ve elini bana uzattı.

 

Ateş eli tutup kendine uzatılmış gibi selamlaştı.

Tam lafa atlıyordum ki Ateş benden önce konuştu.

Ateş

"Hakan Baykal ben, eşim Duru Baykal"

Dedi beni göstererek.

Gülümseyip memnun oldum cevabı vermeye çalıştım.

 

Adam Ateş'ten elini çekip yeniden bana uzattığında bu sefer elimi uzattım sadece elimi sıkmasını beklerken dudaklarına götürmesiyle içimden tiksinme küfürleri atsam da sadece

"Çok kibarsınız " deyip

çekildim.

 

Yağız

"Hıy pis adam bence görevden sonra sizin elinizi öpen dudaklarını yüzmeliyiz komutanım"

Kısık ama kulaklıktakilerin anlıyıcağı bir ses tonuyla konuştum.

"Tam olarak onu düşünüyordum burdan çıkarken bana bırakın bu adamı benzetmessem içimde kalır valla"

Harun 

"Bişey mi dediniz?"

"Hayır aksine susmayı tercih ederim sohbetiniz hiç sarmıyorda."

Ateş

"Bende şuan onu düşünüyordum sevgilim."

Harun

"Eşsiz birisiniz muhabbetinden hoşlanmayan tek kişisiniz. Keşke fiilenden eşsiz olsaydınız"

 

Dedi ve Ateş'e küçümseyerek baktı. Müstekbal kocamı nah yediririm sana Harun efendi.

 

Kızım yalaka oni yakalaaaa

"Sizi daha yanımızda istemediğimizi kaç şekilde belirtmemizi istersiniz aksi takdirde biz burayı terk etmek durumunda kalıcaz ki bence sende müthiş cazibeme kapıldığın için beni izlemekten mahrum kalmak istemezsin dimi"

Harun

"Aynen öyle şimdi gidiyorum fakat sanmayın ki tekrar gelmiyeceğim.Tanıştığıma çok memnun oldum Duru Hanımcım bir daha tekrarlamak dileğiyle."

" Dileğinizin gerçekleşmemesi dileğiyle biraz daha gitmemek için inat edersen güvenliği çağırmak zorunda olucam hamile halimle yıldırma beni "

Harun 

" Partiyi düzenleyen kişi olduğum için hepsi benden emir alır ha bu arada hiç hamile gibi durmuyorsun"

 

" illa kilomu almam gerekiyor ya lütfen git he birde iki sandalye sana zahmet malum hamileyim kocamda niye dikilsin başımda gelsin otursun işte"

 

Son maruzatumdan sonra gitmişti.

 

Ateş

"Ne boş yaptı lavuk ya yok diliyorum miliyorum"

 

Oğuz

"Bir tane sokak lambası olsun komutanım direği girsin bunun götüne ne gülerim ha"

 

Ateş

"Sende boş yapma Oğuz bu görev çok önemli şu dakikadan sonra gevşeklik kabul etmiyorum."

 

Adamların yalıya doğru yöneldiğini görünce konuşmaya başladım.

 

"Yalıya doğru gidiyorlar"

 

Ateş 

"Peşlerinden gidicez birazdan.

Doruk önümüz sende açabildiğin yolları aç gerisi bizde"

 

Doruk 

"Tamamdır"

 

Doruk gidiyordu.

Ateş'in belime elini koymasıyla bizde yürümeye başlamıştık.

Ateş

"Dikkat et "

"Sende"

 

Adamları takip ediyorduk. O kadar salaklardı ki hepsi aynı anda aynı yere gidiyorlardı ve aşırı dikkat çekiyorlardı. Onlardan önce salona böceği yerleştirmek için hızlı adımlarla ilerledik.

 

Doruk 

"Yalının ikinci katında iki kapılı oda"

 

Odayı öğrenmemizle dahada hızlı ilerledik.

İkinci kata gelmiştik odanın yerini bulmamla karşı odaya giren Ateş'e seslendim

"Gel buldum"

 

Kapıyı sakince açıp içeriye girdim.

Çantamdan çıkardığım böceği aktifleştirip koltuğun altına yerleştirdim

 

Ateş

"Ses denemesi sesim geliyor mu?"

Gökhan

"Deneme başarılı adamlar geliyor hemen çıkın ordan"

Ateş elimden tutup beni hızla dışarı çekti. Aşağı inmemizin imkanı yoktu. Önden gelen Harun yayışığını görünce aniden kurduğum planın moduna girdim.

Öğürmeye başladım.

 

"Hakan çok kötüyüm bana lütfen bir lavabo bul"

 

Ateş 

"Tamam sevgilim dayan burda bir yerde muhakkak vardır. Var mı?"

 

Harun 

"Soldan ikinci"

Cevap vermeden öğürmelerim eşliğinde tuvalete girdik.

Albay

"Süpersin İzgi afferim size"

"Sağ olun komutanım görevimiz sonuçta"

Ateş'e dönüp konuştum.

"Az daha öğürürsem gerçekten üstüne kusucaktım."

Güldü bana doğru.

Ateş

"Hadi çıkalım şurdan"

Topuklu ayakkabılarımdan rahatsız olmuştum. Bileğim acıyordu.

"Adamlar girmiştir çabuk olalım umarım anlamazlar"

Aşağıya inmiştik.

Sandalye getirilmişti.

Gülümseyip oturdum.

"Adam olmuş bay ha şöyle işte"

 

Ateş

"Hamileyim bahanesiyle ayakta da durmuyoruz iyi oldu"

 

Yine lanet şey aklıma gelmişti. Gelmemeliydi.

 

Ateş

"Aklına getirip durma şunu birtanem "

 

"Tamam getirmem ama geliyo işte"

 

Ateş 

"Gelmesin canımiçi gelmesin"

 

Gökhan

"Gökçenin yerini söylediler ama adamlar gördü böceği çabuk çıkın"

Ayaklanıp koşmaya başladım. Topuğum logar kapağına takılmıştı.

"Hay anasını Ateş gidemiyorum"

Harun

"Nerde o Duru orosbusu"

"Sensin orosbu be"

Ateş

"Vallahi sen başıma belasın ya"

Dedi ve beni kucağına aldı.

 

 

"Ateş indir beni valla gidemicez şimdi"

Ateş

"50 kilosun yok gibi bişeysin zaten senide taşıyamıcaksam olmasaymışım asker"

 

"Haklısın kahramanım Hadii gidelimm"

Bunu söylerken bize doğrultulan silahlardan bir haberdim.

Gökhan

"Arkanızda"

"Ebesinin nikahı ama"

Harun

"Hop hop gençler parti daha yeni başlıyor nereye"

.... 

Bölüm : 23.02.2025 11:08 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş