
Hiç istifimi bozmadan Ateş'in kucağındayken Harun'a bakıyordum.
Rahattım çünkü abimin timi çoktan adamların ensesine çökmüştü. Bunun dışında tabi.
Onunda şuan arkasında abim vardı.
Abim silahı adamın kafasına tutup konuştu.
"Bencede parti yeni başlıyor daha Türk' ün mermisinin tadını almadın nereye böyle"
Harun
"Türk'ün kadınının tadını almak isterdim ama olmadı."
Döl itine bak sen.Abimin halledeceğini bildiğim için boşu boşuna sinirlerimi germedim.
Ve Ateş'in baklavalarıyla oynamaya başladım.
Ateş
"Canım sıkıldı baklavalarınla oynuyom bende"
Ateş
"Bir asker olarak komutanının baklavalarıyla oynaman ne kadar doğru"
"Seninde Komutan olarak askerini kucağında taşıdığın pek görülmemiş ha gücüm seni taşımaya yetmiyor diyorsan inebilirim."
Ateş
Abimin adamın gırtlağına yapıştığını görünce gülesim geldi fakat gülmedim.
"Ulan orosbu çocuğu seni elime bir alırım önce o dilini sonra bütün tat alma uvuzlarını teker teker sökerim ağzında diş bırakmam aslada pişman olmam şimdi bu söylediklerimi teker teker gerçekleştirmemi istemiyorsan kardeşimden özür dile"
Harun
"Ha siz birde kardeşsiniz bu deliyle işin var"
Abim cebinden kasaturasını çıkardı.
"Çıkar dilini dışarı lan çıkarr!!"
Harun
"Tamam be sende delisin özür dilerim"
Harun
"Alın şunu" dedi ve timinin önüne attı.
"Hanfendi sizde çok rahatsınız sanırım Ateş'in kucağında in kız aşağı"
"Sakin ol şampiyon kızma iniyorum "
"Eskiden seni severdim Ateş efendi ama şu sıralar hiç hazetmiyorum senden benim kardeşim mal zaten neden gitti seni bulduki"
Ateş gülümseyip arabaya doğru ilerledi.
Bende topuklu ayakkabılarımın izin verdiği sürece peşinden arabaya gittim.
Arabaya bindiğimde topuklu ayakkabılarımı çıkarıp kenara attım.
"Of ya mis gibi postallarım varken bunların içinde çile çekiyorum"
Ateş
"Bencede üniforma içinde daha güzelsin"
"Doğru söylüyorsunuz Yüzbaşım"
Ateş
Dedi ve güldü.Yine gamzesi çıktı.
Ateş
"Yüzbaşım beni sizin gamzelerinize gömseler olur mu ya"
Ateş
Ateş
"Neden gömsünler seni saçma sapan konuşma"
Abimin bağırmasıyla kendimi kapıdan dışarı çıkardım.
"İzgi benimde gamzem var biliyorsun dimi"
"Sen böyle her an bizi dinliyicekmisin"
"Abiyim kızım ben olsun o kadar "
Gülerek tekrar içeriye girdim. Onlar beni bulamasaydı meğerse ne çok eksik kalırmışım fakat anlamazmışım. Binlerce kez şükrediyorum geçde olsa bir ailem olduğuna.
Ateş
"İnşAllah sevgilim kader bizi ayırmadığı sürece gülümserim"
Ateş
"Dünyamdaki en tatlı ikinci şeysin"
Aklıma düşen tilkilerle sordum.
Ateş
"Seni köpek ilk haftadan daha beni aldatmayamı başladın"
Ateş
"Bir lafa atlamayıp sözümü dinlesen vallahi şaşarım"
"Çabuk söyle Ateş Gamze kim ?"
Ateş
"Cümlenin devamını getiriyim gamzelerin diyecektim"
"Yaa seninde gamzelerin çok güzel ama Ateş sen benim dengemi bozuyorsun bu time geldikten sonra aslında gülebilen biri olduğumu anladım ben eskiden hiç böyle değildim "
Ateş
"Sen hep gül İzgi gülgüzelim ol benim "
Dedim ve Ateş'e kocaman gülümsedim .
Karargaha gitme vakti gelmişti Gökçe’nin yerini öğrendiğimiz için hızla hareket etmeliydik.
Kısa geçen yolculuğun ardından karargaha geldik .
odama gittim elbisemi çıkarmak için fermuarına uzandığım anda kapı hızla açıldı .
Engin
"Senin gırtlağını sökerim lan siktir git odamdan ne bok arıyon burda "
Engin
"İzgi hiç birşey bitmedi bitiremezsin bizi kafanda “
"Yeter artık ama biz diye bişey yoktu şizofrenmisin ne diye kafanda kuruyorsun "
Engin
"Kafamda falan kurduğum yok sende beni seviyorsun işte inkar etme "
" Yeminle yettin canıma ciğerime ya bir git artık rütbenin elinden alınması yetmedi sana sanırım mesleğimi bırakmak istiyorsun "
Engin
" İkimizde bunu rütben benimle aynı olduğu için yapamıyacağını biliyorsun”
Sözüme devam edemeden odama bir gölge düştü .
Ateş
"Belki o seni görevden alamaz ama ben alabilirim iki saatlik misafirimizsin diye birşey yapmıyorum İzgi'yle her ne zorun varsa sil at kafadan onları yoksa ben silmesini bilirim "
Engin
" Ya yürü git çıldırtma beni sanane neysek neyiz "
Engin
Ateş
"He sevgiliyiz ne bok yiyebilecen söyle acaba”
Engin
"Siktir git çıldırtma beni çık odadan "
Diye cırladım .Oda tıpış tıpış gitti .Ateş kalmıştı.
Ateş
"Ne derdi var bu itin seninle"
"İlk görev yerimde nöbetlerimiz aynıydı hep konuşuyorduk bence arkadaşça o bunu yanlış anlamış takıntılı olmuş "
Ateş
"İşte bunu söyledi bana bende olmaz dedim beni evime kadar takip etmeye başladı bir gecede kuytu köşede sıkıştırdı beni tabi ben ağzını yüzünü yamulttumda ya benim yerimde kendini savunamayan bir kız olsaydı dedim ve içim el vermedi sonra durumu üstlere bildirdim.Onlarda kendi aralarında karar verip askeri mahkemeye taşındı askeri mahkemede hem yüklü bir tazminat ödetti hemde yeni ulaştığı rütbesini elinden aldı "
Ateş yanıma gelip bana sarıldı .
Ateş
"Bu kadar çok şey yaşamana rağmen dimdik duruşuna hayranım "
"Bende senin o bana ait olan kalbine hayranım "
Boynuma minik öpücükler konduruyordu.
Gıdıklanmaya başlamamla geri çekilip dudağını minicik öptüm .
"Hazırlanmam gerekiyor biricik komutanım "
Ateş
"Hazırlanın biricik üsteğmenim demek isterdim fakat bir çok üsteğmenim var benim "
Dalgasına dediği şeyi bildiğim halde koca adamı kolundan tutup kapıdan dışarı attım.
"Git o üsteğmenlerin boynunu öp sen hadi yürü "
Ateş
"İzgi ben öyle demedim valla benim tanıdığım tek kadın üsteğmen sensin ki "
Kapının arkasında kıkır kıkır gülmeme rağmen sert bir şekilde konuştum .
"Ah vah vah sen bir Ankara'ya uğra o zaman geneli orda "
Ateş
"Ama ben öylede demek istemedim de"
Yanlışlıkla gülme sesimin koridora gittiğini fark ettim .
Ateş
"Sen beni kandırıyorsun dimi bunu sana çok kötü ödeticem İzgi "
"Ne yapıcaksın görevde kaslı vücudunu ortaya serip dikkatimimi dağıtacaksın"
Bunu asla yapmayacağını bildiğim halde yine dalgasına söylüyordum .
Ateş
Adım sesleriden gittiğini anlamıştım .Üzerimdeki elbiseyi çıkarıp odadaki banyoya gittim .Saçlarımdaki boyanın akması için bir süre sıcak suyun altında bekledim .Boyadan tamamen kurtulduğum da havlu ile kurulanıp boynadan çıktım. İç çamaşırlarımı giyip uğruna ölümü göze aldığım üniformamı da giydim saçlarımıda balıksırtı ördüm artık hazırdım .
Odamdan çıkıp toplantı odasına ilerledim .Orada toplanmamız gerekiyordu .Yolun yarısında Gökhanında oraya gittiğini fark edip yanına gittim .
"Sıkma canını bulucaz Gökçe'yi her ne olursa olsun kurtarıcaz onu "
" O senin kadar güçlü değil ya kendini koruyamadıysa "
"Ben eminim o kendini koruyabilmiştir biz kadınlar bazen bizde güç olmasa bile çok güçlü oluruz. Eminim ki oda öyle olmuştur."
"Ama İzgi biz orosbu çocuğu abi dediğim adama çok güvendik abim dedim kardeşimi kardeşin bil dedim ben ona şimdi kardeşin bil dediğim kızı kaçırıyor "
"Hiç kimse onlar kadar kalpsiz değil sen canını sıkma bulucaz Gökçe'yi sen göreve gelemesen ki büyük ihtimalle öyle olucak ama ben çabalıyıcam ben sana Gökçe'yi getiricem sıkma canını "
"İzgi senden yani Ateş'le senden birşey isteyebilirmiyim ?"
"Tabiki elimden ne gelirse yaparım "
"Operasyona bende geliyim lütfen "
Çok zor bir ihtimal olsa bile onun operasyona ne kadar gelmek istediğinin farkındaydım sonuçta kardeşiydi albayda zaten kardeşi olduğu için yanlış bir hareket yapmasından korkuyordu .
"Şansımı deniyicem ama söz veremiyorum çünkü ben ne kadar konuşsamda son söz albayda onun emri geçiyor"
"Sen bir yinede dene şansını olmassa canın sağ olsun"
Dedim ve önden onun yürümesini bekleyerek arkasından ilerledim .Elimden geleni yapıcağımı söylemiştim ama ya yapamazsam diye geçirdim içimden albaydı bu sonuçta adamın üstüne söz söyleyemezdim ki .
Toplantı odasının girişinde Ateş'i görmemle onun yanına gittim .Gökhan durumu Ateşe bildireceğimi anladığı için Başıyla izin alıp ilerledi .
"Ateş birşey konuşmamız lazım "
Ateş
"Dur tahmin edeyim Gökhan ile alakalı "
Ateş
"Bende gelsin istiyorum fakat albay bir delilik yapmasından korkuyor "
Ateş
"Şansımızı denesek birşey kaybetmeyiz herhalde "
Ateş
"Umarım toplantı çıkışında konuşalım evetse
Evet der hayırsa hayır der zaten"
Başıyla onayladıktan sonra girmemi bekledi ben girdim oda arkamdan geldi .En son bizim girdiğimizi fark ettim .Tüm bakışlar ne tesadüfkü yine bizdeydi .
Bu sefer abimler yoktu .Onlarda başka bir göreve gitmişti .
Albayın karşısında esas duruşa geçip yerimize oturmamız için emir vermesini bekledik .
Albay
"Oturun çocuklar hemen kısaca planı özet geçelim hemen çıkın sonrada "
Emriyle oturduk.O anlattı biz dinledik .Kısacası Suriye'nin kuzeyinde Şırnağın en güneyindeki dağlık bölgedeki bir örgüt sığınağını temizleyip içindeki Gökçe'yi alıp gelicektik . En kötüsü Fırat Abide orada olabilirdi içimi bu konuda buruktu .Albayın söze girmesiyle düşüncelerimden çıkıp konuşmaya odaklandım.
Albay
"5 dakika içerisinde helikopterin yanında olun "
Hep bir ağızdan ayağı kalkıp "Emredersiniz "dedik .
Timin dışarı çıkmasıyla sadece Ateş ve ben kalmıştık .
Ateş'in söze girmesini bekledim .Sonuçta o benden rütbeliydi ondan önce konuşmam doğru olmazdı .
Ateş
"Komutanım bu konuda kesin emrinizin olduğunu bilmemize rağmen yinede sizinle konuşmak istedik ."
Benim söze girmemi istediği için ben anlatmaya başladım .
"Komutanım Gökhanın kardeşini ne kadar çok sevdiği ortada biz görevdeyken şimdi onun içi içini yer "
Albay
"Siz iki deliyi aynı time koymam hataydı benim ben hayır gelemez desem nolcak ki siz bir şekilde operasyonu yürütürsünüz onunla "
Gülümseyerek söylediği şeye karşı ikimizde güldük .
"Bu bir evetmiydi yani komutanım "
Albay
"Evet deli kızım benim evet baban ne ki sen akıllı ol gidip hazırlanın çabuk "
Gülüp baş selamı verip dışarı çıktım .
Dışarıda bekleyen Gökhan'a dönüp güldüm .Oda anladığı gibi burukça güldü .
"Siz varya adamın dibisiniz şey yanlış oldu neyse çok teşekkür ederim varya siz evlenince çocuğunuza ben bakıcam "
Ateş
"Hadi üzerinizi giyinin 3 dakikanız var"
Hızla ekipman odasına gittik . Eşyalarımı yerleştirip kaskımı kafama geçirdim kemerini şimdiden daha sıkmasın diye bağlamadım .Keskin nişancı silahımıda alıp helikopter pistine ilerledim .Tüm timle yolda karşılaşınca onların peşine takılıp ilerledim .
Kaskımım kemerini takmaya uzanan elleri görünce gülümsedim .
"Takıcaktım ben şimdiden yüzüm sıkılmasın demiştim "
Ateş
Dedim ve yaptığı bu basit işi bile ne kadar ciddiyetle yaptığına baktım .
Keskin nişancı olduğum için bir yere gizlenmiş olan biteni izliyordum . Operasyon kodumuz Gök 'tü.
"Gök 1 den Gök 2 ye durumlar nasıl "
"Sol ,sağ ve ön cephede 29 kişi saydım .Tahminime göre arkadada 13 kişi vardır ."
Ateş
"Gök 2 ile başlıyoruz her kurşununuz Göğün kurtuluşu için olsun "
Hep bir ağızdan "Emredersiniz komutanım "dedik .
Tek bir kurşunla her yer toz toprak olmuştu .İşte şimdi gösteri başlıyordu.
Tahminimizden çok adam çıkmıştı .
"Pire gibi ürüyor embesil çocukları "
Oğuz
"Küfür repertuarınıza hayranım komutanım "
"Gel bir ara öğretiyim sanada üç beş birşey "
Ateş
"Benim küfür haznem daha geniştir bir ara öğretiyim isterseniz ha "
Ateş'in sesiyle konuşmayı kesmiştiler
3 5 adamın kalmasıyla içeri gitmeye izin istemek için konuştum .
Ateş
"İzgi ,Gökhan ,Yağız arkamdan gelin kalanlarda burasını toplayın "
Ateş' in dediğiyle olduğum yerden fırladım .
Kontrollü bir şekilde ilerledim .
Sığınağın girişine geldiğimde Ateş önden ben arkasından Gökhan da benim arkamdan geldi .Küçük müşüm gibi hep beni aralarına alıyorlardı .
Boyunluğumu gözlerime kadar çekip ilerledim .Her hangi bir tehlikeye karşı hepimizde birde siyah güneş gözlüğü vardı .
Dağlarda adı olan bir timdik terörün en yoğun olduğu yerde tanınmasak iyiydi .
Aşağıdan gelen sesleri duymamızla o yöne ilerledik . Yolda karşımıza çıkan adamı Ateş' in indirmesiyle hızlı ama sakince Gökçe'ye doğru gittik .
Üç oda vardı üçümüzde bir odaya girdik .Ateş'in işaretiyle aynı anda odalara girdik .
Karşımda ağzı bağlı gözlerini sım sıkı kapatmış kafasındaki silaha doğru dönük olan Gökçe'yi gördüm .
Adamın elinde silah ve yüzünde bir puşi vardı.
Adamın elindeki silahı çevirmiştim ama yana doğru patlamıştı .
Yana gelen mermi benim yanımdan geçti sanmıştım .Benim silahımdan çıkan mermide onun kafasını deşmişti.
Gökçe'ye doğru ilerleyip kadın olduğumu anlasın diye yüzümdeki gözlüğü ve boyunluğu çıkardım .
Onunda ağzını ve bağlanmış ellerini çözdüm.
"İyisin dimi birşey yapmadılar sana "
"Sen gelmesen yapıcaktı bu adam " Ağlıyordu.
Dedi ve korktuğunu belli ederek bana baktı .
Gökhan'ın sesini duymamla kardeşine sarılması için kenara çekildim . Kardeşine sarıldı Gökyüzünün kurtuluşunu izlemek için ayağa kalkmak istedim .
Başımın dönmesiyle tutunucak bir yer aradım . Ve yeni fark ettiğim karnımın acısı elimi oraya götürdü
Ateş in endişeli sesini duydum
“Gökhan bir bez bulun birşey yapın “
Yanımdan geçip gittiğini sandığım mermi karnıma
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |