
Yeni açmış bir meyve ağacının üzerine hunharca yağmurun yağması gibiydim .Tamamen kopmuştum .
Nerde olduğunu düşünürken bu çok ağır gelmişti .Hadi kadını bir şekilde anlardım da çocuk nasıldı .
Boğazımda koca bir yumru oturuyordu hiç kalkmayacak gibi .Çok üzülmüştüm .
Benim onu düşündüğüm her dakika o mutlumuydu gerçekten .
Fotoğrafı masanın üzerine fırlatıp duş almaya girdim .Düşünmemem gerekiyordu .Kafayı yememe çok az kalmıştı .Neden diye binlerce kez düşündüğüm gibi yine düşündüm .Farkındaydım çok zor bir hayatım vardı ama bu kadarıda çok fazlaydı .
Ağlaya ağlaya aldığım kaçıncı duştu hiç bir fikrim yoktu .Her yerimi o pislik yerden sıyrılmak için kızarana kadar keseledim . Yara yoktu vücudumda bir kaç kesik haricinde .
Duştan çıktıktan sonra üzerime bulduğum eşyaları geçirdim .Saçımı kurutup kendi haline bıraktım .Telefonumu cebime silahımı belime alıp fotoğrafıda avucuma sıkıştırıp çıktım evden .Bir an önce fotoğrafın montaj olup olmadığını öğrenmem gerekiyordu .
Yolda içim içimi yerken hızlıca karargaha gittim .Timde buradaydı önce yarbayın yanına gittim .
Kapıyı çalıp gel komutundan sonra içeriye girdim .
“ Üsteğmen İzgi Alev “
“Buyur üsteğmenim “
“Ben bu fotoğrafı evimde buldum komutanım “
Fotoğrafı masaya koydum .
“ Montaj olabilme ihtimali var mı komutanım “
“Baktırırız bir de Ateş niye böyle bişey yapsın hem bu çocuk büyük “
“Benimde o aklıma geldi hani kadın belkide çocuk “
Yutkunarak söylediklerimde zorlandığımı anlayan yarbay oturmam için gözüyle işaret etti .
Şuan öyle kötüydüm ki ikinci emri bekleyecek halde değildim .Oturdum .
“Bak kızım siz söylemesenizde aranızda olan şeyin farkında olmamak imkansızdı .Birbirinize bakışlarınız ,yaralanınca paniklemeleriniz ,Ateş’in senin üstüne titremesi.Belliydi herşey .Ateş ‘i bayadır tanıyorum ve onun hiç bir kadına sana baktığı gibi baktığını görmedim .Ateş asla sana ihanet etmez “
Söylediği şeylere yutkundum .
“Komutanım bende biliyorum ama bu bu fotoğraf ne komutanım “
“Orasını yakında elbet öğreniriz “
Yerimden kalktım ve baş selamı vererek odadan çıktım .
Odama gittim ve sinirle sandalyeye tekme attım .
Hıncımı alamadım masanın üstünde ne var ne yok indirdim .Kitap ,kalem defter ne varsa.İçim soğudu mu rahatladı mı asla.
Duvara çöktüm ve sessizce ağlamaya başladım .Kapının hızlıca açılmasıyla kafa mı kaldırmayı bile denemedim .Çok yorulmuştum .Abimin sesini duyunca başımı hafifçe kaldırdım .
“Abim noldu sana yine “
Avucumda sıktığım buruşuk fotoğrafı ona uzattım .Birini yarbaya bırakmıştım .
“ Abi bıktım ben artık noluyor ne dönüyor anlamıyorum .Çıldırıcam abi kafayı yiyicem artık .Vallahi burama kadar geldi .Bir bu kalmıştı abi bir bu kalmıştı .Bu ne abi bu ne .Bu fotoğraf ne !! “
“Sevdiği kadın ,kız çocuk Ateş gülüyor abi gülüyor .Benim içim kan ağlıyor gözümde yaş kalmıyor ağlamaktan kendimi dağa taşa atıyorum belki aklıma gelmez diye .Ben çok yoruldum yeter artık istifa etmeyi bile düşündüm ama yediremedim abi .”
Abime sarıldım ve hıçkırarak ağlamaya başladım .En son timim şehit olunca hıçkırarak ağlamıştım .Kendi kollarımda .Şuan uzanabileceğim bir omuz vardı .
Ağladım .Göz yaşlarım bitine kadar.Ne abim konuştu ne de ben .
En sonunda toparlandım ve ağlamayı bıraktım .Lavaboya gidip yüzümü yıkadım .Odaya geri döndüğümde abimi dağıttığım odayı toplarken buldum .
Kırılan eşyaları çöpe atmıştı .Konuşmaya başladı.
“Ben bu fotoğrafları çerçeveletip yollarım senin odana arasına babamla kendimize koyarım ona göre “
Gülümsedim .
“Ben hallederdim uğraşmasaydın sen “
“Yaptım kardeşim elime yapışmadı ya “
“Ben timede söyliyim olanları “
“Haberleri var yarbay söylemiş sıkı bir arama yapmaya başladılar ve sen sormadan söyliyim fotoğraf montaj değil “
“Neden o zaman of “
“İlla bişey vardır ama ne neyse abim ben gidiyim sende üniformanı giy git timinin yanına kafan dağılsın biraz “
Abim tam arkasını dönmüş gidiyordu ki seslendim .
“Abi iyiki varsın “
Bana döndü ve gülümsedi.Kollarını bana doğru açtı ve gelmemi bekledi .Gittim .
“Sende iyiki varsın canımın içi iyiki bulmuşsun bizi “
Biraz sarıldıktan sonra ben geri çekilince abimden gitti .Kalan üç beş eşyayıda topladım ve üniformamı giydim .Odamdan çıktım .
Yolda gördüğüm herkes selam veriyordu .Revirin önünden geçerken Gökçe’yi görmemle gülümsedim hastası olmadığını görüncede kapısını tıklattım .
“Müsaitmisiniz doktor hanım ?”
“Oy benim canım gelmiş mi görevden ?”
Açtığı kollarına doğru uzandım ve sarıldım .
“ Hadi yine iyisin bak size iş çıkmadı tek parça döndüm görevden “
“Ağzından yel alsın manyak o nasıl laf öyle “
Dedi ve bacağıma vurdu .
“Ah yanığın olduğu yeri buldun sende ha “
“Noldu oraya?”
“Yok birşey şaka şaka gül diye “
“Bana hiç şaka gibi gelmiyor ama hadi neyse “
“Neyse ben gidiyim uğrarım bir ara tim bekliyordu.”
“Tamam açma arayı çok bak “
Dinlenme odasında olduklarını düşünerek oraya ilerledim .İçeride bizim timi görünce girdim .
Yağız yalakacı bir şekilde konuşmaya başladı .
“Ya bir insana üniforma bu kadar mı yakışır be tü tüh maşAllah “
Gökhan Yağız’ın kafasına şaplak atıp konuşmak isteyen Oğuz’u susturdu .
“Siz iki yalaka bu kıza hiç bulaşmayın İzgi dinleme şunları kesin bir işleri düştü yine sana”
Oğuz melül melül bakıp konuştu .
“Yok be komutanım bişey istemicez de bişey sorucaz izninizle “
Başımla onayladım ama kaşlarım çatılmıştı .Ciddi birşeyi böyle sorardı bunlar .
“Şey komutanım bu Yağız dallaması dedi ki İzgi komutanım en çok beni seviyordur .Bende dedim ben varken sen ne alaka sonra bana dedi iddiasına girelim .Girdik bizde sizden cevap bekliyorduk “
“Ya Rabbim sizi bana sayıylamı yolluyor .İkinizide eşit seviyorum sussun konu kapandı .”
Oğuz “Nolur birşey daha soriyim içimde kalır yoksa “
Ofladım ama gözümle onayladım .
“Söyle hadi söyle “
“Gökhan komutanım mı ben mi komutanım ?”
“Ay yeter sus be çocuk daha yeni attım adımımı karargaha “
Oğuz sabırsız bir çocuk gibi parmağını kaldırıp konuşmaya başladı .
“Ya ben anladım bak en çok beni seviyor Yağız dallamasını sevmiyor ,Doruğuda seviyorda beni sevdiği kadar değil tabi .Gökhan komutanımıda seviyor ama çok değil azıcık “
Sinirle masadaki kitabı Oğuz’un kıçına attım .
Timin gülmesiyle bende yarım ağız güldüm .
Gökhan gururlu bir baba gibi kollarını koltuğa uzattı.
Oğuz hem kıçını ovalamaya hemde zırvalamaya başladı .
“ Komutanım çok ayıp ediyorsunuz ablalar kardeşlerine hiç böyle hem siz bana az önce çok mu konuştun dediniz Aşk olsun komutanım susucam ben bak görün hayatınız nasıl neşesiz oluyor “
“ Of benim salak kardeşim Of hayırdır yardakçından hiç ses çıkmıyor “
Yağız’a bakarak söylediğim şeyle Yağız hiç aramızda yokmuşcasına bir aydınlanma yaşadı .
Ve ağzından garip bir hığ sesi çıkardı .
“Noldu komutanım ?”
“Havalar diyorum baya bir ısındı sanki bu ara öyle mi sencede “
Havalar soğuktu sadece onu denemek için böyle diyordum .Ve bingo tuzağıma düşmüştü .
“Tabi komutanım ısındı biraz ben terledim şimdi “
Bütün timin aynı anda kahkaha atmasıyla Yağız afallayıp kaldı .
“Noldu be sizede bişey söylenmiyor “
Doruk “E kardeşim git bir camdan uzat bakiyim elini ısınmış mı hava “
Yağız hemen cama gitti ve kafasını dışarı çıkardı .
“Ya ısınmış biraz işte “
Artık goygoyu bırakıp ciddiye dönmemiz gerektiğini anlatmak için boğazımı temizledim ve söze girdim .
“ Neyin var senin ?”
Gökhan “Sen yokken bizim minik sevgili yapıp terkedildide orda kalmış hala bir ay oldu halbuki “
Yağız hararetle lafa girdi .
“ Ya abla bak terkedilmek koymadı banada hemen gitmiş yenisini bulmuş “
Abla demesiyle ciddi bişey olduğunu zannetmiştim . Vay bizim miniğe be
“Kaç ay sürdü ablacım ?”
“1 ay falan “
Bunu duyduğum an gülmemi durduramayacak kadar gülmeye başladım .
“ lan bir ayda nasıl böyle aşık oldun sen bu kıza “
“ Ya komutanım oldum işte ama o naptı komutanım göreve çıkıyorum dedim komutanım görev değil sen beni aldatıyorsun dedi ayrıldı komutanım bu ne böyle “
Gülmemi tutup Yağız’ ın yanına gidip sarıldım .
“Ah benim kuzum aşk acısımı çekiyor kıyamam ki hadi akşam ki yemek benden olsun yiyelim şu maaşı akşama he ne dersin ?”
Maaş kelimesini duyunca gelincik gibi boynunu uzattı .
“Ooo komutanım biz Gökhan komutanıma sorduk komutanım oda başta size ne lan dedi ama sonra söyledi çok para birikmiş orda yemekle bitmez “
Bir yanımada Oğuz geldi .
Tam konuşucaktı ki sustu.
Onu itip Doruk oturdu .
“Hem komutanım siz ne kirli çıkısınız bence gidelim size yeni bir araba alalım o parayla “
“Araba mı seviyorum belki bir motor alırız “
“Hay yaşa be komutanım en güzeli o “
“Hadi ben eve geçiyorum hazırlanın akşama”
Cevaplarını beklemeden odadan çıktım .Albay zaten durumdan bahsettiği için bir daha aynı şeyleri söyleyip canlarını sıkmak istemedim .
Beni gören herkes baş selamı verip kendi arasında bişeyler konuşuyordu. Aldırış etmedim normaldi .Bende uzun süredir görevde olan komutanımı görsem bende konuşurdum bişeyler .
Arabama bindim ve eve doğru sürdüm .
Eve geldiğimde kapıda asılı duran zarfı gördüm .
Derin bir iç çektim acaba yine ne çıkacak diye düşündüm .
Tam tahmin ettiğim gibi bir fotoğraf daha .
Yanındaki kadın aynıydı .Kadının üzerinde ince saten bir elbise Ateş’te ise o son derece yakışıklı gösteren bir takım elbise vardı.
Gözümden bir yaşın süzülmesiyle hemen elimin tersiyle yaşı sildim .
Eve girdim üzerimi giydim .
Havalar birazda olsa serin olduğu için üzerime uzun kollu madonna yaka bir kazak altıma ise kumaş siyah bir pantolon giydim .
Üzerimede siyah trençkotumu aldım .Saçımı kurutup şekillendirmiştim .Kendi halindeyken bayadır yıkamadığım için çok bakımsız görünüyordu .Şekillendirince bir tık normalleşmişti .Sade bir makyaj yaptım ve çıkmaya hazırdım .
Timin benden sonra eve gelmesine rağmen benden önce aşağıda olduklarını görünce şaşırdım.Normalde olsa bin bir laf ederlerdi.Sanırım ruh halimin kötü olduğunu ve gönlümce hazırlanmamı istemişlerdi .
Minnoş kalpli askerlerim benim .
İhtiyacım olucak şeyleri yanıma aldım ve abimede gelmesi için mesaj attım .Görürse gelirdi.
Evden çıkıp merdivenlerde çok oyalanmadan düşünmeden aşağıya indim .
“Selammm “
Yağız geldi ve elimi bir prens edasıyla tuttu.
“ Ow komutanım yine yakıyorsunuz ya”
Doruk lafa girdi.
“Başınız bağlı olmasa komutanım yani çok talip gelir size “
“Başım bağlımı şüpheliyim ondan ama “ dedim ve gelen ikinci fotoğrafı gösterdim .Sahi arkasında ne yazıyordu hiç okumamıştım.
Gökhan koca bir of çekti ve sırtımı sıvazladı.
“Geçecek kardeşim be az daha dayan birşey dönüyor ama ne işte “
“Komutanım siz arkasını okudunuz mu ?”
“Hayır okumadım Oğuz bir okusana “
“Ağlamaya devam edebilirsin çünkü o seni çoktan unuttu eski bir dost “
“Hay sikicem yakında onun eski dostunu kim bu “
Yağız moral vermek adına hopladı ve konuşmaya başladı .
“Aman komutanım bu gece her boku unutuyoruz ne varsa “
Gülümsedim .Götü başı dağıtmaya o kadar ihtiyacım vardı ki .
Rakı balık yapmaya gitmiştik.
Önden salatanın gelmesiyle hemen salataya uzandım ve karıştırmaya başladım.Dalgındım fark etmeden biraz cıbrıcığını çıkarmıştım.Hatta abimin geldiğini bile anlamamıştım.
“Sakin abicim salata suyumu yapmaya çalışıyorsun “
Aninden irkilip kendime geldim .
“Yok be abim dalmışım öyle “
Masaya göz gezdirdiğimde balıklarında geldiğini gördüm .Hemen bardağıma uzandım ve masanın başında duran rakı şişesine uzandım .Boş olan bardakları doldurdum .Balığımı yemeye başladım .
Masada koyu bir sohbet dönüyordu .
Sohbete katılmıyordum ama dinliyordum .
Kahkahalarını minik bir sırıtışla izlemek hoşuma gidiyordu .
Çocuklarım gibiydi timim .Benden sonra başlarına komutan gelmişti ama bizimkiler komutan istemedikleri için bir şekilde adamı yıldırıp gödermiştiler .
Ateş’in yokluğuna alışmış gibiydiler .Üzülüyorlardı ama benim üzülmeme dayanamadıkları için bana hiç birşey söylemiyorlardı .
Bana yöneltilen soruyla düşüncelerimden sıyrılıp sohbete katıldım .
Yağız yine meraklı bir şekilde sorusunu sordu .
“Komutanım ilk görevinizde ne yapmıştınız ?”
Aklıma gelen şeyle gülümsedim .
“İlk görevim çok sıkıntılı geçmişti .Yanlızdım .Bir adamı öldürmeden almamı söylediler .Hiç öldürme planım yoktu aslında .Ama adam çok sinir etti beni gözlerime laf etti bişeyler dedi işte sinirlendim sonra .Bir iki vuruyim dedim uçurumun kenarındaydık adam uçurumdan yuvarlandı .Sonra onu almaya çalışırken salak gibi bende yuvarlandım .Kolum kırıktı .O kırık kolla bir saat adamı omzumda taşıdım .Buluşma bölgesine gelince adamın öldüğünü fark ettim .Hadi madem öldün yolun sonunda falan at yere kendinide bende dinleniyim .Sonrası daha kötü .Karargaha ilk görevimde elim boş gittim ya önce komutanım sıçtı sıvadı sonrada bana karargahtaki bütün karıncaları toplattı .5 gün karıncalarla aynı odada kaldım .”
Masada bir kahkahanın kopmasıyla bende güldüm .
Gökhan gülümsemesini durdurup konuştu .
“Sonra naptın o hayvanları “
Bu anı aklıma gelince daha da çok güldüm .
“Kavonaza doldurup operasyona götürdüm .Yakaladığımız bir yelloz vardı öyle sinir oldum ki kadına ama kadın bir bakımlı bir bakımlı anlatamam kıyafetim kırışıcak diye kadını kamyon kasasında dim dik getiriyorlardı .Onu yakaladığımız zaman karıncaların yarısını kafasına yarısınıda vücuduna döktüm .Kuduz gibi kaşındı .Karargahın nezaretinde kaldı bir ay falan kadın beni gördüğü an kaşınmaya başlıyordu .”
Yine güldüler .Bende onlarla güldüm .Uzun bir zamandır böyle gülmemiştim…
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |