15. Bölüm
Sude / Asi Kadın / 14-Son

14-Son

Sude
sudem_0000

Emre

5 Yıl Sonra

Her şey bitmişti. Hepimizin güzel bir işi ve mutlu bir hayatı vardı. Güzel, minik bir kızımız vardı. "Emel Karaaslan! Okula geç kalıyorsun." Elfida kızımızla uğraşırken bende onları kapı pervazından onları izliyordum. Emel ismi ikimizin baş harflerinin birleşimi. Emre'nin em'i Elfida'nın el'ini alarak kızımıza bu ismi verdik. Emel. Annesi küçük Emel'i kreş için hazırlamaya çalışıyordu ama yaramaz kızımız annesini uğraştırıyordu.

Emel'in elini tutup yanıma gelen kadının yanağını öptüm. "Emel'i okula sen bırakıyorsun, bende işe gidiyorum." Yanağımı öptüğünde gülümseyerek onayladım. "Bırakırım Bayan Karaaslan." Eğilip Emel'in ellerini tuttum. "Okula gitmeye hazır mısın?"

Başıyla onayladığında gülerek onu kucağıma aldım. Arabaya gelip arka koltuğa bindirip kemerini taktım. Okula geldiğimizde Emel'i okula bırakıp işe geçtim.

Sorunsuz bir hayatım, mutlu bir ailem olduğu için ve hayat karşıma Elfida'yı çıkardığı için çok müteşekkirdim.

Hürkan ve Ali beraber kalıyorlardı. Ömer tek başına yaşıyordu. Kaan'ın bir sevgilisi vardı. Emir ise yurt dışındaydı. Herkes mutluydu olabildiğince.

"Hürkan, diğerlerinede söyle akşam hepiniz bizdesiniz."

"Elfida'ya söyledin mi? Habersiz geldiğimizde kızıyor biliyorsun."

"Haberi var dostum."

"Akşam görüşürüz." Telefonu kapatıp Elfida'yı aradım. "Akşam bizimkileri çağırdım."

"Emre! Hiçbir şey hazırlamadım. Neden habersiz çağırıyorsun."

"Merak etme güzelim, Emel onları çok seviyor diye çağırdım. Hem bir şey hazırlamana gerek yok. İş yorgunu oluyorsun."

"Benden habersiz onları çağırman gerekmiyor!"

"Yapma güzelim, zaten her hafta bizdeler."

"Tamam, tamam. Dolapta bir şeyler vardı. Gelsinler."

"Kolay gelsin hayatım."

"Sağ ol, sana da kolay gelsin." Telefonu kapatıp işe döndüm.

Emel'in okul çıkışı geldiğinde gidip onu aldım. Bizimkiler eve gelmiştir. Emel'i kucağıma alıp içeri girdiğimde hepsi buradaydı. Emel'i kucağımdan bıraktığımda çantasını yere atıp önce Hürkan'a sonra Ömer'e koştu. Ardından diğerlerine de sarıldı. Emir yurt dışında olduğu için yanımızda değildi.

"Emel! Çantanı yere atmaman gerekiyor annecim." Elfida Emel'in çantasını alıp odasına koydu. "Nasılsınız?"

"İyiyiz, hep söylüyorum o lanet işten ayrılmak hepimize yaradı." Ali'nin söyledikleri ile güldük. Haklıydı. İşten ayrıldık, hepimizin huzurlu bir hayatı vardı. Üzerimi değiştirmek için odama geçtiğimde Elfida'da odadaydı. "İyi misin?"

"İyiyim, her şeyin düzene girmiş olmasına seviniyorum." Gülümseyerek saçlarını öptüm. Üzerimi çıkarırken telefonu yatağa atmıştım. Üstümü giyerken telefon çaldı. Telefonu aldığımda yabancı numaraydı. Telefonu açıp hoparlöre aldım. "Karaaslan! Evlendin, çocuk yaptın unuttun beni."

"Ilgaz?"

"Evet ya Ilgaz, ta kendisi!"

"Hayırdır, beş yıl sonra aramanı neye borçluyum?"

"Bir şeye borçlu değilsin. Mutlu olduğunu öğrenmek için aradım. Mutlu musunuz?"

"Evet, hepimiz iyi ve olabildiğince mutluyuz."

"Sizin adınıza sevindim. Numaranı bulmak için çok uğraştım."

"Buldun artık, hal hatır sorma dışında arayamazsın."

"Sen ve ekibin artık buradan biri değil. Sizi pis işler için aramam."

"Görüşürüz Yalçın."

"Görüşürüz Karaaslan." Telefonu kapattığım Elfida gülerek bana bakıyordu. "Demek bölük başlarında ki herkes o kadar da kötü değilmiş."

"Dediğin bazı şeyleri başta yapsaydım daha erken olabilirdi her şey."

"Şu anda mutluyuz Emre. Sonra da olsa dediklerimi yaptığın için sana kızmıyorum. Olan oldu, geçmişi değiştiremeyiz." Gülümseyerek içeri geçtim. Hürkan oturmuş kucağında oturan Emel'in ona anlattıklarını dinliyordu.

Herkesi mutlu görmek yaşanan onca şeye değdiğinin kanıtı.

Bölüm : 23.01.2025 10:40 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...